|  | İşığın Hızı |  | 
|  08-21-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   İşığın HızıGökteki bir jet uçağının gürültüsünü işitip, elimizde olmadan sesin geldiği yöne doğru baktığımız olmuştur  Uçağı sesin geldiği noktadan çok daha ileride görmüşüzdür  Uçağın gerçek yerini kestirirken kulaklarımızdan çok gözlerimizi inanırız  Niçin gözlerimize inandık? O kadar uzaktan sesin bize ulaşması için epeyce zaman geçeceğini, ayrıca ışığın sesten çok hızlı yayıldığını biliyoruz  Uçağın, gördüğümüz noktadan daha geride olabileceğini düşünmedik, çünkü ışığın gerçekten çok hızlı yayıldığına inanırız  Galileo ışığın hızını ölçmek için sesin hızını ölçmekte kullandığına benzer bir yöntem önermişti  Bu yöntemde; iki adam, ölçülmüş bir uzaklığın birer ucunda, ellerinde örtülü birer fenerle dururlar  Birinci adam fenerinin örtüsünü kaldırırken bir kronometreyi işletir, ikinci adam birincinin fenerinden gelen ışığı gördüğü anda kendi fenerini açar  Birinci adam bu sefer ikincinin fenerinden gelen ışığı görür görmez kronometreyi durdurur  Galileo bu metotla ışığın birinci adamdan ikincisine gidip gelmesi için geçen zamanı ölçmeyi ummuştu  Işık pek hızlı yayıldığını için bu metotla ışık hızı ölçülemedi  Fakat, bu deney büsbütün başarısız sayılmazdı  Bu deney ışık hızının kısa uzaklıklarda, o zamanın kaba kronometreleriyle ölçülemeyecek derecede büyük olduğunu açıkça gösterir  Işık hızının sonlu olduğu hakkındaki ilk kanıt, 1676 yılında Olaf Roemer tarafından, Jüpiter gezegeninin uydularının hareketinin gözlenmesi sonucunda elde edildi  Bu uydular her dönüşte bir defa Jüpiterin gölgesinde kaybolup yine görünür  Uydulardan herhangi birinin iki ardışık tutulması arasındaki zaman onun bir dönme süresidir  Bu dönme sürelerinin sabit olmadığı gözlenmişti  Periyotlar (uyduların dönme süreleri), Yerküre Güneş çevresindeki yörüngesinde Jüpiterden uzaklaşırken büyük; Yer Jüpitere yaklaşırken ise biraz küçük görünüyordu  Remer şöyle düşündü: Yerküre jüpiterin uydularının hareketlerini etkilemez; fakat Yer Jüpiterden uzaklaşırken uydunun ardışık iki tutulmasından kurtulduğu anlarda Yerküreye gelen ışık  Yerküreye ulaşıncaya kadar daha fazla yol alır  Fazladan alınacak yolun yine fazladan zaman gerektirmesi, ışığın bir anda yayılmadığını, ışık hızının sonlu olduğunu gösterir  Bu, Roemer'in büyük katkısı idi  Bununla beraber o zaman, ışık hızının sayısal değeri iki nedenden dolayı kesinlikle hesaplanamadı  Birinci neden, Roemer ışığın Yerkürenin yörüngesini geçme zamanını hatalı ölçülmüştü, ikinci neden de Yerkürenin yörüngesinin çapı kesinlikle bilinmiyordu  Tutulma zamanındaki gecikmelerin daha sonraki ölçüleri ışığın Yer yörüngesini geçme süresinin 16 dak 20 s olduğunu gösterdi  Yerin Güneşten ortalama uzaklığı 1,47 X 1011 m olarak bilinir  O halde,, ışığın hızı C = 2 X 1,47 X 1011 m / 980 s = 3,00 X 106 m/s bulunur  | 
|   | 
|  | 
|  |