Prof. Dr. Sinsi
|
Fatih Külliyesi
Fatih Külliyesi, İstanbul'da Külliye ile aynı adı taşıyan semtte, Fevzi Paşa Caddesi`nin İstanbul, Marmara Bölgesi'nde il ve Türkiye'nin en büyük kenti Tarih boyunca çeşitli imparatorluklara başkentlik yapan, 133 milyar dolarlık yıllık üretimiyle Dünyada 34 sırada yer alır Türkiye'nin kültür ve finans merkezidir İstanbul, 41° K, 29° D koordinatlarında yer alır Marmara kıyısı ve İstanbul Boğazı (Boğaziçi) boyunca, Haliç'i de çevreleyecek şekilde Türkiye'nin kuzeybatısında kurulmuştur
Haliç tarafı boyunca uzanır Haliç, İstanbul'un İstanbul ve Beyoğlu semtlerini ayıran koy, yani İstanbul'un iç limanıdır Bizanslılar zamanında Khrysokeras (Altınboynuz) adı verilen bu koya, Osmanlı devrinde Halic-i Konstantiniye de denirdi
Fatih Sultan Mehmed tarafından mimar Atik Sinan`a yaptırılan külliye Fatih Sultan Mehmed (1432 - 1481) 29 Mart 1432'de Edirne'de doğdu Babası Sultan İkinci Murad, annesi Huma Hatun'dur Fatih Sultan Mehmed, uzun boylu, dolgun yanaklı, kıvrık burunlu, adaleli ve kuvvetli bir padişahtı
1463-1463 yılı olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler
1470 yılları arasında inşa edilmiştir Külliye, o döneme kadar Türk-İslam mimarisince yapımı gerçekleştirilen en büyük bina kompleksidir Bir cami etrafında çok planlı şekilde yerleştirilmiş medreseler, kütüphane, şifahane, tabhane, kervansaray çarşı, hamam ve daha sonra inşa edilen türbelerden oluşur
Külliye ilk inşa edilirken yapılan cami günümüze kadar ulaşamamıştır Bugün külliyede bulunan Fatih Camii 18 yüzyılın sonlarında yapılmıştır 1767 yılında Sultan III Mustafa tarafından ve eskisinden tamamen farklı bir biçimde yeniden inşa ettirilen ve günümüze kadar ulaşmış bulunan bu yeni Fatih Camii, Mimar Mehmed Tahir tarafından yapılmıştır
Fatih Camii klasik cami mimarisiyle inşa edilmiştir, ama bezemelerde barok tarzın etkileri görülür Dört büyük mermer sütun üzerine oturmuş 26 m çapındaki büyük kubbesini dört yarım kubbe destekler Iki şerefeli iki tane minaresi vardır Cami içindeki kalem işi süslemelerde de barok etkisi görülür Külliyenin diğer önemli unsuru medreselerdir Caminin iki tarafında da bulunan medreseler İstanbul Üniversitesinin de temeli olmuştur Zaman içinde çeşitli tamirat geçirmiş medreselerin bir kısmı yol yapım çalışmaları sırasında tamamen yok edilmiştir Günümüze bu medreselerden sekiz tanesi ulaşmıştır Caminin kıble yönünde, camiye bitişik bir kütüphane binası 1724 yılında inşa edilmiştir Bu kütüphanenin biri dışarıya, diğeri ise camiye açılan iki kapısı vardır ve kubbelidir Fakat günümüzde bu kütüphaneye ait kitaplar, Süleymaniye Kütüphanesi`nde muhafaza edilmekte, bina ise tamir görmektedir
Külliyenin kıble yönünde Fatih Sultan Mehmed`e, eşi Gülbahar Hatun`a ve Sultan II Mahmud`un annesi Nakşidil Sultan`a ait üç türbe bulunmaktadır Bunların dışında külliyenin haziresinde çok sayıda büyük devlet adamına ait mezarlar vardır Külliyeye ait kervansaray 1980`li yıllarda onarılmış ve eklenen yeni dükkanlarla birleştirilerek, işyerleri olarak kullanılmaya başlanmıştır Tabhane, çarşı ve hamam ise günümüze kadar ulaşmamıştır
Ek bilgi Fatih Camii ile birlikte yapılan Fatih Külliyesi; mektep, kütüphane 16 medrese, imaret, kervansaray, tabhane, darüşşifa ve hamamdan meydana geliyordu
Medreseler, camiinin kuzey ve güney tarafında bulunur ve Karadeniz, Akdeniz, Başkurşunlu, Çifte Ayakkurşunlu medreseleri adlarını alır Bu medreseler 19 hücre, birer dersane, dörder hela içerir Medreseler revaklarla çevrilidir ve şadırvanlı avluları vardır Revak kubbecikleri kasnaksızdır
İmaret, tabhane avlusunun içinde, geniş batı köşesine yakındır Kalın taş duvarlı, pencereli iki büyük kubbeli olduğu tahmin edilen yapı kalıntıları ile bunları birbirine bağlayan bir duvardan ibarettir İmaretin planı tam olarak tespit edilememiştir
Kervansaray, tabhane avlusunun güneydoğu köşesindedir Girişi Millet kütüphanesinden Nakşidil türbesine çıkan yolun hemen başında olabilir
Tabhane, caminin güneydoğusundadır Caminin çevre duvarından bir sokakla ayırdığı imaret ve kervansarayı içine alan ayrı bir avlu içinde 64x43 metre boyutlarında dikdörtgen bir binadır Girişi batıdadır 5 5 metre genişliğinde ve 7 metre yüksekliğindeki bu Bursa kemeri salonun büyük bir açık eyvan olduğunu göstermektedir Eyvanın iki tarafında ara kapıları ile birbirine bağlı ve ocaklı ikişer oda vardır Salonun hemen önündeki sağ ve solunda ikişer kubbesi bulunan yer, hücre şekline sokulmamış ve açık bırakılarak bir çeşit yan eyvan meydana getirilmiştir Büyük kubbeli açık eyvan yaz aylarına ait, yanlardaki ikişer büyük oda kış aylarına ait toplantı ve namaz yeri ikişer kubbeli ve şekilli, yan eyvanlarda misafirlerin eşyalarına ait depolardı
Kütüphane binası Fatih Camii'nin duvarına bitişik olarak yapıldı(1742) Kütüphaneye Sultan Birinci Mahmud hafızı kütüb İbrahim Efendi, Abdülgani Ağa ve diğerleri kitap bağışında bulundular 1956 yılında yazma ve basma eserler Süleymaniye Kütüphanesi'ne nakledildi
|