Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kitle, sendikacılığı, sınıf

Sınıf Ve Kitle Sendikacılığı

Eski 08-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sınıf Ve Kitle Sendikacılığı




politika-taslak

Sınıf ve kitle sendikası kavramı, Fransa`da Fransa Cumhuriyeti ya da kısaca Fransa, (Fransızca République Française), Belçika, Lüksemburg, Almanya, İsviçre, İtalya, Monako, Andorra ve İspanya ile komşu olan, Batı Avrupa'da bir ülkedir Avrupa Birliği'nin kurucu üyesidir

1968 yılında, dönemin Fransa Genel Çalışma Konfederasyonuna (CGT) bir tepki niteliğinde ortaya çıkmıştır
1968

150pxFransız CGT`nin logosu

Sınıf ve kitle sendikacılığı anlayışında, proletaryanın nihai kurtuluşunun sınıfsız ve sömürüsüz bir toplumla mümkün olacağı amaç olarak ifade edilir ve propaganda niteliğinde olduğu vurgulanır Belirlenen amacın tercihe bırakılması, sendikaların "kitle örgütü" olduğu belirlemelerine uygun düşmektedir Sınıf ve kitle sendikacılığı, çalışma yaşamını ilgilendiren sorunların [[Marksist]] görüşe göre, [[kapitalist]] toplumda [[burjuvazi]] tarafından sömürülen, emeğinden başka satacak hiçbir şeyi olmayan emekçi sınıf Kendisini sömüren mülkiyet düzenini yıkacağına ve yalnızca kendisini değil, fakat tüm insanlığı kurtaracağına inanılan evren*sel ihtilalci sınıf

kapitalist sistemden kaynaklandığını açıklamaları açısından anti-kapitalisttir Üyelerinin arasında herhangi bir ayırımın yapılmayacağı, örgüt içi demokrasi uygulanacağı, burjuvazi-sermaye ve devletten bağımsızlık, her türlü baskıya (ulusal, cinsel vs) ilkesel karşıtlıkları bu anlayışın öne çıkarılan savunularıdır

==CGT lideri Hennri Krasucki`nin görüşleri==
Sınıf ve kitle sendikası kavramını, ilk olarak CGT`nin lideri olan

Hennri Krasucki kullanmıştır Krasucki yayınlanan bir röportajında CGT`yi şöyle tanımlar:

"(CGT Kendini-bn) demokratik bir kitle ve sınıf örgütü olarak tanımlar Kendini bir kitle örgütü, bir sınıf örgütü, demokratik bir örgüt olarak tanımlayan CGT`nin üzerine oturduğu temel, her sendikanın olduğu gibi, Sendika çalışanların haklarını işverenlere ve devlete karşı korumak ve geliştirmek üzere oluşturdukları örgütlere verilen isim

ideolojik bir birlikteliğin değil, ortak çıkarların varlığıdır Bu anlamda saflarında temsil ettikleri toplumsal sınıf ve tabakalarının tamamını hatta çoğunluğunu bile değil, yalnızca ileri bölümünü toparlamayı amaçlayan bir siyasal partiden farklı olarak sendikalar, aralarında çok değişik siyasi tercihler ve ideolojik ayrılıklar olan, ama çıkarları aynı herkesi toplamayı amaçlar () Farklı siyasal görüşlere rağmen çıkarları aynı olan tüm işçileri toparlamayı amaçlayan ve bu yönüyle bir kitle örgütü olan sendikanın temel görevi, en başta ve sürekli olarak, işçilerin ekonomik istemlerini savunmaktır () Biz, CGT`de sendikayı, yeğledikleri parti ne olursa olsun, en büyük sayıda emekçiyi, ortak çıkarları için bir araya getirebilecek bir sınıf ve kitle örgütü olarak tanımlıyoruz () Kitle örgütleri olarak, devlet ve partiler karşısında bağımsızlıklarını sürdüreceklerdir"

==Krasicki`ye tepkiler==
Krasucki`nin bu görüşü yıllar öncesinden eleştirilmişti III Enternasyonalin kararlarında şöyle denilmekteydi :

"Burjuvazi, işçi sınıfını açıktan burjuva partilerini desteklemeye çağırmaz Bu nedenle onlardan hiçbir partiyi desteklememelerini talep eder, ama gerçekte sendikaların, Genel olarak siyasi ya da toplumsal bir öğreti meydana getiren ve siyasi ve toplumsal eylemi yönlendiren düşünce, inanç ve görüşler sistemi; bir topluma, bir döneme ya da toplumsal bir sınıfa özgü inançlar bütünü; bir toplumsal durumu yan*sıtan düşünceler dizgesi;

komünizmin partisini desteklememesi gerektiğini kasteder"

==Sınıf ve kitle sendikacılığının ilkeleri==
Sendikalar üyelerinin hak ve çıkarları için mücadele ederken bu hak ve çıkarların toplumun genelinden bağımsız olmadığını, toplumsal değişim ve gelişme ile doğrudan ilişkili olduğunu gözden çıkarmamaktadırGönüllülük temelinde ve üyelerinin çıkarlarını korumak amacıyla kurulan sendikalar; sınıf ve kitle sendikacılığı anlayışına göre;
-Sırasıyla, ütopik akılcı ve pasifist bir öğreti olarak doğa hali öğretisine, sınıf savaşını uygarlığın itici gücü olarak gören Marksizme, ya da üretim güçlerinin yükselişi ve gelişmesiyle ilgili ekonomi anlayışına ve dolayısıyla, ortaklaşa mülkiyet düşüncesine ve sınıf sız toplum ide*aline dayanan toplum modeline, bu düşünce ve idealle bağlantılı ideoloji

Sermayeden,
- Devletten,
- Siyasi partilerden
bağımsız olmalıdırlarEmek sermaye arasında uzlaşmaz bir çatışma vardır Bu emek sermaye çatışması içinde emeğin çıkarlarını savunmak amacıyla kurulan sendikalar, kuruluş amaçları gereği emekten yana tavır almak ve karşıtı sınıftan bağımsız olmak durumundadır Sermaye sendika kavramını yozlaştırmak ve içini boşaltmak amacıyla sendika adı verdiği (TİSK vb), ancak sendikal nitelik taşımayan örgütler kurabileceği gibi, sermayenin çıkarlarını savunan ve emek-sermaye çatışmasında üyelerinin hak kayıplarına rağmen uzlaşmacı tavır alan sendikalar da (sarı sendikalar) kurulabilir, kurdurulabilirDevlet, bir sınıfın bir başka sınıf üzerinde egemenlik kurma aygıtıdır Kapitalist toplumlarda da devlet sermayenin egemenliğindedir ve sermaye karşıtları üzerinde baskı aracıdır Bu özelliğinden dolayı emek örgütü olan sendikalarında devletten bağımsız olmaları zorunluluktur Emek- sermaye çatışmasında emekçilerin mücadelelerini bölmek, parçalamak, zayıflatmak, geriletmek ve hatta emekçilerin hak ve çıkarları aleyhinde çaba içinde olan, devletin desteği ve onayı ile kurulan uzlaşmacı-sarı sendikalar bu tanımlamaların dışında tutulmalıdır``Sınıf ve kitle sendikacılığı``, sendika ile siyasi partiler arasında doğrudan-organik bağı reddeder Sınıflı toplumlarda emek sermaye arasındaki çatışmada iki temel siyaset vardır Bunlardan birincisi burjuvazinin (sermayenin) çıkarlarını savunan burjuva siyaseti, diğeri ise emeğin ve emekçilerin hak ve çıkarlarını savunan, buna yönelik politikalar üreten emeğin siyasetidir Burada sözü edilen bağımsızlık, örgütsel bağımsızlıktır ve herhangi bir siyasi partinin yan örgütü olmama durumudur Elbette emek örgütü olan sendikalar emeğin politikalarından yana olan siyasi parti ve siyasi yapılardan etkilenecek, mücadele birlikteliği içinde olacak, karşılıklı olarak sendikalar ve bu siyasi partilerle ideolojik-politik etkileşim içinde olacaklardırSınıf ve kitle sendikacılığında, sendikalar ile partilerin örgütsel-organik bağlılığı, sendikalar için yapılabilecek en büyük kötülük olarak görülür Sendikanın herhangi bir partinin kontrolünde olması onun kitleselleşmesinin önündeki en büyük engellerdendirSendikaların siyasi partilerden bağımsızlığı; onların, ülkenin ekonomik, demokratik, sosyal ve siyasal sorunlarıyla mücadelede ve çözüm önerileri üretmede birlikte olamayacağı anlamına gelmez


==Türkiye`de sınıf ve kitle sendikacılığı==
Sınıf ve kitle sendikacılığı kavramı Türkiye sendikal hareketine 1975 yılında DİSK tarafından taşınmıştır Bu tarihten itibaren, sendikal alanda bulunan birçok kişi ve siyasal çevre bu kavramı sahiplenmişlerdir


Bu makale, online kullanıcı topluluğu tarafından oluşturulan ve düzenlenen özgür ansiklopedi projesi Wikipedia'nın Türkçe versiyonu Vikipedi'deki Sınıf ve kitle sendikacılığı maddesinden kopyalanmıştır Bu makale, GNU Özgür Belgeleme Lisansı ilkeleri kapsamında özgürce kullanılabilir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.