Kıyamet Alametleri..

KIYAMETİN BÜYÜK ALAMETLERİ

1- İMAM MEHDİNİN ZUHURU

Büyük alametlerin ilki, mehdinin gelmesidir
Muhammed b Hasan El-esnevi (rh) Menâkıbış-şafii eserinde şöyle demiştir: Mehdi
hususunda, Rasulullah (sav) den nakledilen hadisi şerifler tevatür
derece-sine ulaşmıştır Rivayetlerin çoğundan onun ehli beytten olacağı ve
isminin Muhammed olacağı bildirilmiştir Bazı rivayetler de ise Ahmed olarak
zikredil-miştir Babasının adı da Abdullah’tır
Ebu Davud ve Tirmizi’nin sahih isnatla İbni Mesud (ra)’dan naklettikleri şu
hadisi şerifte Peygamberimiz (sav) mehdi hususunda şöyle buyurmuştur:
“Onun ismi ismime, babasını ismi de babamın ismine muvafık olacaktır”
Onun lakabı Mehdidir Künyesi Ebu Abdullah’tır Kadı İyad’ın Şifa isimli
eserinde künyesinin Ebul Kasım olduğu söylenmiştir Ancak bu rivayet zayıftır
Soyu Peygamber efendimizin (SAV)’in soyundan olacaktır Nuaym b Hammad İmam Ali
(kv)’den bu şekilde nakledilmiştir
Ona Mekke’de Hacerül Esved’le Aşure gecesi biat edilecektir Diğer rivayetlerde
Rüknü Yemani ile Hacerül-Esved arasında biat edilecektir
Hilyesi ise şöyledir: O, açık alınlı, küçük burunlu iri gözlü, dişleri parlak ve
seyrektir Sağ yanağında inciyi andıran bir ben vardır Sakalı sık, uylukları
uzun, rengi buğday rengi, orta boyludur Kaşı kavislidir Ahlak bakımından
Peygam-ber efendimize benzer
Peygamber efendimiz (SAV)’in yolundan gidecek, Kur’an ile hükmede-cek, ümmeti
birleştirecek, adaletle hükmedecektir Onun zamanında bolluk ve bereket
olacaktır Yeryüzünde adaleti tesis edecek, zalimlerin zulümlerini durduracak,
fitneleri ortadan kaldıra-caktır
Beraberinde ALLAH Rasülü (sav)’in gömleği, kılıcı ve sancağı vardır Hz Musa
(as)’ın kaybolan sandukasını ve kutsal emanetleri ortaya çıkaracaktır
Hafız İbnül Kayyum El Menar isimli eserinde İbni Mace’den naklen “Meryem oğlu
İsa’dan başkası Mehdi değildir” Hadisini rivayet etmiştir
Bu rivayete dayanarak birçok kişi İmam Mehdiyi inkar yoluna gitmiştir Oysa İmam
Mehdiyle ilgili rivayetler tevatür derecesine ulaşmıştır Hadis tahkikçileri bu
hadisi zayıf olarak görmüşlerdir Şöyle ki: Bu hadis Muhammed bin Halid el
Cundi’den sadece İbni Mace rivayet etmiştir Muhaddislerin büyüğü Beyhaki ve
Hakim, Muhammed bin el Cundi’nin rivayetlerini zayıf görüp o, tanınmayan biridir
demişlerdir Mehdi hakkında sağlam senedle birçok sahih hadisler zikredilmiştir
Bir tek zayıf rivayet hadis alimlerce makbul değildir
İmam Mehdi ile ilgili hadisleri tanınmış meşhur raviler rivayet etmiş-lerdir
Bunlar İbni Mesud (ra)Ali Ebu Said, Ümmü Seleme, Ebu Hureyre, Huzeyfe
El-Yemani, Ebi Ümame, Abdurrahman bin Avf, Abdurrahman bin Amr ibnül-As (ra)
Bu kadar çok sayıda meşhur hadis ravilerinin sahih ve muteber senedle rivayet
ettikleri Mehdi ile ilgili hadisler varken tanınmayan ve zayıf olarak görülen
bir hadisle amel edilemez
Ebu Davud ve Tirmizi’nin sahih isnadla İbni Mesud (ra)’dan naklen peygamber
efendimiz (sav)’in Mehdiye işaret ettiği şu hadisi şerifi rivayet
etmişlerdir: Peygamber efendimiz şöyle buyurmuşlardır: “Dünyada tek gün kalsa
bile, Allah o günü benden veya ehli beytimden bir adam gelinceye kadar
uzatacaktır”
İbni Mace Sevban (ra)dan rivayet ettiği bir başka hadisi şerifte İmam Mehdi
açıkça zikredilmiştir İbni Mace’nin rivayet ettiği bu hadis sened bakımından
sahihtir Ayrıca bu hadisi Hakim’den rivayet etmiştir O halde İbni Mace’nin
zayıf isnadla zikrettiği İmamı Mehdi’nin İsa (as) olduğu rivayeti muteber
değildir İbni Mace ve Hakim’in sahih isnadla Sevban (ra)’dan rivayet
ettikleri hadisi şerif şöyledir: Peygamberimiz (sav)şöyle buyurdular: “Doğu
taraftan siyah sancaklar doğa-caktır Sizinle çetin görülmemiş bir savaş
yapacaklardır (Hicaz ehliyle, çünkü onlar karşı çıkacaklar) onu gördüğünüzde
karların üstünde olsalar dahi onlara uyun, çünkü o, ALLAH’ın halifesi Mehdidir”
(Kıyamet alametleri sh195 Müellif: Muhammed bin Resül El- Hüseyni)


-----------------oOo-----------------

2- DECCALİN ZUHURU


İbni Ebu Şeybe, Ahmed bin Hanbel, Ebu Davud ve Hakim’in Muaz bin Cebel (ra)dan
naklen rivayet ettikleri şu hadisi şerifte peygamberimiz (sav) şöyle
buyurmuşlardır: “Kudüs’ün imar edilmesi, Medine’nin harabına, Medi-ne’nin
harabı, Konsantiniye’nin fethine, Konsantiniye’nin fethi, Deccal’ın çıkma-sına
alamettir”
Beyhaki, şeyhi Hakim’den naklen Mehdi’den sonra çıkacak alametlerin ilkinin
Deccal olduğunu, sonra, İsa (as)ın inişi, sonra Yecüc ve Mecuc’un zuhuru,
sonra Dabbetül arz’ın çıkışı ve son olarak güneşin batıdan doğacağını
bildirmiştir
Müslim’in İmran bin Hüseyn (ra)’dan naklen rivayet ettiği şu hadisi şerifte
peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuşlardır: “Adem’in yaratılışıyla kıyamet
arasında Deccal’ın olduğu büyük bir iş vaki olmamıştır”
Tirmizi’ni Ebu Hureyre (ra)dan naklen rivayet ettikleri şu hadisi şerifte
peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuş-lardır: “Üç şey vardır ki, bunlar zuhur
etmedikçe, önceden iman etmeyen kişinin imanı fayda vermez: Deccal, Dabbetül
arz, Güneş’in batıdan doğuşu”
Buhari’nin rivayet ettiği şu hadisi şerifte peygamberimiz (sav) şöyle
buyurmuştur: “Hiçbir peygamber yoktur ki, kavmini Deccal’a karşı uyarmamış
olmasın”
Deccal’ın lakabı “Mesih”tir sıfatı ise Deccal’dır Bu kelime aldatma mana-sında
olan “El-decl” sözcüğünden gelmektedir Deccal’ın manası, hilekar ve dolandırıcı
demektir
Deccal’ın sireti konusunda çeşitli rivayetler gelmiştir O genç bir adamdır
Teni kırmızıdır Taberani’nin naklettiği bir hadiste onun insan olduğundan
bahsedilir Sağ gözü şaşıdır Diğer bir rivayette ise sol gözü şaşıdır Yüzü
kızıldır Kıvırcık saçlıdır Taberani’nin bir rivayetinde şaşı gözlü olduğu
zikredilmiştir Vücudu kısa ve bodur, ayakları yamuk, saçları sık ve beyazdır
Boğazı kalas gibi büyüktür İki gözü arasında hurufu mukatta ile (kfr)
yazılıdır Yazı bilen ve bilmeyen her mü’min rahatlıkla okuyacaktır Ancak
kafirler okuyamazlar Çocuğu yoktur Mekke ve Medine’ye asla gireme-yecektir
Kendisine Yahudiler’den 70 bin kişi tabi olacaktır Gayet kıllı bir merkebi
olacaktır
Tabera’ninin rivayetine göre: Deccal çıktığı zaman insanları iman ve doğruluğa
davet edecek insanların çoğu ona inanacak peygamberlik iddia edecek bazı
insanlar ayrılacak Daha sonra uluhiyyet davasında bulunacak Haşa ben Allah’ım
diyecek Bir nehre gelecek kuru olan nehirden sular akacak, nehre emredecek
tersine akıttıracak kurumasını emrederek kuruyacak Allah ona yardımcı olarak
şeytanları gönderecek şeytanları dünyanın dört bir yanına gönderip onun Allah
olduğuna inanma-larını sağlayacak Hakim ile İbni Asakir ibni Ömer (ra) dan
naklen şöyle rivayet etmişlerdir “Herkesi aldatmak için iki dağı yanına alıp
yürüyecek, dağların birinde yeşillik ve meyve ağaçları olacak Diğerinde duman
ve ateş olacak İşte bu cennettir bu da cehennemdir deyip insanları aldatacak
Nuaymın Huzeyfe (ra) dan naklen şöyle rivayet etmiştir Cennet ve cehennemi
gösterecek (sahte olarak, göz aldatmasıyla) bir insanı öldürüp diriltecek
Ahmed bin Hanbel, İbni Hüzeyme, Said bin Mensur ve Cabir (ra)’dan naklen şöyle
bir rivayet zikredilmiştir Yanında beraberinde iki nehir vardır İnsanın gözüne
bunların birisini hem beyaz su nehri diğerini ise kaynayan bir ateş olarak
gösterecek Sizden biriniz bunu görürse ateş olarak gördüğü nehre gelsin ve
gözlerini yumarak başını eğip ondan su içsin Çünkü o, buz gibi bir sudur”
Bütün yeryüzünü kırk günde dolaşa-caktır Ebu Nuaymın Huzeyfe (ra) dan, Hakim
ve İbni Asakirin ibni Ömer (ra) naklen rivayet ettiklerine göre,
“Deccal havada uçan kuşu tutacak, güneşin altında kızartacak denize dalacak
elleriyle denizin dibindeki balıkları tutacak Bilhassa kadınları ve cahilleri
kolayca kandıracak O cahillere ölü babanı anneni dirilteyim mi diyecek O da
evet diyecek Yanındaki şeytan onun babasının ve annesinin kılığına girip
“yavrum bu adama uy bu ilahımızdır diyecek” o da ona inanacak
Melek kılığında şeytanların birini sağına birini soluna alacak onlara soracak
“Ben sizi öldüren ve dirilten Rabbiniz değil miyim? diyecek” Melek suretindeki
o şeytan da evet sen bizim Rabbimizsin diyecek insanların çoğu da inanacak İşte
bu büyük bir imtihandır
İbnül Münadinin Ali (ra) dan Müslim’in Nüvvas bin Semandan naklettiğine göre:
Deccal bulutları tutacak, denizde yürüyecek bir nara atarak şöyle bağıracak “Ben
yaratan Rabbinizim” dünyadaki herkes bir sesi duyacak Göğe emredip yağmur
yağdıra-cak yere emredip ekinleri bitirecek, hayvanları çoğaltacak, memelerini
sütle dolduracak Bir harabenin yanından geçerken haydi definemi çıkar diye
emredecek anında define meydana çıkacak “Ben Alemlerin Rabbiyim işte bu güneş
benim iznimle seyreder, isterseniz onu hapis edeyim diyecek pekala diyecekler
Güneşi gölgeleyecek”
İbni Macenin İbni Huzeyme’den ve Hakimin İbni Mesud (ra) dan rivayet ettikleri
şu hadisi şerifte peygamberimiz (sav)şöyle buyurdular:
“Deccalın zuhurundan üç yıl önce son derece buhranlı günler olacak, açlık hüküm
sürecek gökten bir damla düşmeyecek Ashabı Kiram sordular: Ey Allah’ın Rasülü
insanlar o zaman nasıl yaşayacak? Diye sorduklarında ve tesbihleri, tekbirleri
yiyecekleri yemek yerini tutacak”
Müslimin Nuvvasdan, İbni Mace ve ibni Huzeyme’nin Ebu Ümame’den, Hammad oğlu
Nuaym’ın İbni Mesud (ra) dan Müslim ve Buhari’nin ebi Said’den naklettikleri şu
hadisi şerifte peygamberimiz (sav) hutbe okuyarak şöyle buyurdular: Allahu
Teâlâ yeryü-zünde yaratmış olduğu günden bu yana, Deccalın fitnesinden daha
büyük şey olmamıştır Hiçbir peygamber gönder-memiştir ki ümmetini ondan
korkutmuş olmasın Ben peygamberlerin sonuncu-suyum, siz de ümmetlerin
sonuncu-sunuz, o şüphesiz aranızda (sizde) çıkacaktır Mübarek seslerini
yavaşlattı, sonra yükseltti Ben varken o gelemeyecektir Ben onu sizden men
ederim Her müslümandan men ederim Benden sonra Allah vekilimdir Müslüman
olana bir şey yapamıyacaktır O, (gerçek mü’minlere bir şey yapamaz) o,
Hulle’den Şam ile Irak arasında bir yoldan çıkacaktır Sağında ve solunda
orduları bulunacak, yeryüzünü ifsada çalışacaktır Önünde 70 bin İsfahan
Yahudisi bulunacak İçlerinde köylü bir adamda durmadan ileri yürü, ileri yürü
diye haykıracak
“Ey Allah’ın kulları! Ben onu size öyle bir biçimde anlatacağım ki bu güne kadar
hiç bir peygamber bu şekilde anlatmamıştır”
“O, peygamber olduğunu iddia edecek, oysa benden sonra peygamber gelmeyecektir
O Rab olduğunu söyleye-cek halbuki siz Rabbinizi ölmedikçe göremeyeceksiniz,
yani ancak ahirette göreceksiniz”
O şaşıdır, Rabbiniz şaşı değildir onun iki gözü arasında (kafir) yazılıdır
Okuma bilende, bilmeyende rahatlıkla bunu okuyacak
Onun fitnelerinden birisi de yanında cennet ve cehennem bulunacak Onun cenneti
cehennem, cehennemi ise cennettir Her kim onun cehennemiyle karşı karşıya
kalırsa Kehf Suresinin başlarını okusun O cehennem ona soğuk ve selamet bir
hale inkılab eder Tıpkı İbrahim (as) hakkında olduğu gibi
Onun daha bir çok fitneleri olacak onun önünden iki adam gelecek, girdikleri her
ülke halkını deccale karşı uyaracak Deccal Mekke ve Medine hariç bütün ülkeleri
dolaşacak, Mekke ve Medine’ye giremeyecek” Hz Aişe (ra) dan nakledilen bir
hadisi şerifte şöyle rivayet edilmiştir: “Deccal her yeri dolaştıktan sonra
Medine yakınlarına gelecek, Medine’nin 7 kapısı bulunacak her kapının üstünde
iki melek bulunacak Deccalı oraya girmekten men edecekler
Sonra Allah Medine’nin kötülerini oradan çıkaracak Mü’minlerden biri Deccalın
yanına çıkıp şöyle haykıracak “Ey insanlar! İşte Rasulullah’ın haber verdiği
deccal budur” Deccal o adamı öldürecek işte bu adam derece bakımından bana en
yakın olan ve şehadet bakımından Allah katında en yüksek dereceye ulaşan
kişidir
Muhammed bin Resul El-Hüseyni Kıyamet alametleri isimli kitabının 227
Sayfasında Deccalın öldüreceği o adamın Hızır (as) olduğunu söyleyip bazı sahih
hadislerde bunun zikredildiğini bildire-cek şu rivayetleri nakletmiştir
İbni Hıbban’ın Kitabut-tevhid isimli eserinde Deccaldan bahsederken şu hadisi
şerifi nakletmiştir Peygamberimiz (sav) şöyle buyurdular:
“Beni görenlerden ve duyanlardan bazıları belki ona idrak edeceklerdir”
Bazıları sözünden murat Hızır (as)dır Çünkü peygamber efendimizi görenler-den
Hızır (as) ve Mirac’ta görüştüğü İsa (as)’dan başka hayatta kimse
kalma-mıştır Diğer hadisi şeriflerde İsa (as)’ın Deccalı öldüreceği
bildirilmiştir Deccal İsa (as)‘ı öldüremez O halde Deccalin öldüreceği adam
Hızır (as) dır
Müslim kitabında, Hafız ibni Hacer el-Askalani Fethul Bari (Buharinin şerhinde)
Ed-daru Kutni el-İrfat adlı eserinde Deccalın Hızır (as)’ı öldüre-ceğini
bildirmişlerdir
El-Daru Kutninin ibni Abbas (ra) dan rivayet ettiği bir hadiste şöyle
nakletmiştir:
“Deccalı yalanlamak için Hızır (as)’ın ömrü uzatılacaktır” Allahu Alem
Sahih olan bir rivayette peygam-berimiz (sav)şöyle buyurdular
“Deccal gelecek Uhud’a çıkıp Medine’ye bakacak ve yanındakilere “şu beyaz köşkü
görüyor musunuz? İşte o, Ahmedin mescididir” diyecek
Muhammed bin Resul El-Hüseyni Kıyamet alametleri isimli eserinin 229 sayfasında
bu hadisi şerifi şöyle şerh etmiştir:
“Bu peygamber Efendimiz (sav)’in mucizelerindendir O, bir zaman gelecek ki,
bu mescidin inşası yeniden yapılacak, duvarları yükseltilecek ve badanası
yapılacak diye haber vermişlerdi Hakikaten de şu anda mescidi Nebi uzaktan
bakıldığında beyaz bir saray gibi görünür, minareleri de bembeyaz parlar Galiba
gelmesi yakındır melunun vallahu alem”
Sahih olan bir diğer rivayette peygamberimiz (sav)şöyle buyurdular:
“Deccal Medine’ye kadar gelecek, her deliğinde bir melek görecek, onu içeri
sokmayacaklar, orada sebha denilen yere gelecek, Revakını dövecek, sonra Medine
üç kere sallanacak, fasık, münafıklardan hiç kimse kalmayacak hepsi onun yanına
gidecekler Böylece Medine kirlerden halas bulacak İşte asıl kurtuluş günü o
gündür Sahabilerden Ümmü Şureyk sordu: – Ey Allah’ın Rasulü Araplar o zaman
nerde olacak? Efendimiz (sav) buyurdular: Onlar gayet az olacaklar, çoğu
beyti Makdis’de (Kudüs’de) bulunacaklar, imamları da salih bir kişi olan mehdi
olacak” Sonra Deccal Şam’a doğru yürüyecek Müslümanlar Şam’da Cebelud-duhan
denilen dağa kaçıp sığınacaklar
Deccal onları muhasara edecek, çok sıkıştıracak, Müslümanlar kale içinde tesbih,
tekbir ve dualarda bulunacaklar Çok açlık çekecekler Sonra kişi elini
görmeyecek kadar bir karanlık çökecek tam bu sırada Meryem oğlu İsa (as)gökten
inecek ve onu görecekler Sonra sen kimsin diye soracaklar Oda: “Ben ALLAH’ın
kulu ve kelimesi olan İsa’yım” diyecek İsa (as) komutasında İslam ordusu
kaleden inip Deccal’ın ordusunu perişan edecekler İmam Mehdi sabah namazını
kıldırmaya hazırlanırken İsa (as) gelecek Cemaat-ten biri siz durun namazı
İsa (as) kıldırsın diyecek fakat İsa (as) bu teklifi kabul etmeyip “imamınız
geçsin namazı kıldırsın” diyecek ellerini Mehdi’nin iki omuz arasına koyarak
“Haydi geç bu namazı senin kıldırman için kamet getirildi” diyecek Namaz
bitince İsa (as) “haydi kapıyı aç” diyecek Açınca birde ne görsünler Hepsi
silahlanmış yetmiş bin Yahudi’yle birlikte Deccal durmuyor mu? Deccal İsa
(as)’ı görünce suda eriyen tuz gibi eriyecek ve kaçmaya yeltenecek, İsa (as)
ona “kaçamazsın, benim darbemden kurtula-mazsın” diye haykıracak koşacak ve onu
Beyti Makdis’in doğusuna düşen kayanın yanında yakalayacak ve onu öldürecek
Böylece ALLAH Yahudiler’i büyük bir hezimete uğratacak”
Bir hadisi şerifte peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:
“Müslümanlar Yahudilerle savaşma-dıkça kıyamet kopmaz Hatta o, Yahudiler
ağaçların, taşların arkasına saklanacaklar, ağaçlar ve taşlar: arkamda Yahudi
var diye haber verecek, ğargad isimli ağaç hariç (o haber vermeyecek)”
Yahudiler bu hadisi şerifi bildikleri için bu günkü Yahudiler İsrail’de bu
ğargad ağacını dikip çoğaltıyorlar, o günkü harbe hazırlık yapıyorlar
Müslümanlar ise maalesef hiçbir hazırlık yapmıyorlar
Deccal yeryüzünde kırk yıl hüküm sürecek İbni Mace İbni Huzeyfe’den Hakim’in
Ebu Umame (ra)dan naklettikleri şu hadisi şerifte peygam-berimiz (sav)
şöyle buyurmuştur: “Kalacak olduğu günler kırk senedir Bir sene bir ay gibi,
bir ay bir hafta gibi olacak”
Müslim, Ebu Davud, Tirmizi ve İbni Mace’nin Fatıma binti Kays’dan naklettikleri
Tirmizi’nin bu hadis için hasendir diye derecelendirdiği şu hadisi şerifte şöyle
bildirilmiştir:
Fatıma binti Kays anlatıyor: Rasulullah (sav)’in namaza çağıran münadisini
duydum ve mescide gittim Peygamberimizin arkasında namaz kıldım Namaz
bittikten sonra minberin üzerine oturup gülerek şöyle dedi: “Kimse namazgahımdan
ayrılmasın! Sizi niçin topladım biliyor musunuz? ALLAH ve Rasulü daha iyi bilir
dediler Vallahi ben sizi terğib ve terhib için toplamadım sizi şunu için bir
araya getirdim; Temim Eddari Hıristiyan biriydi gelip Müslüman oldu Bana öyle
şeyler anlattı ki, size Deccal hakkında anlattıklarımın aynısıydı Bana şunu
anlatmıştır: Temim Eddari’den Peygam-berimiz (sav) şöyle nakletmiştir: Lahme
ve Hizam’dan otuz kişiyle birlikte bir gemiye bindim, tam bir ay denizde müthiş
bir dalgaya yakalandık, güneş batarken bir adaya sığındık küçük kayıklara
binerek adaya girdik Çok tüylü bir hayvan kılıklı, insanla karşılaştık Bize
falan adama gidin o sizi hasretle ve iştiyakla beklemektedir dedi Bize adamı
vasfedince onun bir şeytan oluşundan korktuk Elleri ve boynu ayaklarına demirle
sımsıkı bağlanmış gayet büyük bir insan azmanı gördük Hayatımızda böyle bir
insan görmedik Sen kimsin diye sorduk o da bize sizler kimsiniz bakalım? Diye
sordu Bizler Araplardan bir güruh insanlarız diyerek, arkadaşlar başlarından
geçeni bir bir anlattılar (tekrar bize sordu) “Beysan’ın (Şam’da bir köyün
adı) hurma ağaçlarından bana haber veriniz, nasıl meyve veriyor mu? “evet
veriyor” dedik (oda bize) “meyve vermemesi artık yaklaşmıştır” Dedi “Bana
Tayriye gölünden haber verin, nasıl orada su var mı? Diye sordu Suyu çoktur
(dedik) “onun suyunun çekilmesi de yaklaş-mıştır” dedi “Söyleyin bakalım
Zuğaray pınarında su kaldı mı, halk onun suyu ile hala ekinlerini suluyor mu?”
evet suyu gayet bol ve halk ekinleri onunla sulamakta (dedik)
“Ümmilerin peygamberlerinden bana haber verin ne yaptı o? “onları mağlub etti,
hepsi ona boyun eğdiler” (dedik) şimdi ben, kendimi size tanıtayım dedi
Şüphesiz ben Mesih Deccalım yakın zamanda çıkmama izin verilecek, çıkıp kırk
günde Mekke ve Medine hariç bütün ülkeleri dolaşacağım O iki belde bana yasak
kılınacak, ne zaman girmek istesem elinde kılıç olan bir melek beni önleyecek
Hangi açık yönden içeriye saldırmak istesem bütün meleklerin orasını tam bir
titizlikle korumuş olduklarını görece-ğim” Rasulullah (sav) bu olayı
naklettikten sonra üç kere hutbede şöyle haykırdılar; “İşte burası Tayyibe
(Medine)dir Size anlatabildim mi? Evet dediler Efendimiz (sav) devamla
şöyle buyurdular: “Dikkat edin, o, Şam denizindedir Yahut Yemen denizinde-dir
Bilakis doğudan gelecek dediği ve eliyle doğuyu gösterdiler”
Hammad oğlu Nuaym (ra) bazı sahabilerden naklediyor: “Deccal insan değil
şeytandır Yemen’in bazı adala-rında zincire vurulmuştur Süleyman (as)’ın
zincire vurduğu tahmin ediliyor Zuhuru yaklaştığında, Allah, her yıl o zincirin
halkalarından birini çözecek Bu halkaların çözümü bitip zahir olunca bir merkep
gelecek, kulaklarının arkası 40 arşın olacak arkasına bakırdan bir kürsü kurup
üzerine oturacak, ona cin tahifeleri fevc fevc gelip tabi olacaklar
Bazı sahabiler de onun insan ve cin karışımı bir mahluk olduğunu tahmin
etmektedirler Allahu alem
Deccaldan kurtulmanın yolları, ondan ancak ilim ve amel ile kurtula-biliriz
Feraset sahibi mü‘minler onun yiyip içtiğini görünce Allah olmadığını anlayacak
O şaşıdır Allah ise bundan münezzehtir İnsanlar ölmedikçe ve ahirete
varmadıkça Allah’ı göremezler Akıllı mümin bunu bildiğinden ona inanmayacak Hz
Musa (AS) dahi görmek istedi Rabbini göremedi Kişi Mekke ve Medine’ye
sığınmakla ondan kurtulabilir Çünkü o iki mübarek şehre giremeyecek Bazı
rivayetlere göre bu iki şehir haricinde Mescid-i Aksa ve Cebelitur’a sığınmakla
da kurtulunur demişlerdir ALLAHU ALEM
Hadis-i şeriflerde varid olduğuna göre Kehf Suresinin ilk on ayetini okumakla da
ondan kurtulabilinir
Deccalın zuhuruyla beraber şeytan-ların birçoğu insan kılığında zuhur edecek ve
görülecek Hatta bazıları Kuran okuyacaklar ve insanları kandıra-caklar
İnsanları Deccala inandırmaya çalışacaklar ve Deccala yardım edecek-ler


-----------------oOo-----------------

3- İSA (AS)’IN GÖKTEN YERYÜZÜNE İNECEĞİNE DAİR HADİSİ ŞERİFLER

Ebu Hureyre (ra)’dan: “Nefsim yedi kudretinde olan Allah’a kasem ederim ki
Meryem oğlu İsa’nın hakem ve adalet sahibi olarak yeryüzüne inmesi yaklaşmıştır
O inecek hac’ı kıracak hınzırı öldürecek ve cizyeyi kaldıracak” (Bu hadis-i
şerifi Buhari ve Müslim naklettiler)
Onun hakkında varid olan diğer hadis-i şeriflerde mana itibariyle şunlar
bildirilmiştir: İslam’dan başka hiçbir dini kabul etmeyecek Zamanında hazineler
ve defineler meydana çıkacak İnsanlar arasında kin ve husumeti kaldıracak
Adaletle hükmedecek Zehirli haşarat ve hayvanlardan zehiri bertaraf edecek
Çocuklar yılan ve akreplerle oynayacak Kurt koyunla bir araya gelecek
Yeryüzünde sulh, barış, adalet ve huzur olacak Harpler ortadan kalkacak
Yeryüzündeki nebatlar Adem (as) zamanında olduğu gibi bitecek Bir salkım
üzümle bir grup insan doyacak Atlar ve öküzler serbest bırakılacak Bolluk,
bereket olacak, zekat ve sadaka verilecek kimse bulunmayacak (herkes zengin
olacak) mal hırsı da olmayacak (herkes kanaatkar ve doymuş olacak) İslam
şeriatıyla hükmedecek peygambe-rimizin ümmetinden olacak
İbni Ebi Şeybe ve Hakim’in müstedrekinde, İbni Mesut (ra)’dan naklen şöyle
bildirilmiştir: “İsa (as) yeryüzüne inecek deccalı öldürecek Sonra kırk sene
ömür sürecek onun zamanında (kimse ölmeyecek) kişi koyun ve hayvanlarına haydi
gidin otlayın diyecekler, onlar gidecekler ekinin arasından geçtikleri halde bir
başak bile ağızlarına almayacaklar Yılan ve akrepler kimseye eza etmeyecek
Yırtıcı hayvanlar kapılarının önünde duracaklarda kimseye zararı dokunma-yacak
Bir ölçek buğdayı alıp öküzsüz sabansız ekecek karşılığında yediyüz ölçek buğday
alacak Yecüc ve mecüc çıkana kadar yeryüzünde böyle refah içinde yaşayacaklar”
İbni Ebi Şeybe ve Ahmet b Hanbel’in Ebu Hureyre (ra)’dan nakletmişlerdir:
“İsa (AS) yeryüzünde kırk sene kalacak, sonra ölecek ve müslümanlar namazını
kılıp peygamberimiz (sav)’in yanına defnedecekler”


-----------------oOo-----------------

4- YECÜC VE MECÜC’ÜN ZUHURU

Müslim’in Nuvvas bin Sem’andan rivayet ettiği şu hadisi şerifte peygam-berimiz
(sav) şöyle buyurmuştur:
“İsa (as), Allah’ın deccalın şerrin-den muhafaza ettiği bir kavmin yanına
gelecek Onların yüzünü sıvazlayıp cennetteki mevkilerini anlatacak, tam o anda
Allah ona kullarını tur dağına çıkarıp orada korumasını emredecek Sonra, Allah
(cc), Yecüc ve Mecüc’ü gönderecek insanların üzerine yayılacak-lar, suları içip
kurutacaklar, insanlar kalelere çekilip onlardan korunacaklar
Yerin bütün sularını içecekler İsa (as) beraberinde olanlarla birlikte dağda
mahsur kalacak öküz ve eşek kafaları yüz dinardan daha kıymetli olacak
“Yecüc ve Mecüc şöyle diyecekler, yerdekilerini öldürdük, gelin göktekileri de
öldürelim Bunun üzerine oklarını göğe atacaklar Allah’da oklarını kana
boyayarak geri gönderecek İsa (AS) arkadaşlarıyla birlikte onların şerrinden
kurtulmaları için Allah’a dua edecekler Allah Yecüc ve Mecüc üzerine
boyun-larındaki kanları emmek üzere kurtlar gönderecek Hepsi ölecekler Ses ve
sedaları çıkmaz olacak içlerinden biri sağ kalacak ve şöyle haykıracak “Ey
Müslümanlar! Allah sizi düşmanınızdan korudu belasını verdi” bunun üzerine
şehirlerden kalelerden dışarı çıkacaklar Bağlı hayvanları da salıverecekler
Hayvanlar onların etlerini yiyecek ve temizleşecekler İsa (as) ve arkadaşları
(tur)dan yere indiklerinde yerin onların yağ ve laşelerinin kokularıyla dolup
taştığını bulacaklar, leş kokusundan geçilmez olacak Çaresiz Allah’a dua
edecekler Allah bir rüzgar gönderecek o rüzgar insanları iyileştirecek ve (yecüc
ve mecüc’ün) laşelerini savurup denize atacak bunun ardından Allah bolca yağmur
yağdıracak her tarafı aynı gibi tertemiz yapacak Sonra yere “Hadi meyveni ve
bereketlen! Denecek Anında yeryüzü bereketle dolacak nar ağaçları bollaşacak
Müslümanlar hem narı yiyecek, hemde ağaçların gölgesinde dinlenecek Müslümanlar
Yecüc ve Mecüc’ün silah, alet ve edavatını da tam yedi sene odun yerine
yakacaklar


-----------------oOo-----------------

5- GÜNEŞİN BATIDAN DOĞMASI

İbni Ebi Şeybe ve muhaddis topluluklarından bir cemaat Abdullah bin Amr
(ra)’dan şöyle nakletmişlerdir: “Resulullah (sav)’dan şunu duydum ve
ezberledim Alametlerin ilki, zuhur bakımından güneşin batıdan doğması, kuşluk
vakti dabbetül arzın çıkmasıdır” Ebu Abdullah ve Hakim de aynı kanaattadırlar
Hafız ibni Hacer El-Askalani bunun hikmetini şöyle beyan etti Malum olduğu
vechiyle güneşin batıdan doğmasıyla tevbe kapısı kapana-cak, sonra dabbetül arz
çıkıp kafirle müminin arasını ayırd edecek
Tirmizi ve diğer muhaddisler Ebu Hureyre (ra)’dan şu hadisi şerifi rivayet
etmişlerdir:
“Güneş batıdan doğmadıkça kıyamet kopmaz Doğup da insanlar onu görünce artık o
zamana kadar iman etmiş olmayan hiç kimseye o zamanki imanları faide
vermeyeceğini anlayacaklar”
Ebu Şeyh ve ibni Merduveyh’in Enes (ra)’dan naklettiklerine göre Rasulullah
(sav) şöyle buyurdular:
“Güneş batıdan doğacağı sabah, bu ümmet arasında maymun ve domuzlar kılığına
girmiş kimseler olacak Defterler dürülecek, kalemler duracak, ne bir sevap
eklenecek nede bir günah düşürülecek Önceden iman etmemiş veya imanına bir
hayır kazandırmış olmayan kimselerin imanı da o gün ona faide vermiyecektir”


-----------------oOo-----------------

6- DABBETÜL ARZIN ZUHURU:

Dabbetül arz acaip bir mahluktur ki yeryüzünde onun gibisi yaratılmamıştır İbni
Abbas (ra)’dan naklen şöyle buyrulmuştur: “Onun boynu uzundur Batıda olan
kimsenin gördüğü gibi doğuda olanda (aynı anda) rahatlıkla onu görebilecek yüzü
insan yüzü gibidir Gagası kıllı ve üzerinde her çeşit hayvanın rengini taşıyan
bir kuşun gagası gibidir Dört ayaklıdır”
Ebu Zubeyr (ra)’dan nakledildiğine göre: “Başı öküz başı gibi, gözü hınzır
gözü gibi, kulağı fil kulağı gibi boynuzu deve boynu gibi, boynu deve kuşunun
boynu gibi göğsü aslan göğsü gibi, rengi kaplan rengi gibi böğrü kedi böğrü
gibi, kuyruğu koç kuyruğu gibi, ayakları deve ayağı gibidir”
Huzeyfe (ra)dan nakledildiğine: “O kıllı ve tüylü parlak bir hayvandır Hiç
kimse ona yetişemeyecek, kaçanda (ondan) kurtulamayacak”
Ebu Hureyre (ra)’den nakledil-diğine göre: “O hayvan da her türlü renk
mevcuttur İki boynuzunun arası süvari için bir fersah mesafesi kadardır”
Mümin ile Kafiri damgalayacak Mümini (damgalayınca) yüzü inci gibi pırıl pırıl
olacak İki gözünün arasına mümin yazılacak Kafire gelince, Kafirin iki gözü
arasına simsiyah bir nokta halinde Kafir damgasını vuracak ve kafirin yüzü
simsiyah kesilecek
İbni Abbas ve Huzeyfe (ra)’dan nakledildiğine göre: “İnsanlar Mescidi Haram’da
bulunurken birden zuhur edecek ve insanlara görünecek, insanlar onu görünce
korkudan kaçışacaklar”

İbni Ömer (ra)’dan nakledildiğine göre: “Onun çıkışı Mina gecesi safa
tepesinden olacak” Allah Alem

değerli paylasım için tesekkrler emeğine sağlık

ben tşk ederm ilqin için