Prof. Dr. Sinsi
|
Şükrü Saracoğlu Stadyumu
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu, Fenerbahçe futbol takımının karşılaşmalarını oynamakta olduğu stadyum Sayın Fenerbahçe Spor Kulübü 1907 yılında kurulan, Türk futbolunun önemli camialarındandır Resmi kuruluş yılı: 1907
Renkleri: Sarı ve lacivert
Başkan: Aziz Yıldırım
Adres: Fenerbahçe Spor Kulübü, Fenerbahçe Adası, Fenerbahçe 81030 İstanbul
Stadyumu: Şükrü Saracoğlu Stadyumu
Aziz Yıldırımın başkanlığı süresinde, kapasitesi makul anlaşmalarla arttırılan ve arttırılmaya devam edilen Mabedimiz Avrupanin sayılı futbol statlarından birisi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor
Fenerbahçe Şükrü Saracoglu Stadyumu, yurdumuzun ilk nizami futbol sahasıdır İlk olarak Union Club adı altında 1908 yılında faaliyete geçmiştir Bu tarihten önce de alan Papazın Çayırı ismiyle bilinir ve burada futbol karşılaşmaları yapılırdı Yılların Papazın Çayırının, bir futbol stadyumu olması, bir tesadüf eseri gerçekleşti
1908 yılı temmuzunda, Şehremini Operatör Cemil (Topuzlu) Beyin, hürriyet kahramanlarına yardım amacıyla verdişi davetin konuklarından ve yurdumuzda futbolu ilk oynayan ailelerden Reji Whittallin, gençliğin spora ve özellikle futbola olan istek ve ilgisi doğrultusunda bir futbol sahası yapılması gerekliliği yönündeki konuşmasının ertesi günü, bu kişiler, Fenerbahçe Başkanı Ziya (Songülen) Bey, birkaç İngiliz ve maruf Rıfat Beyle bir toplantı yaparak, saha için en uygun yerin, Hazineye ait olan bu çayır olduğuna karar verdiler
Başkatip Cevat aracılığıyla konu, Osmanlı Sultanı 1952'de Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde doğan Yıldırım, orta öğrenimini Düzce'de yaptı Daha sonra Ankara Devlet Mühendislik Mimarlık Akademisi'nden İnşaat Mühendisi olarak mezun oldu Maktaş Mühendislik firmasının sahibi 1990-1992 yıllarında Metin Aşık başkanlığındaki yönetimde görev aldı 1991-1992 sezonunda Futbol Şubesi sorumluluğunu üstlendi O dönemde Tanju Çolak'ın Galatasaray'dan Fenerbahçe'ye transferini gerçekleştirdi
II Abdülhamite götürüldü Teklifi önce kabul etmeyen sultan daha sonra yıllığı 30 altın kira karşılığında Union Club ile 20 yıllık bir sözleşme yapılmasına karar verdi 3 000 altına mal olan, çayırın tahta perdeyle çevrilmesi ve bir lokal inşaatı sonrasında saha, futbol karşılaşmalarını izleyen kışa kadar hazır hale getirildi
Ancak futbola olan ilginin azlığı, kiranın karşılanamamasına neden oluyordu Saha 1909 yılında bir yıllığına Fenerbahçe Kulübüne kiralandı Birinci Dünya Savaşının patlak vermesi üzerine İngilizler düşman konumuna geçtiler Dolayısıyla Union Club ile ilgilenmediler Türk hissedarların da dağılması üzerine sahipsiz kalan Union Cluba, 1915 yılında Kara Kemal tarafindan el konuldu ve ismi İttihat Spor Kulübü olarak değiştirildi
Basri Bay isimli bir kişinin işletmeciliğine bırakılan, yeni ismiyle İttihat Spor Sahası, İstanbulun işgal devri ortalarına kadar tüm sportif faaliyetlerin yeri oldu 1922 yılında sahanın işletmesi, Basri Beyin vekili olan Emin Beye geçti Bu kişi de bilinmeyen bir nedenle sahanın işletmesini, Ali Sami, Cevdet ve Tevfik Beylerden oluşan bir heyete bıraktı
Taksim Stadının inşaatı ile birlikte, kendi haline bırakılan saha, 1929 yılında Fenerbahçe tarafından kiralandı ve 25 Ekim 1929 tarihinde yapılan bir spor bayramı ile tekrar hizmete sunuldu Aynı gün ismi Fenerbahçe Stadı olarak değiştirildi Bu tarihten itibaren gelişmeler de başladı
30 Eylül 1931 tarihinde yapılan inşaatla stadın dışarısıyla ilişkisi kesildi Yapılan birçok değişiklik sonrasında 13 Mayıs 1932 tarihinde, Vali Muhittin Üstündağın katıldığı törenle, Fenerbahçe Stadının açılışı yapıldı Fenerbahçe Spor Kulübünün Kuşdilinde bulunan lokalinin yanması sonrasında, kiracısı olduğu stadı satın almaya karar vermesi, bugünlerde Maraton tribünün yıkılmaya başlandığı ve kapasitesinin yakın bir gelecekte 62 000 kişiye çıkacağı modern stadyumun temel taşlarını oluşturmuştur
Ülkenin en önemli kulübü olan Fenerbahçenin yangın nedeniyle düştüğü bu kötü durum, devlet yöneticilerini de üzmüş ve onları Fenerbahçeye yardım etme konusunda ikna etmiştir
Şükrü Saracoğlunun ve Kemal Onanın da üstün gayretleriyle, 36 000 metrekarelik bu alan ve içinde bulunan bina, 27 Mayıs 1933 tarihinde, 9 000 TL bedeli 10 ayda ödenmek kaydıyla Fenerbahçe Spor Kulübünün malı oldu Bununla birlikte Fenerbahçe Türkiyede stat mülkiyetine sahip ilk kulüp olma özelliğini kazandı Bu gurur verici unvan aynı zamanda bazı sorumluluklar da getiriyordu beraberinde Sorumluluklarının bilincinde olan Fenerbahçe, 14 Temmuz 1933 tarihinde yapılan bir eşya piyangosundan elde edilen 17 000 liralık geliri Fenerbahçe Stadına harcadı
Aynı yıl törenlerle yapılan açılışta, ikinci başkan Celal Bey şunları söylüyordu :
"Muhterem hanımefendiler, beyefendiler Üç senedir yeni bir hamlede ve başarılmış yeni bir işle huzurunuza çıkıyoruz Üç senelik dar ve kısa bir zamana sıkıştırılmış olan bu işler şunlardır
25 senelik, canlı ve muvaffakiyetli bir hayatın hatıralarını taşıyan eski kulüp binası, kaderin hain ve kötü bir tamahına kurban olarak yandı Simsiyah bir gecenin sabahı kendimizi simsiyah bir kömür yığını karşısında bulduk Elimizde Fenerbahçe isminden başka hiç bir sey kalmamıştı Yangından çok az zaman evvel fakir bir kiracı olarak girdiğimiz bugünkü Fenerbahçe stadına elimizde kalan enkaz ile sığındık Bu sene Fenerbahçe 26 yıl dönümünü kutlarken yeni ve büyük bir mazhariyete erdi
Gazi hazretleri gençliğe ve Fenerbahçeye büyük ve kıymet biçilmez bir iltifatta bulundular Heykellerinin Fenerbahçe stadına dikilmesine müsaade ettiler Bütün Fenerbahçeliler aczimizle, bu aczi mutlakla buna nasıl teşekkür edeceğimizi bilmiyoruz Bu heykelle bu saha yıkılmaz ve dağılmaz bir kütle haline gelmiştir Bu topluluk, bütünlük ve birlik aynı zamanda bütün memleketin bir sembolüdür de Bu heykel burada azmin ve tesanütün ve disiplinin bir resmi olarak yükseliyor Bu heykele bakanın kalbi temiz ve yeni bir hamle ile çarpar Bu heykele bakan bozguncu ve serkeş olamaz bu heykele bakanın kalbi yenilmez ve yenilemez "
Sultan İkinci Abdülhamid, 21 Eylül 1842 tarihinde İstanbul'da doğdu Babası Sultan Birinci Abdülmecid, annesi Tir-i Müjgan Kadın Efendi'dir Annesi Çerkezdir Sultan İkinci Abdülhamid çok küçük yaşta iken annesini kaybettiği için öksüz büyüdü ve onu üvey annesi Piristu Kadın yetiştirdi Çocukluğunda çok zayıf bir bünyeye sahip olan Sultan İkinci Abdülhamid sık sık hasta olurdu
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu
İzleyen tarihlerde, 25er metrelik 2 kapalı tribün 50şer metreye uzatıldı Lokal olarak kullanılan binanın çatısı yenilendi Büfe, soyunma odaları ve duşlar eklendi Bu sırada ödeme zorluğuna düşülünce, stat gelirlerine maliyece haciz konuldu
Futbola İkinci Dünya Savaşından sonra artan ilgi, İstanbula bir büyük stat daha yapılmasını gerektirdi Bu bağlamda bugün Beşiktas İnönü Stadyumu adındaki Mithat Paşa Stadının yapımına başlandı
Aynı dönemde Fenerbahçe de kendi stadının büyütülmesi ihtiyacını hissetti Devletten istenen mali yardıma, stadın mülkiyetinin Fenerbahçede olduğu yanıtı geldi Bir sonuç alınamaması üzerine Fenerbahçe, bir eşya piyangosu daha düzenledi 300 000 adet olan ve 1 liradan satılan biletler 22 Ekim 1947 tarihinde satışa çıkarıldı Ancak çeşitli sorunlar yaşandı ve yalnızca 150 000 bilet satılabildi Buradan elde edilen gelir ise 85 000 lira oldu
İzleyen günlerde, beton tribünün harcı Vali Lütfü Kırdar tarafından atılmış ve vali kulübe belediye bütçesinden 50 000 lira yardım vaat etmiştir Stadın kuzey kısmında 27 basamaklı ve yelpaze şeklindeki ilk beton tribün, Amaç İnşaat Şirketi tarafından 3 ayda tamamlandı Bu inşaat 70 000 liraya mal oldu Bu süre içinde yardım sözü, arttırılarak tekrarlanıyordu
İlk tribünün inşaatı bitiminde, tesisatı kaldırmadan doğu tarafına geçilmek istendi Ancak kulübün bunun için parası yoktu Sözü verilen yardımlar istendi ancak sonuçsuz kaldı Bunun üzerine Fenerbahçe Spor Kulübü, sahayı ipotek ederek Yapı ve Kredi Bankasından 100 000 lira temin etti
Proje 15 yerine 30 basamaklı bir tribün için değiştirildi Bu nedenle doğan 70 000 liralık fiyat farkı (130 000 yerine 200 000 lira), belirsiz bir zamanda tahsil edilmek suretiyle Amaç İnşaat Şirketi tarafından üstlenildi İnşaat yapılacak kısımdaki 5 basamaklı ahşap tribün söküldü ve 6 Ağustos 1948 tarihinde temel atıldı İnşaat 6 ay sürdü ve bitirilen tribünlerin açılışı Vali Lütfü Kırdar tarafından 13 Şubat 1949 tarihinde yapılmıştır
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu
Yeni Fenerbahçe Stadı 25 000 kapasiteli modern bir stattı ve aynı dönemde Türkiyedeki en yüksek kapasiteli stat olmuştu Ankara 19 Mayıs Stadı 12 000, Mithat Paşa Stadı ise 15 000 kişilik kapasiteye sahipti Vaat edilip alınamayan yardımlar, bankaya ve Amaç İnşaat Şirketine olan borçlar, kulüp yöneticilerini kara kara düşündürüyordu 1950 yılına 180 000 lira borçla girildi Oysa kulübün bütçesi zaten 160 000 liraydı
17 Haziran 1950 tarihinde Fenerbahçe, Milli Küme Şampiyonu sıfatıyla, Türkiye Birincisi Göztepeyle Başbakanlık Kupası maçı için Ankarada bulunuyordu Dönemin genel kaptanı Rüştü Dağlaroğlu, Cumhurbaşkani Celal Bayara, içinde bulundukları mali sıkıntıdan bahsetmiş ve yardım sözü almıştı Ancak yardım sözü yine havada kaldı Borç bir türlü ödenemiyordu
Yapı ve Kredi Bankasına olan borç 77 000 liraya indirildiğinde, bankanın alacağının tahsili için İstanbul 2 İcra Dairesinin 17 Ocak 1951 tarih ve 255 sayılı ihbarnamesiyle, 760 000 lira biçtiği Fenerbahçe Stadını satışa çıkarması, stadın kapısına "satılık" ilanı astırması, yönetim kurulunu çok zor bir durumda bırakmıştı
1951 yılında Rüştü Dağlaroğlu, Beden Terbiyesi Genel Müdürlügüne yaptığı bir başvuruyla, 25 000 lira yardım istedi Bu isteğini belirten dilekçede, vaat edilip yerine getirilmeyen yardımlardan, Fenerbahçe Stadının Türkiyenin en büyük stadı olmasından bahsedilmişti Bu etkili başvuru sonucunda Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü, istenen 25 000 liralik yardımı doğrudan Yapı ve Kredi Bankasına yatırmış, bankayla kalan borç için anlaşma sağlanmış ve borç 28 Haziran 1952 tarihinde kapatılmıştır
19 Eylül 1982 tarihinde Altay maçıyla açılan stadımızın kapasitesini arttıracak proje, Aziz Yıldırımın başkanlığı süresinde yaptırıldı Bu projeye göre numaralı, maraton ve açık tribünler yıkılarak yeniden yapılacaktı Yıllardır önlerine gelen sütun nedeniyle maç seyretmekte sıkıntı çekilmekteydi
Yeni projeye göre stadın tamamının üstü kapatılacak ancak sütun yerine, tribünleri birleştiren yerlere 4 adet kule dikilecek ve çatı bu kuleler üzerine oturtulacaktı Yapılması planlanan stadyum, bir futbol stadyumu olarak tasarlanmıştı Üstünün tamamen kapanması ve futbol sahasının etrafındaki koşu pistinin kaldırılması sayesinde akustik düzelecek 1999-2000 sezonunda ilk olarak Yeni Açık diye adlandırılan, Kurbağalıdere tarafındaki tribünün yıkımıyla başladı inşaat
Bu tribünün yıkılmasından sonra yönetim, yapım için sponsor arayışına girdi Migrosla yapılan anlaşmaya göre tribün bu firma tarafından yaptırılacak, yapılacak binanın alt katında açılacak mağaza Migros tarafından işletilecek ancak satışlardan belli bir pay da Fenerbahçe Spor Kulübüne aktarılacaktı 1999-2000 sezonunda inşaatı başlayan tribün inşaatı, liglerin tatile girmesiyle hızlandı ve 2000-01 sezonunda Fenerbahçenin evinde oynadığı ilk maç olan İstanbulspor maçına yetiştirildi Stat kapasitesi bu maçta 30 000 kişiye yükselmişti
Aynı sezon içinde diğer tribünün de yıkılma işlemi başladı Bu sefer sponsor olarak Telsim ile anlaşıldı Buna göre, inşaat Mayıs ayına kadar bitirilecek, giriş ve birinci kattaki mağazaların kullanım hakkı 8 yıllığına Telsime verilecekti Bu süre bitiminde ise Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetimi bu binaya taşınacaktı İnşaat hızlı bir şekilde tamamlanarak 6 Mayıs 2001 tarihinde Galatasarayla oynanan lig maçına yetiştirildi Bu karşılaşmada İstanbul seyirci ve hasılat rekoru kırıldı
Kaynak:
|