Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
fincan

Fincan mı

Eski 07-27-2008   #1
sudenaz

Fincan mı



Verdiğin acılar için sana şükürler olsun Allah’ım!




“Gün gelecek Allah’a bana yaşattığı bu sıkıntılar için şükredeceğimi biliyorum” demişti bir arkadaşım Belki de hayatının en zor günlerini yaşıyordu Zorlukların insana ne kadar büyük dersler verdiğini uzun uzun konuşmuştuk Bir acının öğrettiğini bin kahkahanın öğretemeyeceği üzerine birçok örnekler vermiştik o konuşmamızda



Aradan iki yıla yakın bir zaman geçince arkadaşımın haklı çıktığını gördük O günlerin acı görünen olaylarının, kendisine ne kadar büyük kapılar açtığını gördükçe “verdiğin acılar için sana şükürler olsun Allah’ım!” demeye başladı



Gündüzleri fırsat buldukça bir araya geldiğimiz arkadaşıma o günlerde aşağıdaki hikayeyi yollamıştım



* * * * * * *



Yaşlı kadın, bir antika dükkanından aldığı yüzyıllık fincanı özenle salon vitrinine yerleştirdi Fincanın biçimi, üzerindeki işlemeler, renkler onun bir sanat eseri olduğunu söylüyordu Ödediği fiyatı hatırladı; hayır, hiç de pahalıya almamıştı



Hayranlıkla fincanı seyretmeye devam etti Derken, birden fincan dile geldi ve kadına şöyle dedi;



“Bana hayranlıkla baktığının farkındayım Ama bilmelisin ki, ben hep böyle değildim Yaşadığım sıkıntılar beni bu hale getirdi



Kadın şimdi hayret içindeydi Önündeki kahve fincanı konuşuyordu!



Kekeleyerek: “Nasıl? Anlayamadım?” diyebildi yaşlı kadın



“Demek istiyorum ki, ben bir zamanlar çamurdan ibarettim ve bir sanatkâr geldi Beni eline aldı, ezdi, dövdü, yoğurdu Çektiğim sıkıntılara dayanamayıp:



“Yeter! Lütfen dur artık!” diye bağırmak zorunda kaldım

Ama usta sadece gülümsedi ve; “Daha değil!” diye cevapladı beni

“Sonra beni alıp bir tahtanın üzerine koydu Burada döndüm, döndüm, döndüm Döndükçe başım da döndü Sonunda yine haykırdım:

“Lütfen beni bu şeyin üzerinden kurtar Artık dönmek istemiyorum!”

Ama usta bana bakıp gülümsüyordu:



“Henüz değil!”



“Derken beni aldı ve fırına koydu Kapıyı kapayıp ısıyı arttırdı Onu şimdi fırının penceresinden görebiliyordum Fırın gitgide ısınıyordu Aklımdan şöyle geçiyordu: Beni yakarak öldürecek”

Fırının duvarlarına vurmaya başladım Bir taraftan da bağırıyordum:

“Usta usta! Lütfen izin ver buradan çıkayım!”

“Pencereden onun yüzünü görebiliyordum Hala gülümsüyor ve “Daha değil!” diyordu



“Bir saat kadar sonra, fırını açtı ve beni çıkardı Şimdi rahat nefes alabiliyordum, fırının yakıcı sıcaklığından kurtulmuştum Beni masanın üstüne koydu ve biraz boyayla bir fırça getirdi



“Boyalı fırçayla bana hafif hafif dokunmaya başladı Fırça her tarafımda geziniyor ve bu arada ben gıdıklanıyordum



“Lütfen usta! Yapma, gıdıklanıyorum!” dedim Onun cevabı ise aynıydı: “Henüz değil!”



“Sonra beni nazikçe tutup yine fırına doğru yürümeye başladı Korkudan ölecektim “Hayır! Beni yine fırına sokma, lütfeeen!” diye bağırdım



Fırını açıp beni içeri iteleyip kapağı kapattı Isıyı bir öncekinin iki katına çıkardı “Bu sefer beni gerçekten yakıp kavuracak!” diye düşündüm Pencereden bakıp ona yine yalvardım, ama o yine “Daha değil!” diyordu Ancak bu defa ustanın yanaklarından bir damla gözyaşının yuvarlandığını gördüm



“Tam son nefesimi vermek üzere olduğumu düşünüyordum ki, kapak açıldı ve ustanın nazik eli beni çekip dışarı çıkardı Derin bir nefes aldım, hasret kaldığım serinliğe kavuşmuştum Beni yüksekçe bir rafa koydu ve usta şöyle dedi:

“Şimdi tam istediğim gibi oldun Kendine bir bakmak ister misin?”

Ona “Evet” dedim



Bir ayna getirip önüme koydu Gördüğüme inanamıyordum Aynaya tekrar tekrar baktım ve “Bu ben değilim Ben sadece bir çamur parçasıydım



“Evet bu sensin!” dedi usta Senin acı ve sıkıntı diye gördüğün şeyler sayesinde böyle mükemmel bir fincan haline geldin



Eğer seni bir çamur parçası iken üzerinde çalışmasaydım, kuruyup gidecektin

Döner tezgahın üstüne koymasaydım, ufalanıp toz olacaktın

Sıcak fırına sokmasaydım, çatlayacaktın

Boyamasaydım, hayatında renk olmayacaktı

Ama sana asıl güç ve kuvveti veren ikinci fırın oldu

Şimdi arzu ettiğim her şey var üzerinde



Ve ben kahve fincanı, şu sözlerin ağzımdan çıktığını hayretle fark ettim:



“Ustam! Sana güvenmediğim için beni affet!

Bana zarar vereceğini düşündüm

Beni benden fazla sevip iyilik yapacağını fark edemedim

Bakışım kısaydı, ama şimdi beni harika bir sanat eseri yaptığını görüyorum

Benim sıkıntı ve acı diye gördüğüm şeyleri bana verdiğin için teşekkür ederim…

Teşekkür ederim

* * * * * *

Usta fincanı, Yaratıcı insanı şekillendirir

Yeter ki acı da ki hikmeti görelim

Kahrın da hoş, lûtfun da hoş demesini bir öğrenebilsek…


Sait ÇAMLICA

Eğitimci – Yazar

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Fincan mı

Eski 07-28-2008   #2
haticee
Varsayılan

Cevap : Fincan mı



tesekkrler cnm emeğine sağlık
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Fincan mı

Eski 07-28-2008   #3
cansel
Varsayılan

Cevap : Fincan mı



çok güzel teşşekürler
__________________




worapsow
adige

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Fincan mı

Eski 07-30-2008   #4
sudenaz
Varsayılan

Cevap : Fincan mı



tşkler bakan gözlerinize sağlık
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.