08-20-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Hazar Kağanlığı Devlet Teşkilatı
Devlet teşkilatı
Bir Hazar askeri savaş esiriyle birlikte
Hazar Kağanlığı'nın devlet teşkilatı aslında Göktürk Devleti'nin teşkilatının bir devamı olmakla beraber bazı konularda farklılık göstermektedir Hudud ul-'alam adlı esere göre, devletin başında bulunan hakan, Aşina sülalesinden gelmekte ve Türk geleneklerine uygun olarak ilahi kaynaklı sayılmaktaydı Bu yüzden hakan (kağan) olmak için belirli bir sülaleye mensup olmak gerekliydi Kağanlık babadan oğula geçerdi ve kağanların Asena adlı dişi bir kurdun soyundan geldiğine inanılırdı [70] Hem Batı Türklerinde hem de Hazarlarda "kağan katletme" adeti vardı Arap tarihçi İstahr'ye göre, kağan göreve başladıktan sonra yaşayacağı süre için bir limit belirlenirdi ve bu süre dolar dolmaz kağan öldürülürdü [71] İbn Fadlan'a göre, kağan en azından 40 yıl tahtta kalmışsa maiyetindekiler ve tebaası, yaşlılıktan dolayı muhakeme yeteneğinin bozulmuş olacağını düşünürlerdi ve bunun sonucunda da kağan katledilirdi [72] Diğer Türk devletlerinde olduğu gibi Hazarlarda da kağanın sihirli bir kudreti olduğuna inanılırdı Halkın başına kuraklık, kıtlık, savaşlarda başarısızlık ve başka uğursuzluklar geldiği zaman, kağan bundan sorumlu tutulur ve bu durum onun ölümüne neden olurdu [73] Kağanın yardımcısına Kündür, onun da yardımcısına çavışgır denmekteydi Bu 3 kişinin dışında kimse kağanın yanına giremezdi Kağanın düşmana karşı gönderdiği ordu yenilgiye uğrarasa, kaçarak geri dönenler öldürülür, kumandan ve kağan yardımcısı cezalandırılırlardı Hazarlara bağlı diğer kavimler, merkezden gönderilen İl-teber veya tudun denilen kişiler tarafından yönetilirlerdi [73] Kağanın karısına diğer Türk devletlerinde olduğu gibi Hatun denirdi Kağanölümünden sonra özenle hazırlanmış bir anıt mezara gömülürdü [70] Zman ilerledikçe, Hazar kağanının konumu zayıfladı O Pritsak'a göre, tarihçi El-Yakub'nin 9 yüzyılda tuttuğu kayıtlarda, kağanın 799 yılına hem en üst düzeyde yönetici hem de ordu komutanı olduğunu; ancak, 833 yılına gelindiğinde yetkilerini bir diğer yönetici olan Bek ile paylaştığını yazıyordu [74] Kağanın göstermelik bir ruhani lider konumuna indirgendiği 10 yüzyılda devlet meseleleriyle ilgilenen kişi Bek idi [75] İbn Fadlan'ın anlattığı kadarıyla, bek her türlü yasak koymaya, cezalandırmaya, affetmeye ve devlet işlerini yürütmeye yetkiliydi Yine de o dönemin hiyerarşisinde bir unvandan ibaret olan kağanın ardında, ikinci sırada yer alıyordu Bekin en önemli sorumluluklarından biri de ordu komutanlığıydı Hazar yönetiminde üçüncü kademede bulunan kişiye Kender, dördüncü sırada gelen Kenderin vekiline de Javişgar denmekteydi Yönetim hiyerarşisinde beşinci sırada Tarkan bulunmaktaydı Görevi, Hazar ordusunda alay komutanlığı yapmak ya da yardımcı orduları komuta etmekti Tarkan aynı zamanda 8 yüzyılda Atil'in yerel valisinin de unvanıydı [76]
El İstahr'ye göre, Hazar ordusu 12 000 kişilikti Askerin küçük bir kısmı hariç düzenli bir şekilde ücret almaz, maaşlarını uzun vadelerle ve düzenli olmayan aralıklarla alırlardı Hazarların ücretli askerleri yoktu ve şehirlerin savunmaları gönüllüler tarafından yapılırdı Ancak, 9 yüzyılın ortalarında ticaretin gelişmesiyle askerlik mesleğiyle uğraşanların sayısı azalmış ve bu durum, ücretli askerlerin sayısının artmasını da beraberinde getirmiştir [73] Öte yandan, Harezm'den getirilen ve "Arsiya" adı verilen İran kökenli Müslüman askerler Hazar kağanının özel muhafızlığını yapmaktaydı Hazar ordusunda bunlardan başka Slav Rusları da görev alıyordu [77] Ayrıca, Hazarların deniz gücü olduğu görülmemektedir [78]
Hazarya'da görev yapan yerel valilere Tudun adı verilirdi ve bunlar Hazar Kağanı tarafından atanırdı Tudunlar vergi toplarlardı ve gümrükten sorumluydular [79] "Balıkçı" adı verilen sahil güvenlik görevlileri de mevcuttu Ancak bazı şehirlerde tudunlar ve balıkçılarla aynı görevi üstlenen ve seçimle işbaşına gelen yöneticiler de vardı Babaghuq (şehrin babası) adı verilen bu yöneticilerden biri Cherson'u 705-840 yılları arasında yönetmiştir Bir başka babaghuq da 703 yılında Tmutarakan'ın yöneticisiydi [80] Ayrıca, Hazarlar, Kiev Ruslarının da kurdukları Kiev Knezliği'nin yönetim biçimini etkilemişlerdir Rusların Kumanlar üzerine yaptığı seferdeki mağlubiyeti destansı bir biçimde anlatan İgor Destanı'nda Novgorod-Sversk Prensi İgor'un unvanı "kağan"dır [81] HudÅ«d-al-'Ä?lam adlı eser de İgor'dan "Rus Kağanı" olarak bahsetmektedir [82]
Tüm inançların mahkemede temsil edilmesini sağlayan ve böylece hoşgörü ortamını da yaratan Hazarlar düzenli bir hukuk sistemi de kurmuşlardı Başkentte 4 farklı inancı temsil eden 7 baş yargıç yüksek mahkemeyi oluşturuyordu Atil'deki mahkeme esas olarak ticari davalara bakıyordu [83]
Kaynak : Wikipedia
|
|
|