Türkçe Tarihi Gelişimi |
08-21-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türkçe Tarihi GelişimiTarihi Gelişimi Türkçenin Doğuşu Uzman Türkologlar Türkçenin doğuşu hakkında çok fazla bilgiye sahip değildirler Bu az bilgiye sahip olunan ilk Türkçeye "Ana Türkçe" denir Ayrıca bundan sonraki bazı yazılı kaynaklarda belirtilen dile "İlk Türkçe" denir Türkçenin bilinen ilk abecesi Göktürk Alfabesidir Bu abece Türkçenin yapısına tam olarak uymaktadır Bundan önce de Türkçe yazılmaktaydı Bu dil ise bazı Çin kaynaklarında ve Çin Yazıları ile geçer Bazı uzmanlar Ana Türkçenin Hunca olduğunu söyler ve bütün Türk Dilleri bu dilden türemiştir Türkçe ile ilgili kesin savlara ulaşılasıya kadar (MS 2 yy) Türkçe ile ilgili her bilgi Çin Kaynaklarından elde edilir [20] Eski Türkçe Bilinen en eski Türk Yazıtlarından olan Orhun Yazıtları bu dil ile yazılmıştır Bundan dolayı bu dil ile ilgili bilgiye yalnız Orhun Yazıtlarından ve Yenisey Yazıtlarından ulaşıyoruz Bu dil çağdaş Türk Dillerinden çok farklı bir dil değildir Örneğin Eski Yunanca ile Çağdaş Yunanca arasın çok fark vardır; ancak bu Türkçe çağdaş Türkçelere benzemektedir Orta Asya'dan Anadolu'ya Türkçe, onu kullanan göçer evli ve yerleşik kavimlerin doğuda Japonya'ya, batıda ise Avrupa'ya doğru hareketiyle yayılmıştır Afganistan ve Batı Çin civarında Moğolca; Rusya, Güney ve Güneydoğu Çin bölgesinde Tunguz; eski Sovyetler Birliğinin batısında Türkiye'ye, güneyde ise İran'a yayılan bir alanda ise Türk dilleri olarak değişmiştir Güneyde bulunan başlıca Türk dilleri Türkiye Türkeçesi, Azeri Türkçesi ve Türkmen Türkçesidir Oğuz boylarının kullandığı Gagavuz lehçeleri ve İran kaynaklı Horasan lehçesi, Türkiye lehçesi ile birlikte bugünkü Türkçenin bölümlerini oluşturmaktadır[21] * Çıgany bodunug bay kıltım, az bodunug üküş kıltım - (Yoksul halkı zengin yaptım, az halkı çok yaptım) - Orhun Yazıtları[22] a» Türk yazısını taşıyan en eski belge Kızıl kentinde bulunuyor Yazılış tarihi 8 yüzyılın başlarına dayanmaktadır Türk Dili Yenisey yazıtları gibi tabletlerden yola çıkılarak 1300 yıl önceye kadar kaynaklanabildiği gibi yazıtlarda kullanılan abecenin gelişmişliği bu dilin daha eski tarihlere dayandığının en somut delilidir[23] Bugünkü Moğolistan'da Orhun (öz adında Orkun[24]) ırmağı yakınlarında bulunan Kül Tigin ve Bilge Kağan yazıtlarından başka, dönemin tanınmış veziri Tonyukuk'un da kendisi için diktirdiği Ulan Bator kenti yakınlarındaki iki taş, Orhun Yazıtları'nın başlıca örnekleridir[25] Divanü Lügati't-Türk, Türk dilini anlatan ve bu dilin yetisini göstermek için yazılan ilk sözlük yapıtıdır ve Kaşgarlı Mahmud tarafından 25 Ocak 1072'de yazılmaya başlanmış ve 10 Şubat 1074'te bitirilmiştir Bu kitap içinde şu tümce bulunuyor: "Türk dilini öğrenmek çok gerekli bir iş olur" Eser, Türkçenin varsıl dilbilgisi özelliklerini en çarpıcı biçimde yansıtan bir özelliktedir Türkçenin kullanım alanını genişleten bir başka kişi, Karahanlı Devleti'nin üyesi, ikinci bir Türk ve Türkçe kültür abidesi olan Yusuf Has Hacib'dir Yusuf Has Hacib, Kutadgu Bilig adlı yapıtı ile Türk dil birliğinin diğer önemli yazılı temelini attı 1069-1070 yıllarında bu Türkçe yapıtı tamamladı Ahmed Yesevi 12 yüzyılda Türk dilinde yazdığı "hikmet" adlı şiirleri bir araya getiren Türk tasavvuf edebiyatının bilinen en eski örneklerini içeren kitap ile Türkçenin kullanımını etkiledi 13/14yy yaşamını süren Yunus Emre Türkçenin, özellikle "Türkçe şiir dilinin" temel ustası ve abidesi olmuştur Yunus Emre'nin edebiyat tarihi bakımından, önemli bir yanı da Anadolu'da, Türkçe şiir dilinin öncüsü olması ve tasavvuf sorunlarını yalın, kolay anlaşılır bir dille söyleyişi nedeniyledir Şiirlerinin ölçüsü, Türkçenin ses yapısına uygun aruz olmakla birlikte söyleyişi akıcı, sürükleyici bir nitelik taşır Tasavvufun en güç anlaşılır kavramlarını, Türkçenin ses yapısına uygun biçimde dile getirir, şiirinde duygu ve düşünce birliğinden oluşan bir derinlik görülür Hacı Bayram Veli 14/15 yüzyılda Anadolu'da yaşamını süren Türk mutasavvıf ve şair olarak, eserlerini Türkçe olarak yazdı ve Türkçenin kullanımını Anadolu'da önemli şekilde etkiledi Hacı Bayram Veli, Anadolu'da dil ve kültür birliğinin sağlanması için Türkçe eserler yazılmasında Leme'at ve Gülşen-i Raz gibi eserlerin Türkçeleştirilmesinde etkili olmuş, kendisi de halkın anlayacağı dilden, Ahmed Yesevi geleneğine uygun olarak şiirler yazmıştır Devrinde Arapça ve Farsça eser vermek revaçta iken, Hacı Bayram Veli'nin halk ile ilişki kurabileceği Türkçeyi tercih etmesi belli bir iradeye idrak eder Bu irade Anadolu'da dil birliğinin sağlanması ve Türk kültürünün hakim olmasıdır Türkçecilik akımı müritlerini de etkilemiş, bu sufiler özellikle Türkçe eserler vermişlerdir Yazıcıoğlu Muhammed, Eşrefoğlu Rumi gibi öğrencilerinin Envaru'l-Aşıkin, Muhammediye, Müzekkinü'n-Nüfus gibi eserleri Anadolu'da yıllarca kolaylıkla okunmuş, halkın elinden düşmemiştir Ayrıca Akşemsettin, (1389/1390 - 1460), 15 yüzyılın en büyük sufilerinden biridir ve Türkçe ile, (örnek olarak Hayatın Maddesi ve Tıp adında) çeşitli eserler ortaya koymuştur Türkçe ait olduğu Altay dil ailesinin en çok kişi tarafından kullanılan dilidir 5500-8500 yıllık bir geçmişi olduğu sanılmaktadır Genel Türkçenin Türkiye, Azerbaycan, Türkmenistan, Tataristan, Özbekistan, Başkurdistan, Nogay, Kırgızistan, Kazakistan, Yakutistan, Çuvaşistan, Güney Sibirya gibi bölgeleri vardır Yazılı Türkçe üzerine kaynaklarda (MÖ 1766 yılık Çin kroniğinde) ilk kez tutanaklarda tanrı, ordu, kılıç ve kut (mutluluk) sözcükleri bulunmaktadır Moğolca, Mançu-Tunguz, Korece ve Japonca ile yakın ilişkisi vardır Bazı bilim adamları, ilişkinin ödünç alınmış sözcüklerden kaynaklandığını ve temelli olmadığını iddia etmiştir Son zamanlarda yapılan karşılaştırmalı çalışmalar, bu tezin hatalı olduğunu, Türkçe ve Japoncanın temel ilişkilerinin bulunduğunu kanıtlamıştır[26] Dünyada Türkçe konuşanların dağılımı Koyu renkle gösterilen ülkelerde Türkiye Türkçesi konuşanların nüfusu en fazladır Göktürkçe Türk Oguz begleri, bodun eşidiÅ? Üze teÅ?ri basmasar, asra yer telinmeser, Türk bodun iliÅ?in törüÅ?in kim artatı udaçı erdi?[27] Türkiye Türkçesi Türk Oğuz beyleri, ulusu işitin; üstte gök basmasa, altta yer delinmese, Türk boylar birliği, ilini töreni kim bozabilecek idi? Dil Devrimi Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslaşma sürecini tamamlayan Türk Devrimi'nin ya da Atatürk devrimlerinin en önemli basamaklarından ilki Cumhuriyet'in kuruluşundan 4 yıl sonra yapılan harf devrimi, ikincisi de Cumhuriyet'in kuruluşundan 9 yıl sonra yapılan Dil Devrimi'dir Dil Devrimi kısaca, Türkçe ile düşünmeyi, Türkçenin bütün, bilim, sanat ve teknik kavramları karşılayacak yolda gelişmesini sağlayan eylemdir Dil bilimci Kamile İmer "Dil Devrimi nedir?" sorusunu şöyle yanıtlıyor: Dili daha çok yerli öğelerin egemen olduğu bir kültür dili durumuna getirmek amacıyla yapılan ve devletin desteğini kazanmış olan ulus çapındaki dili geliştirme eylemine 'dil devrimi' adı verilmektedir[28] Her insan düşüncesini sözcükler arasında bağ kurarak oluşturduğu tümcelerle aktarır, bu açıdan bakınca Dil Devrimi aynı zamanda düşüncenin yenileşmesidir "Dil Devrimi'nin gerçekleşmesini sağlayan etkenler, aynı zamanda onun amaçlarını ortaya koymaktadır Uluslaşma etkeni dili yabancı öğelerden temizleme amacını, öteki de kültür dili durumuna getirmeyi amaçlamaktadır Bu amaçların olumlu sonuçlar vermesi, ortaya çıkan ürünlerin toplumun malı olmasına bağlıdır Devletin desteği olmaksızın dilde yapılan devrim, bireysel bir eylem olarak kalır, topluma mal olmaz Dil Devrimi'nin hazırlık evresindeki çabalar, bunun en güzel örnekleridir Türk Dil Devrimi'nin hazırlık evresi olarak nitelendirebileceğimiz ve Tanzimat Fermanı ile başlayan dönemdeki dili temizleme isteği toplumu kapsayamamıştır Ancak Cumhuriyet'ten sonra, 1932 yılında devletin öncülüğünde Türk Dili Tetkik Cemiyeti'nin kuruluşuyla dilde yapılan yenilikler, ulus çapında bir eylem olarak topluma mal olmaya başlamıştır"[29] Türkçe yapı bakımından çok varsıl bir dil olmakla birlikte, dünya üzerinde de hala çok konuşulan bir dildir Bu varsıllık her ne kadar içinde yabancı sözcükler bulundursa da, bu durum dilde hiçbir bozukluğa yol açmamıştır Bunun nedeni de, Osmanlı'nın, zamanında barındırdığı azınlıkların olmasıdır Çünkü bu nedenle dilde çok fazla yabancı "sözcük alış-verişleri" olmuştur Osmanlı Türkçesi Türkiye Türkçesi İngilizce Açıklama müselles üçgen triangle Üç ("3") ve çok eski klasik Türkçe gen ("yan") sözcüğünden türetiliyor tayyare uçak airplane Uçmak fiilinden türetilerek yapılıyor nispet oran ratio Modern oran sözcüğü klasik Türkçe or- "kesmek" sözcüğünden türetiliyor şimal kuzey north "Soğuk, karanlık, gölge" anlamındaki kuz sözünden türetiliyor teşrinievvel ekim October Ek- fiili; ekim hareketinden türetiliyor Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde sonbaharda ekim yapılıyor asel bal honey Arapça asel sözcüğü, Türkçe bal sözcüğü ile düzenleniyor Kaynak : Wikipedia |
|