08-20-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sagalassos Bir Displinerarası Araştırma Projesi
Bir displinerarası araştırma projesi
Kazı çalışmalarının başlangıcı olan 1990'dan itibaren, Sagalassos'taki arkeolojik araştırma, anıtsal şehir yapıları ile arkeolojiyi daha çok temsil eden heykel ya da benzeri sanat eserlerine odaklanan klasik arkeoloji geleneklerinden ayrılmak niyetindeydi Bu konulara da gerekli özen gösterilse de, alana uygulanan genel yaklaşım, doğası ne olursa olsun günümüze kadar korunmuş her türlü kanıtsal malzemenin örneklerinin alınıp ve incelendiği ve bu sayede antik dönemdeki çevrenin ve gündelik hayatın her yönünün belgelendiği dallararası bir yaklaşımdır Sagalassos Arkeolojik Araştırma Projesinin esas hedefi Sagalassos kentinin çevresi ile ilişkili olarak kökenini, büyümesini ve sonunda çöküşünü araştırmaktır Arkeolojik Araştırma Projesi bir yandan şehrin 1800 km2 genişliğindeki kontrol sahasındaki yerleşim geçmişini, yöresel doğadan nasıl etkilendiğini ve aynı zamanda doğayı nasıl değiştirdiğini belirlemeye çalışmaktadır Diğer yandan insanların yaşama yöntemleri, ekonomisi, ticaret düzenleri ve kentin sosyal geçmişi araştırılmaktadır Bu dallararası yaklaşım sayesinde jeologlar (mineral kaynaklarını çalışıp, çanak çömleklerin örneklerini alıp inceleyerek), jeomorfologlar (alan dahilinde arazi şekillerini, tortulaşmayı ve erozyonu inceleyerek), ve arkeozoologlar (yaşam düzenlerini, ve hayvanların ekonomide kullanımı ile geride bıraktıkları ekolojik izleri inceleyerek) en baştan itibaren projenin içinde bulunmuşlardır Bu 19 seneden daha uzun süredir devam eden dallararası işbirliği, Sagalassos'un gelişiminin fiziksel ve kültürel özellikleri hakkında bir bilgi hazinesi ortaya çıkarmıştır
Jeomorfologlar ve sismologlar, M Ö 13000 civarında yakınlarda bulunan Gölcük Yanardağlarının patlaması, M S 500 civarındaki ve M S 7 yüzyıl ortası arasındaki depremler, bunlara bağlı sismik fay hatları, alanın yerleşim amaçlı kullanılmasından önce, bu dönemde ve daha sonrasında meydana gelen toprak kaymaları gibi arazinin oluşumunda rol oynayan birden fazla felaketi belirlemiştir,
Palinologlar Holosen dönemin başlangıcından itibaren bitki örtüsünün geçmişini ortaya çıkarmıştır ve jeologlar kentin zanaat ve inşa endüstrileri tarafından kullanılan hammaddelerin kökenlerinin yerlerini belirlemiştir Arkeozoologlar alandan gelen hayvan kalıntılarını sistematik olarak incelemiş ve, örneğin, ithal edilmiş tatlı su ile Akdeniz balıklarının kaynaklarını saptamıştır Lambaların, pişirme kaplarının ve depolama kaplarının kalıntı analizi ile flotasyon'a dayalı makrobotanik araştırma yaşam düzeni ile palinolojiye dayalı çevrenin ekolojik durumu hakkında bilgi dağarcığına katkıda bulunmuştur
Keramolojik araştırmalar, arkeometri yöntemlerin yardımı ile Sagalassos'un İmparatorluk döneminde önemli bir çömlek üretim merkezi olduğunu belirlemiştir ve cam üretimi ile metajurjiye kadar uzanan yerel zanaat üretimini ayrıntılı olarak kavramamızı sağlamıştır Egzotik mimari malzemelerin ve sikkelerin incelenmesi ile birlikte bütün bu kanıtlar şehrin bölgesel ve uluslar arası ticaret ilişkilerinin resminin geliştirilmesini sağlamıştır Son olarak epigrafik çalışmalar, özellikle İmparatorluk döneminin ilk iki yüzyılı boyunca, şehrin alt yapısında ve süslenmesinde üst tabakanın rolü ile yerel tarih hakkında bilgi vermektedir Yüzey taramaları, kazılar, restorasyon çalışmaları ve dallararası araştırmalardan elde edilen kanıtların birleşimi kent ve tarihi hakkında, sadece kazı çalışmalarından elde edilebilecek bilgiden çok daha fazlasını sağlamıştır Bunun yanı sıra yukarıda belirtildiği gibi sürekli gelişen incelemeler için uygun altyapıyı da oluşturmaktadır
Kaynak : Wikipedia
|
|
|