Antik Roma Tarihi |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Antik Roma TarihiTarihi Monarşi Roma Krallığı Romulus ve Remus'u emziren dişi kurt Efsaneye göre Roma, M Ö 27 Nisan 753 tarihinde Truva prensi Aeneas'ın torunları olan Romulus ve Remus adlı ikiz kardeşler tarafından kuruldu Alba Longa'nın Latin kralı Numitor, gaddar kardeşi Amulius tarafından tahtından edilmiş ve Numitor'un kızı Rhea Silvia Romulus ve Remus'u doğurmuştu Rhea Silvia Mars'ın tecavüzüne uğramış bir Vesta bakiresiydi ve bu da ikizleri yarı tanrı konumuna getirmişti İkizlerin tahtı yeniden ele geçirmelerinden korkan yeni kral, Romulus ve Remus'un boğdurulmasını emretti Dişi bir kurt (bazı anlatımlara göre bir çobanın karısı) ikizleri kurtardı ve büyüttü İkizler yeterince büyüdüklerinde Alba Longa tahtını Numitor'a geri verdiler Ardından kendi şehirlerini kurdular Ancak Romulus şehrin ilk kralının kim olacağına ilişkin bir tartışmada Remus'u öldürdü Böylece şehir Romulus'un adıyla anılmaya başlandı Efsaneye göre şehirde kadın olmadığından Latinler Sabinleri bir festivale davet ettiler ve bakire kadınlarını çaldılar Bu da Latinler ile Sabinlerin bütünleşmesine yol açtı![]() Roma şehri Tiber nehrinin sığ bir bölümündeki yerleşimlerin gelişmesiyle ortaya çıkmıştı Arkeolojik bulgulara göre Roma köyü muhtemelen M Ö 8 yüzyılda kurulmuştu ancak bu tarih M Ö 10 yüzyıla kadar götürülebilir Etrüsklerin M Ö 7 yüzyıl sonlarında aristokrat ve monarşik bir elit kesim oluşturarak bölgede siyasi kontrol sağladıkları anlaşılmaktadır Etrüskler M Ö 6 yüzyıl sonlarında bölgedeki güçlerini yitirdiler ve bu noktada Latin ve Sabin kabileleri yöneticilerin iktidarını çok daha fazla sınırlayan bir cumhuriyet oluşturarak kendi devletlerini yeniden kurdular [10]Cumhuriyet Roma Cumhuriyeti Titus Livius gibi daha sonraki dönemlerin *yazarlarının anlattıklarına göre Roma Cumhuriyeti Roma'nın yedi *kralından sonuncusu Gururlu Tarkinus'un tahttan indirildiği ve her yıl seçilen magistralar (memurlar) ve çeşitli temsil kurumlardan biraraya gelen bir sistemin oluşturulduğu M Ö 509 tarihinde kuruldu [11] En önemli magistralar kuvvet yetkisi ya da askeri kumandanlık yetkisine sahip iki konsüldü [12] Konsüller patricilerden (asiller) oluşan Roma Senatosu ile çekişmek durumundaydılar Senato başlangıçta önde gelen asillerden oluşan ve tavsiyelerde bulunan bir kurumdu ancak zaman içinde gücü de, boyutu da arttı [13] Diğer görevliler praetorlar, aedilisler ve quaestorlar idi Magistralıklar başlangıçta yalnızca soylulara mahsustu Ancak daha sonra sıradan insanlara (plebler) da açıldı [14] Cumhuriyet meclisi comitia centuriata (centuria komisi) ve comitia tributadan (tribus komisi) oluşuyordu [15]Romalılar Etrüskler de dahil olmak üzere İtalya Yarımadası'ndaki diğer halkları boyunduruk altına aldılar [16] Roma'nın İtalya'daki hegemonyasına yönelik son tehdit M Ö 281 yılında önemli bir Yunan kolonisi olan Taranto'dan gelmiş ancak bu da savuşturulmuştur [17][18] Romalılar stratejik bölgelerde koloniler kurarak fethettikleri yerleri güvence altına almışlar ve bölgede dengeli bir denetim sağlamışlardır [19] M Ö 3 yüzyılın ikinci yarısında Roma, Kartaca ile Pön savaşlarının ilkinde karşı karşıya geldi Bu savaşlar sonunda Roma Sicilya ve Hispanya'da ilk deniz aşırı fetihlerini yaptı ve önemli bir emperyal güç olarak yükselişe geçti [20][21] M Ö 2 yüzyılda Makedonya ve Selefki imparatorluklarını bozguna uğrattıktan sonra Romalılar Akdeniz'in hakimi haline geldiler [22][23]Ancak bu hakimiyet iç çekişmelere yol açtı Senatörler eyaletlerin üstünden zengin oldular ancak çoğunluğu ufak çaplı çiftçi olan askerler daha uzun süre evlerinden uzak kalıyorlar ve topraklarıyla ilgilenemiyorlardı Ayrıca yabancı kölelere yönelik eğilim, maaşlı iş sayısını azaltıyordu [24][25] Savaş ganimetleri, yeni bölgelerdeki merkantilizm ve tımar sistemi zenginler için yeni ekonomik fırsatlar yarattı ve yeni bir tüccar sınıfı olan atlı sınıfını ortaya çıkardı [26] Roma hukukuna göre Senato üyeleri ticaretle uğraşamıyordu Dolayısıyla atlılar teoride senatoya girseler de siyasi iktidar bakımından kısıtlandırılmışlardı [27][26] Senato sürekli olarak toprak reformlarını geri çevirerek atlı sınıfına hükümette daha fazla söz hakkı vermeyi reddetti Rakip senatörlerin kontrolündeki şehirli işsizlerden oluşan çeteler şiddet yoluyla seçmenlere gözdağı veriyorlardı M Ö 2 yüzyıl sonunda sulh hakimi olan Gracchus kardeşlerin patricilerin elindeki toprakları pleblere dağıtacak bir reform yasasını senatodan geçirmeleriyle mesele kritik bir noktaya geldi Her iki kardeş de öldürüldü ancak senato pleb ve atlı sınıflarının huzursuzluğunu yatıştırmak için Gracchus kardeşlerin reformlarından bazılarını geçirdi Müttefik İtalyan şehirlerinin Roma vatandaşlığı alamamaları M Ö 91-88 yılları arasında yaşanan Sosyal Savaş'a neden oldu [28] Marius'un yaptığı asker reformlar, askerlerin kumandanlarına şehre duyduklarından daha fazla bağlılık duymasına neden oldu [29] Bu Marius ile Sulla arasında Sulla'nın MÖ 81-79 yılları arasındaki diktatörlüğüyle sonuçlanacak iç savaşa yol açtı [30]M Ö 1 yüzyılın ortalarında Jül Sezar, Pompey ve Crassus cumhuriyeti kontrol altına almak için Birinci Triumvirate olarak bilinen gizli bir üçlü yönetim anlaşması yaptılar Sezar'ın Galya'yı fethetmesinden sonra senato ile Sezar'ın arası açıldı ve Sezar ile Pompey'in önderlik ettiği senato güçleri arasında bir iç savaş çıktı Savaşı Sezar kazandı ve ömür boyu diktatör ilan edildi [31] M Ö 44'de Sezar, tüm iktidarı kendi elinde toplamasına karşı olan senatörler tarafından anayasal hükümeti geri getirmek amacıyla öldürüldü Ancak sonrasında Sezar'ın varisi olarak gösterdiği Augustus ile Sezar'ın eski yandaşları Marcus Antonius ve Lepidus'tan oluşan ikinci bir üçlü yönetim başa geldi [32][33] Ancak bu ittifak çok geçmeden bir iktidar mücadelesine dönüştü Lepidus sürgüne gönderildi ve Augustus, Marcus Antonius ile Kleopatra'yı M Ö 30'de Aktium savaşında yenerek M Ö 34'de Roma'nın tartışmasız hükümdarı oldu [34]İmparatorluk Roma İmparatorluğu Tüm düşmanlarını yenen Augustus cumhuriyetin devlet yapısını görünüşte yerinde bırakarak neredeyse tüm iktidarı elinde topladı [35] Halefi Tiberius ciddi bir muhalefetle karşılaşmadan başa geçti ve 68'de Nero'nun ölümüne kadar devam eden Julio-Claudian hanedanını kurdu [36] Artık imparatorluk olan Roma'nın genişlemesi ******** ve yoz bazı imparatorlara (Caligula tam anlamıyla deliydi ve Nero da gaddarlığı ve devlet işlerinden ziyade kişisel meselelerine zaman ayırmasıyla bilinirdi) rağmen devam etti [37][38] Julio-Claudian hanedanını Flavian hanedanı takip etti [39] "Beş İyi İmparator" döneminde (96-180) imparatorluk toprak genişliği, ekononomi ve kültür bakımından doruk noktasına ulaştı [40] Pax Romana sırasında iç ve dış tehditlerden uzak Roma zenginleşti [41][42] Trajan döneminde Daçya'nın fethiyle imparatorluk en geniş sınırlarına ulaştı Roma toprakları 6,5 milyon km2'lik bir alanı kapsıyordu [43]Roma İmparatorluğu'nun en geniş hali193 ile 235 yılları arasındaki döneme Severus hanedanı hakim oldu ve Elagabalus gibi yetersiz bazı hükümdarlar başa geçti [44] Buna ilaveten ordunun kimin imparator olacağı konusunda artan etkisi uzun süreli bir emperyal çöküşe ve Üçüncü Yüzyıl Krizi olarak adlandırılan dış istilalara neden oldu [45][46] Kriz Diocletianus döneminde aşıldı Diocletianus 293 yılında imparatorluğu iki imparator ve onların yardımcılarından oluşan bir tetrarşi ile yönetilmek üzere doğu ve batı olarak ikiye ayırdı [47] Yarım yüzyıldan uzun bir süre birçok ortak yönetici imparatorluğun başına geçmek için mücadele etti 11 Mayıs 330'da imparator I Constantinus Byzantion'u Roma İmparatorluğu'nun başkenti ilan etti ve adını Konstantinopolis olarak değiştirdi [48] İmparatorluk 395 yılında Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans İmparatorluğu) ve Batı Roma İmparatorluğu olarak ebediyen ikiye bölündü [49]Batı İmparatorluğu sürekli olarak barbar akınlarından muzdaripti ve imparatorluğun çöküşü aşamalı olarak sürdü [50] 4 yüzyılda Hunların batıya akını Vizigotların imparatorluk sınırları içine irtica etmelerine neden oldu [51] 410 yılında I Alarik önderliğindeki Vizigotlar Roma şehrini yağmaladılar [52] Vandallar Galya, İspanya ve Kuzey Afrika'daki Roma topraklarını istila ettiler ve 455'te Roma'yı yağmaladılar [53] 4 Eylül 476'da Germen Odoakr, batının son Roma imparatoru Romulus Augustus'u tahttan indirdi [54] Yaklaşık 1200 yılın sonunda Roma'nın Batı'daki egemenliği sona erdi [55]Doğu imparatorluğu ise Jüstinyen döneminde bir süreliğine de olsa Kuzey Afrika ve İtalya'yı ele geçirdi Ancak Jüstinyen'in ölümünden sonra Doğu Roma'nın Batı'da sahip olduğu topraklar İtalya'nın güneyi ve Sicilya ile sınırlı kaldı [56] Doğuda İslam'ın yükselişi bir tehdit unsuruydu Müslümanlar Suriye ve Mısır'ı ele geçirdiler ve çok geçmeden Konstantinopolis'e doğrudan bir tehdit oluşturmaya başladılar [57] Ancak Doğu Roma 8 yüzyılda Müslümanların kendi topraklarındaki ilerleyişini durdurmayı başardı ve 9 yüzyıldan itibaren kaybedilen toprakları geri aldı [58][57] MS 1000 yılında İmparatorluk, tarihinin en görkemli dönemini yaşamaktaydı Bu dönemde II Basileios Bulgaristan ve Ermenistan'ı yeniden ele geçirmiş, kültür ve ticaret gelişmişti [59] Ne var ki, çok geçmeden bu ilerleme 1071'de yapılan Malazgirt Savaşı ile aniden kesildi Ardından da imparatorluk çöküşe geçti İç çekişmeler ve Türk istilaları sonunda imparator I Aleksios Komnenos 1095'te Batı'dan yardım istemek zorunda kaldı [57] Karşılık olarak Batı Haçlı Seferleri düzenledi Dördüncü Haçlı seferi'nde İstanbul yağmalandı ve işgal edildi İstanbul'un 1204 yılında işgal edilmesinin ardından imparatorluk topraklarında ardıl devletler ortaya çıktı ve içlerinden İznik'de kurulan devlet galip geldi [60] Konstantinopolis'in geri alınmasından sonraki dönemde imparatorluk Ege kıyılarına hapsolmuş bir Yunan devletinden ibaret hale geldi Doğu imparatorluğu 29 Mayıs 1453'te Fatih Sultan Mehmet önderliğinde Osmanlıların Konstantinopolis'i ele geçirmesiyle yıkıldı [61]Kaynak : Wikipedia |
|
|
|