Prof. Dr. Sinsi
|
Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği Tarihi
Tarihi
IATA, emniyetli, güvenli ve ekonomik hava ulaşımını sağlayabilmek amacıyla havayolları arası bir kuruluş olarak 1945 yılında Havana, Küba'da kurulmuştur Kuruluşunda IATA'nın sadece 31 ülkeden 57 üyesi vardı Şimdi ise dünya genelinde 140 ülkeden 270'in üzerinde üyeye sahiptir Modern IATA, ilk uluslararası tarifeli uçuşun yapıldığı, 1919 yılında kurulan "International Air Traffic Association"un devamıdır
İlk günleri
Eski IATA, küçük ölçekli olarak başladı ve yavaş yavaş büyüdü 1939 yılında Pan America'ın katılımına kadar katılım Avrupa havayolları ile sınırlı idi 1945 sonrası IATA daha sistematik bir organizasyon ve daha geniş bir altyapı ile dünya genelindeki sorumluluklarını bir an önce yerine getirmek zorundaydı
Bu durum IATA'nın amaçlarının 1945 Ana Sözleşmesi'nde (Articles of Association) 1939 öncesine nazaran daha kesin bir şekilde belirlenmesine yol açmıştır
Tüm dünya insanlarının yararı için güvenli, düzenli ve ekonomik hava ulaşımının yaygınlaşıtırılması, hava ticaretinin geliştirilmesi ve bu konularla ilgili sorunların üzerinde çalışılması,
Doğrudan veya dolaylı olarak uluslararası hava ulaşım hizmeti ile ilgilenen hava ulaşım girişimleri arasında işbirliği ortamları hazırlamak,
Yeni oluşturulmuş Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO - International Civil Aviation Organization) ve diğer uluslararası organizasyonlarla ile işbirliği kurmak,
İlk günlerinde, IATA'nın en önemli görevlerinden biri teknik konulardı çünkü güvenlik ve güvenilirlik bir havayolu işletmesinin en temel işlevlerindendir Bu işlevler, hava seyrüseferinde, havayolu altyapısında ve uçuş operasyonlarında en yüksek standartları gerektirmektedir ICAO standart ve uygulamalarla ilgili ilk taslağını oluştururken IATA havayolları bu iş için çok önemli verileri sağlamıştır 1949 yılı itibari ile, taslakların bir çoğu hazırlanmış ve Chicago Konvansiyonu'na (Chicago Konvansiyonu Uluslararası Sivil Havacılığı idaresinin temelleri oluşturulmuştur ve hala geçerlidir ) ek olarak yansıtılmıştır
Bu ilk günlerde, ICAO bölgesel hava seyrüseferini koordine etmiş, havaalanlarını ve operasyonel yardımlarını bu tür hizmetleri sağlayamayan ülkeleri desteklemiştir IATA, ICAO'ya ve Uluslararası Telekomünikasyon Birliği'ne dalga boyu kullanımı üzerinde havayolu verilerini iletmiştir
Dünya hava ulaşımı ağının daha düzgün işletilebilmesi için dokümantasyonların ve prosedürlerin standartlaştırılması sağlam hukuki bir temel gerektirmekteydi IATA, ICAO tarafından Amerika Hava Taşımacılığı Kanunu aracılığı ile düzenlenen uluslararası konvansiyonların oluşturulmasına destek olmuştur Kuruluş, müşteri ve taşıyıcı havayolu arasında düzenlenen "Taşıma Şartları"nın oluşturulmasında çok önemli verilerle katkıda bulunmuştur Ayrıca hukuki gündemdeki, ilk konulardan biri de 1929'da imzalanan Varşova Konvansiyonu'nun revize edilmesi ve güncellenmesidir Varşova Konvansiyonu yolcu ölüm veya yaralanma ve kargo kaybı veya hasarı durumlarında havayolununun sorumluluklarını belirlemektedir
Sağlam bir teknik ve hukuki çerçeve dahilinde işletmenin çalışmasının ardından, havayolu şirketlerinin bir sonraki ihtiyaçları da "Kimi nereye uçurabiliriz? Fiyatlandırmayı nasıl yapabiliriz? Birden fazla havayolu ile yapılan uçuşlarda ödemeler nasıl bölünecek -interline - ve havayolları hesaplarını nasıl kapatacak? Sorularına yanıt bulmak oldu
1944 yılındaki Chicago Konferansı Chicago Konvansiyonu'nun doğumunu sağlamış ve ilk iki soruya çok taraflı yanıt bulmaya çalışmış, ancak başarılı olamamıştır Kimin nereye uçabileceği üzerine sorun iki taraflı görüşmeler sonucu çözülmüştür 1946 yılında Amerika ile Birleşik Kırallık arasında imzalanan Bermuda Anlaşması iki taraflı olarak imzalanan ve ICAO tarafından resmileştirilen ilk hava taşımacılık anlaşmalsı olmuştur Günümüze kadar ülkeler arasında imzalanmış ve ICAO tarafından resmileştirilmiş 4 000'e yakın anlaşma bulunmaktadır
İlk günlerde, hükümetler uluslararası havayolları tarafından belirlenen fiyatları izleme ve belirleme hakkında ısrarcı oldular Ancak uygulamada bu fiyatları kendi kendilerine geliştiremediler IATA, bu amaçla Trafik Konferansları düzenlemesi için, tüm fiyat ve oranlar hükümet onayına tabii olmak üzere üzeFiyatlar, komşu ülkeleri de etkileyebilecek tarifeler arası tutarsızlıklar ve böylece trafik sapması giderilerek mantıklı bir seviyeye oturtuldu Bu durumda, fiyatların öngörülebilmesi nedeniyle havayolu şirketleri birden fazla havayolu ile uçulması gereken seyahatlarda diğer havayollarınınde Janerio]]'da 1947 yılında yapıldı Burada neredeyse hava taşımacılığının hemen hemen her hususlarını kapsayan 400 konuda çeşitli anlaşmalara varıldı Çok sektörlü yolculuklarda ücret oluşturma kuralları, gelir paylaşımı -pro rata- kuralları, bagaj sınırları, bilet ve airway bill tasarımları ve acenta kurma prosedürleri bu ilk toplantıda karar verilen tipik detaylardan bazılarıdır
Günümüzde, bu öncü çalışma, halen geçerli olan ve bunlar gibi diğer birçok konuda da çalışan IATA Çözümleri'ne (IATA Resolutions) yansıtılmıştır
Çok taraflı Interline Trafik Anlaşmaları: Havayollarının interline ağı için temeldir 300'e yakın havayolu bunları imzalayarak karşılıklı olarak biri diğerinin bilet ve airway bill'lerini dolayısıyla yolcu ve kargosunu kabul etmeye başlamıştır
Yolcu ve Kargo Hizmetleri Konferans Çözümleri: Bilet ve airway bill'ler için çeşitli standart formatlar ve teknik özellikleri içermektedir
Yolcu ve Kargo Acenta Anlaşmaları ve Satış Ace biletlerini kabul etmeye başladılar Bu da interline işlemini doğurdu Günümüzde bu işlem sayesinde yılda 50 milyon uluslararası havayolu yolcusu, biletlerini tek bir yerden ve tek bir döviz kurundan ödemekte ancak seyahatlarını en az iki belki beş veya altı havayolu kullanarak tamamlamaktadır Bu havayolu şirketleri de tamamen farklı para birimlerinin kullanıldığı farklı ülkeler olabilmektedir
Dünya geneli için ilk Trafik Konferansı [[Rio nta Kuralları: IATA üye havayolu şirketleri ve onaylanmış acentaları arasındaki yolcu ve kargo ile ilgili ilişkiyi düzenler
Interline işlemlerinden doğan havayolları arasındaki borçların çözümlemesi için, Ocak 1947'de Clearing House kurulmuştur İlk yılında, 17 havayolu 26 milyon Amerikan Doları borç burada çözülmüştür 1994 yılı itibari ile Clearing House'da havayolu olmayan şirketler de dahil olmak üzere 380 katılımcı bulunmaktadır Toplam çözümlenen miktar ise 22 8 milyar Amerikan Doları'dır Tipik olarak katılımcıların yüzde 90'ın alacakları borçlarından silinerek çözümlenmekte ve para transferi gerekmemektedirre görevlendirildi Burada iki amaç vardı: Fiyatlandırmadaki vahşi rekabeti engellemek ve tüketici yararı için fiyatları olabilecek en düşük seviyede tutmak

Büyüme & Gelişme
Uluslararası hava ulaşımı, 1945'li yıllardan 1973 yılındaki petrol krizine kadar iki basamaklı değerlerle büyümüştür Bu büyümenin arkasındaki en büyük etken de teknik açıdan yaşanan gelişmelerdir 1950'lerin başında uçmaya başlayan turbo pervaneli uçaklar, 1958 yılında atlantik ötesi uçabilen jetler, 1970'lerde geniş gövdeli uçaklar ve yüksek by-pass oranlı motorlar ve daha sonra gelişmiş aviyonik sistemler bu teknik gelişmelerin örnekleridir Bu gelişmeler daha yüksek hızlara, daha büyük boyurlara ve daha düşük maliyetlere yol açmış ve sonuç olarak daha düşük ücretler ortaya çıkmıştır İnsanların reel gelirlerinin ve tatil için harcamak istedikleri zamanın artması hava ulaşmına olan talepte bir patlama yaşanmasına neden olmuştur
Doğal olarak hava ulaşımındaki artan talep IATA'nın faaliyetlerinde artışa neden olmuştur Teknik çalışmalar aşağıda listelendiği gibi yedi alanda gelişti
Aviyonik ve Telekominikasyon, çok büyük öneme sahip seyrüsefer fonksiyonlarının geliştirilmesi
Mühendislik ve Çevre, uçak gürültü ve diğer gaz emisyonları ile ilgili IATA politikalarının belirlenmesi
Havaalanları, havayolu şirketlerinin, havaalanı terminalleri ile ilgili ihtiyaçların sağlanması Uçuş İşletme, minimum uçak mesafesi ve hava rotaları gibi güvenlik faktörlerin üzerine çalışılması
Tıbbi, uçuş ekibinin sağlık standartlarını incelemiş ve engelli yolcular için hava ulaşmının sağlanmabilmesi
Tesis, havaalanlarından insan ve eşyaların akışının hızını -özellikle gümrük ve göçmen işleri ile ilgili- artırılması
Emniyet, uçak kaçırma ve sabotajların engellenerek yolcu ve kargolarının güvenliğinin sağlanması ve biletlerde sahtecilik ve hırsızlığın engellenmesi
IATA'nin hukuki çabaları, hızlı büyümenin yaşandığı dönemle ilgili yeni teknolojilerin etkisini de getirmiştir yeni Uçak ve sistemleri, elektronik veri işleme ve satış-pazarlama tekniklerindeki gelişmeler üzerinde endüstriye tavsiyeler vermiştir Bu dönemde, kaçırma ve sabotaj eylemlerinde bir artış gözlendiğinden, IATA ilk uluslararası hukuki karşı önlemleri belirleyen Tokyo, Hague ve Montreal Konvansiyonları'nın yapılmasında yardımcı olmuştur 1960'larda otomasyon havayolu işletmelerinin ortak özelliklerinden olmuştur Ancak bu işlemlerde bir standardizasyon bulunmamaktaydı Bunun üzerine IATA, bugün hala kullanılan şirketler arası veri aktarımı için standart mesaj formatları oluşturulması çalışmalarına katkıda bulunmuştur
Amaç, havayolu hizmetini geliştirerek, maliyetlerin azaltılmasını sağlamaktı Bu felsefe 1950 ve 1960'lı yıllarda birçok faaliyetin geliştirilmesine neden olmuştur Clearing House'un geliştirilmesi, Faturalama ve Kapatma Planları (Billing and Settlement Plans) ve Kargo Hesapları Kapatma Sistemleri'nin (Cargo Accounts Settlement Systems) kurulmasına neden olmuştur Etki olarak, tek yönlü clearing house'lar acentalardan havayolu şirketlerine gelir aktarımını hızlandırmıştır Satış acentaları, akreditasyon işlemi altında profesyonel durumlarını kanıtlama fırsatına sahip olmuş ve acentalar için eğitim imkanları sağlanmıştır Günümüzde dünya genelinde, 81 000 IATA acentası ve IATA'nın sağladığı acenta eğitim kurslarına katılan 135 000 öğrenci bulunmaktadır
Uluslararası hava ulaşımı vergilendirme ile ilgili özel sorunlar yaratmaktadır Bu 2nci Dünya Savaşı'ndan önce bile akıllarda olan bir sorundu IATA bazı vergilerin kanuna uygunluğunu sorgulamakta ve genel olarak havacılıkta aşırı vergilendirmenin yaratabileceği sorunlara hükümetlerin dikkatini çekmeye çalışmaktadır Yolcu ücretleri, havaalanı kullanma ve hava seyrüsefer hizmetleri ücretleri 1960 ve 1970'li yıllarda ortaya çıkmıştır IATA'nın görevi bu ücretlerin etkilerini minimize etmek ve bu ücretlerin sadece gerektiği gibi tesisler için alındığının, ücretlerin maliyetlerle ilişkili olduğunun ve verimlilik gelişmelerinin maliyet projeksiyonlarına yansıtıldığından emin olunmasını sağlamaktadır Havayolu şirketinin ülkesi dışında kazandığı ücretleri zaman zaman o ülkenin merkez bankası tarafından bloke edilebilir IATA, bu gelirin serbest bırakılması ve ilgili havayoluna transfer edilmesi için çalışmalar yapar
Birim Yükleme Cihazları veya konteyner'lar kargoların hızlı ve ekonomik olarak taşınmasını sağlar IATA üyeleri, konteyner'lar için teknik özelliklerini belirlediler ve Konteyner kontrol merkezi kurdular Bu merkezde konteyner'ların hareketleri izlenmektedir 1955'e kadar, zehirli, yanıcı ve korosif malzemelerin hava ulaşımı tamamen yasaktı Ardından IATA bu malzemelerin güvenli olarak taşınabilmesi amacıyla Tehlikeli Maddeler Kurallarını oluşturdu Tehlikeli Maddeler'in taşınması bir yılda 500 milyon Amerikan Dolar'lık bir iş haline geldi 10 yıl sonra, Canlı Hayvan Taşımacılığı Kuralları hayvanların hava ulaşımı ile nasıl taşınabileceğini düzenledi
I Dünya Savaşı sıralarında kurulan ve değişen, gelişen dünya ulaşımı ve ticaretini fiziksel iletişimin mimarı bir kuruluş olan IATA günümüzde de önemli bir yer işgal etmektedir
Kaynak : Wikipedia
|