|
|
Konu Araçları |
değişmezliği, hadis, incilin, islami, kaynaklarında, tevrat, zebur |
İslami Hadis Kaynaklarında Tevrat, Zebur Ve İncil'in Değişmezliği |
08-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İslami Hadis Kaynaklarında Tevrat, Zebur Ve İncil'in DeğişmezliğiEn başta belirteyim; tartışma yaratmak için açmadım Forumda bu konuda hem fikir arkadaşlarımız var(kutsal kitap değişti diyen) Belki ufakta olsa fikirlerinde bir değişme olur diye açtım Esenlikler “Hadis” Kaynaklarındaki Görüşler “De ki, ‘Doğru iseniz, delilinizi getirin’” (Bakara 2:111) İbn Mace (ö 886), Ebu Davud (ö 888), Buhârî (ö 869) ve Müslim’de (ö 775), Tevrât’ın Musa’ya verilmiş bir kitap olduğu açıkça belirtilmektedir1 “Kur’ân, ibret vesilesi olarak, dillerde deveran edecek destan çapındaki gerçek hâdiseleri ele alır ve bunların sebeb ve neticelerini, hikmetli bir anlatışla ortaya koyar Denizi ibrikte gösterme mehâreti içinde bu cüzî hâdiselerle, değişmez ictimâî kanunlar ve bozulmaz İlahî Prensipler anlatılmış olur”2 Hadis kitaplarına bakacak olursak açıkça görülüyor ki, Hz Muhammed’in döneminde Kutsal Kitap sapasağlam mevcuttu Hadislere göre Hz Muhammed’in huzurunda Tevrât okunuyordu En sağlam kabul edilen hadis kitaplarından biri olan “Sahih-i Buhârî” de şöyle bir hadis var: “Abdullah İbn-Ömer (ö 693) radiya’llahu anhuma’dan rivayete göre (Medine’de) birtakım Yahudiler gelip Resulullah salla’llahu aleyhi ve sellem’e gelerek içlerinden bir erkekle bir kadının zina ettiğini hikaye ettiler, (ve ne hükmedersiniz? dediler) Resulullah sall’allahu aleyhi ve sellem onlara: --Siz, Recim -taşlamak- (hükmü) hakkında Tevrât’ta ne bulursunuz? diye sordu Onlar: --Biz, zina edenleri teşhir ederiz, bunlar bir değnekle de döğülürler Abdullâh İbn-i Selâm (ö 664) bunlara: --Yalan söylüyorsunuz! Tevrât’ta Recim (âyeti) vardır, dedi Bunun üzerine Tevrât’ı getirdiler Ve kitabı açtılar Yahudilerden birisi (Abdullah b Sureyya, ö 633) ____________________ 1 İbn Mace, Mukaddime 10:80; Ebu Davud, Kitabu’l-Akdiyye, s 27; Buhârî, Tevhid, s 19; Müslim, Kitabu’l-Hudud, s 28 Adam, Yahudi Kaynaklarına Göre Tevrât, 1997 s 44 2 Senih, Hâdislerin Işığında Hâdişeler, s 119 elini Recim âyeti üzerine koyarak ondan önceki ve sonraki ayetleri okumaya başladı Abdullâh İbn-i Selâm ona: --Elini kaldır! dedi O da elini kaldırınca Recim âyeti görülüverdi Yahudiler: --Ya Muhammed! Abdullah İbn-i Selâm doğru söylemiştir: Tevrât’ta hakikaten Recim ayeti vardır, dediler Bunun üzerine (Resulullah zinanın vukûu hakkında şahid istedi Dört Yahudi zani ile zaniye aleyhinde vech-i mahsûs ûzere şehadet ettiler) Resulullah da bunların recmolunmalarına hükmetti de recmolundular (taşlandılar)3 Bu hadisten gayet açık bir şekilde anlaşıldığı gibi, Hz Muhammed gerektiğinde Tevrât’ı getirtiyor ve ona uygun olarak hüküm veriyordu Bu demektir ki, Muhammed döneminde Tevrât’ın değiştirildiği iddiası yoktu, olsa bile Hz Muhammed buna inanmıyordu Eğer Muhammed Tevrât’ın değiştirildiğini kabul etseydi, Tevrât’ın ayetlerine göre bir hüküm verir miydi? Eğer “Recm” ayeti değiştirilmiş ya da Tevrât’ta yok idiyse, Peygamber nasıl “Recm” ayetine müracaat edebilir ve de hahamlar olmayan ayetin üstünü nasıl kapatabilirlerdi? İlginç olanı da bu: İsâ Mesih buna benzeyen bir durumla karşılaştığı zaman buna çok farklı bir çozüm getirdi: “Din bilginleri ve Ferisiler, zinada yakalanmış bir kadın getirdiler Kadını orta yere çıkararak İsâ’ya, “Öğretmen, bu kadın tam zina ederken yakalandı dediler Mûsâ, Yasa’da bize böyle kadınların taşlanmasını buyurdu, sen ne dersin? Bunları, İsâ’yı sınamak ve suçlayabilmek için söylüyorlardı İsâ eğilmiş, parmağıyla toprağa yazı yazıyordu Durmadan aynı soruyu sormaları üzerine doğruldu ve, “Aranızda günahsız olan, ona ilk taşı atsın! dedi” (Yuhanna 8:3-7) Kur’ân’da zina suçunun sadece dayak cezası olduğu halde, günümüzde şeriat hükümlerine göre yönetilen İslâm devletlerinde zina için Kur’ân’da bulunan dayak cezası değil mütevatir (herkesin bildiği) sünnete dayanılarak, Tevrât’ın recm cezası (taşlanarak öldürülme) uygulanmaktadır Burada peygamberin sünneti, Kur’ân’a değil, Tevrât’a dayandırılmaktadır, uygulanmaktadır4 ____________________ 3 Buhârî, Sahîh-i Buhârî, 9 cilt, 1482 hadis, ss 317-318 4 Sezgin, Kur’ân’ın Tasdik Ayetlerinin Yorumu, s 39 Müslim şöyle nakletmişti: “Ebu Hüreyre’nin (ö 678) tanıklığıyla peygamberin söylediğini nakletmiştir; ‘Eskiden Muhammed demiştir ki, Ehl-i Kitaplar Tevrâtı İbranice olarak okuyorlardı, ve Müslümanlar için Arapça olarak tercüme ediyorlardı’”5 El-Parîsî Salman (ö 656), Tevrât’tan şöyle okudu: “Yemeğin bereketi yemekten sonradaki el yıkama içinde bulunur; ve bunu Hz Peygambere söylediğinde, O şunu söyledi:” Yemeğin bereketi hem yemekten önce hem de yemekten sonraki el yıkama içinde bulunur” Tirmizi (ö 932) ve Ebu Davud (ö 888) bunu nakletmişler6 Khaithama b Abu Sabra şöyle aktarır: “Medine’ye geldim ve Allah’tan iyi bir dost için dua ettim, ve bana Ebu Hüreyreyi verdi Onunla beraber otururken nasıl Allah’tan uygun bir oturma arkadaşı dilediğimi anlattım O bana sordu: ‘Sen nereden geldin?’ Ve ben: ‘al-Küfe’den, iyilik aramaya geldim’ O bana dedi: ‘Siz iki Kitab’a inanan Salman’ı tanıyor musunuz?’” Tirmizi bunu nakletmişti7 Zeyed b Lebid demişti: “Hz Peygamber bir olaydan bahsetti, ve ondan sonra bana şöyle dedi: ‘Bu Yahudiler ve Hıristiyanlar Tevrât ve İncîl okuyorlar ama bundan hiç bir şey anlamıyorlar, değil mi?’” Ahmad ve İbn Mace bunu nakletmişler Ayrıca Tirmizi benzeyen bir şeyi aynı kişiden nakletmiştir, ve Darimi (ö 869), Abu Umama’dan benzer bir şey nakletmişti8 “Hatice onun kuzeni Varaka bin Navfal bin Asad bin ‘Abdul ‘Uzza’nın yanında gitti, ve o İslâmiyet’ten önceki dönemde bir Hıristiyan idi ve İbranice olarak kitap yazıyordu Allah’ın istediği miktara göre Müjde’den İbranice olarak yazıyordu İhtiyar idi ve onun gözleri kör olmuştu”9 Ebu Hüreyre (ö 678) demişti: “at-Tur’aya gittim ve Ka’b al-Ahbar ile beraber oturdum, ve o bana Tevrât hakkında anlatıyordu, ve ben ona Hz Peygamber hakkında anlatıyordum Ka’b Tevrât’ı okudu ve dedi, Allah’ın Elçisi doğru şöylemiştir” ____________________ 5 Mişkatu’l Masabih, 1 Kitap, 6 Bölüm, s 42 6 İbid, 20 Kitap, 1 Bölüm, s 892 7 İbid, 26 Kitap, 39 Bölüm, ss 1371-1372 8 İbid, 2 Kitap, 1 Bölüm, ss 62-63 9 Al-Bukhârî, The Translation of the Meanings of Sahih al- Bukhari, 1 Kitap, s 4 Malik (MS 717-796), Abu Davud (ö 888), Tirmizi (ö 932), ve Nesai (ö 915) bunu nakletmişler10 “‘Ata’b Yaşar demişti ki, Abdullah b ‘Amr b al-’As tanıştığımda ona şunu sordum: ‘Allah’ın Tevrât’taki Elçilerimizin tarifini anlatır mısın?’ O da bunu kabul etti ve bana dedi’ Buhârî bunu nakletmişti, ve ayrıca Darimi buna benzeyen bir rivayeti, ‘Ata’ya dayanarak, nakletmişti, ve onun şahidi ise İbn Salam (ö 838) idi”11 Buhârî’nın hadislerine göre, İbn ‘Abbâs şöyle demiştir: “Allah’tan çıkan sözlerin, tek bir kelimesini değiştirebilecek bir kimse yoktur” Madem ki Eski Ahit ve Yeni Ahit Allah’ın Sözüdür, Allah kendi sözünün değiştirilmesine kesinlikle izin vermez Bize Kutsal Kitabı gönderen Yüce Allah, kesinlikle bu kitapları koruyacak güçtedir”12 “Kitap Ehl-i’nden bazılarının İbranice Tevrât okumaya ve Arapça olarak Müslümanlara açıklamaya alışık oldukları, bazen Muhammed’i kızdırdıkları ve bu yüzden izleyicilerini onlardan duyduklarını kabul veya red etmekte dikkatli olmaları için uyardığı sır değildir”13 İmam Buhârî, Sahih’inde Abdullah b Amr b As’ın (ö 685) tanıklığıyla peygamberin söylediğini nakletmiştir, “(İnsanlara) benim yanımda bir ayet olsa bile nakledin ve İsrailoğullarından (ne duyduysanız) hiç itiraz etmeden nakledin”14 “Al-Hafız el-Zehebî (ö 1353) kaydediyor ki, Yahudilikten İslâmiyet’e dönen Abdullah İbn Selâm (ö 664) peygambere geldi ve ona ‘(Dün gece) Kuran’ı ve Tevrât’ı okudum’ dedi O da cevap verdi, ‘Bunu bir gece oku ve diğerini de bir başka gece oku’”15 Hz Muhammed’in hadislerinden de Kutsal Kitap’tan alıntılar vardır: “Allah’ın Elçisi şöyle buyurdu: Allahu teala, ‘salih kullarım için hiç bir gözün görmemiş olduğu şeyler hazırladım’ ____________________ 10 Mişkatu’l Masabih, 4 Kitap, 43 bölüm, s 285 11 İbid, 26 Kitap, 18 Bölüm, s 1232 12 Sweetman, Islam and Christian Theology, 1 cilt, 1 bölüm, s 140 13 Buhârî, Sahih of al-Bukhari, 9 Cilt, No 460, s 339 14 Buhârî, Sahih of al-Bukhari, 4 Cilt, no 667, s 442 15 al-Thalabi, Al-İman al-Thalabi Tathkarar al-Huffadh, 1 Cilt, s 27 diyor”16 Büyük bir ihtimalle bu hadis Pavlus’un Korintlilere birinci mektubundan alınmıştır: “Tanrı’nın, kendisini sevenler için hazırladıklarını hiçbir göz görmemiş, hiçbir kulak işitmemiş, hiçbir insan yüreği kavramamıştır (1 Korintliler 2:9) İlginç olan, Hz Muhammed bu sözleri Tanrı’nın Sözü olarak kabul ederken çoğu İslâm alimin Pavlus’un peygamber mektuplarının da Tanrı’nın vahyi olduğunu inkâr etmeleridir “Durmadan Tanrı’ya şükretmemiz için bir neden daha var: Tanrı sözünü bizden işitip kabul ettiğiniz zaman bunu insan sözü olarak değil, gerçekte olduğu gibi Tanrı sözü olarak benimsediniz” (1 Selanikliler 2:13) Hadisten bir başka örneğe de bakalım: “Muhammed’in yakın çevresinden Abdullah İbn-i Amr, sık sık Tevrât okurmuş Bir gece rüyasında bir elinde bal, diğerinde yağ tuttuğunu, bazen bal tutan elini, bazen de yağ tutan elini yaladığını görmektedir Abdullah İbn-i Amr rüyasını Muhammed’e anlatır Muhammed, Abdullah’ın rüyasını iki kitab, yani bazen Tevrât bazen de Kuran okumasıyla yorumlar”17 Eğer Hz Muhammed Tevrât’ın değiştirildiğini kabul etseydi, Abdullah’a “Tevrât değiştirilmiş bir kitaptır, artık okuma” ya da “Okurken dikkat et, bazı yerleri değiştirilmiştir” demez miydi? Bütün bunlar, Tevrât ve İncîl’in Hz Muhammed’ten önce değiştirilmediğini kanıtlıyor Bunların Hz Muhammed’den sonra değiştirildiğini ise kimse ileri süremez Çünkü o döneme ait Kutsal Kitap ile şu anda elimizde olan Kutsal Kitap arasında herhangi bir fark yoktur18 En’âm 6:91 ayetin indiriliş nedenini anlatan hadiste sözedilen kitabın Yahudilerin o gün ellerinde kitapları olduğu daha iyi anlaşılmaktadır Çünkü Hasan Basri Çantay, Kuran’ı Hakim ve Meal-i Kerim, En’âm 6:91 ayetle ilgili dipnotunda Şeyhzade’den alınan hadis’e göre Malik bin Sayf adlı bir Yahudi bilgini ____________________ 16 Mişkatu’l Mesabih, s 487, c 1297; 1 bab, birinci fasıl: Cennet ve Cennet ehlinin vasfı hakkında; Pfander, Tevrât ve İncîl’de Tahrif Yoktur, s 78 17 Buhârî, Sahîh-i Buhârî, 6 cilt, 987 hadis, s 439 18 Karataş, Gerçekleri Saptıranlar, s 66 bilgini Peygamberin yanına gelerek onunla kitaplar hakkında konuşmaya ve tartışmaya başlar, Peygamberin “Tevrât’ı Mûsâ’ya indiren Allah hakkı için bana haber ver: Kitabınızda “Allah şişman olan bilgine buğzeder” diye bir şey bulmadın mı? sözü üzerine şişman bir adam olan Malik bin Sayf’ın canı sıkılır ve “Allah hiçbir beşere (insana) hiçbir kitap indirmemiştir” der Bu suretle bütün kitapları toptan inkâr etmiş olur Hadisin devamında olayı duyan Yahudilerin Malik bin Sayf’a “Yazıklar olsun sana, Mûsâ’ya Tevrât indirilmedi mi?” diye çattıklarını anlatıyor Onun, “Muhammed beni öfkelendirdi de ondan söyledim” yolundaki yanıtı üzerine Yahudiler; “Böyle öfke ile kitabını inkâr eden adamı biz istemeyiz” diyerek görevinden uzaklaştırıyorlar19 “Allah’ı, O’nun şanına yaraşır şekilde tanıyamadılar, zirâ “Allah, insana bir şey indirmedi” dediler De ki: “Öyleyse Mûsâ’nın, insanlara nur ve yol gösterici olarak getirdiği, - ki siz onu parça parça kağıtlar hâline getirip gösteriyorsunuz, çoğunu da gizliyorsunuz - ve ne sizin, ne de babalarınızın bilmediği şeylerin size öğretildiği Kitâbı kim indirdi?” “Allah” de, sonra onları, daldıkları bataklıkta oynayadursunlar” (En’âm 6:91) Bu ayeti böylece günümüzde bazı İslâm alimlerinin ileri sürdüğü gibi, Tanrı’nın Mûsâ’ya bir kitap verdiğini, Tevrât’ın o gün Yahudilerin elinde bulunan kitap olduğunu da kanıtlamaktadır Çünkü ayette Yahudilerin o kitabı kağıt parçalarına yazdıkları, bir kısmını gösterdikleri kitabın fiilen Yahudilerin elinde bulunan bir kitap olduğunu, ayette mevcut olan gerçek bir kitaptan bahsedildiğini göstermektedir Ayet, peygamberin zamanında “Allah hiç kimseye hiçbir kitap indirmedi” diyen Yahudi din adamlarının ellerinde bulunan kitabı Mûsâ’ya indirdiğini kabul etmekle birlikte, Yahudilerin elinde bulunan Tevrât’ın tahrif edilmiş olduğunu ve gerçek Tevrât’ın kaybolduğunu öne süren İslâm ulemasına da kendi peygamberlerinin ağzından cevap vermektedir “Musa’nın insalara nûr ve yol gösterici olarak getirdiği ve sizlerin parça parça kağıtlar halinde yazıp (insanlara) gösterdiğiniz, fakat çoğunu gizlediğiniz Kitabı kim indirdi?” cümlesinin kime hitap ettiği sorulabilir Bu da elbetteki sadece Yahudilere hitap edebilir Ama hangi Yahudiler? Hem Theodor Nöldeke ve Friedrich Schwally hem de Richard Bell, bu kelimelerin, ____________________ 19 Çantay, Kuran’ı Hakim ve Meal-i Kerim, En’âm 6:91 ancak Medine Yahudilerine hitap edebileceğini, dolayısıyla ayetin bu bölümün Medenî olduğunu ileri sürmüşlerdir20 Enam 6:91 ayeti Peygamberin zamanında Yahudilerde bulunan Tevrât’ı Allah’ın indirmiş olduğu kitap olarak kabul etmekte, bunu Peygambere söylemekte ve bunu kabul etmeyenleri “bataklığa dalmış” olarak tanımlamaktadır21 Hayber savaşı MS 628’te gerçekleşmiştir22 Haykal’ın Hayât Muhammad adlı kitabına göre: “Hayber’in düşüşü ile birlikte Yahudi kuvveti İslâm ya da Müslümanları artık tehdit eden bir unsur olmadı Hz Muhammed’in Hayber topluluğunu bölmek için seçtiği elçi Abdullah İbn Revaha (ö 629) bu hususta bizzat peygamberin talimatlarını izleyerek Yahudilere adil bir şekilde davrandı Müslümanların savaşta ellerine geçirdikleri Tevrât metinlerini onlara geri vermesi onurlu bir davranıştı”23 Demek ki, bu savaştan önce geçerli Tevrâtlar vardı, savaştan sonra da aynı metinler mevcut bulunuyordu Hadis uzmanı olan Ernest Hahn’a göre, “Hadislerin kabul edilen ve tanınan derlemeleri arasında yeterince kanıt vardır ki, bu sayede Yahudi ve Hıristiyanlara ait Kutsal Yazıların tutarlılığını destekleyen Kur’an ile bu hadislerin de tam bir uyum ve bütünlük içinde olduklarını göstermek mümkündür”24 Şu ana kadar, hadis ile ilgili araştırmalarımda, Tevrât ve İncîl hakkında ancak tek bir olumsuz hadis bulabildim25 ALIM bilgisayar programını kullanarak, yapmış olduğum bir araştırmaya göre, Sahih-ı Buhari’nın yazmış olduğu 7113 tane hadiste Tevrât ve İncîl kelimeleri Tevrât’ın 8 tane ve İncîl’in 3 tane olmak üzere referans olarak geçmektedir Bu hadislerin hiç birinde Tevrât’ın ve İncîl’in tahrif edildiğine dair bir tek örnek bile bulunmamaktadır; tam tersine bu hadisler Tevrât ve İncîl’in Hz Muhammed’ın döneminde hâlâ geçerli olduğunu söylemektedir (Bkz ALIM, 13; 63; 3335; 6250; 6478; 9111; 9507 & 9532) Şimdi ise, ilk dönem Müslüman ilâhiyatçıların görüşlerine bakalım ____________________ 20 Rahmân, Ana Konularıyla Kur’ân, s 280 21 Sezgin, Kur’ân’ın Tasdik Ayetlerinin Yorumu, ss 51-52 22 Sauvaget, İslâm Dünyası Kısa Kronoloji, s 10 23 Haykal, The Life of Muhammed, s 371 24 Hahn, Müslümanların Bazı Yanlış Anlamalarını Anlamak, s 25 25 Sahih, Kitab ush-Shahada, No 29; Sweetman, Islam and Christian Theology, 1 Kısım, 2 Cilt, ss 138-139; Hahn, The Integrity of the Bible According to the Qur’an and the Hadith, s 37; Campbell, The Qur’an and the Bible, s 68 Yazar: Daniel Wickwire |
Cevap : İslami Hadis Kaynaklarında Tevrat, Zebur Ve İncil'in Değişmezliği |
01-08-2014 | #2 |
aytersaniskol
|
Cevap : İslami Hadis Kaynaklarında Tevrat, Zebur Ve İncil'in Değişmezliğidaha çok bilgi ve hadis hatta ve hatta sure ve ayette eklemenizi rica edeyiyorum lütfen sizden bu istediğimi yapmanızı diliyorum |
|