Prof. Dr. Sinsi
|
Eski Mısır'da Din
Eski çaglarda oluşan bütün dinlerin çogunda şu dört madde, prensip olarak bulunmuştur:
1-Tanrı Kavramı
2-Mitoloji ve Efsaneler
3-Dini Inanislar “dogmes”
4-Dini Ayinler
Bu temel prensiplere göre, eski çagda Mısır’ın dini hayatini incelemek için iki çesit belgeye sahibiz
1-Hiyerogliflerle olan her türlü dini metinler, mabet ve mezar duvarlarındaki dini inanislar ve ayinlerin tasviri Klasik bazı tarihçilerin; Herodot, Sicilyali Diodor ve Strabon gibi, Mısır’ın eski dini hakkindaki gözlem ve rahiplerden duyduklarıni yazmalarıdir
2-Mabetlerde, mezarlarda her çesit ilahların heykelleri, heykelcikleri veya çizilmis, boyanmis resimleri Eski Mısır medeniyetine ait mabet harabelerinde, mezarlarda bu çesit ilah heykel ve resimlerine rastlanmaktadir Bunlar bazalt ve granitten olan heykellerden başka, bronz ve altindan heykelcikler, çesitli hayvan baslarıyla temsil edilen ilah ve ilaheleri göstermektedir
Mısır’ın din hayatinin eksik yönü, iman ve inanma kismidir Bir de çogu dinlerde esas olan mukaddes kitabin, burada bulunmayisidir
Mısır’ın tarih önceki devirlerindeki din düsünceleri, totem esasina dayanir Birer siyasi ve idari bölme olan eski Mısır’ın “Nom”ları, totem olan hayvan isimlerini tasirdi Mesela çakal, köpek, yilan, sahin normları gibi
Klan halinde yaşayan insan grupları bir yere yerlesip siteler, (Nom) olusturduktan sonra sembolleri olan totemler, o yerin ilahi ve mabudu olmustur Eski din inanisları bunlara dayanmaktadir
Eski devirlerdeki bir halkin dini, oturdugu memlekete ve sürdügü hayat tarzina göre degisir Iste buna göre Mısır dini de ilhamini muhitinden almiştir
Mısırlılar bir çok ilahlara sahiptiler Eski Mısırlılarda bu Tanrılar önemli bir yer isgal etmislerdir Eski Mısır dini, bir çok ve çesitli ilahları mukaddes saymiştir Onların heykellerini, resimlerini yaparak sekillendirmislerdir Mısırlılar genellikle çok ilahli Tanrı kavramina inanirlar Ancak 4 Amenofis devrinde tek ilahli bir düsünce reformu, devamsiz bir hareket olarak kaydedilmiştir
Mısır ilahları konularıni gökten, topraktan, sudan, bitkilerden, hayvanlardan ve insanlardan alirlar Mısırlılara göre her seyin basi gök Tanrısındadir ve bütün eski tarih boyunca, Gök ve Nil ilahları daima en önemli Tanrılar olarak kalmislardir
Gök Ilahinin ismi ve şekli degismekle berber, gökyüzündeki yildizlar, Güneş ve ay en eski ve devamli ilahlar arasindadir Sonra yeryüzü ilahları gelir ki, toprak, su ve agaçlar bunların sembolüdür
Hayvanlar alemi ise Mısır ilahları arasinda en kalabalik yeri isgal ederler Bu mukaddes sayilan hayvanlar, bazen bizzat kendileri veya bir özel isaret ile, bazen de sadece basları ile insan vücudu üzerinde temsil edilmislerdir Mesela Osiris ölüler ilahidir
Mısırlıların ilah kavrami hakkindaki bilgileri sadece metinlerden ögrenebiliyoruz Mesela, piramit metinlerinde, bir firavun öldügü zaman nasil ve ne suretle ilah mertebesine yükseliyor? Bu metin de az da olsa bilgi verilmektedir
Rahipler – Ayinler – Mabetler:
Mısır dininin tatbikatini rahipler yapar ve onlar bu teolojiyi düzenlerlerdi Rahipler krallar tarafindan çok zengin bir hale getirilmislerdir Rahipler, halk tarafindan ilahlara kesilen kurbanlar ve verilen hediyelerle bol bol geçiniyorlar ve mabetlerde genis yerlerde oturabiliyorlardi Ayni zamanda da devlete vergi vermekten muaftilar Angarya islerde çalistirilmadikları gibi, askeri görevde görmüyorlardi Böylece halk içinde bir otoriteye sahiptiler
Mabetler, Mısır sehrinde en önemli yeri isgal ettigi gibi, abide bakimindan da en büyük binalardir Mabet Tanrıların evi, heykel ve sembollerin saklandigi mukaddes ter, ayni zamanda da totem sayilan hayvanların serbestçe girebildikleri bir bina idi
Ayinler, büyük dini törenlerden başka, her gün mabetlerde gerçek formüllü dualarla ilah heykellerin önünde yapilir ve bunları ya bizzat kral veya rahipler idare ederlerdi Mabedin içine güzel kokular yakilir ve rahibeler tarafindan müzik çalinarak dans edilirdi Ayinler her gün ve her mabette ayni sekilde icra edilirdi
Buna göre ilahların da krallar gibi, iki esasi vardır:
1- Vücut “Zet”ki yeryüzünde ilahi temsil eder
2- Ruh “Ka” ise ilahi ve semavi olan elmandir
Ilk temsil edilen ilahlar MÖ 4000 ortalarında baslamiştir Mısır’ın dini fikirleri belirten ilk belgelerden biri MÖ 2625 yilinda Saqqara piramitlerindeki, Kral Unas’in mezarinda olan yazidir Heliyopolis’te yer tutan ve Güneş temeline dayanarak “Ra” adini tasiyan mabut bulunur
Mısır’da bir de ayni kavrami ifade eden ilahlar, başka başka isimlerde de anilmislardir Mesela Hor, Ra, Aton isimleri hep Güneş’i temsil eden ilahlardir Bunun sebebi siyasi merkezlerin degismesidir
Mısır ilahlarıni iki büyük grupta toplayabiliriz: Yerel Totemler “gök” ve Yer Ilahları
Yerel totemler, göçebe kabilelerin yerlestikleri sitelerde, mukaddes saydikları hayvan ve putları insan vücudu ile de birlestirerek temsil ettikleri ilahlardir Bu suretle kabile ilahları, yerel Tanrılar olmuslar ve “sitenin hakimi” sayilmislardir
Ilahlar ilk zamanlarda erkek olsun kadın olsun yalniz yasar ve hakimiyetini korumada çok kiskanç davranirdi Fakat Mısırli buna bir aile olusturmakta gecikmemis, evli düsünülen ilah çocugu ile beraber bir üçlü sisteme geçmiştir
Bunda bas hakim olan baba degildir Bazen de kadın ilahe tamamiyla hakim durumdadir Mesela Dendara’daki Hathor gibi
Ilah ailesiyle beraber kendi sarayi sayilan mabette oturur, bazen de yanina başka ilahların girmesine izin verebilirdi Yeryüzünde yaşayan ve Tanrınin sembolü temsil edilen Firavun da her vakit ilahin karsisina çikabilirdi
Fakat kral her mabette ayni zamanda bulunamayacagi gibi, kendisine vekil olarak rahipleri birakir ve onlar ilaha, mabede ve onun arazisine bakarlardi
Bazı yerel ilahların hakimiyet sahaları, zamanla da genislemiştir Bunun en tipik örneği Deltada Busiris eyaletinde bir agaçla temsil edilen bitki ve ölüler ilahi Osiris’in ta Güney Mısır’a kadar gidisidir Buradan önce Memfis’e giderek, yerel ölü ilahi olan Anubis’in yerine geçmis, sonra da Yukari Mısır’da Abidos’ta köpek şekline girerek ölüleri korumustur Sonraki devirlerde ise bütün Mısır’da Osiris ölüler ilahi olarak yer almiştir
Bu yerel ilahların esas ilk merkezleri kesin olarak pek tespit edilmemekle birlikte, bir çokları daima malum olmustur Mesela Asagi Mısır’da Horus, Busiris’te Osiris, Memfis’te Ptah, Dendara’da Hathor gibi
Eski fikirden kalmis olarak tarihi devirlerde de tapilan canli hayvanlar olmustur Bunların en baslicasi ve söhret sahibi olan , Memfis’te takdis edilen Apis Öküzü’dür Beyaz lekeleri olan siyah renkli bu öküzün, basinda üçgen şeklinde beyaz bir alametin olmasi lazimdi Memfis’te beslenerek korunmustur Bu hayvan Ptah’in bir canli numunesi sayilir ve onun bu hayvanda yasadiğini rahipler anlayabilir sanilirdi Alnindaki siyah üçgenden başka sirtinda akbabaya benzeyen bir sekil, sag yaninda bir hilal, dili üzerinde ise hamam böcegine benzeyen bir isareti bulunmasi gerekti Ayni zamanda da kuyruk tüylerinin çift olmasi gerekiyordu Bu sartlara uyan Apis Öküzü Ptah mabedinin karsisina yapilmis bir mabette, itina ile rahipler tarafindan bakilir ve beslenirdi Gündüzleri belirli zamanlarda avluya çikarilan mukaddes öküzün her hareketinde rahipler bir anlam çikarirdi Bu hayvan ölünce Mısırlılar tarafindan büyük bir matem oldu Ama yenisinin meydana çikişi büyük sevinç olurdu Ölen öküzler mumyalanarak büyük cenaze törenleri yapilir ve Saqqara’da bulunan yer alti galerilerindeki lahitlere konulurdu Isis-Apis olan bu hayvan için, Serapeum denilen mabette ayinler yapilirdi Ölünce yerine yeni bulunan Apis geçer ve totem hayvan yasamis olurdu
Ilahlara bir takim kuvvetler de atfedilmiştir:
1- Osiris : Ölüler Tanrısı
2- Ptah: Artistlerin ve Madencilerin Tanrısı
3- Hathor : Ask ve Nese Tanrıçası
4- Maat: Adalet ve Hukuk Tanrısı
5- Sobek: Sular Tanrısı
6- Seshet: Yazi Tanrıçası
7- Sekhmet: Savas Tanrıçası
8- Min: Çöllerdeki Seyyahların koruyucusu ve Hasat Tanrısı
9- Tot: Ay ve Ilim Tanrısı
10- Geb: Toprak Tanrısı
11- Set: Kuraklik ve Kötülük Tanrısı
12- Isis: Analik ve Bereket Tanrıçası
Gök ilahini çok büyük bir inek şeklinde düsünen Mısırlılar, ona “Hathor” adini vermislerdir Arz Onun ayakları altinda durdugu farz edilir ve karninda ise yildizlar parlardi Diger taraftan bu Gök Ilahi’na bazı eyaletlerde “Sibu” adi verilmiştir
Ay ilahina “Tot” adi verilmiştir Fakat bunların içinde en büyük olarak Güneş Ilahi “Amon-Ra, Horus” basta sayilir Mısırlıların “Yaradilis Destani” bu Güneş fikrinden dogar Onlar Güneşin dünyada ilk dogdugu günü “Yaratan” kabul ediyorlardi Bu ilah, bitkileri, hayvanları ve insanları yaratmiştir Ilk yaratilan insanlar “Ra”nin dogrudan dogruya çocuklarıdir
Bundan başka toprak ilahi da yer almaktadir Toprak Ilahi “Geb”dir Bazen de bu Tanrı “Isis” kabul edilirdi
Mısır dini Natürizm dinidir Mısır itikadında en önemli olay Güneş kavramidir Mısır’in Güneş ilahlarından en meshuru Horus’dur Digerleri, Atun, Set, Ra’dir Bazı Mısır ilahları sunlardir:
Horus- Nur ilahidir ve Güneşi temsil eder Gökyüzünün burçları üzerinde görünür ve bir atmaca şeklinde göklerde uçar Atmaca da Hor adini tasimaktadir Güneşle ay ilahin iki gözü sayilir Hor iki kuvvetli kanatla gösterilir Bu kanatlar semada uçtugunu gösterir Bu kanatlarda iki müthis yilan vardır ki agizlarından ates püskürür Bu da Güneşin yakici, çarpici ve öldürücü kudretinin alametidir
Kainati aydinlatan ve canlandiran Horus kardesi zulüm ve tahrip ilahi olan Set ile devamli mücadelededir Hep Horus kazanir ama Set yok olmaz Bazen de Set geçici yenilgiler kazanir ve Horus’un bir gözünü çikarir ki Güneşle ay tutulmasi bundandir Bu durum yer ilahi Geb’in araciligi ile halledilir Güney Mısır Set’e ve Kuzey Mısır Horus’a verilir
Set- Garip bir tarihe sahiptir Mısır; milli birligini oturtmadan evvel Horus kuzey Kralıyetinin ilahiydi Bu krallar kendilerine Hor unvanini almislardi Zaten her yerde krallar, gökten ve Güneşten unvan aldilar Set kuzeylilerce sahranin kavurucu, kişir ve buna benzer felaketlerin ilahi saymislardir Kuzeyliler basarili olunca Horus Mısır’in kendi ilahi ve Hor unvanini tasiyan krallar Mısır’in kendi hükümdari olunca yavas yavas Set sahra ilahi fikrinden, yabanci ilah (sahra yabanci sayilirdi) fikrine geçerek Suriye’nin Sotek ve Bal ilahina benzetilmiştir Daha sonra Horus nuru hayatin ve Set zulmet ve tahribin ilahi olmustur
Ra- Güneşi ifade den Tanrılardan biridir Ra insanlar arasinda oturmaz, râkip olduğu kayigi ile ebedi bir tarzda semada yüzer durur Zulmetle devamli mücadele ederdi
Maat- Mısırlılar indinde ay ile önemli ilahlardan biriydi Maat Uygurca ay anlamina gelmektedir
Tot- Aya ait bir ilahtir Aydan hariç bölünmüs zamana da hakimdi Diger taraftan ilahların müsavir ve katibi idi Hor’la Set arasindaki anlasmazlikta, Geb ile hakemlik yapmiştir
Ptah- Mısır’daki büyük ilahlardan biridir Ptah’i tavsiye ederken dokuz ilah manzumesinin kalbi ve dili gibi tarif edilmiştir Ptah yaratma kelimesini Atun diliyle telaffuz etmis ve bundan sonra bütün olusum, ilahlar,sehirler ve kainatta iyi, kötü ne varsa her sey olusmustur Ptah Türkçe “put” demektir Mavi yani gök demektir Mısır dilinde Pt =Gök demektir
Osiris- Mısırda önemli bir kült halinde olan bu ilahin gerçekleri Mısır rahiplerince son derece özenle saklanan bir sir halindedir
Horus’tan daha kidemli olan Osiris Mısır’in bir kahramani, Mısır’ın birligini kuran, medeniyeti ögreten, yaziyi icat eden akil ve hayirli bir hükümdardi Resimlerinde bir elinde çoban degnegi diger elinde öküz kamçisi vardır Bu daHor gibi Asagi Mısır hükümdaridir Zulmet ve tahrip ilahi olan Setle devamli rekabettedir Set unvanini güney hükümdari ile mücadeleye girismiştir Set bir ara itaat eder gibi görünerek, Osiris’in güvenini kazandiktan sonra beraberindeki 72 kişiyle Osiris’i pusuya düsürmüs ve bir tabut içine kapatarak denize atmiştir
Dalgalar Osiris içinde bulundugu tabutu sürükleyerek Finike’de Biblos sahillerine atar Bu sirada Osirisin karısı ve kiz kardesi olan Isis aramaya çikar Biblos sahillerinde tabutu bulur ve Set’ten gizler Fakat Set bir zaman sonra isi kesfeder ve Osiris’in naasini tanir Ve bu naasi parça parça ederek her parçasini bir tarafa dagitir Isis bu parçaları toplamak için hazirlanir Anubi ve Hor’un iyilikleriyle parçaları bulur ve birlestirir Osiris böylece yeniden hayata gelir Oglu Hor pederinin intikamini alir Fakat Set hiçbir sekilde maglup olmaz Nihayet yer ilahi Geb hakem olur Bu da Mısıri Hor ile Set arasinda bölüstürmek suretiyle ihtilafi halleder
Osiris’in bir diger safhasi daha sonuca varmiştir, o da bitkilere ilah olmasidir Ölen, dirile, tekrar hayata gelen ilah hasatçiların oraklar ile biçilen ve baharda tekrar canlanan ruhu bitkidir Anadolu ve Suriye’de bitki ilahi olan Atis ile Adonis de ölen ve dirilen bir ilahtir Bunu temsil için yapılan putlarda bir agaç gövdesi üzerine ellerinde çoban degnegi ile öküz kamçisi tasiyan bir insan basi görülür Bu agaç gövdesi bitki aleminin alametidir
|