Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
inkalar

İnkalar

Eski 08-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İnkalar




İNKALAR



And Dağları’nın yüksek kesimlerindeki vadilerde yaşamış ve 12-16 yüzyıllarda büyük bir imparatorluk kurmuş olan Güney Amerika yerli halkıdır16 yüzyıldaki İspanyol istilasından önce,ortalama 5-10 milyon nüfuslu çok iyi örgütlü bu imparatorluk,14 ve 15 yüzyıllarda güçlenerek topraklarını bu günkü Bolivya, Peru,Ekvador ile Arjantin ve Şili’nin bazı bölimlerini içine alacak kadar genişletti


İnkalar’dan önce Güney Amerika’da başka uygarlıklar vardıBunlar Bolivya’nın yüksek dağlık bölgelerinde ,Titicaca Gölü yakınında yaşayan Tiahuanacolar,And Dağları’nın Ekvador’dan Bolivya’ya kadar uzanan yüksek yaylarında yaşayan Keçuvalar,Peru’nun kuzeyindeki dağlarda yaşayan Çavinler,Peru’nun güney kıyısındaki Nazkalar ve kuzeyde kıyıda yaşayan çimulardırBu eski uygarlıkların doğuşu yaklaşık İÖ 200 tarihlerine kadar uzanırBu insanların nereden geldikleri bilinmemektedir,ama ağır kayaları biçimlendirmedeki başarıları ve yapı tekniklerindeki ustalıkları düşünülürse, ne kadar yetenekli oldukları anlaşılırTiahuanaco’da birbirine kenetlenecek biçimde dikkatle oyulmuş dev bloklardan yapılma büyük taş yapılar vardırÇimu ve Nazka halkının ise yapı ve piramitlerinde kayadan çok kerpiçi yeğledikleri görünmektedir


Varlığı Roma İmparatorluğu ile aynı döneme rastlayan bu eski uygarlıklar Roma İmparatorluğu gibi İS 200-400 yılları arasında çökmeye başladı ve

İS 800’de çoğunun yerinde yalnızca yıkıntılar kaldıBundan ortalama 300 yıl sonra İnka Peru’nun ortalarındaki Cuzco vadisinden indi ve kendilerinden önce başka halkların yaşamış olduğu bu bölgeye yerleşti İnkalar dağlardan kıyılara doğru yayıldılar15yüzyılda çevrelerindeki güçlü kabilelere boyun eğdirdilerEle geçirdikleri topraklardaki insanların bir bölümünü başka bölgelere sürerek başkaldırmalarının önüne geçerken,bir bölümünü de tarım ve bayındırlık işlerinde zorla çalıştırdılar

Cuzco vadisinde yer alan ve İnka İmparatorluğu’nun başkenti olan Cuzco ‘’Güneşin Kutsal Kenti’’olarak bilinirdiİmparatora Tanrı gözüyle bakılır ve

Güneş’in soyundan geldiğine inanılırdıİmparatorun,yaşam ve ölüm konusunda tartışılmaz bir otoritesi vardı


İnka’larda 10 ailelik gruplar kendilerine bir önder seçer,önderler bir şefin sorumluluğunda olurduHer şefin buyruğunda 5 önder vardı ve bu düzen

hepsinin önderi ve yöneticisi olan İmparatora kadar uzanırdı


Halk belirli bir yaşama ve çalışma düzenine uymak zorundaydıHer şey devletindiÇocuklar ve yaşlılar dışında herkesten çalışması

beklenirdiTembellik ve insan onuruna aykırı davranışlar ağır biçimde cezalandırılırdıHalk yoksul değildi;ama malı mülkü de yoktu,özgürlükleriyse

sınırlıydıÜrettiklerinin belirli bir kısmını İmparatora ve rahiplere vermek zorundaydı


İnkalar,çatıları tahta kirişler üzerine saman örtülü,altın süslemeli büyük taş kaleler ve tapınaklar yaptılarCuzcu Kalesi’nin duvarları tonlarca ağırlıkta

taşlardan yapılmıştı ve yüksekliği 6 metreyi buluyorduİspanyollar Cuzco’daki büyük güneş tapınağını bastıklarında olağan üstü güzellikte altın ve

değerli taşlarla süslü eşyaların yanı sıra üzerinde Güneş tanrısının resminin bulunduğu kocaman bir altın tabak buldularAy tapınağında ise her şey

som gümüştendiBaşkentte yapılan büyük şenliklerde yağmur tanrısına lamalar ve insanlar kurban edilirdi


İnkaların evleri kendilerinden önceki uygarlıklar oranla daha küçüktüKöylülerin evleri kerpiçten ve saman damlıydıEski Mısırlılar gibi İnkalarda

ölülerini mumyalar yada başka yöntemlerle korurlardı


İnka İmparatorluğu’nun kıyı halkı bakırı döverek kaplar yapar yada eritilmiş metali,kalıplara dökerek biçimlendirirdiKıyının kuzey kesiminde yaşayan halk,değişik anlatımlı insan başı biçiminde çanak çömlek yapıyorduİnkalar basit tezgahlarda çok güzel duvar halıları ve yaygılarda dokurlardıPamuklu dokumaları o kadar inceydi ki,İspanyollar bunları ipek sanmıştıKemik ve bambudan flüt,toprak ve deniz kabuklarından borazan ve tunçtan çanlar yaptılar


İnkalar düzgün ve geniş yollarını taşlarla döşedilerKayaları oyarak kısa tüneller,tahtadan köprüler yaptılarGelişkin bir haberleşme sistemleri

vardıBelli aralıklarda kurulu posta istasyonlarına ulaklar haber taşırdıYollarda ayrıca dinlenme evleri de yapılmıştıTekerlek bilinmediğinden yükleri

lama sürüleri taşırdı


Taş yontuculuğundaki üstün becerilerine karşın İnkalar’ın Mayalar gibi gelişkin araç gereçleri yoktuNe bir yazı sistemleri ne de paraları vardıİplere düğüm atarak hesap yaparlardı

Dünyada ilk patates üreticileri İnka çiftçileridirÖbür ürünleri mısır,tatlı patates ve manyoktu Domuz,ördek,köpek ve lama yetiştirirler,lama tüyünden dokumalar yaparlardı


16yüzyılda iki kardeş arasında çıkan taht kavgası imparatorluğu zayıflattıTahtın varisi Huascar’ı üvey kardeşi Atahualpa hapse attırdıFrancisci

Pizarro yönetimindeki İspanyollar altın aramak için Peru’ya ayak bastıklarında tahtta Atahualpa vardı


İspanyol komutan Francisci Pizarro,Atahualpa’yı tuzağa düşürerek tutsak aldıAtahualpa hapisteyken Huascar’ın öldürülmesi için emir verdiEmir

yerine getirildi;ne var ki,bunu gerekçe gösteren Pizarro,Atahualpa’yı idam ettirdiBaşsız kalan ülkeye İspanyollar egemen oldular ve İnka İmpratorluğu’nun topraklarının tümünü ele geçirdiler


Günümüzde yaşayan İnka nüfusu 3 milyondan daha azdır Bugün And Dağları’nın Keçuva dili konuşan köylüleri İnkalar’ın soyundan gelirBunlar

Peru’nun yüzde 45’ini oluştururlar


İnkalar'ın kayboluş efsanesi



İnkalar ileri bir uygarlık olmakla birlikte, Mayalar kadar astronomiye önem vermedikleri söylenmektedir Denildiğine göre onlar için Ay, Güneş ve

yıldızlar kutsaldı Bu güçler daima onların hayatında önemli rol oynar ve rahiplerin her biri aynı zamanda birer müneccimdi


Rahipler gelecekte olacakları bugün bilmediğimiz gizli bir yöntemle saptamaktaydılar İşte İnkalar'ın yokoluşunu anlatan efsane, bu ‘önceden

bilmek’e son derece ilginç bir örnek


Altın kitaplar yayınevinin ‘‘Kayıp uygarlıklar’’ adlı yayınladığı kitapta Rupert Furneux, bu efsaneyi şöyle anlatıyor;


İmparator, Ay'ın etrafındaki üç halkayı görünce rahiplerle birlikte başrahip Ilaica'yı çağırıp bunun anlamını sormuş Rahipler, İmparatordan izin

isteyip çekilmişler ve bu halkaların ne anlama geldiğini çözmek için çalışmaya koyulmuşlar Kısa bir süre sonra da İmparatorun karşısına çıkıp

durumu anladıklarını söylemişler Eski bir belgede bu olay şöyle anlatılmaktadır


‘‘Başrahip, 'Ah efendim!’’ diye bağırır ‘‘Söyleyeceğim sözler için beni bağışlayın Annemiz Ay, ileride başımıza büyük felaketler geleceğini haber veriyor Ay'ın etrafındaki ilk halka kan kırmızısı renginde Bu bizim çok kanlı bir savaşa girişeceğimizi açıklıyor Siyah daireyse, bu savaşı kaybedeceğimizi belirtiyor Üçüncü halkaysa, duman rengi ve hafif Bu da dinimizin, imparatorluğumuzun, yasalarımızın tıpkı rüzgarda bir duman gibi dünya üzerinden kaybolacağını gösteriyor'


İmparator, başrahiple diğer rahiplerin bu yorumuna çok kızdı Daha sonra haber salarak bütün kabilelerdeki ünlü büyücü ve müneccimleri getirtti

Ancak, gelenlerin hepsi de aynı sözleri tekrarladılar


İnka İmparatorluğunun sonu yaklaşıyordu İmparator geceleri endişeden uyuyamıyor, Ay'ın etrafındaki halkalara bakıyordu Ama bir gece bu

halkalar birden kayboldu Parlak, yeşil renkli bir kuyruklu yıldız gökte parladı ve topraklar korkunç bir gürültüyle sallanmaya başladı İnkalar'ın

başkenti Cuzco'da arka arkaya bir kaç deprem oldu


Bir iki hafta sonra da başlarında kana susamış, cahil ve açgözlü Pizarro'nun bulunduğu İspanyollar, Peru'ya ayak bastılar İnka İmparatorluğu

bundan kısa süre sonra ortadan kalktı’’


Bu anlatılanlar bir efsane olmakla birlikte bir takım gerçeklere dayanmaktadır, diyor, Furneux Ay'ın etrafındaki halkaları başka topraklarda yaşayanlar da o zamanlar görmüşler Ve efsanede anlatılan kuyruklu yıldızı da ilgiyle izlemişler Onlar'ın bıraktıkları belgeler efsanede anlatılan doğa olaylarını doğrulamaktadır


Güneşin kapısındaki kent



İnka kültürünün ayakta kalan en önemli ürünlerinden olan Machu Picchu kaleleri, yıkılma tehdidi ile karşı karşıya Bilimciler, kaleleri tehdit eden

toprak kayması ihtimaline dikkat çekiyorlar İnkalar, kaleleri 16 yüzyılda işgalci İspanyol işgalinden korunmak amacıyla kullanmışlardı Saklı kent

adıyla da bilinen yapı, İnkalar tarafınan işgale direnmenin bir sembolü olarak kabul ediliyor

1911’de Yale Üniversitesi tarihçisi Profesör Hiram Bingham tarafından bulunan kaleler, 1983’te UNESCO tarafından “Dünya Mirası” kapsamına

alınmıştı Profesör Bingham, İnkaların İspanyollara karşı son savaşlarını verdikleri Vilcabamba kentini ararken Machu Picchu’yu tesadüfen bulmuş


Alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.