Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
“fıtrat”, kavramı

“Fıtrat” Kavramı

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

“Fıtrat” Kavramı




Tanım olarak “Fıtrat” ise, Rabbül alemin’in alemi idare etme programıdır Fıtrat’ın özü ise, bu alemde Rahman, Ahir yaşamda ise Rahim esmasının bilinç işleyişinin aynasıdır Bu sebeple Yasak ağaca yaklaşmak sureti ile, “Zan benlik” kazanmış olan insan, kudret esmasının açığa çıkışını içten dışa doğru olacak şekilde kendi fıtrat’ını kullanarak zahire tatbik etmeye ve alemine hükmetmeye çalışmaktadır Hakikat açısından bakıldığında olması gereken işleyiş ise, bunun tam tersidir…”* * *

Bilindiği üzere “Fıtrat” ismi mana olarak Allahu Teala’nın Fatır esmasının varlık planında yansıması sonucunda açığa çıkar Mana boyutunun derinliklerinde ise Fıtrat, Beden, Can ile Ruh’u birbirine bağlayan zamktır Yani Varlık Ruha fıtrat ile tespit edilir Şahadet aleminde işleyip giden Sunnetullah içerisinde, sistemin Fıtrat’ı bir fonksiyon olarak kullanması ile, Ahir yaşama geçildiğinde ve dahi geçilirken Fıtrat’ın oynadığı rol birbirinden derin bir şekilde ayrılmaktadır

Yaşamımızı sürdürdüğümüz boyut şartları içerisinde “Ben” demek sureti ile tanımladığımız kimliğimiz, asıl itibarı ile Allah’ın belirli isimlerinin, yine belirli bir düzen içerisinde bir demet mana oluşturması sonucu açığa çıkan bilinç hüviyetidir Bu yapı, terkibiyet adı verdiğimiz, her birisi adeta arz ile sema arasında uzanan sicime benzer çubukların bir araya getirilip, sonra da Can ipi ile bağlanması sonucunda varlık kazanmış bulunan mana demetleridir Demet şeklinde olması ise, Allah’ın isimlerinin o birimde madde boyutunda açığa çıkıyor olması dolayısı ile, nurun en yoğunlaşmış biçimi olmasından ileri gelir

İnsandaki bu Esma demeti, atomik yapı ile bire bir aynı özelliklere sahiptir Atomun yapısı içinde merkezde, yani çekirdekte, pozitif yüklü “Proton” ve “0” noktası oluşu itibarı ile nötr özellikdeki “Nötron” bulunmakta, dış sınırında ise sürekli dönen elektronlar bulunmaktadır Atom çekirdeğindeki Ruh’dan çıkan ışık demetlerinin aleme Kudret ile yıkıcı bir etki ile yayılması, dışta bulunan ve çok yüksek bir hızla merkez çekirdek etrafında dönen elektronlar sayesinde engellenmekte ve böylece de sistem tarafından bir atomik terkip oluşturulmaktadır Madde planda insan hakikati itibarı ile, mana olarak bu yapının işleyişinin nerede ise aynı ile yaşamını sürdürür Burada atom çekirdeği ile elektronların arasındaki alanın ismi “Fıtrat” dır Bu alan “Arş”(Beden)ın koruması ve de “Ruh”un idaresi altındadır

“Fıtrat” kelimesi “Fıtr” kökünden türemiştir Bu kelimenin bir manası da eldeki baş parmak ile şahadet parmağının arasını birleştiren yerdir Yani iki kıyının birleşimini sağlıyan alandır (”İki suyun birbirine ayrı ama bir olacak bir uyumla birleşmesini sağlıyan bilinç” te diyebiliriz) Bu mana bize şunu gösterir: Bir elin baş barmağı, elin Ruhu gibidir “O” olmaksızın el hiç bir şeyi yetkinlikle kavrayamaz Şahadet parmağı ise, merkezden açığa çıkan bir sicim gibidir Bu parmak olmaksızın, hiç bir şey doğru olarak işaret edilemez, yani gösterilemez Fıtrat olmaksızın ise, ne kavrama fiilinden ne de Allah’ın isimlerinin alemde gösterilmesinden bahsedilemez Yani Fıtrat, Ruh ile Beden-Can’ı birbirine bağlayan bağdır

Biz nasıl kendi terkibi yapımızı “Mutlak Ben”sanma yanılgısına düşüyor ve yaşıyorsak, bu terkibi meydana getiren manayı da, dışımızı elde tutup yönetmenin aracı olarak görüyor ve bu şekilde Kudret’in açığa çıkışını Fıtrat aracılığı ile kullanıyoruz Bu kullanımın sebebi ise, Fıtrat’ın iç ve dışı bağlayan ve Fezayı dolduran bağlayıcı eleman olmasıdır

Tanım olarak “Fıtrat” ise, Rabbül alemin’in alemi idare etme programıdır Fıtrat’ın özü ise, bu alemde Rahman, Ahir yaşamda ise Rahim esmasının bilinç işleyişinin aynasıdır Bu sebeple Yasak ağaca yaklaşmak sureti ile, “Zan benlik” kazanmış olan insan, kudret esmasının açığa çıkışını içten dışa doğru olacak şekilde kendi fıtrat’ını kullanarak zahire tatbik etmeye ve alemine hükmetmeye çalışmaktadır Hakikat açısından bakıldığında olması gereken işleyiş ise, bunun tam tersidir

Bu bilgiler ışığında, gelin, kendi zan benliklerimize çok büyük bir gücün saldırdığını ve üzerimize çok kuvvetli elektro-manyetik bir enerji dalgasını sürekli göndermeye başladığını ve bu şekilde bizi kontrolü altına almaya çalıştığını hayal edelim Bu hayalimizi kurgulamamız; Fıtrat’ın Ahir yaşama geçişte nasıl bir rol oynayacağını ve aslında Fıtrat’ın ne olduğunu anlamamıza yardımcı olacaktır

Böyle güçlü bir enerjinin taarruzuna hedef olduğunuzu ve bu enerjinin vücudunuzu etkilemeye başladığı andan itibaren, vücudunuzu adeta başdan aşağıya yıkayan enerji ile çok yüksek bir bilince açılan aklınızın, düşünce boyutunda anormal derecede hızlandığını varsayalım Düşüncenin bu olağan üzeri hızlanışı otomatik olarak hayatımız hakkında “neyi yaparsak neye yol açar?” noktasında bocalamamıza ve zamanla da hayatımızı kendi irademizle idare edemememize yol açacaktır Bu hal tam bir panik halidir

Bir de bu enerjinin İnsanın öz varlığına ait kuvveleri açığa çıkardığını, yani ne düşünürseniz onun vücut bulmaya başladığını tasavvur edelim İşte böyle bir durum ile karşılaşan ve kaçacak bir yeri, bulacak bir çaresi kalmayan bir insan, acaba nasıl bir teslimiyet ile beyaz renk teslim bayrağını çekmek ister? (Allah’ın kudretinin açığa çıkması ile taarruza uğrayan insan ancak yedi rengi birleştirmek sureti ile beyaz renkli teslim bayrağını çekebilir) Cevap gayet basittir aslında, tabii ki Fıtrat’ına uygun Cüzzi Akıl burada işlemez ve tek yol kalbe gider Kalbin işleyişi ve aklı ise, “Fıtrat”tır

Allahu Teala rahmetinin bir yüzü olarak insanı fıtraten teslim alır ve iradesini, aklını ve kimliğini kendi zat deryasında yok eder Buradan da anlayacağımız gibi teslimiyet aslında kendi “Fıtrat”ımızadır (Dinde yapılan ahitin aslında sırrı budur)

Ahir yaşama geçilirken olacak olan budur Yani ilk halde biz içten dışa fıtraten yönelerek dışarıyı teslim almaya çalışırken Nefsimiz ölümü tadınca açığa çıkacak olan “Ruh”, bu sefer bizi dıştan içe doğru teslim alacaktır Kendimiz, tüm zahir alanı dolduran ve likit özelliğe sahip bu Fıtrat deryasına ne kadar hızlı bırakarak teslim olursak, o kadar hızlı kurtarılacak ve selamete kavuşacağız inşallah

Burada yeri gelmişken bir önemli sırrı paylaşmadan geçmek istemem

Hz Peygamber sav’ın Muhammed ismi “Beden”, Hz Ali “Ruh”dur Daha da doğrusu bu manalara ikisi de aynadırlar Bu iki ayrı gibi görülen zatın birleşmesi ile “Ahmed” ismi açığa çıkar, ki bu isim Efendimiz sav’ın manasına ait has ismidir Hz Muhammed ve Hz Ali’yi, yani Ruh ile Bedeni ise, Hz Fatma yani “Fatır”, yani Fıtrat birleştirmiştir Hz Fatma ile Hz Ali’nin evlenmesi bu birleşmeyi sağlamıştır Bu birleşimin sonucu olarak ayrı olan Ruh ve Beden yeni bir mana doğumu sonucunda tek kaynakda birleşmiş ve yeni bir yapı ile ruhlanarak dünyaya gelmişlerdir Bu iki yeni yapının mana yansıması olan zatlar ise, Hz Hasan ve Hz Hüseyin dir Böylece Fıtrat (Hz Fatma) Ruhun (Hz Ali) emri altına girmiş ve ancak Beden (Hz Muhammed) ile de korunmuştur

Kişide Ruh açığa çıktığı anda olağan üstü bir enerji ile yüklenen insan, Kahhar olan Allah’ın huzurunda titremeye başlar Taa ki Allah o kişiye Sekine’sini, yani fıtratının hakimiyetini bahşettiği zamana kadar… Sekine enerjisi, Hz Muhammed efendimizin varlığının alemdeki açığa çıkışıdır Bu sebeple Fıtrat, Hz Peygamber’e bedeldir Bunu ifade etmek için Efendimiz “Fatma bana bedeldir” demiştir
---ALINTIDIR---




Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.