Prof. Dr. Sinsi
|
Cinlerin Meskenleri
Zeyd B Erkam dan (R A) rivayet eden bir hadisde Allah Resulu (S A V) şöyle buyurmuştur ;
“ şu hurma öbekleri şeytanların meskenleridir Sizden biri ıssız bir yere girdiğin de şöyle desin… Allahım Hubs ve Habaisten sana sığınırım ”
“ Hubs (cinlerin erkekleridir), Habais ise (dişileridir)
İbn-i Teymiye şöyle demiştir; Cinler genellikle harabe ve çöllerde, hamamlarda, hurma öbeklerinde, çöplüklerde, türbe ve mezarlıklarda bulunurlar Genellikle şeytani işlere bulaşmış kimselerin mezarları civarında da cinlerin sık bulunduğu görülmüştür Cinlerde Şeytanlar gibi bu tür mekanları sığınak olarak kullanırlar
Müslüman hanelerin den hiçbir hane yoktur ki çatısının altında Müslüman cinlerden bir cin Bulunmasın Onlar öğle yemeklerini yerken cinlerde inip onlarla beraber yerler akşam yemeklerini yerken de yine onlarla birlikte sofrada olurlar Allah o hane halkına gelecek tehsitleri onlarla savar
Cinlerin Kendini Tanıtarak İletişim Kurmaları
Bu çesit CİN -insan ilişkisi, genellikle CİNlerin insanları zorla kendi kaydı altına alması şeklinde meydana gelir  Daha çok kadınlarda görülen bir yoldur  Özellikle, asabî huylu kadınlar ile, doğum ertesinde ve ateşli hastalıklar veya kazalar sırasında bu bağ kurulmaktadır  Bu durumun sebebi beynin o andaki bedenin çeşitli yerlerindeki aşırı faaliyetlerle meşgul olması ve bu sebeple, "insan"in istediği şekilde beyinde hâkimiyet kuramamasıdır  Nitekim bu zayıf anda CİN o kişinin beynindeki ilgili merkezinde hâkimiyetini kurarak, ona istediği gibi görünmekte ve artık zorla istediğini yaptırmaktadır 
Bu zorla istediğini yaptırma işini, bazen kişinin beynindeki acı duyma merkezine verdiği impulsla onun acı duymasını sağlayarak gerçekleştirmekte; bazen de korku merkezini uyararak, onun ufak bir şeyden büyük korku duyarak o şeyi yapmasını sağlama şeklinde ortaya çıkmaktadır Her halde yapılan iş, kişinin beynindeki belirli bir merkeze belirli oranda dalga sinyaller verilerek uyarılması ve böylelikle o kişide istenilen tesirin meydana getirilmesi şeklinde olmaktadır 
Nitekim ileride de açıklayacağımız gibi, gene medyumların transa geçirilmesi halinde bu hal aynen ortaya çıkmakta, önce kişinin kendini serbest bırakması istenmektedir ki bundan da amaç, "insan"ın beyin üstündeki kontrolünün azalması ve böylellikle iletişim kurulmak istenen CİN nin hâkimiyetinin kolaylıkla sağlanmasıdır  Bu tip bağlantılarda kadınlar kendileriyle iletişim kuran CİNnin son derece yakışıklı bir erkek halinde göründüğünü ifade etmektedirler 
Açık bir şekilde kadınlar veya genç kızları kendilerine bağlayan CİNler genellikle onlarla evlenmekte ve cinsi münasebette bulunmaktadırlar  Bu münasebetler sırasında kadın, CiNni bir cisim şeklinde görmekte ve onunla aynen bir insan olan erkekle münasebette bulunuyormuş gibi temasta bulunmaktadır  Ancak CİN`in maddesi olmaması nedeniyle burada akla şu sual gelmektedir:
-Acaba tam bir madde hâline geçemeyen CİN, nasıl olup da bu temas sırasında insan CİNsine ait bir kadını tatmin edebilmektedir? Bu gibi durumlarda CiN, o kadının beynindeki seks merkezini uyararak onun tatmin olmasına sebep olmaktadır ki; beynin bir merkezine elektrosok verilerek kişiye istenilenin nasıl yaptırılabileceğini fizyoloji sahasındaki bilim adamları çok iyi bilmektedir 
Yine bu tip ilişkiler sadece insan CİNsinden kadın ve CiN sınıfından bir erkek arasında olmayıp; CİN sınıfından kadın ve insan CİNsinden erkek arasında da meydana gelmekte; hattâ CiNlerin homoseksüel ilişkiler içine dahi girdikleri dile getirilmektedir   Bütün bu tip ilişkilerde ortak olarak tesbit edilen husus, CİNlerden birisinin sadece kendi tarafından gelen bir arzuyla ve zorla insanı kendine tâbî etmesi şeklinde olmaktadır  Genellikle zorla tâbî duruma düşen insan bundan şikayetçidir Meydana gelen olaylar, insanın istemediği şekilde olmaktadır 
Nitekim bu çeşit vakalarda özellikle insan CİNsinden kadın ile CiN sınıfından erkek arasında olan ilişkilerde kadın dış dünyasından iyice sıyrılmakta, çok defa bir odaya kapanmak istemektedir 
Eğer kendisiyle ilişki kuran CİN dini deyimle "suflî" cinstense yani ataist - (dinsiz) ise, o kadını yıkanmaktan men etmektedir 
Buna karşılık bazı olaylarda ise tam aksi görülmekte ve bu kezde kadında devamlı olarak yıkanma isteği görülmektedir  Hatta bazı olaylarda öyle orjinal durumlar meydana gelmektedir ki; kadın CİNLE olan ilişki ertesinde, kendi başına bırakıldığında geçirdiği hoş olmayan durum sonunda bir şok geçirerek, saatlerce banyoda kalıp sürekli yıkanmaktadır 
Tıp, bugün bu durumları tesbit edemediği için pozitif ilim olarak, hastayı elektro - şokla tedavi yapmaya çalışmaktadır ki, bu da netice alınmasını sağlamamaktadır bu tip olaylarda  Çünkü, elektro - şok sonunda, kişinin beyin hücrelerinde kaba bir deyimle bir sarsıntı ve düzensizlik meydana gelmekte ve bu durum yani yatışma hâli o kişideki iyileşmeden dolayı olmayıp; sadece, geçirdiği şok`un meydana getirdiği sarsıntıdan ileri gelmektedir 
Genellikle "nefesi kuvvetli kişiler" tarafından bu tip olayların düzeltilmesine de rastlanmaktadır ki, ileride "okumanın CİNLER üzerindeki etkisi" adlı bölümde bu durumun bilimsel açıklamasını yapmaya çalışacağız  CİNLERİN açıktan bildirerek veya göstererek insanlarla ilişki kurmaları iki yoldan olmaktadır demiştik 
Eğer CİN yukarıda açıkladığımız şekilde bir ilişki kurmak isterse, bu İslâm dini dışındaki yollar görüntüsü altında incelenmektedir  Ki bunlar genel olarak "suflî yol" adıyla anılmaktadırlar 
Bu açıkladığımız tür ilişkiler dışında da insanları zorla sefil bir hayat ve kir - pas içinde yaşattıkları, günümüzde birçok olaylarda tesbit edilebilmektedir 
"CİNlerin" insanları kolaylıkla kandırıp hükmedebilmeleri için öncelikle tercih ettikleri yol; onların islam kaynaklarından gelen bilgilerle bağlantılarını kopartmak ve bu yolda telkinlerde bulunmak çizgisindedir  Çünkü kendileri hakkında hep en geniş bilgi İslam kaynaklarında vardir  Onların bu bilgilerden yoksun kalmalarıyla birlikte, çok kolaylıkla kandırılabilmeleri elbetteki kendileri için son derece önemli bir avantaj olmaktadır
İnsan bilmediği tehlikeye karşı elbette ki tedbir de alamaz! CİNLER de işte bu yüzden insanların kendilerini bilmelerini istemezler  Ki böylece kendilerine karşı önlem alnmasın!  "İNSAN-I KÂMİL" kitabı yazarı büyük evliyaullah`tan Abdülkerim Ceyli, adı geçen kıtabında "yedi kat yer ehli" bölümünde, dünya atmosferi içerisinde yaşayan "CİN"lerin yedi sınıf oluşundan söz ederken en zayıf takımının ikinci kat arzda yaşayanlar olduğunu anlatarak, bunların, insanlara, tefekkür mekanizmalarını bloke ederek etki ettiklerini söyler 
"İfrit" adını taşıyan en şerlilerinin beşinci kat arzda (yeryüzü semâsı birden yediye kadar yükselir) yaşamakta olduklarından söz eden Ceyli, altıncı ve yedinci katta yaşayanlara ise hiç bir insanın söz geçiremediğini anlatır içinde yaşadığımız İslâm toplumunda en şerli faaliyetleri elbetteki bize göre sureti Hak`tan görünerek, insanları saptırmalarıdır  CİN`lerin sûreti Hak`tan görünerek insanları İslâm`dan uzaklaştırmaları bir kaç seviyeden olmaktadır 
Fal ve büyüyü "hocalık" kisvesi altında yapmak en alt seviyedir  Evlilik ve ya başka bir nedenle "CİN"le ilişki kuran kişi, bağlantılı olduğu varlığı kullanarak, geçmişe dair haberler vermekte ve geleceğe yönelik, ihtimaller hesabına dayalı bir şekilde güya olacaği söylemektedirler 
Oysa geleceğe dönük söylentilerin çok büyük bir kısmı doğru çıkmayacaktır  islâm'a göre fal baktırmanın, büyü yaptırmann yeri de dinde yoktur Bu önemli bir suçtur Büyük vebaldir! Büyük günahlardandır!
a- VAHDET 
b- KADER 
Gerek farkında olmadan CİNNi tesir altına girip kendini mürşid veya evliya sanan kişiler; gerekse de gerçekten CiN lerle ilişkide olanlar, bu konulara girmekten kesinlikle kaçınırlar
Bu iki konu "CiNlerin, akıl zayıflıkları" sebebıyle uzak durdukları ve bağlılarını da uzak tutmaya çalıştıkları iki konudur Gerek "CiNLER", ve gerekse de bilerek veya bilmeyerek onlara tâbî durumda olanlar, insanları, bu iki ilmi öğretmeyi hedef alan tasavvuftan uzak tutmak için ne kadar başka ilim varsa, bunların hepsiyle meşgul ederler 
Nerede sizi "vahdet" ve "kader" ilminden uzak tutmaya çalışan bir kişi görürseniz orada "CİNni" izlerin mevcudiyetini öncelikle araştırabilirsiniz 
"CİN"lerin insanları bu iki ilimden uzak tutmaya çalışmasının ana sebebi öncelikle kendilerinin bu konuda yetersizlikleri sebebiyle kolaylıkla foyalarının ortaya çıkabilmesi; ikinci olarak da insanların bu iki ilimle hayâllerinde yarattıkları tanrıdan kurtularak "ALLAH"ı idrâk edip gerçek "tevhid" ehli olma şanslarının çok büyük olmasıdır  Elbette ki bu durum da CİNlerin hiç hoşlarına gitmemektedir  Çünkü "İBLiS"in DÖLÜ OLAN CİNLERİN "ALLAH"a karşı bütün insanları saptırma iddiaları mutlaka vardır!
CiN`lerin, İslâm`ı kabul ettiğini söyleyen topluma verdikleri zarar, onların ölümötesi yaşamda ihtiyaç duyacakları enerji (nur) den mahrum kalmalarının oluşturacak fiiller telkin etmek sûretiyle meydana gelir  Tasavvuf ehline ise, onları işin hakikatına yöneleceklerine, detaylarında oyalamak sûretiyle zarar verirler İyi ahlak, yasaklardan kaçınmak, ibadet tasavvufun değil şeriatın konusudur!
Eğer kişi, tasavvuf toplantılarında, bu saydığımız şeriatla ilgili hususlarla vakit geçiriyorsa, o henüz tasavvufla ilgilenmeye başlamamıstır Tasavvuf, şeriatla ilgili bu hususların üzerine binâ edilen "VAHDET SIRRINA ERMEK" amacına yönelik çalışmalar ile başlar  Ki bu da ilgili eser ve kişilerden araştırılabilir Bunlar genellikle müslüman CİNlerdir  Kişiye çeşitli basit dinî bilgiler verirler  Verdikleri bilgilerin pek çoğu doğru da olabilmektedir  Genellikle dini bilgilerden uzak kalmış bölgelerde bu çeşit durumlar tesbit edilmektedir  Bazı evlerde de bu tipte kişiler mutlaka görülmektedirler 
Ancak yukarıda her iki şıkta da bahsettiğimiz olaylarda, CİNlerle iletişim kuran kişiler, dış dünyanın CİNleri bilmemesi ve hatta bu gibi şeylerden bahseden kişilerle alay etmesi sebebiyle, durumlarını açıklamamakta ve bu yüzden de bu tip olaylar çok güç tesbit edilmektedir  Bu tip olayların aksine, pek çok rastlanan CİN - insan ilişkileri ise, CİNLERİN kendilerini resmen bildirmeden başka başka yollarla sağladıklari baglantılar halinde görülmekte, tesbit edilmektedir 
(Sevgimle kalın)
(Kaynak:Cinalemi net'Alıntıdır)
|