Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
çalışan, eterik, güçle, hint, vimanaları

Eterik Güçle Çalışan Hint Vimanaları

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Eterik Güçle Çalışan Hint Vimanaları






James Churchward, Kayıp Kıta Mu hakkındaki kitaplarından biri olan «Mu'nun Çocuklarımda (The Children of Mu, London, Neville Spearman Ltd, 1959), geçen yüzyılın sonlarında Hindistan'daki görevi sırasında kendisine bazı kadim Hint metinlerinin gösterildiğinden ve rahiplerin belirttiğine göre bu metinlerin Hindistan uygarlığından önce gelen bir ana uygarlığın kadim mabet kayıtlarının kopyaları olduğundan bahsetmektedir Churchward metinlerde şunu da görmüştür:


«Hava gemisinin yapımı ve makineleri, gücü, motorları, vs için bir çizim ve talimatlar Bu güç çok basit ve ucuz bir tarzda atmosferden alınmaktadır Motor, günümüzdeki türbine benzeyen bir şey olup, en sonunda bitip tükenene kadar bir odacıktan ötekine çalışır Motor bir kez çalıştırıldı mı söndürülene kadar hiç durmaz Çalışır halde bırakılması halinde, yatakları aşınana kadar çalışmasını sürdürecektir Bu gemiler, makineleri aşınana kadar, bir kez dahi aşağıya inmeden dünyanın çevresinde sürekli olarak dönüp durabilirlerdi Bu güç sınırsızdır ya da daha ziyade, sadece metallerin dayanıklılığı ile sınırlıdır Haritalarımıza göre 1500-4500 km kadar süren uçuşlardan bahsedildiğini görüyorum


«Bu hava gemileriyle ilgili tüm kayıtlar, bunların 'kendiliğinden hareket eden' [self-moving] araçlar olduklarını, kendi kendilerini sevkettiklerini; yani, uçarken yakıt kullanmaksızın kendi güçlerini ürettiklerini kesinlikle belirtmektedirler Bana öyle geliyor ki 15000 - 20000 yıl kadar geriyiz»


Churchward'ın tarif ettiği motor, basit bir devridaim hareketi biçimini andırmaktadır Churchward, sevkedici bir unsur olarak, bir jet motoruna benzeyen bir şeyin içinde 'hava'nın kullanıldığını söylüyor Elliot ise bunun 'eterik güç' olduğunu belirtiyordu Ancak, hava için kullanılan kadim kelimelerin, atmosferi oluşturan basit gazlardan ziyade, havanın eterik ve saklı niteliklerini ifade etmelerinden ötürü, bu iki kaynakta kullanılan terimler arasında herhangi bir uyuşmazlığın bulunduğunu düşünmek yanıltıcı olacaktır


Tarih öncesine ait boy boy ve çeşit çeşit hava araçlarının tarifleri ile dolup taşan iki önemli kaynak da ünlü Hint destanları Ramayana ve Mahabharata'dır Bu araçların kimi büyüktür, kimi küçük, kimi jetle şevkedilir, kimi de aklımızın alamayacağı bir kaynak olan ve ilk bakışta insan iradesini andıran bir güçle sevkedilirler

'Ramayana Destanı'nda Vimana Araçları


Ramayana'nın öyküsü kısaca şöyledir : Kuzey Hindistan'daki Ayodhya'nın Kralı Dasaratha'nın oğlu Rama olarak enkarne olan Vişnu, Sita ile evlidir Rama'nın savaştığı Titanlar'ın ve 'Asuralar’ın başkanı olan Ravana, Sita'yı Lanka adasına (bugünkü Seylan) kaçırır Rama, yardımcısı maymun Hanuman ve askerleri ile birlikte harekete geçerek, Lanka'ya hava saldırısı düzenler Rama, göklerde savaşarak Ravana ile göksel arabalarda çarpışır ve öldürücü füzelerle Ravana'yı mağlup ederek Sita'yı kurtarır Hep birlikte Ayodhya'ya dönerler ve görkemli bir Altın Çağ'da hüküm sürerler


Romesh Dutt'un nazım halindeki çevirisinde (Ramayana, Dent, 1950) Ravana'mn Sita'yı vimanasına zorla götürerek nasıl kaçırdığı şu dizelerle anlatılmaktadır:


« Zavallı ve çaresiz bayanı kaldırdı
Onu, hızdan kanatları olan gücün çektiği göksel arabasına oturttu
Şekli ve parlaklığı altından, Indra'nın göksel küheylânı gibi çevikti
Sonra Göksel Araba tepelerin ve ağaçlı vadilerin üzerinden yükseldi»


Zavallı Sita, gökyüzünde yükselirken yardım etmesi için Doğa'ya seslenir Vimana giderek yukarılara tırmanır ve Sita'nın altında heybetli dağ sıraları uzanmaya başlar:


«Kule gibi yükselen zirveler ve yüce dağlar, ağaçlı tepeler, ulu ve yüksek; Gökmavisi göğe doğru kabaran, ötelere uzanan kasvetli sıradağlar»


Sadık bir dost olan Jatayu yardıma koşar Büyük bir kuş şekline bürünmüş olarak —ya da 'büyük bir kuş şeklindeki bir aracın' içine girerek— uçup gelir Bir hava savaşı olur Jatayu, Ravana'nın kudretli vimanasıyla boy ölçüşecek güçte değildir Birkaç yiğitçe burun buruna hücumdan sonra, yenik düşerek kanlar içinde yere çakılır

Ravana Sita'yı Seylan'daki kalesine hapseder Büyük bir ordunun başına geçen Rama, Göksel Hiyerarşilerin Varlıklarından yardım görerek bir hava saldırısı düzenler:


«Cesur Matali, Güneş ışınlarını andıran küheylânların çektiği arabayı sürer, Sadık ve âdil Rama'nın düşmanını ölümlü kavgada aradığı yerde


Yüce Rama'ya parıldayan zırhlar ve göksel silahlar verdi,
Doğrular çabaladıkları ve savaştıkları zaman, Tanrılar sadık ve cesur [olanlara] yardım ederler

'Bu arabayı al!' dedi Matali, 'Yardım eden Tanrılar'ın sana sağladığı 'Rama, bu göksel küheylânları al, Indra'nın altın arabasına bin


Rama ve Ravana vimanaları içinde karşı karşıya gelerek epik bir düelloya girişirler:
«Sonucu şüpheli savaş hâlâ daha sürüyordu, ta ki öfkelenen Rama Göksel ateşle alev alev olan 'Brahma'nın öldürücü silahı'nı kullanana kadar, Azize Agostya'nın kahramanına verdiği [bu] silah, 'Indra'nın yıldırım oku' gibi kanatlı, gökten gelen şimşek gibi ölümcül Dumanla ve alevli parıltılarla kaplı [bir halde], Dairevî Yay'dan hızla fırlayarak Ravana'nın demirden kalbini delip geçti, cansız kahramanı aşağıya düşürdü» Bu vimanaları uçuş halinde tasvir eden oldukça anlamlı dizelere de rastlamaktayız:


«Ravana'nın kanatlı izleri, kıpkırmızı bir ateş gibi alev alev yanarak uçtu» Daha sonra da Rama, Ravana'ya hücum ederken şunları söyler:


«Ravana'nın kudretli vimanası, ateş gibi alev alev yanarak bana doğru geliyor»


Artık görevi tamamlanan Rama, Ayodhya'ya dönecektir Yandaşlarından Vibişna'ya, bir gün içerisinde Ayodhya'ya nasıl gidebileceğini sorar Vibişna şu yanıtı verir:


«Sana Puşpaka Vimana'yı vereceğim [Puşpaka Vimana] bir samanlar Kuvera'nındı; daha sonra Ravana kendisine tahsis etti Seni, arzu edeceğin herhangi bir süre içersinde Ayodhya'ya geri götürecektir»


Manatha Nath Dutt'un çevirisini yaptığı Ramayana'da (Calcutta, Elysium Press, 1891) bu bölüm şöyle anlatılmaktadır:


«'Güneş'i andıran Puşpaka Vimana; 'isteğe uygun olarak' her yere giden o mükemmel hava arabası senin için hazırdır Gökteki parlak bir bulutu andıran o araba Lanka kentindedir»


Rama, Puşpaka Vimana'nın hemen getirilmesini emreder


«Bunun üzerine, her yanı altınla süslenmiş olan, güzel üst odaları, sancakları, mücevherlerle bezenmiş pencereleri bulunan ve melodili bir ses çıkaran, büyük odaları ve mükemmel oturma yerleri bulunan araba geldi


«'İrade gücüyle' gelen arabayı gören Rama hayretler içersinde kaldı Ve kral [Rama] içeriye girdi ve o mükemmel araba, Raghira'nın 'emriyle' atmosferin yukarılarına yükseldi Ve isteğe uygun olarak seyreden o arabadan Rama çok hoşnut kaldı»


Uzun bir uçuştan sonra vimana yere konar ve sonra Rama'nın kendisi kontrolü ele alır:
«O mükemmel araba, sonra Rama tarafından kumanda edilerek, muazzam bir gürültü ile Sema'da [Welkin] yükseldi Ve Rama, her yandan aşağıya bakarak Sita'ya seslendi»

Puşpaka Vimana'ya kendisiyle birlikte bütün bir orduyu ve yandaşlarını da alan Rama, Ayodhya yönünde yola koyulur Uçarlarken, Ravana'ya karşı düzenlediği sefer sırasında geçmiş olduğu/çeşitli yerleri Sita'ya gösterir Lanka'nın kuzey surlarının üzerinden geçerlerken, Ravana'nın en sonunda düşmüş olduğu noktaya da işaret eder Dağların ve ormanların üzerlerinden uçarlar Yolda, önce Kiskinda'ya, sonra da ermiş Bharadwaj'ın aşramına inerler En sonunda da Ayodhya'ya varırlar Böylece, ta Lanka'dan (Seylan) Hindistan'ın Kuzeyi'ne kadar tüm Hindistan'ı boydan boya aşarak uçmuş olmaktadırlar ki, bu oldukça uzun bir mesafedir


«Mu'nun Çocuklarında Churchward'ın yaptığı çevirideki şekliyle, Puşpaka Vimana'nın güzel bir tarifi vardır:


«Gün ağardığında, Rama, Puşpaka'nın Vivpişand ile kendisine gönderdiği Göksel Araba'yı [Celestial Car] alarak, ayrılmaya hazırlandı Araba kendiliğinden sevkoluyordu Büyüktü ve güzelce boyanmıştı îki katlıydı ve pencereleri olan birçok odası vardı ve bayraklar ve sancaklar ile kaplanmıştı Havadaki yolu üzerinde seyrettikçe, melodili bir ses çıkarıyordu»
Bahavabhuti'nin 8 Yüzyıl'da yazdığı Mahavira'da da «Puşpaka Vimana» hakkında şu satırlar geçmektedir:


«Bir hava arabası olan 'Puşpaka,' kadim başkent Ayodhya'ya birçok kişiyi taşır Gökyüsü, gece gibi karanlık olan, fakat sarımsı bir parlaklık veren ışıklarla seçilen devasa uçan makinelerle doludur»


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.