Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
1450, 1789, boyunca, çağ, süpergüçler, tarih, yeni

Tarih Boyunca Süpergüçler Yeni Çağ (1450 - 1789)

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Tarih Boyunca Süpergüçler Yeni Çağ (1450 - 1789)




Yeni Çağ (1450 - 1789)
Avrupa
Fransa Krallığı
843 tarihli Verdun Antlaşması uyarınca Karolenj İmparatorluğu'nun Doğu Frank Krallığı, Batı Frank Krallığı ve Orta Frank Krallığı olarak üçe ayrılmasıyla başladı Batı Frank Krallığı hemen hemen bugünkü Fransa topraklarını kaplıyordu ve nitekim çağdaş Fransa'nın temelleri bu krallık üzerine kuruldu
Karolenj Hanedanı Fransa'yı 987 yılında Fransa Dükü ve Paris Kontu Hugh Capet'nin, Fransa kralı olarak taç giymesine kadar yönetti Onun soyundan gelenler ile Valois ve Bourbon hanedanları da aşamalı bir dizi savaşla ülkede birliği sağladılar Krallık yönetimi 17 yüzyılda ve kral XIV Louis'nin döneminde doruğa ulaştı Bu süreçte Fransa, Avrupa kıtasının en kalabalık ülkesi haline geldi ve Avrupa kültürü, politikaları ve ekonomisi üzerinde en etkili güçlerden biri oldu Fransızca dönemin diplomasi dili oldu ve uzun süre bu niteliği koruyarak kaldı Aydınlanma çağı da büyük ölçüde Fransız entelektüel çevrelerinde gerçekleşti Fransız biliminsanları 18 yüzyılda büyük bilimsel buluşların altına imzalarını attılar Ayrıca Fransa bu dönemlerde Afrika, Amerika ve Asya kıtalarında birçok denizaşırı toprak edindi
Venedik Cumhuriyeti
8 yüzyıl ile 18 yüzyıl arasında İtalyan yarımadasında bugünkü Venedik kenti civarında hüküm sürmüş olan bir kent-devletti Genellikle "En sukünetli" anlamına gelen Serenissima sözcüğüyle anılırdı Venedik kenti başlangıçta Bizans İmparatorluğunun bir parçasıydı 9 yüzyılda bağımsız oldu Orta Çağın ortalarında büyük bir deniz filosu kurarak Akdeniz ülkeleriyle yaptığı ticaret sonucu zengin bir ülke haline geldi 1204 yılında Konstantinopolis'i (İstanbul) talan eden 4 Haçlı Seferinin başını çekti Venedik bu seferin sonucu olarak Girit adasını eline geçirdi
1271-1295 yılları arasında Venedikli tüccar Marko Polo ilk defa Avrupa'dan İpek Yolu'nu izleyerek Çin'e kadar ulaştı Moğol kağanı Kubilay Han'ın huzuruna çıktı ve yolculuklarının öyküsünü bir kitap haline getirdi
1348 yılında çıkan bir veba salgını Venedik'in nüfusunun yarısının ölmesine neden oldu
Osmanlı Devletinin Yunan yarımadası, Sırbistan, Arnavutluk, Bosna-Hersek'i fethetmesiyle Venedik birden bire Osmanlı Devletiyle deniz ve kara komşusu haline geldi 1463 - 1478 arasında süren uzun bir savaş sonunda Venedik Osmanlı Devletiyle barış anlaşması yapmağa razı oldu İşkodra, Akçahisar kentleriyle Limni ve Eğriboz adalarını Osmanlılar'a bırakmayı ve her yıl Osmanlı Devletine 10000 altın ödemeyi kabul etti Ayrıca bu anlaşmanın bir parçası olarak 72 Venedik dükü Giovanni Mocenigo ressam Gentile Bellini'yi Fatih'in tablosunu yapmak üzere İstanbul'a gönderdi
1489 yılında Venedik donanması Kıbrıs'ı ele geçirdi Ama 1571 yılında adayı Osmanlı Devletine kaybetti 1645 yılında Girit'i, 1669'da adadaki Kandiye kalesini, 1718'de de yakın küçük adacıkları Osmanlı Devletine bırakmak zorunda kaldı
Britanya İmparatorluğu
1490'larda tek bir ada olan İngiltere 19yy'da büyük bir sömürge sistemine sahip olmuştu İstila hareketi özellikle 17 yüzyılda ağırlık kazanmıştır 17yüzyılın başında Doğu Hindistan şirketi kurulmuştur
Britanyalıların dünyaya yayılması sonucu oluşmuş imparatorluk İngiltere Kralı/Kraliçesi tarafından yönetilirdi Bu kral/kraliçeler bir zaman Hindistan imparator(-içe)si ünvanı da taşımışlardır Toprakları şunlar idi:
Yeni Dünya'da Bugünkü Kanada, Belize, Jamaika, Dominica, Guyana, Trinidad ve Tobago, Falkland adaları, Bermuda Adaları
Afrika'da




Birleşik Krallık bayrağı "Union Jack"


Nijerya, Güney Afrika Cumhuriyeti, Mısır, Sudan, Kenya, Uganda, Tanzanya, Zaire
Uzak Doğu, Okyanusya ve Asya'da Hong Kong, Hindistan, Avustralya, Yeni Zelanda, Fiji
Özellikle Hindistan'da etkili olunmuştur Hindistan'daki Babür İmparatorluğu ortadan kaldırılarak bölgede Britanyalı dönemi başlamıştır Bugün bile sömürünün etkileri sürmektedir Hindistan ve Pakistan'ın resm dillerinden biri de İngilizce'dir
İspanyol İmparatorluğu




Çeşitli tarihsel dönemini de İspanyol İmparatorluğu


Beş kıtada toprağı olan, dünyanın ilk küresel imparatorluğudur İspanyol İmparatorluğu, İspanya veya İspanya hükümdarları tarafından fethedilen, miras kalan veya el konan arazileri kapsar Bu arazilere Kuzey ve Güney Amerika'nın geniş kesimleri de dahildir Hak iddia edilen ancak hiç ele geçirilemeyen topraklar da mevcuttur Toplam arazilerin yüzölçümü 18 yüzyılın sonunda 20 milyon kilometre kare civarındadır 16 ve 17 yüzyıllardaki kıtalararası yapısına rağmen koloni imparatorluğu deyimi 1768 yılı itibarıyla kullanılmaya başlanmıştır [33]19 yüzyılda ise devlet yapısı tamamen kolonisel bir yapıya dönüşmüştür
Portekiz İmparatorluğu




Portekizce İmparatorluğu'nun en geniş sınırları


Tarihteki ilk küresel imparatorluktur Batı Avrupa'daki koloni imparatorluklarından, 1415 ile 1999 yılları arasında sömürgeciliği en uzun süre sürdüren devlettir
Portekiz İmparatorluğu, 1415 yılında bir Portekiz filosunun Kuzey Afrika'daki zengin ticaret merkezi Ceuta'yı ele geçirmesiyle başlamıştır Bunu Atlas Okyanusu'ndaki ilk keşifler izlemiş, Azorlar ve Madeira'nın keşfiyle ilk sömürgecilik hareketleri başlamıştır
Fakat 16 yüzyıl sonundan itibaren Hollanda, İngiltere, İspanya, Fransa ve Arap koloni imparartorlukların yükselişiyle ve askeri ve ekonomik güçleri ile rekabet edemeyip uzun bir gerileme sürecine girmişti 1755 Lizbon Depremi sonucu, Portekiz'i son derece olumsuz etkileyen bu afet, Portekiz'de politik tansiyonun yükselmesine, ekonominin çökmesine ve zaten gerileyen koloni imparatorluğunun 18 yüzyılda büyük ölçüde yıkılmasına yol açtı 19 yüzyılda en büyük sömürgesi Brezilya da ayrılıp bağımsızlığını ilan edince sadece Afrika'da ve Asya'da önemsiz veya küçük sömürgeleri kalmıştı
Rus Çarlığı
1547 yılında Korkunç İvan'ın Çar ünvanı almasıyla başlayan ve 1721'de Çar I Petro'nun Rusya İmparatorluğu'nu kurmasıyla son bulan Rus devletinin resmi[34] adıdır Çarlıktan önce bu topraklarda Moskova Knezliği egemen olduğu için çarlık Batı Avrupa dillerinde Moskova olarak adlandırılmaktadır[35] Ayrıca Rusça[36] ve Türkçe[37] kaynaklarda da Moskova Çarlığı olarak bilinir
Hollanda Krallığı (Alçak Ülkeler)
Utrecht Birliği'ne bağlı Kuzey Hollanda eyaletleri (Güney Hollanda, Zeeland, Utrecht, Gelderland, Overijssel, Groningen ve Friesland) 26 Temmuz 1581'de İspanya kralı II Felipe'den bağımsızlıklarını ilan ettiler 1648'de imzalanan Vestfalya Antlaşması'nda Hollanda vilayetlerinin bağımsızlığı tanındı Bu yaklaşık olarak, daha sonra kurulacak olan Hollanda'nın bulunduğu bölgeydi Buna karşın, bu bölgenin güneyinde kalan bölgeler, Flanderler dahil olmak üzere, krallıkta kaldı; daha sonra buradan Belçika Ülkesi oluştu Bu tarihten sonra Kuzey Hollandalılar ve Güney Hollandalılar üzere iki toplumdan bahsedilmeye başlandı
Viyana Kongresi kuzey ve güneyi bağımsız bir ülke olan Hollanda Krallığı olarak kısa bir süre için birleştirdi Lakin güney Hollandalılar (Felemenkliler) 1830'da bağımsızlıklarını Belçika adı altında ilan etmişlerdi bile ("Belgica" eski bir Roma eyaletinin ismidir, ve Rönesans döneminde bu ifade, kuzey de dahil, Hollanda'nın Latince ismi olarak kullanıldı)
Lehistan-Litvanya Birliği
Lehistan-Litvanya Birliği 1 Temmuz 1569 tarihinde imzalanan Lublin Antlaşması ile kuruldu Bu antlaşmayla Lehistan Krallığı, Litvanya Grandüklüğü ve Kraliyet Prusyası tek bir devlet olarak birleştiler ve Avrupa'nın en güçlü ülkelerinden biri haline geldiler Aslında bu ülkeler 1569 yılından önce de işbirliği halindeydiler Lehistan ve Litvanya 1386 yılında Litvanyalı Jagiellon Hanedanının Lehistan'ı yönetmeye başlamasından sonra aynı krallar tarafından yönetilmekteydiler Ancak Lublin Birliğine gelinceye kadar kral hariç iki ülkenin bütün yönetim organları ayrı tutulmaktaydı İki ülkenin ayrı meclis (Sejm) ve senatosu vardı Krakow ve Vilnius'ta ayrı başkentler bulunmaktaydı Birleşmeden sonra Krakow'da tek bir meclis ve senato kaldı Başkent 1596 yılında da Varşova'ya taşındı
Prusya
Prusya (Almanca: PreuYayınevi : ?en), tarihin değişik dönemlerinde değişik anlamlarda kullanılmış bir deyim olmakla birlikte en çok 1713-1867 yılları arasında kendisine Prusya Krallığı adını veren Alman devleti anlamında kullanılır
Baltık Denizi kıyısında bir bölge olan Prusya başlangıçta, Brandenburg Dükalığı olarak Kutsal Roma Cermen İmparatorluğunun bir parçasıydı ve başkenti Königsberg (Kaliningrad) idi İspanya Veraset Savaşı (1701-1713) sırasında İngiltere, Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu, Hollanda Portekiz ve Savoya Dükalığı ittifakında savaşa katılmıştır İttifakın Fransa karşısında zafer kazanmasıyla imzalanan Utrecht Barışı'yla Brandenburg Dükalığına krallık statüsü tanınmıştır Bu tarihten sonra Prusya Krallığı olarak bilinecektir, başkenti ise Berlin olacaktır
İsveç İmparatorluğu
İsveç İmparatorluğu (veya Stormaktstiden), İsveç'in büyük sınırlara ulaştığı ve Avrupa'da önemli bir yere sahip olduğu 1611-1718 yılları arasındaki adıdır
İsveç İmparatorluğunun en büyük kralı Gustavus VasadırHatta (o dönemin)dünyanın en büyük savaş gemisi Vasayı yaptırmıştır ve geminin süsleri altındandırGemi Kralın Sancak Gemisi olarak bilinir17 yüzyıl başlarında İsveç Krallığı Lehistan, Rus Çarlığı ve Danimarka-Norveç'e karşı giriştiği savaşlarda sınırlarını büyütmüş ve güçlenmişti Avrupa'da Kuzey-Cermen ülkelerinin Habsburg hanedanının hakimiyetindeki ülkelerle yaptığı 30 Yıl Savaşları Vestfalya Barışı ile sonlanmıştı İsveç, Vestfalya Barışı'ndan daha güçlü bir şekilde çıktı
İsveç ve müttefikleri 1700-1721 yılları arasında gerçekleşen Büyük Kuzey Savaşları'nda Rusya'ya yenildi ve sınır kaybına uğradı ve İsveç, bugünkü İsveç Krallığı'nın sınırlarına çekildi
Ortadoğu ve Kuzey Afrika
Osmanlı İmparatorluğu




Osmanlı Devleti'nin büyümesi(1299-1683)


Osmanlı Devleti veya Osmanlı İmparatorluğu ( Osmanlıca: Devlet-i Yayınevi : ?liye-yi Osmaniyye[38] 1299-1922 yılları arasında varlığını sürdürmüş bir Türk devletidir Tarihçi Halil İnalcık, 27 Temmuz 1302 Koyunhisar Savaşı (veya Bafeus Savaşı)'nı devletin kuruluş tarihi kabul etmektedir[39][40] 29 Ekim 1923 tarihinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı Devleti'nin yıkılışının ardından kurulan ardıl devletlerin arasında (o dönem bağımsız kalan tek devlet olarak) başlıca ardıl devlet olarak kabul edilmektedir[41][42][43][44][45][46][47][48][49] Arnold Joseph Toynbee gibi bazı tarihçiler ise Türkiye'nin (başlıca ardıl olmak bir yana) tek ardıl devlet sayılması gerektiğini savunurlar[50]
Devletin kurucusu ve Osmanlı Hanedanının atası olan Osman Gazi, Oğuzların Bozok kolunun Kayı boyundandır[51] Devlet, Bilecik ilinin Söğüt ilçesinde kurulmuştur Buna karşın Prof Dr Halil İnalcık, Osmanlı'nın 1299'da Söğüt'te değil 1302'de Yalova'da Bizans'a karşı yaptığı Bafeus Savaşı sonrasında devlet niteliğini kazandığını iddia etmiştir[52], Osmanlı'nın Yalova'da kurulduğu iddiasına Yalova Üniversitesi Rektörü Prof Dr Niyazi Eruslu da destek vermiştir[53] İstanbul ile sınırlı bir şehir devletine dönüşmüş olan Bizans İmparatorluğu'nu yıkmış, bazı tarihçilere göre bu Yeni Çağ'ı başlatan olay olmuştur Osmanlı Devleti gücünün doruğunda olduğu 16 ve 17 yüzyıllarda üç kıtaya yayılmış ve Güneydoğu Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'nın büyük bölümünü egemenliği altında tutmuştur Ülkenin sınırları batıda Cebelitarık Boğazı (ve 1553'te Fas kıyıları'na, doğuda Hazar Denizi ve Basra Körfezi'ne, kuzeyde Avusturya, Macaristan ve Ukrayna'nın bir bölümüne ve güneyde Sudan, Eritre, Somali ve Yemen'e uzanmaktaydı[54] Osmanlı Devleti 29 eyaletten ve vergiye bağlanmış Boğdan, Erdel ve Eflak prensliklerinden oluşmaktaydı Devlet zaman zaman denizaşırı topraklarda da söz sahibi olmuştur Atlantik Okyanusu'ndaki kısa süreli toprak kazanımları Lanzarote[55] (1585), Madeira (1617), Vestmannaeyjar[56] (1627) ve Lundy[57] (1655) bu duruma örnek olarak gösterilebilir
Devlet altı yüzyıl boyunca Doğu dünyası ile Batı dünyası arasında bir köprü işlevi görmüştür Hakimiyeti altında bulunan topraklarda yaşayan halklar zaman zaman, toplu ya da yerel ayaklanmalar ile Osmanlı iktidarına karşı çıkmışlardır Genel olarak din, dil ve ırk ayrımından uzak durduğu için yüzyıllarca birçok devleti ve milleti hakimiyeti altında tutmayı başarmıştır[58] Osmanlı Devleti, eski Türk örf ve adetlerinin ve İslam kültürünün yükümlülüklerinin doğrultusunda bir yönetim şekli belirlemiştir[59]
Türk-iran İmparatorluğu
Safevi Hanedanı
1501 ve 1736 yıllar arasında bugünkü Azerbaycan, İran, Ermenistan, Irak, Afganistan, Türkmenistan ve Türkiye'nin doğu kesiminde varlığını sürdürmüş, tarihde ilk kez Şii Onikiciliğini resm mezhep olarak kabul etmiş Türklerin yönetiminde irani halkların yaşadığı[60] bir imparatorluğu[61] ve hakim hanedandır
Safev Hanedanının kökeninde Azeri,[62],Kızılbaş türkmenler,Avşarlar,Farslar, Rum[63] ve Kürt[64] unsurlar bulunmaktadır ve Safev Tarikatı'nın lideri ve Türk olan İsmail tarafından KızılbaşTürkmen Ordusunun yardımıyla kurulmuştur[65]
Safevi Devleti'nin kuruluşuna destek veren Türkmen boyları şunlardır; Şamlı, Afşar, Kaçar, Tekeli, Humuslu, Ustaclu, Dulkadir, Varsaklar gibi boy ve oymaklardır[66]
Akkoyunlu hükümdar Uzun Hasanın torunu olan[67][68] İsmail Safevi, Akkoyunlu Elvend Mirza'yı Şarur yakınlarında yendikden sonra 1501 yılının temmuz ayında Tebriz'de kendisini Şah ilan etti[69] I İsmail bütün Azerbaycan'ı imparatorluğa dahil edince Azeri Türkleri ordunun esas nüvesini teşkil etmişdir[70]
Bundan sonra tüm İranı ele geçirerek, Mayıs 1502'de resmen İran Şahı olan I İsmail sonraki 250 yılda Orta Doğu'ya büyük etki yapacak bir Şii devletinin temelini koymuştur
Çin
Qing Hanedanı
1644-1911 yılları arasında Çin'de hüküm sürmüş hanedandır Kurucusu Çin'in kuzeydoğusunda yaşayan Mançuların Aisin Gioro klanıdır; bu nedenle Mançu Hanedanı olarak da adlandırılır Çin'in son imparatorluk hanedanıdır
19 yüzyıl, ipek ve çay gibi ürünler almak isteyen Batılı ülkelerin etki alanlarına giren Çin'in imparatorluk otoritesinin zayıflamaya başladığı dönemdir Qing Hanedanı batıya açılmayı önce reddetmiş, ama teknolojik açıdan zayıf olduğu bir dizi savaşı kaybettikten sonra uluslararası ticarete kapılarını açmak zorunda kalmıştır Hanedanlığa olan güven sarsılınca, 1850'de, hem Hıristiyanlıktan hem de Konfüçyüsçülükten öğeler taşıyan Taiping Ayaklanması başlamıştır Sosyal bir devrim niteliği taşıyan hareket toprak ağalığını kaldırmış ve eşitlikçi bir çizgi takip etmeye çalışmıştır Ama liderleri kendi aralarında anlaşamayınca hareket zayıflamış ve 1864'te Mançular tarafından bastırılmıştır[71]
Zamanla artan yabancı karşıtlığı 1900'da Boxer Ayaklanması'na ön ayak olmuştur Gizlice Mançular tarafından da desteklenen ayaklanmaya yapılan uluslararası müdahele atmosferi iyice germiştir Mançuların kendi çıkarları için kullandıkları milliyetçi hareket, hanedanlığın batıya karşı etkisiz kalması nedeniyle halk gözünde kendilerinin de zor duruma düşmesine neden olmuş ve nitekim 1911'de sona ermiştir[72]
1 Ocak 1912'de Çin Cumhuriyeti ülkede resmi olarak cumhuriyetin ilan edilmesiyle kurulmuştur Sun Yat-sen'in liderliğinde Nanking'de geçici hükümet kurulmuştur[73]
Güney Asya
Babür türk İmparatorluğu




1811'de Napolyon'un Avrupa'yı işgali


Timur'un torunu olan Babür tarafından 1526 kurulmuştur 1858 yılında bir isyan üzerine bölgeye müdahale eden İngiliz'lerce Hindistan'daki Babür İmparatorluğu'na son verilerek; Hindistan, Büyük Britanya İmparatorluğu'na bağlanılmıştır
Hükümdarlığın adı: Gürganiyye 'dir Büyük türk hükümdarı Timur'un torunlarından Zahireddin Muhammed Babür tarafından bugünkü Hindistan topraklarında kurulmuştur Zahireddin Muhammed Babür 1483 yılında Fergana'da doğmuştur Babası Fergana hükümdarı Ömer Şeyh Mirza'dır, ki Şeyh Mirza aynı zamanda Timur'un torunudur Babasının ölümünden sonra amcası ile yaptığı taht mücadesini kaybetmiş ve emri altındaki beylerle birlikte 1504' te Kabil'e gitmiştir
Devletin başkentini de burası yapmıştır 1519 yılında Pencap bölgesini ele geçirmiş, 1524 yılında Delhi Sultanını yenilgiye uğratarak Lahor'a girmiştir Delhi'den sonra Agra'yı alan Babür Şah burayı başkent yapmıştır1530 yılında bu şehirde ölmüştür Babür Şah'dan sonra devletin başına oğlu Hümayun(1530-1556) geçmiştirTahtının ilk yıllarında kardeşleri ve akrabaları ile mücadele eden Hümayun bir yandan da Ludi hükümdarı ile mücadelede bulunmuş ve bu mücadelelerden galibiyetle ayrılmıştır Yetenekli bir hükümdar olmayan Hümayun Şah 1566 yılında ölmüş yerine Ekber Şah(1556-1605) geçmiştir Ekber Şah döneminde sarayda Hint etkisinin arttığı görülmüştürBu dönemde Hintliler de devlet ve askerlik işlerinde görev almaya başlamışlardır

Kaynak : Wikipedia

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.