|  | Haçlı Seferleri Nedenleri |  | 
|  08-20-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Haçlı Seferleri NedenleriNedenleri Dinsel inanç: Batı Avrupalı Hıristiyanlar'ın, dinlerince kutsal sayılan Kudüs ve Filistin'i Müslümanlardan geri almak istemeleri  Fransa'da ortaya çıkan Kluni tarikatının Hristiyanları Müslümanlara karşı kışkırtması  Papa ve din adamlarının güçlerini arttırmak istemeleri  Avrupa'nın içinde bulunduğu yoksulluk: Bu durum insanları doğunun refah ve zenginliğine sevk etmiştir  Müslümanlardan kaynaklanan korku ve endişe: Büyük Selçuklu Devleti ve onun ordularının Bizans ve Avrupayı tehdit etmesi, Bizans'ın, Selçuklu Devleti'ne karşı Batı Avrupa'dan yardım istemesine yol açmıştır  Ticaret: Uzakdoğu ile Avrupa arasındaki ticaretin ana hattı olan Ortadoğu'da Müslümanların kontrolünü kırmak ve ticaret yollarını ele geçirmek istemeleri  Papa'nın teşvikleri: Papa'nın Katoliklere, Müslümanlarla savaşmaları durumunda cennet vaadinde bulunması  Şövalye ve senyörlerin macera ve yeni topraklar istemeleri  Avrupa'da toprak elde edemeyen soyluların toprak arzusu  Avrupalıların Doğu'nun zenginliklerini ele geçirmek istemesi  Bugün pek çok tarihçi ve araştırmacı, ticaret yollarının kontrolünün, Haçlı Seferleri'nin esas nedeni olduğunu, diğer nedenlerin ise bu akınların yardımcı nedenleri olduğunu kabul eder  1095-1272 yılına kadar geçen dönemde başlıca sekiz Haçlı Seferi gerçekleşmiştir  Bunların nedeni, icraat ve sonuçları kısaca şöyledir : Birinci Haçlı Seferi 1096-1099 Birinci Haçlı Seferi Kudüs'ün düşmesi Birinci Haçlı Seferi (1095-1099) katılan orduların miktarı ve sonuçları bakımından en önemli olan Haçlı Seferidir  Bu sefer 1095 yılında Clermont'da toplanan kilise konsiliinde Papa II  Urban (Urbanus) ve fanatik Keşiş Piyer (Pierre L'Ermit) tarafından teşvik edilmiştir  Bu sefer genellikle dalga dalga gelen bazıları sırf din aşkına savaşmayı gözüne alan çeşitli sınıftan halktan oluşan bir güruh halinde; diğerleri ise çok düzenli soylu kişiler tarafından profesyonel asker birlik şeklinde komuta edilen ordularla gerçekleştirilmiştir  Birinci Haçlı Seferi'nin genel olarak üç ana safhadan oluştuğu kabul edilir  Bunlardan ilkine Halkın Haçlı Seferi denilmiştir ve daha çok din aşkina savaşmayi göz almişlardan oluşmuştu ve başlarında fanatik dindar Keşiş Piyer bulunmaktaydı  Bu grup Yalova civarında Selçuklu orduları tarafından yenilip imha edildi  İkinci gruba Baronlarin Haçli Seferi adı verilebilir; çünkü Avrupa soyluları tarafından komuta edilmiş ve profesyonel ağır zırhlı şövelyelerle donanmıştı  Komutanları arasında Aşağı Loren'li Godfrey de Bouillon), kardeşi Boulogne'lu Baudouin, kuzeni Bourg'lu Baudouin, Normandi Dükü Robert, Norman Taranto'lu Boemondo ve kuzeni Tancred, Toulouse Kontu IV  Raymond St Gilles, Flandra Kontu II  Robert, Fransız kralının kardeşi Vermandois'lı Hugh gibi Fransa'nın, Burgundi'nin ve Güney İtalya'nın önemli soylulari bulunmaktaydı  Avrupa'nın belirtilen alanlarında bu ordular toplanmaktayken özellikle Almanya'da Yahudiler aleyhine bir büyük pogrom başlatıldı  Bu Haçlı orduları iaşe ve hayvan yemi bulmak için yolları yakınlarında bulunan yerleşkelere büyük zararlar vermeye başladılar  Örneğin Macaristan'da verdikleri zararlar dolayisiyla iktidardaki güçler bu Haçlı ordularına hucümlar yaptı  Bu Haçlı ordusu Bizans İmparatoru tarafından Balkanlarda iaşe satın almak için pazarlar, kamp alanı ve çoğu Türkçe konuşan Peçenek asıllı paralı askerlerden oluşan Bizans ordusu tarafından refakat sağlanarak kontrol edilmeye çalışıldı  Kafile kafile Konstantinopolis'e erişen bu grup Haçlı ordusunda bulunan soylu Haçlı komutanlar Bizans İmparatoru I  Aleksios Komnenos'a sadakat yemini ettiler ve ellerine geçirecekleri eski Bizans topraklarini tekrar Bizans idaresine vereceklerine and içtiler  Bu Haçlı ordusu Bizans tarafindan Anadolu'ya geçirildi ve yanlarına Tatikios adlı bir Turk asıllı Bizans generali komutasinda bir Bizans refakat ve kılavuzluk ordusu verildi  Bu Haçlı ordusu mevcudu için çok değişik tahminler yapılmaktadır  İnanılır bir kaynağa göre 30  000 ile 70  000 arasinda askerden ve 30  000 asker olmayan kamp takipçisinden oluşan bu ordu  10 Nisan'da yürüyüşe başlayıp önce Anadolu Selçuklu Devleti başkenti İznik'i kuşatıp eline geçirdi ve bu şehri Bizans idaresine terk etti  Sonra 1 Temmuz'da Eskişehir yakınlarında Anadolu Selçuklu Sultani I  Kılıç Arslan ile Dorileon Muharebesi'ne girişti ve bu muharebeyi kazandı  Bundan sonra I  Kılıç Arslan Anadolu'dan geçen Haçlı ordusu ile hiç askeri çatışmaya girmeden onların Anadolu'dan ilerlemelerini izleme stratejisine uydu  Bu Haçlı ordusu Anadolu'da Uluborlu (Polybotus), Yalvaç (Antioch-Pisidia), Akşehir (Philomelium), Ladik (Laodicea), Konya (Iconium), Ereğli (Hereclea), Kemerhisar (Tyana), Niğde (Augustapolis), Kayseri (Mazacha), Kahramanmaraş (Marash) yoluyla Antakya'ya indi  Buradan "Boulogne'lu Baudouin" Urfa üzerine giderek buradaki yörel Ermeni kralının evlatlığı ilan edildi ve hemen sonra onu öldürüp ilk Haçlı devleti olan Edessa Kontluğu devletini kurdu  Haçlı ordusu Antakya kuşatmasına başladı ve kale içinden Firuz adlı bir kişinin ihaneti üzerine, sonunda Antakya dış kalesini ellerine geçirdiler  Hemen sonra Büyük Selçuklu Devleti Musul Atabeyi Kerboğa'nın büyük ordusunu Antakya önünde yendiler  Burada da bir Haçlı devleti olarak Antakya Prensliği devletini kurdular ve Norman Beomondo ilk Antakya Prensi oldu  Haçlı ordusu Antakya'dan güneye inerek Haziran 1099da Fatimi Devleti'nin elinde bulunan kutsal sehir saydıkları Kudüs kalesi önüne geldiler ve Kudüs Kuşatmasi'na başladılar  15 Temmuz'da Kutsal Kudüs'u ellerine geçirip oradaki Müslüman ve Yahudilerin hepsini öldürdüler  Orada da bir Haçlı devleti olarak Kudüs Krallığı devletini kurdular ve ilk Kudüs Kralı olarak Godfrey de Bouillon'u seçtiler   Askalon Muharebesi'inde Fatimileri yenerek Filistin'e iyice yerleştiler   Bundan bir yıl sonra da Trablus-Şam şehrini ellerine geçirerek Trablus Kontluğu kurdular   Böylece bu çok başarılı olduğu kabul edilen Birinci Haçlı Seferi'nin Baronların Haçlı Seferi safhası 1100 yılında Anadolu güneyi, Suriye, Lübnan ve Filistin'de Frank asıllı hükümdarları olan dört Haçlı devletinin kurulmasına yol açmış oldu  Birinci Haçlı Seferi'nin üçüncü safhasında ise Filistin'de yerleşen Frank Haçlı'larına destek sağlamak için 1101'de Avrupa'dan ek Haçlı seferleri yapıldı  Bu sefer İstanbul'dan birbiri arkasından yürüyüşe geçen üç değişik sefer ordusu halindeydi  Mayıs 1001de Italya'dan Lombardlardan oluşan İstanbul'a Milano Piskoposu Anselm idaresinde gelen ve Kudüs'ten İstanbul (Konstantinopolis)'e donmüş olan sefere deneyimli Raymond St Gilles komutası altına geçen 20  000 kişilik Haçlı ordusu beklenmedik bir şekilde Ankara'ya yöneldi; o şehri eline geçirip oradan Niksar'a doğru yöneldi  Ağustos'da Merzifonda Anadolu Selçuklu Sultanı I  Kılıç Arslan ve Danişmendoğlu ordusu ile yapılan bir muharebe sonucunda bu Haçlı ordusunun 4/5u imha edildi ve kadınlar ve çocuklar esir olarak Türklerin eline geçti  Haziran sonunda Nevers Kontu Giyom'un komutasinda bulunan bir Fransiz Haçlı sefer ordusu Ankara, Konya üzerinden Ereğli'ye ilerlemeye başladı  Bu Haçlı ordusu çok geçmeden bu yolu takip etmenin bir hata olduğunu anladı; çünkü önceki Baronlar Haçlı seferi yol etrafına sanki kıran getirmişti ve bu ordu iaşe ve hayvan yemi bulamamaktan bitik bir hale düştü  Anadolu Selçuklu Sultanı I  Kılıç Arslan ve Danişmend Gazi süvari ordularıyla Merzifon'dan Ağustos sonunda gelip Ereğli'de hemen hücuma geçerek bu orduyu da hemen imha etmek imkanını buldular  Bu ordunun komutanı Nevers'li Giyom bir Türk asıllı bir Bizans askerinden (Türkopol) kılavuz bularak Antakya'ya erişmeyi başardı  Bu orduyu bir hafta zaman gecikmesiyle Akitanya'li Giyom idaresinde Fransizlar ve Baverya Dükü Wolf komutasina Almanlardan oluşan üçüncü bir Haçlı sefer ordusu takip etmekte idi  Bu Haçlı sefer ordusu askerleri ve asker olmayan kamp takipcileri de açlık ve özellikle susuzluktan tam harabe olarak yine Ereğli (Heraclea)'ya erişebildiler ve orada bulunduğunu gördükleri bir çaya kendilerin atıp susuzluklarini giderdiler  Ne yazık ki bu su Selçuklular tarafından zehirlenmişti ve I  Kılıç Arslan ordusuyla pusuda beklemekteydi  Böylece bu üçüncü Haçlı sefer ordusu da, askerlerinin çoğu ölüp, yaşayanlar da esir alınıp, elimine edildi  Bu ordu komutanlari Akitenya'li Giyom ile Baverya Dükü Wolf şahsen Antakya'ya kaçabilmeyi başardılar   Bu 1101 ek Haçlı seferi öyle korkunç ve büyük bir fiasko sonuçlu olmuştur ki, bu sonuc bu seferin Avrupa dünyası tarafından tümüyle hemen hemen unutulmasına yol açmıştır  İkinci Haçlı Seferi 1147-1149 İkinci Haçlı Seferi İkinci Haçlı Seferi 1147-1149 yılları arasında gerçekleşti  Musul Atabeyi I  İmadeddin Zengi'nin 1144 yılında Urfa'yı ele geçirerek bir Haçlı devleti olan Urfa Kontluğu'na son vermesi üzerine Haçlılar Avrupa'dan yardım istediler  Almanya İmparatoru III  Konrad ve Fransa Kralı VII  Louis, ordularının başına geçerek İkinci Haçlı seferi'ni başlattılar ve Anadolu'ya girdiler  Ancak, Anadolu Selçuklu sultanı I  Rükneddin Mesud ve Halep Atabeyi Nureddin Mahmud Zengi başta olmak üzere her yerde Türk ordularının direnci ile karşılaştılar  Sonuçta çok küçük bir birlik ile Kudüs'e ulaştılar  Birinci Haçlı Seferi sırasında kurulmuş bir Haçlı devleti olan Kudüs Krallığı'ndaki Hristiyanlarla birleşerek Suriye'yi ele geçirmek istediler  Bu girişim başarılı olamayınca ülkelerine döndüler  İkinci Haçlı Seferi ilkinin aksine Haçlılar açısından tam bir başarısızlıkla sonuçlanmıştır  Üçüncü Haçlı Seferi 1187-1192 Üçüncü Haçlı Seferi Selahaddin Eyyubi Üçüncü Haçlı Seferi 1189-1192 yılları arasında gerçekleşti  Selahaddin Eyyubi'nin 1187 yılında Kudüs'ü tekrar ele geçirmesi üzerine Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa, 100  000 kişilik bir ordu ile Anadolu'ya girdi  Fransa Kralı II  Philip (Fransa) ve İngiltere Kralı Aslan Yürekli Richard Akdeniz yoluyla Akka'ya çıktılar ve şehri zaptettiler  Kudüsü ele geçiremediği gibi Selahattin Eyyubiye esir düşen İngiltere Kralı Aslan Yürekli Richard affedilip ülkesine geri gönderildi  Bu olay Selahattin Eyyubi'nin İslam aleminde önemini artırıp sevilmesine neden oldu  Dördüncü Haçlı Seferi 1200-1204 Dördüncü Haçlı Seferi 1200-1204) yılları arasında gerçekleşti  Papa III  İnnocentius, Kudüs'ü kurtarmak maksadıyla; tüm Avrupa'yı sefere davet etti  Toplanan ordunun emir komutası İtalyan Bonifacio'ya verildi  Ordunun Mısır'a çıkması planlandı ve Venedik Haçlı ordusunu ücret karşılığı taşımak için özel bir filo gemi hazırladı  Ancak Haçlılar bu nakliye ücretini karşılayamayınca bu sefere iştirak eden yaşlı Venedik Dükü Enriko Dandolo isteği ile önce Zara'ya ve sonra da Bizans İmparatorluğu tahtına geçmek isteyen sabık imparator II  İsaakios Angelos'un genç oğlu Aleksios Angelos imparatorluğa geçince ücreti karşılamak için yardım etme vaadi vermesiyle Konstantinopolis'e yöneldi  Haçlı orduları once 1203de sehri kuşattıktan sonra şehre girerek II  İsaakios Angelos ve IV  Aleksios Angelos'u imparator ilan ettirdiler ve Galata civarına geri çekilip yeni imparatorların yardımını beklediler  Fakat yeni imparatorlar mali kaynak bulamadılar ve Konstantinopolis halkınin da Latinlerin devamlı karışmalarından hoşnutsuzluğu yüzünden isyan çıktı  Bir komplo ile V  Aleksios Dukas imparator oldu ve Haçlıların meşru imparator saydıkları IV  Aleksius Angelos öldürüldü  Bu nedenle ve Enrico Dandolo'nun teşvikiyle Haçlı Ordusu Konstantinopolis'e hücum ederek 12 Nisan 1204de sehri işgal etti  Dördüncü Haçlı Seferinin diğer Haçlı Seferlerinden farkı güya tek elden emir komuta altında olmasıydı ve denizden Mısır'a ve oradan Filistin'e gitmek hedefliydi  Fakat Venedik Dükü tarafindan Kudüs yerine Konstantinopolis'e yöneltildi; karışıklıklardan dolayı Konstantinopolis işgal edildi  Kuşatma sirasinda büyük bir kismi zaten yakılan şehir tümüyle talan edilip yıkıldı ve şehrin birçok kıymetli eserleri ya Avrupa'ya götürüldü veya ortadan kayıp oldu  Ortodoks Hristiyan olan Bizans İmparatorluğu yerine Frank asıllı hükümdarlar altında bir Katolik Hristiyan Latin İmparatorluğu kuruldu  Bu seferden en kazançlı çıkan Venedikliler oldu ve Akdeniz'in ve Ege Denizinin önemli liman ve adaları gemilerinin nakliye ücreti karşılığı Venedik'e verildi  Fakat bu Latin İmparatorluğu fazla yaşamadı (1204-1261)  1261 yılında Bulgarların ve Konstantinopolis'in Latinler eline geçtikten sonra Nikaia'da kurulan İznik Rum İmparatorluğu'nun hücumları sonucu yıkıldı  Bu devletin Bizans İmparatoru adını taşıyan hükümdarı VIII  Mikhail Palaiologos tekrar Konstantinopolis'e gelerek gerçek Bizans İmparatoru oldu  Beşinci Haçlı Seferi 1217-1221 Öncülüğünü yeniden ele alan ve Kutsal Şehrin anahtarlarının Mısır'ın elinde olduğuna inanan Papa III  Innocentius 1213'te yeni bir Haçlı Seferi çağrısında bulundu ve bu çağrı 1215 Laterano Konsilinde kabul edildi  İtalyan bu projeye karşı çekimser, Batılılarsa kararsızdı  Bunun üzerine, Kudüs Kralı Jean de Brienne, Nil deltasına doğru bir sefere çıktı (1217-1220)  Bunu eski Kudüs krallığını ihya etmek için bir koz olarak kullanmak istedi  Dimyat 1219'da düşünce Kahire üzerine yürüdü  Fakat etrafı sarılınca, 1221'de Dimyat'ı kurtuluş fidyesi olarak iade etti  Altıncı Haçlı Seferi 1228-1229 Altıncı Haçlı Seferi Niğbolu Muharebesi Altıncı Haçlı Seferi Kutsal Roma Germen İmparatoru II  Friedrich tarafından yapıldı  Fakat Friedrich, Papa'nın aforozuna rağmen Müslümanlarla muharebeyi kabul etmedi  Yedinci Haçlı Seferi 1248-1254 Yedinci Haçlı Seferi Altıncı ve Yedinci Haçlı Seferleri, Fransa Kralı Louis tarafından sevk ve idare edildi  Mısır'da Dimyat'ı zapteden Louis, Man-sure'de yapılan muharebeyi kaybetti ve kendisi de esir düştü  Dimyat'ı geri vermek kaydıyla serbest bırakıldı ve 4 yıl sonra ülkesine geri döndü  Sekizinci Haçlı Seferi 1268-1270 Sekizinci Haçlı Seferi Fransa Kralı Sen Lui kardeşinin kışkırtmalarıyla son Haçlı Seferine çıktı  O sırada Tunus'tan kalkan Arap korsanları doğuya giden Hıristiyan gemilerine zarar veriyordu  Bu yüzden Tunus'a sefer düzenleyen Sen Lui ve ordusunun yarısı veba salgını nedeniyle öldü  Çocuk Haçlı Seferi Bunların dışında "Çocukların Haçlı Seferi" (1212) adında binlerce çocuğun katıldığı bir Haçlı Seferi de vardır  Çocuklar Müslümanlara karşı kışkırtılmışlar fakat yolculuk esnasında Venedikli tacirler tarafından köle olarak satıldılar   Bundan sonra da Hıristiyan lideri Papa'nın organize ettiği Hıristiyan birlikleri Osmanlılara ya da diğer Müslümanlara karşı aynı zihniyette topluca savaş yapmaya devam etmişlerdir  Bunlara örnek olarak Niğbolu Muharebesi ya da Osmanlı-Kutsal İttifak Savaşları ya da Osmanlı'ya karşı Balkan İttifakı verilebilir  Kaynak : Wikipedia | 
|   | 
|  | 
|  |