08-18-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Doğum Yaralanması
Her 1 000 çocuktan 2 ila 7 tanesi doğum esnasında zarar görmektedir Doğum yaralanması, bebeğin doğumu esnasında ana rahminden dışarı çıkarken ya da alınırken meydana gelen incinme ya da travmalar olarak tanımlanmaktadır Doğum yaralanmaları, çoğunlukla en mükemmel doğum bakımı uygulanan durumlarda bile ortaya çıkmaktadır
Belli koşullar doğum yaralanmaları olasılığını daha da artırmaktadır Prematürelik, makat gelişi, uzun süren gebelik dönemi, normalden büyük cenin, ceninin rahim içinde anormal konumda oluşu ve annenin leğen kemiğinin dar oluşu doğacak bebeğin doğum travmasına maruz kalmasına neden olan özel durumlardan birkaçıdır
Forseps de kimi zaman doğum yaralanmasına neden olabilmektedir Forseps, rahimden dışarı normal olarak ilerlemeyen çocuğu çekip çıkarmaya yarayan ve uçları kaşık biçiminde olan bir doğum aygıtıdır Forceps yaraları genellikle yüzde ve kafa derisi üzerinde gelen hafif yaralardır Forceps vasıtasıyla bebeğin çıkarılması, anne ya da çocuğun yaşamının ya da sağlığının tehlikede olduğu zamanlarda en uygun doğum şeklidir
Başka bir yararlı teknik de vakum ile bebeğin çekilmesidir Bu yöntemde, bebek henüz ana rahmindeyken kafasına metal ya da silikon bir başlık yapıştırılır Bu başlık emme yaratır ve doğum sürecinin hızlandırılması için uygulanacak çekme işlemini mümkün kılar Gereğinden daha fazla emme yapılmasını önleyen daha yeni yöntemler sayesinde bebeğin doğum esnasında yara alması önlenebilmektedir Çok rastlanan doğum yaralanmalarından bazıları şunlardır: Baş şişmesi (caput succedaneum), kafa derisi dokularının şişmesidir; bebeğin kafasının sert vajinal kanal içinden geçerken maruz kaldığı basınç nedeniyle oluşur Ayrıca bebeğin yüzü de şişebilir ve renk değiştirebilir ya da eğrilebilir Bu şişlik genellikle birkaç gün sonra kaybolur ve kafa normal şeklini alır
Kafatasında kan birikmesi (cephalhaematoma), kafatası derisi altında kan toplanmasıdır Yavaş bir kanama nedeniyle ortaya çıkar ve şişlik doğumdan sonra birkaç saat geçene kadar fark edilmez Bazen bu kanamayla birlikte kafatası kemiği kırığı da var olabilir Kafatasında kan birikmesi olayı çoğunlukla 2 hafta ila 3 ay arasında geçer Tedavi nadiren gerekebilir
Köprücük kemiği (clavicle) kırılması, annenin bebeği ana rahminden itmesi ve bebeğin dışarı çıkması esnasında, özellikle makat gelişi doğumlarda bebeğin omuzunu kavrayabilmenin mümkün olmadığı durumlarda en çok rastlanan kemik zedelenmelerinden birisidir
Bu çeşit bir incinmeye maruz kalmış bir bebek, zedeli taraftaki kolunu oynatamaz Yaralı tarafta Moro refleksi (ani bir temas ya da sese tepki olarak boyun arkaya bükülür, ayaklar ve eller dışarı doğru açılır) anormaldir
Kırık köprücük kemikli bebekler tamamıyla iyileşirler Kimi zaman, burun kemiğinde bir yaralanma meydana gelebilir Bu genellikle kıkırdağın septum (orta bölme) içinde yanlış yerleşimiyle sonuçlanır Bebek emzirme esnasında güçlük çıkarır ve burnundan solumakta zorluk çeker Burnun görünümü
asimetriktir ve düzdür Herhangi bir girişimde bulunmak için cerrahi yardım gerekebilir
Yüz siniri felci genellikle rahimde iken, ana rahminden güçlükle itilirken ya da forsepsle doğum esnasında yüz siniri üzerine uygulanan basınç nedeniyle oluşur Bozukluk yüzün bir tarafını tamamen kaplayabilir
Çocuk ağladığında yüzün felç tarafı hareket etmez ve ağız bir tarafa çekilmiş durumdadır Felçli taraftaki göz kapanmaz ve ağız köşesi aşağıya sarkıktır Uzun vadeli sonuç, sinirin basınç nedeniyle zedelenmiş olup olmadığı ya da sinir liflerinin ezilmiş olup olmadığına bağlı olarak değişir Eğer neden basınç ise iyileşme kısa sürede olur ve hiçbir iz kalmaz Eğer felç devam ederse, sinir liflerinin mikrocerrahi müdahalesiyle onarılması gereklidir
|
|
|