|  | Aryan Kültür |  | 
|  08-16-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Aryan KültürAryan Kültür 
  sourtimes  org - Önyargılar, doğru-yanlış muhtelif etiketler uluslara yapışıp asırlarca kalabiliyorlar   “Aryan” da bu “etiket”lerden birisi  İngilizler, “Aryan” kelimesini 19  yüzyılda Sanskritçe'den türetiyorlar  Avrupa dillerine İngilizce'den giriyor  Kelimenin Sanskritçe anlamı, “soylu  ” Önceleri akademik çevrelerde Cilâlı Taş Devri'nin sonlarında Kafkaslarda yaşadıkları varsayılan İran kavimlerinin “genel adları” olarak kabul görüyor  Bu bağlamda, bir takım ortak özellikleri olan kavimleri kapsayan bir şemsiye tanım Aryan   19  yüzyılda, Aryan kavimlerinin “ilk İndo-Avrupa dili” olduğu varsayılan bir dil konuştukları şeklinde bir tez ortaya atılıyor  “Konuştukları varsayılan,” diyorum, çünkü aslında ne Aryan diye bir kavmin varlığına, ne de konuştukları dile ilişkin sağlam veriler var  Buna rağmen, akademik spekülasyon devam ediyor  Bu defa Aryanların “ilk-İndo-Avrupalılar” oldukları konuşulmaya başlanıyor  Yani Avrupa halklarının kökenleri olarak kabul edilen “Germen”lerin nesebi de Cilâlı Taş Devrinin sonlarında Kafkaslarda yaşadıkları söylenen İran kavimlerine dayandırılıyor   Etnoloji dediğimiz bilimdalı, malûm, farklı toplumların inançlarından, dünya görüşlerinden yola çıkarak insanlık tarihini yapılandırmaya çalışan bir bilim dalıdır  Ondokuzuncu yüzyılın Avrupalı etnologlarının beyaz Avrupalıların Aryan ismini verdikleri bu tarih öncesi insanların sülbünden oldukları şeklindeki hipotezleri müthiş rağbet görüyor  Ondokuzuncu yüzyılın son yıllarında ve Yirminci yüzyılın başlarında gerek Avrupa gerekse Amerika’da halka yayılıyor ve popüleritesinin doruğuna erişiyor  Öyle ki, beyaz olmak ya da olmamak başlı başına bir mesele haline geliyor   Kafkaslı ya da Caucasian kelimesi açık tenli Avrupalıları tanımlamakta kullanılırken, kara, sarı ya da kızıl gibi diğer başka renkler de ırk belirlemede kullanılmaya başlanıyor  Dahası, kimin hangi renk ırkından olduğu, dönemin siyasi konjonktürüne, çıkarlarına göre değişmektedir   Örneğin, İkinci Dünya Savaşından önce Museviler ve Slav’lar “beyaz” sayılmazlarken, savaştan sonra beyaz ırka dahil ediliyorlar  Çünkü beyaz Avrupalılar, savaşta “Slav” Ruslarla ittifak yapmış, Yahudileri kurtarmışlardır   Öte yandan, Haiti, Küba gibi ülkelerde “melezler” beyaz sayılırken, aynı melezler Amerika ve Kanada’da “siyah” ırktan sayılıyorlar  Günümüzde de örneğin İspanyol kökenli Amerikalıların beyaz olup olmadıkları tartışmalıdır  Keza, Arapların, biz Türklerin, daha da garibi, beyaz Avrupalıların ataları Aryan’ların ahfadından İranlıların “beyaz” olup olmadıkları da tartışmalı olabiliyor  Yeri gelmişken, Ruslar da aslî beyazlar olmaları gereken Kafkaslılara “çorni” diyorlar; “esmer  ” “Çorni” schwartzkopf kelimesinin bir çeşitlemesi olarak kullanılıyor   Görüldüğü gibi “beyaz” olup olmamak, fiziksel bir nitelikten öte, bakan gözün sosyo-kültürel eğilimlerine göre değişiyor  Kişinin dini inancı gibi, ten rengiyle hiçbir bağlantısı olmayan niteliği bile ırksal sınıflandırmayla sonuçlanabiliyor  Müslümansan çorni olmalısın gibi, bir safsata  Germen kavimlerinin Aryan sülbünden gelme beyazlar oldukları iddiasının 19  yüzyılda ortaya atılmış olması ile Avrupa sömürgeciliği arasında yakın ilişki var  Beyaz Avrupalıların çoğunlukta oldukları Avrupa ülkeleri aynı zamanda 15  yüzyıldan itibaren sömürgecilik faaliyetlerine giren ülkeler olmakla birlikte, emperyalizm 19  yüzyılın sonları ile 20  yüzyılın ilk çeyreğinde tavan yapmış durumdadır  1918 itibariyle yeryüzünün yüzde seksenbeşinin Avrupa’lı beyaz güçlerin işgali altında olduğu hesap ediliyor   Sömürgeciler, işgal ettikleri ülkelerin doğal kaynaklarını, pazarlarını, işgücünü acımasızca kullanıyor olmalarını, haklı ve hatta faydalı olduğunu gösterecek bir gerekçe peşindeler  Bu çerçeve, Aryan kökenli beyaz ırkın diğer ırklardan üstün olduğu şeklinde, hiç bir bilimsel dayanağı olmayan bir iddia daha ortaya atılıyor  Şöyle ki, üstün bir ırk olan beyaz ırka mensup olan Avrupalılar, sömürdükleri ülkelere aslında “medeniyet” götürmektediler  Ve sömürgeler bu medeniyet sayesinde gelişmekte, insane hakları, demokrasi hatta Hıristiyanlık gibi yüce değerlerle tanışmaktadırlar   Beyaz adamın üstünlüğü fikrinin mucidi Almanlar değil  Örneğin, Amerika Birleşik Devletlerinde daha 1890’larda kabul edilen Jim Crow yasaları denilen bir takım yasalar var ki, bunlar Amerikan halkını kesin çizgilerle “beyaz”lar ve “renkliler” olarak ayırıyor  Renkliler sınıflandırmasına sadece Afrika kökenliler de değil, Amerikan yerlileri, Hispanikler, melezler, Yahudiler, daha doğrusu beyazların faaliyet gösterdikleri işkollarına elatan herkes giriyor  Jim Crow yasaları öylesine ayrıntılı yasalar ki, “renkliler”in hangi çeşmelerden su içeceklerine, otobüslerde nerelerde oturabileceklerine varıncaya kadar tanımlıyor  Jim Crow yasaları 1964’e kadar yürürlükte kalıyor  İptal edilebilmeleri için ne yazık ki Martin Luther King’in hayatını kaybetmesi gerekiyor   Yeri gelmişken, “Jim Crow” 1828’de bir İngiliz komedyeni olan Thomas Rice diye bir adamın yarattığı bir karakter  Rice, yüzünü kömürle siyaha boyuyor ve aklısıra geri zekâlı, ilkel, her türlü aşağılanmaya layık bir zenciyi oynuyor   Ne yazık ki, “sanat” insanoğlunu iyiye, güzele yönlendirebildiği kadar, nefrete, bağnazlığa, önyargıya da kışkırtabiliyor  Irkçı edebiyat, sanat, müzik hatta bilim mümkün olabiliyor   Yine bir İngilizin, Sir Francis Galton isimli bir adamın önayak olduğu “eugenics” isimli bir “bilim dalı” var ki, sağlıksız ceninleri ayırıp, sağlıklı ceninler yetiştirmenin yollarını arıyor  “Eugenics” Galton’un “iyi yaşam” anlamında eski Yunanca’dan ürettiği bir kelime  Nitekim, doğumların devlet tarafından kontrol edilmesi düşüncesini ilk ortaya da atan ünlü Yunan filozofu Eflâtun  İnanması zor ama Eflâtun, yeni doğan bebeklerin yaşayıp yaşamayacaklarının yazı tura atılarak belirlenmesini istemiş  Ne ki, yetkililer parayı öyle ayarlamalıymışlar ki, bebek sağlıksızsa sonuç mutlaka ölüm çıkmalıymış  Böyle yapılırsa, sağlıksız çocuk sahiplerinin kalpleri kırılmaz ama sağlıksız kuşakların yetişmesi de önlenirmiş   Bunu duyunca, öteki Yunan şehri, Isparta, daha bir dürüst görünüyor; onlar zayıf bebekleri şehrin surlarının dışında ölüme terkederlermiş   Modern zamanlarda “eugenics”in ABD’de uygulandığı görülüyor  1907’de Indiana eyaletinde kabul edilen bir kanunla zekâ özürlü, sağır ya da körler zorla kısırlaştırılmaya başlanıyor  Benzer bir yasayı 1909’da Washington ve California eyaletleri kabul ediyor  1927’de Virginia eyaletinde zekâ özürlüler kısırlaştırılıyorlar  Yasa, Amerika’nın pek çok eyaletinde 1960’lara kadar yürürlükte kalıyor  Bir iddiaya göre sadece California’da zorla kısırlaştırılan insane sayısı 64,000  Tahmin edeceğiniz gibi “zekâ özürlülerin” ezici çoğunluğu da beyaz olmayanlar   Son zamanlarda bu eyaletlerin valileri kısırlaştırma programları için mağdurlardan aleni af dilemekteymişler ancak hiç birisi kısırlaştıran insanlara tazminat ödemek yoluna gitmemiş – zira kısırlaştırılanların tazminat talep edecek varisleri de yok   Beyaz adamın üstünlüğü fikrinin mucidi Almanlar değil, hayır  Ancak, Naziler, Germenlerin ve Germenlerin aslî nesebi olan “Aryan”ların üstün ırk olduklarına dair inançlarını öylesine bağlanmışlar ki, soykırım gibi akıl almaz bir vahşetin adeta normal kabul edildiği bir cinnet dönemi yaşanmış  Günümüz Almanyasında nazizm yasadışı  Ancak, neo-Naziler denilen bir takım grupların faaliyet gösterdikleri de bir vakıa  Neo-naziler, Alman toplumunun ulusal birlik ve beraberliğinin dağılması, ulusal-kültürün yerini çok-kültürlüğün alıyor olması gibi sorunları beyaz-olmadıklarını düşündükleri göçmenlere bağlayan tipler  Ancak, bu tiplere sadece Almanya’da değil, dünyanın başka ülkelerinde de rastlanıyor  Örneğin, Kuzey Amerika’da faaliyet gösteren Aryan Ulusları diye bir dernek var ki, defatle kapatılmasına karşın, farklı isimler altında faaliyet göstermeye devam ediyor  Eskinin naziler gibi bunların sembolleri de gamalı haç  İşin garibi, gamalı haçın Avrupa dillerindeki karşılığı olan svastika kelimesi de Sanskitçe kökenli  Hintililerin Ramayana ve Mahabharata isimli kutsal metinlerinde geçiyor  At nalı gibi, dört yapraklı yonca gibi uğur getirdiği düşünülen nesnelere svastika deniyor  Sadece Hintlilerde değil, Sümerlerde, Celtlerde ve eski Yunanda olduğu gibi Kızıl Derililerde de var  Hıristiyanlık öncesi Angle-Sakson kavimlerinin altın kupalarını süslemiş   Neredeyse evrensel bir uğur ve iyilik simge olan gamalı haçın Naziler tarafından benimsenmiş olması özellikle de Alman paganlarını üzmekteymiş  Asatru paganları ülkelerinin hıristiyanlık öncesi geçmişlerine en ufak bir göndermenin aşırı-sağcı hatta neo-nazi bir hareket olarak değerlendirilmesinden şikayetçiler  “Biz saklanırken, sahici dazlaklar sokaklarda cirit atıyorlar” demeleri bu  | 
|   | 
|  | 
|  | Aryan Kültür |  | 
|  08-16-2012 | #2 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Aryan KültürAryan mitolojisi Antik Aryanlar, Pers ve Hint Vedik kültürün kurucularıdır  Birçok isme sahip bir Tanrı'ya inanırlardı: Rig Veda, 1:164:46 Hakikat Birdir, fakat bilgeler onu birçok isimle anarlar Avrupa, Pers ve Vedik gruplara ayrılmadan önce ortak bir Hint-İran yani Aryan mitolojisine sahip olduklarına inanılır  Her ne kadar ayrıntılar bilinmese de, bazı Aryan tanrıların isimleri kayıp Hitit ve Mitanni krallıklarından bugüne ulaşan bazı metinlerde yer almaktadır  Bu konuda ana bilgi kaynakları erken dönem Farsi Avesta'sı ve Hint-Aryan Rigveda'dır  Hint-Avrupa topluluklarının dini uygulamaları, ibadetleri ve tapındıkları tanrılar arasındaki benzerlikler ortak bir Proto-Hint-Avrupa din ve mitolojisinin ipuçları olarak görülebilir  Bu hipotetik dinin Hristiyanlık öncesi Avrupa'daki dinlerin çoğunluğunun, Hindistan'daki Dharma inançlarının ve İran'daki Zerdüştlüğün atası olabileceği düşünülmüştür  Bir Proto-Hint-İran dininin tanrı isimleri yeniden yapılandırıldığında ortaya Soma, Dyaus, Mitra ve Varuna, Agni ve Tvastar gibi isimler çıkmaktadır   | 
|   | 
|  | 
|  |