Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Kitap Özetleri

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
eski, güntekin, hastalik, nuri, reşat

Reşat Nuri Güntekin - Eski Hastalik

Eski 08-16-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Reşat Nuri Güntekin - Eski Hastalik



KİTABIN ADI ESKİ HASTALIK
KİTABIN YAZARI REŞAT NURİ GÜNTEKİN
YAYIN EVİ VE ADRESİ İNKILÂP ve AKA KİTAP EVLERİ – ANKARA CADDESİ
No:95 , İSTANBUL
BASIM YILI 1982


1- KİTABIN KONUSU:
Eski Hastalık, toplum içinde bulunmak istememe ve eğer toplum içinde bulunuyorsa sessiz kalma hastalığı bulunan Züleyha’nın, İçel vilâyetinin Gölyüzü adlı bir çiftliğinde eski derebeyi torunlarından kocası Yusuf ile birlikte Taşucu vapuru ile bu çiftliğe yapılan uzun deniz seyahati, bu seyahatte ve çiftlikte geçen Yusuf ile Züleyha’nın hayatını konu edinmiştir

2- KİTABIN ÖZETİ:
Züleyha’nın çocukluğu İstanbul’da geçmişti Annesi ölmüştü Babası Ali Osman Bey askerdi
Züleyha babasını tanımaya vakit bulamamıştı Birkaç senede bir İstanbul’a uğrar, yirmi otuz gün ailesinin yanında kaldıktan sonra, tekrar kıt’asına dönerdi Yusuf ise Ali Osman Bey’in askeriydi Onunla birçok kere muharebelere katılmıştır Yusuf daha sonra belediye reisliğine kadar yükselmiştir Yusuf annesi Enise Hanım ile birlikte Gölyüzü çiftliğinde yaşamaktadır
Züleyha, Yusuf’u babası sayesinde tanımıştı Bir gün Ali Osman Bey kızına mektubunda: “İstanbul’dan hareketini bana telgrafla bildir Seni, Yenice istasyonunda beklemeye gelirim Oradan beraberce Silifke’ye gideriz Ancak Ali Osman Bey yoğun işlerinden dolayı istasyona Yusuf’u kızını Silifke’ye götürmesi için göndermişti Bu sayede Yusuf ile Züleyha Yenice istasyonunda tanışmışlardı
Züleyha, Gölyüzü çiftliğine gittikten bir süre sonra babası Ali Osman Bey de geldi Bu çiftlikte Yusuf annesi Enise Hanım ile birlikte yaşıyordu Çiftlikte geçen günler boyunca Züleyha ile Yusuf birbirlerini sevmişlerdi Enise Hanım da Züleyha’yı oğluna gelin olarak beğenmişti Oğlunun Züleyha ile evlenmesini istiyordu Nitekim, Ali Osman Bey de razı olunca Züleyha ile Yusuf müthiş bir düğünle evlenmişlerdi Çift, evlendikten sonra aralarında hep soğukluk olmuştu Zaten hasta olan Ali Osman Bey bir müddet sonra ölmüştü Züleyha iyice çöktü Yusuf karısındaki melânkolinin gittikçe arttığını gördükçe üzülüyordu Ayrıca Züleyha, Yusuf’un sık sık belediye işlerinden konuşmasından rahatsız oluyordu Yusuf’un bu belediye politikası davaları aralarını şiddetle açmıştı Züleyha kocasına karşı tenkitlerde çok sert davranıyordu Günün birinde Züleyha, Yusuf’a ayrılmalarını teklif etti Yusuf da bunu kabul edince mahkeme bir yıl sonra resmî olmak üzere ayrılmalarına karar vermişti Ama onlar hâlâ karı kocaydılar
Züleyha İstanbul’a dayısının yanına gitti Burada tanınmış tüccarlardan birinin oğlu ile tanışmıştı Bu genç ile Alemdağı’na giderken trafik kazası geçirdi Züleyha yaralı halde hastahanede yatarken gazeteler olayı resimlerle beraber isimleri de yazarak ortaya koymuştu Yaralı kadına bütün arkadaşları ziyarete geliyordu O bu durumdan sıkılıyordu Ziyarete gelenlerin hemen gitmesi için ağır hasta numaraları yapıyordu
Yusuf bu kaza olayını öğrenir öğrenmez hastahaneye gitti Ne de olsa eski karısıydı Fakat resmî olarak evliydiler Mahkemenin verdiği bir yıllık süre dolmamıştı Yusuf karısının tedavisi için hiçbir fedakârlıktan kaçınılmaması için doktorlara emirler veriyordu Züleyha’yı Gölyüzü’ne götürmek istiyordu Uzun bir deniz seyahatinin karısının sıhhati için iyi olacağını düşünüyordu Taşucu, Akdeniz kıyılarında işleyen küçük bir yük vapuru idi Yusuf bu vapurla Züleyha’yı Silifke’ye on beş günlük bir deniz yolculuğu ile götürmeyi plânlamıştı Züleyha kocasının bu isteğine razı olmuştu Ancak Züleyha’nın hastahaneden çıkmaması gerekiyordu Yusuf buna karşı çıkarak, karısını kucakladığı gibi Taşucu’na götürdü Geminin, bir bacağı takma olan ihtiyar bir kaptanı vardı Ayrıca güvertede beyaz bıyıklı, fakir kıyafetli bir ihtiyar daha bulunuyordu Bu ihtiyar, geminin hususi doktoru Emin Bey idi Züleyha bu halde bir insanın çalışmasına hayret etti Vapur, Sirkeci açıklarında bir şamandıraya bağlı idi Artık Gölyüzü’ne uzun bir deniz seyahati başlamıştı
Yusuf’un bu seyahati yapmasının asıl amacı zaten soğuk bir insan olan Züleyha’nın yeni kasabalar, yeni insanlar görmesini sağlamaktı Nitekim istedikleri yerde duruyorlar, durdukları yerleri geziyorlardı Taşucu gemisi ile Tekirdağ’dan başlamak üzere, Marmara’nın büyük küçük hemen hemen bütün iskelelerine uğradılar Marmara bittikten sonra Çanakkale Boğazı’na girilmişti Çanakkale’de muharebe yerlerini bir gün boyunca gezdiler Yusuf, Züleyha’ya Ali Osman Bey ile muharebede yaralandıkları yeri gösterdi Züleyha bunlardan etkilenmişti
Doktor Emin Bey fazla yaşlı olduğu için yolculuk ona yaramıyordu Yolculuk sırasında hastalandı ve bu hastalığın sonucunda vefat etti Züleyha onu sonradan çok sevmişti Hatta ölünce ağladı Taşucu gemisinin tayfasını Midilli, Sakız, Girit gibi adalardan gelen düşkünler oluşturuyordu Bu düşkünler geminin eğlencelerini de düzenliyorlardı Gemi artık Silifke’ye ulaşmıştı
Bu seyahat sonucunda, Yusuf Züleyha’yı hiç bu kadar konuşurken görmemişti Belki de bu deniz seyahati amacına ulaşmıştı Resmî olarak ayrılmaları için iki ay kalmasına rağmen Züleyha ile Yusuf’un arası hiç bu kadar yakın olmamıştı Yusuf ayrılmalarına rağmen Züleyha’nın hemen iyileşmesi için niçin bu deniz seyahatini yapmıştı ve resmî olarak ayrılma süreleri gelene kadar Züleyha’nın Gölyüzü’nde kalmasını istemişi Yusuf buna cevap olarak, Züleyha’ya babasının askerlikte kendisine yaptığı iyilikleri ve fedakârlıkları söyledi
Züleyha, çok sevdiği Gölyüzü’nde son günlerini yaşıyordu Züleyha’nın ayrılma vakti gelmişti Yusuf ile birlikte Mersin istasyonuna gittiler Züleyha asla unutamayacağı deniz seyahati için Yusuf’a teşekkür etti İstasyonda konuşurlarken ekspres gelmişti Züleyha büyük bir üzüntüyle Yusuf ile vedalaşarak Mersin’den ayrıldı

3- KİTABIN ANA FİKRİ:
Hayata küsmüş ve hasta olan insanları kazanmaya çalışalım Her insan gibi onların da iletişime ihtiyaçları vardır

4- KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Züleyha: Konuşmayı sevmeyen ve kalabalık bir yerde bulunmak istemeyen, iyi eğitim görmüş, kültürlü bir insandır Yusuf’un üç yıl süre boyunca karısı olmuştur
Yusuf: Her bulunduğu yerin hakim ve sahibi kesilmek isteğinde bir erkekti Sadece uşak, hizmetçiler değil, şahsiyet sahibi, belli başlı birtakım insanlar da ona itaat ederlerdi Züleyha’nın kocasıdır
Ali Osman Bey: Züleyha’nın babasıdır Birçok muharebede komutanlık yapmıştır Ailesini işinden dolayı çok az görürdü Fedakâr bir askerdir
Enise Hanım: Yusuf’un annesidir Çiftlikte sade bir hayat yaşayan, geleneklere bağlı bir kadındır

5- KİTAP HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER:
Romanda birçok kişi, olay ve yer tasvir edilmiştir Gemiyle yapılan yolculuk sırasında Yusuf ile Züleyha’nın ziyaret ettikleri yerler de anlatıldığı için bir gezi yazısı özelliği de taşımaktadır Olaylarda ayrıntılara da önem verilmiştir

6- KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:

REŞAT NURİ GÜNTEKİN (1889-1956)
Çağdaş Türk edebiyatının oluşumunun öncülerinden olan Reşat Nuri Güntekin, roman, öykü ve oyunlarında toplumun farklı kesimlerinin sorunlarını dile getirmiş; yapıtlarıyla geniş kitlelere ulaşabilmiş biridir Yarattığı etkileyici duyarlık evreniyle; toplumun moral değerlerinin gelişmesinde, yetişmekte olan yeni kuşakların duygu ve düşünce dünyalarının zenginleşmesinde yönlendirici olmuştur

Reşat Nuri, 25 Kasım 1889'da İstanbul'da doğdu Babası askerî doktor Nuri Bey'dir İlköğrenimini Çanakkale İptidai Mektebi'nde yaptı Çanakkale İdadisi'nde bir buçuk yıl okuduktan sonra, bir süre İzmir Frere'ler Okulu'na devam etti Buradan tasdikname ile ayrıldı, sınavla girdiği İstanbul Darülfünun (Üniversitesi) Edebiyat Fakültesi'nde yüksek öğrenimini tamamladı (1912) Bursa Sultanîsi'nde Fransızca öğretmenliği yaptı (1913) İstanbul Vefa ve Erenköy liselerindeki müdürlüğü sonrası (1916-1919); Kabataş, Galatasaray, İstanbul Erkek liseleriyle; Çamlıca ve Erenköy Kız liselerinde Türkçe, edebiyat, felsefe, eğitbilim, Fransızca dersleri okuttu (1919-1931) Millî Eğitim müfettişi oldu (1931-39) Bir dönem Çanakkale milletvekili seçildi (1939-43) Millî Eğitim başmüfettişliği (1947); Paris Kültür Ateşeliği ve öğrenci müfettişliği görevlerinde bulundu (1950) Ateşeliği sırasında, UNESCO'da Türkiye temsilciliği yaptı Emekli olduktan sonra (1954), İstanbul Şehir Tiyatroları'nda edebi kurul üyeliğine getirildi Kanser tedavisi için Londra'ya gitti 7 Aralık 1956'da burada öldü Karacaahmet Mezarlığı'na gömüldü

Başlıca Yapıtları:

- Yeşil Gece
- Çalıkuşu
- Damga
- Eski Hastalık
- Yaprak Dökümü
- Kavak Yelleri
- Yaban
- Kavak Yelleri

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.