Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Sözlük Ağı

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
deyimler, sözlügü

Deyimler Sözlügü ( M )

Eski 08-15-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Deyimler Sözlügü ( M )



Maaşa geçmek: Aylığa geçmek, çalıştığı yerden ücret almaya başlamak”Maaşa geçtiği günün ertesinde onu işten çıkardılar
Madalyanın ters (öteki) yüzü: Olumlu bir olay, iş ya da durumun düşünülmesi, hesaba katılması gereken olumsuz yönü
Madik atmak: Hile, düzen ve oyunla aldatmak; dolap çevirmek”Ona kolay kolay kimse madik atamaz
Mahalle karısı: Kaba, terbiyesiz, görgüsüz, kavgacı kadın
Mahalleyi ayağa kaldırmak: Bağırıp çağırarak, gürültü kopararak konu komşuyu rahatsız etmek, telâşlandırmak”Bağırıp durma öyle, mahalleyi ayağa kaldıracaksın
Mahkemelik olmak: Kavga veya anlaşmazlık sonucu mahkemeye düşmek”Bu gidişle mahkemelik olacağız galiba
Mahşer midillisi: Kısa boylu, fitneci kimse
Mahşer gibi: Çok kalabalık”Meydan mahşer gibiydi
Makaraları koyvermek: Kendini tutamayıp kahkahayla gülmeye başlamak, uzun uzun gülmek”Yüzükoyun çamura düşen arkadaşını görünce makaraları koy verdi
Makas almak: Birinin yanağını orta parmakla gösterme parmağı arasında sıkmak
Mal bulmuş mağribi gibi: Büyük bir zenginliğe kavuşmuşcasına büyük sevinç ve coşku ile
Mal etmek: 1 Bir malı hakkı olmadığı hâlde kendisininmiş gibi göstermek veya saymak 2 Bir mala, bir değer karşılığında sahip olmak”O tarlayı kendisine mal etmesine göz yummayacağım
Malın gözü: 1 Aşağılık ve düzenci kimse 2 İffetsiz 3 İyi mal
Mânâ çıkarmak: Yanlış bir yargıya varmak, bir söz ya da hareketten kendine göre bir anlam çıkarmak”Öyle alıngandı ki her sözümden bir mânâ çıkarıyordu
Mânâ vermek: Kendine göre bir yargıya varmak, yorumlamak”Senin bu davranışına bir mânâ veremiyorum
Maneviyatı bozulmak: Moral gücü sarsılmak, kendine güveni yitirmek, kendini güçsüz ve dirençsiz hissetmek”Düşmanlar, toplumumuzun önce maneviyatını bozdular
Mantar gibi yerden bitmek: Birdenbire ya da kendiliğinden ortaya çıkmak”Adamlar mantar gibi yerden bitmişlerdi, bir anda etrafımızı sarıverdiler
Maraza çıkarmak: Anlaşmazlığa yol açacak işler yapmak, kavgaya yol açmak
Martaval atmak: İnanılmayacak şeyler uydurmak, yalan söylemek”Amma da martaval atıyordu adam
Mart içeri pire dışarı: Birbirinden hoşlanmayan iki kişiden biri gelince ötekinin dışarı çıkışını anlatmak için kullanılır
Masal okumak: İnandırıcı olmayan, oyalayıcı ve avutucu sözler söylemek”Bana masal okuma, olayın gerçek yüzünü anlat
Maskara olmak: Gülünç hâllere düşmek, alay konusu olmak”Kim düşmanının maskarası olmak ister?”
Maskesi düşmek: Gerçek yüzü, kimliği, niteliği ortaya çıkmak”Nihayet maskesi düştü, herkes onun ne mal olduğunu anlayacak
Masrafa girmek: Çok para harcamak”Evi yaptılar ama çok da masrafa girdiler
Masrafı çekmek: Bir iş için gereken parayı ödemek, gideri karşılamak”Yarınki gezide bütün masrafları Ahmet çekecekmiş
Maşallahı var: Bir şey ya da kimsenin iyi durumda olduğunu anlatmak için kullanılır”Adamın maşallahı var, hiçbir yoksulu geri çevirmedi
Maşası olmak: Sakıncalı bir işte, biri tarafından araç olarak kullanılmak”İşverense işveren, onun maşası olamam ben!”
Mat etmek: 1 Satranç oyununda yenmek 2 Bir tartışmada, karşı tarafı söz söyleyemeyecek duruma getirmek”İleri sürdüğü kanıtlar ile karşısındakileri kısa zamanda mat etti
Matrak geçmek: Alay etmek, karşısındakiyle eğlenmek, dalga geçmek”İnsanlarla matrak geçmeye bayılıyorsun
Maval okumak: Tutarlı, inandırıcı olmayan, yalan sözler söylemek”Kes sesini, maval okumandan bıktım artık!”
Mayası bozuk: Karaktersiz, kötü yaradılışlı, aşağılık (kişi)”Şu mayası bozuk adamın çenesini kapayın, sesini duymak istemiyorum
Maymun iştahlı: Kararsız, hevesi çabuk geçen; bugün şunu yarın ötekini beğenen”Maymun iştahlılığı yüzünden başına olmadık işler geldi
Mekik dokumak: İki yer arasında durmadan gidip gelmek”Mağaza ile ev arasında tam elli beş yıl mekik dokumuştu rahmetli
Mendil açmak: Dilenmek
Merak etmek: 1 Kaygılanmak 2 Öğrenmek, anlamak isteği taşımak”Merak etmeye başladım, bu saate kadar gelmeliydiler
Merhabası olmak: Birisiyle selâmlaşacak kadar tanışıklığı, yakınlığı bulunmak
Merhabayı kesmek: Biriyle ilgiyi kesmek, arkadaşlığa son vermek”Onunla merhabayı keseli epey zaman olmuştu
Mesele çıkarmak: Üzüntü verecek, içinden zor çıkılacak, bir anlaşmazlığa sebep olacak bir durum oluşturmak”Haydi, bir mesele çıkarmadan çekip gidin buradan
Mesken tutmak: Yerleşmek”Yarim İstanbul`u mesken mi tuttun!”
Meteliğe kurşun atmak: Parasız pulsuz kalmak, hiç parası olmamak”Dün meteliğe kurşun atıyordu, ya bugün…”
Metelik vermemek: Değer vermemek, umursamamak, aldırış etmemek”Onun gibilere metelik vermem mi diyorsun?”
Mevki sahibi olmak: Yüksek bir görevde, bir işte önemli bir aşamada bulunmak”Mevki sahibi olmak için yıllarca çalışıp durdu
Meydana çıkmak: 1 Görünmek 2 Belli olmak 3 Yetişmek, büyümek, olmak”Korkak herif meydana çık da yüzünü görelim
Meydana gelmek: 1 Olmak, oluşmak, vücut bulmak 2 Ortaya çıkmak”Olay akşam üzeri meydana geldi diyorlar
Meydanı boş bulmak: Kendisine mâni olacak kimse bulunmadığı için aşırı davranışlarda bulunmak, bir şeyden çekinmemek”Meydanı boş bulan eşkıyalar ortalığı kasıp kavurmaya başlamışlardı
Meydan okumak: Kavga ya da yarışmaya çağırmak, korkmadığını ve çekinmediğini açıkça bildirmek”Bir an meydan okumayı içinden geçirdi, sonra bundan vazgeçti
Meydan vermemek: Olumsuz bir olay ya da durumun gerçekleşmesine imkân ve zaman vermemek, engel olmak”Onların kavga etmesine sakın meydan vermeyin çocuklar
Mezhebi geniş: Namus konusunda gerekli olan titizliği göstermeyen, kadın-erkek ilişkilerinde dini kaidelere aldırış etmeyen, iffetsizliğe meydan veren, geniş davranan
Mezar kaçkını: Çok zayıf, bitkin, güçsüz düşmüş kişi
Mırın kırın etmek: Bir isteği yerine getirmemek için çeşitli bahaneler ileri sürüp nazlanmak”Mırın kırın etmeyi bırak da yak şu sobayı
Mızıkçılık etmek: Bir oyunu ya da birlikte yapılan bir işi çeşitli bahaneler ileri sürerek bozmaya çalışmak, razı olmamak
Mide bulandırmak: 1 Kusacak bir duruma getirmek 2 Kuşkulandırmak”Çekil çabuk karşımdan, midemi bulandırıyorsun!”
Midesi bulanmak: 1 Kusacak gibi olmak 2 İğrenmek, tiksinmek 3 Kuşkulanmak”Yaptığınız iş, mide bulandırıcı bir işti!”
Mideye oturmak: Yenilen bir şeyin sindirim zorluğu vermesi
Mihenk (taşı): Birinin değerini, ahlâkını anlamaya yarayan ölçüt
Mim koymak: 1 (Bir şey) unutulmaması için işaret koymak 2 Önemli bularak üstünde durmak, dikkate almak, önemli şeyler arasında saymak”Bu ata sözüne bir mim koy, dedi öğretmenim
Minnet etmek: Boyun eğmek, yalvarmak”Ona buna minnet etmeden yaşamak istediğimi biliyorsun değil mi?”
Moda olmak: Yaygın duruma gelmek, gözde olmak, beğenilir ve arzu edilir olduğu için yapılır olmak”Saçları kısa kestirmek bu yıl moda oldu
Modası geçmek: Yaygın olmaktan çıkmak, önemini yitirmek”Bu elbisenin modası geçti artık
Mola vermek: Bir süre ara vermek; uzun süren yolculuğun, çalışmanın, yürüyüşün yorucu etkisini atmak için bir süre dinlenmek”Yarım saat sonra mola verecekler, onlara mola yerinde yetişebiliriz
Muhallebi çocuğu: Nazlı, el bebek gül bebek büyütülmüş, dayanıksız, narin kimse”Senin gibi muhallebi çocuklarıyla iş yapamam ben
Mukabelede bulunmak: Karşılık vermek
Mumla aramak: Çok istek ve özlemle aramak”O anneyi siz mumla arayacak ama bir daha bulamayacaksınız
Mum (gibi) olmak: 1 Yaramazlığı, hırçınlığı, uyumsuzluğu bırakıp yola gelmek 2 Razı olmak”Askerde onun da mum gibi olacağına eminim
Muradına ermek: Dileği gerçekleşmek, çok istediği şeye kavuşmak”İnşallah muradına erersin kızım
Mümkün mertebe: Olabildiğince, yapabildiği kadar”Zararınızı mümkün mertebe karşılama yoluna gideceğimizden emin olun lütfen
Mürekkebi kurumadan: Bir şeyin yazılmasından çok kısa bir süre sonra
Mürekkebi kurumadan bozmak: Bir kararı, sözleşmeyi, anlaşmayı yazılmasından kısa bir süre sonra bozmak
Mürekkep yalamış: Az çok öğrenim görmüş, okuyup yazmış, belli bir kültüre sahip olmuş kimse”Maval okumayı bırakın, biz de mürekkep yalamışlardan sayılırız
Mürüvvetini görmek (anne, baba için): 1 Özellikle evlâdının evlendiğini, çoluk çocuk sahibi olduğunu görmek 2 Çocuklarının sevinçli günlerini görerek mutluluk duymak”Acaba çocuklarımın mürüvvetini görecek miyim?”
Müslüman adam: Hak yemeyen, doğruluktan ayrılmayan, İslâm`ın emirlerine uyan kimse”Müslüman adam, başı daima dik olan adamdır


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.