![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Genel Bilgi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Karadeniz kıyılarındaki yüksek alanlar ormanlarla kaplıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’da Akdeniz ile Karadeniz iklimleri arasında geçiş iklimi olarak tanınan Marmara iklimi hakimdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul doğal güzelliği, zengin kültür varlıkları, ulaşım ve konaklama konusundaki gelişimi ile Türkiye’nin en önde gelen turizm merkezlerinden biri olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un yer altı zenginlikleri bakımından önemli olan ilçeleri Çatalca, Şile, Bakırköy, Kartal, Gaziosmanpaşa, Sarıyer, Beykoz, Eyüp’tür ![]() ![]() İstanbul tarih boyunca çeşitli şekillerde isimlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Byzantion, M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Roma İmparatorluğunun ikiye bölünmesinden sonra Konstantinopolis, yeniden yapılanmaya başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizans İmparatorlarından Arcadius (395-408), II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizans döneminde İstanbul her geçen gün biraz daha gelişmiş, yerleşim artmış, yapılar yoğunlaşmış, çeşitli heykellerle bezeli Hippodrom yenilenmiştir ![]() ![]() ![]() Romalıların şehirlerini dikili taşlarla ve heykellerle süsledikleri bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı döneminde şehrin görünümü, sosyal yaşantısı tamamen değişmiştir ![]() ![]() Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın Sadrazamlığı (1718-1730) sırasında, lale Devri olarak isimlendirilen dönemde, İtfaiye Teşkilatı kurulmuş, ilk matbaa açılmış ve yeni yapılanma ile İstanbul’un görünümü değişmiş, batılılaşma süreci hız kazanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’daki belli başlı tarihi eserler: İstanbul Doğu Roma, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi eserlerini bir arada toplamış bir kenttir ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Gezgin Gözüyle Topkapı Sarayı’nın Gizemli Köşesi: HAREM Erdem Yücel İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet, Topkapı Sarayı’nın yapımına Sarayburnu’ndaki Bizans’tan arta kalan kalıntılar üzerinde 1465 yılında başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı İmparatorluğu’nda padişahın evi anlamında olan Haremde padişahlar çiniler, ocaklar, çeşmelerle bezeli dairelerinde yaşamlarını sürdürmüşlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Haremde yaşayan kızların çoğu yabancı kökenli olup Darüssaade Ağası tarafından güzelliklerine göre seçilip satın alınmışlar veya bir baskında ele geçirilmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Saray’ında Harem, Babüsselâm’dan girildikten sonra ikinci avlunun (Birûn) sol yanından başlayarak üçüncü avlu (Enderun) içerisine kadar uzanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Arabalar Kapısı’ndan, yekpare demir iki kanatlı kapı ile içerisine girilen Haremin yuvarlak kemeri üzerinde, siyah zemine altın yaldızlı bir kitabe yerleştirilmiştir ![]() Güzin-i Padişahan han-ı Murad-ı âlişân Letafetiyle beridir, der behişti acip Haim-i cennet-i âlide bab-ı Sultan 996 (1588) Arabalar kapısından Haremin asıl giriş kapısına kadar uzanan, üzeri açık, ince uzun avlunun çevresinde Dolaplı Kubbe, Şadırvanlı Taşlık, Kule, Başhazinedar Ağa ile Başmuhasip Ağa’nın daireleri, Meşkhane Kapısı, Karaağalar Mescidi, Karaağalar Koğuşu, Kızlar Ağası Dairesi sıralanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Saray’ı Hareminin her bölümü ayrı ayrı gezilmelidir ![]() ![]() ![]() ![]() İşte, bunlardan bir örnek: Söylenenlere göre Mehmet isimli bir Harem ağası sevdiği, ümitsiz aşkına ortak olmuş genç bir cariye ile birlikte Dolaplı Kubbe’nin içerisinde eskilerin değişi ile sır olmuş, yani yok olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Haremde yaşayan en önemli kişilerin başında da Kızlar Ağası gelirdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı Haremi’nin tarihe geçmiş en ünlü kadınlarının başında Kösem Mahpeyker Sultan gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı tarihinin en kanlı olaylarından biri olan Alemdar olayı da yine Haremin çevresinde geçmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan I ![]() ![]() ![]() “Ruhşanım, Hamidin sana kurban ola, Cenab-ı Hallâk-ı Âlem, cal mahlûkatın hâlihidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Padişahların zevk ve sefa sürdüğü Haremin hamamında iç oğlanlar, cariyelerin oluşturduğu görünümler batılı gravürlerde de yer almıştır ![]() “Muhteşem bir saray hamamının mermer ve altın yaldızlı bronz akisleri arasında saçı sakalı ağarmış bir padişahın, gözleri nefis lezzeti ışıkları ile parlayarak cennet kaçkını huri ve gılman misali, çıplak kızlar veya oğlanlar tarafından yıkanması, altın taslar, sızma işlemeli kırmızı peştemallar, sızma veya ince işlemeli tasmaları ile sedef kakmalı âbânoz nalınlar, tepe camlarından çubuk çubuk süzülen ışıklar, ne muhteşem bir tablodur ![]() Osmanlı’da padişahların tanrısal bir niteliği olmamasına karşılık hanedanın dokunulmazlığı vardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Sözlü Tarih İstanbul’un kuruluşuna ilişkin söylence Megaralı Bizans,Kendi halkı için bir kent kurmaya niyetlenir ![]() ![]() ![]() Bizans bilicisinin söylediği yeri bulmak için hazırlıklara girişir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un Fethine ilişkin söylence ll İstanbul’un fethine ilişkin bir söylence de şudur:Fatih Padişah olunca İstanbul’un fethini görüşür devlet yetkilileriyle fakat kimse bu işe rıza göstermez ![]() ![]() ![]() Devlet ileri ileri gelenleri bu söze pek rağbet etmezlerse de Fatih inanır ![]() ![]() ![]() Savaşa devam edildiği bir esnada Fatih bir ara Akşemseddin’i davet eder ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih bu durumu görünce dönüp makmına gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() fetihten sonra Akşemseddin’e fethi nasıl bildiğini sorunca o şöyle der: -Kardeşim Hızır’la İlm-i ledünde Konstantiniyye’nin fethini istihrac etmiştik ![]() ![]() ![]() ![]() Fetihten sonra da Fatih Akşemseddin’i aratır ,bulamazlar ![]() ![]() İstanbul’da bulunduğu sürece Akşemseddin o evde oturur ![]() ![]() ![]() Eyüp Sultan’a ait söylence Söylenceye göre Peygamberimizin müjdesini duyan Emevi orduları İstanbul’u fethetmek için kuşatır fakat bir türlü fethedemez ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eyüp Sultan’ın kabrinin bulunuşuna ilişkin birçok söylence vardır ![]() ![]() Fatih İstanbul’u ferthettikten sonra Hocası Akşemseddin ile beraber Eyüp Sultan tarafına gider at üzerinde ki yolculuk bugünkü Eyüp Sultan’ın kabrinin bulunduğu yere gelince Akşemseddin: -Hünkarım bugünkü yolculuğumuz buraya kadar olsun,der ve yere iki çınar dalı sokar ![]() ![]() Sabahleyin yine aynı yere geldiklerinde Akşemseddin atından iner ve : -Hünkarım bizim çınar dalları yerlerini değiştirdi der ve yerin kazılmasını ister ![]() ![]() ![]() Ayasofya ya ilişkin Söylence İmparator Justinianus bir gece düşünde bir aziz görür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmparator,ertesi dün çağırttığı mimarın elinde düşündeki yapı resmini görünce çok şaşırır ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul fethedildiğinde Fatih "Bu kubbe Peygamberimizin tükrüğüyle yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya’nın büyük kubbesinin dört yanında birer melek resmi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Güney kapılarından soldan 10 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Kıble kapısının da Tufan’da Nuh’un kullandığı geminin tahtasında yapıldığı görülür ![]() ![]() ![]() ll ![]() Bayezid camisinin temelleri atıldığında ,Mimar Başı Bayezid’e Mihrabı nasıl yerleştirmeleri gerektiğini sorar ![]() -"Şu ayağıma bas" der Mimar başı denileni yaptığında Kabeyi görür ve Mihrabı ona göre yerleştirir ![]() Ahmed Paşa Camisine ilişkin söylence Söylenceye göre Hafız Ahmet Paşa Fatih Camii nin yanına bir cami sebil medrese ve çeşme yaptırır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rahime Sultan ve Merkez Efendi söylencesi Sümbül Efendi’nin Rahime adlı bi rkızı vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günün birinde kızıyla damadını ziyarete giden Sümbül Efendi,kapıyı açık bulur ![]() ![]() ![]() ![]() Yuşa Peygamber Söylencesi Yuşa ,Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() söylenceye göre yuşa İstanbul’da da savaşmış ama Boğaziçi’nde Sütlüce köyü yakınlarında vurulmuş,bedeni ikiye ayrılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Yuşa gömütünün başı Kudüs’e doğru iken İslamiyet’in doğuşuyla kendiliğinden Kabe’ye yönelmiştir ![]() ![]() ![]() Yuşa’nın İsrailoğuları’nın başına geçişi,savaşımı ve güneşi durdurması olayı Kitab-ı Mukaddes’te anlatılmaktadır ![]() Şeyh Yahya Söylencesi Kanuni’nin süt kardeşi olan Yahya döneminin en tanınmış müderrsilerindendir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanuni onunla hızıe arasındaki yakınlığı bildiğinden bir gün kendisini de Hızır’la görüştürmesini ister ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kıyıya çıktıklarında Yahya ,Padişah’a yanınadakinin kim olduğunu söyler ![]() ![]() ![]() ![]() Baba Haydar’a ilişkin söylence Şeyh Haydar ünlü bir Rufai şeyhidir ![]() ![]() ![]() ![]() Bir ramazan günü dergahında toplantı vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yeni Kapı Söylencesi lV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beşiktaş’a ilişkin söylence Beşiktaş bölgesi ormanlıkken Yaşka adlı bir papaz bir kilise yaptırır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Başak bir söylenceye göre Barbaros Hayrettin Paşa , Akdeniz’e çıkacağı zaman gemileri burada demir atınca ,halatları bağlamak için ,kıyıya taştan beş direk diktirir ![]() Cibali’ye ilişkin söylence İstanbul’un fethinde önsaflarda çarpışan yiğitlerden biri olan Cebe Ali Mısır sultanının şeyhidir ![]() ![]() ![]() ![]() Cebe ali orduyla İstanbul önlerine geldiğinde kendisine ekmekçibaşılığı görevi verilir ![]() ![]() Fatih gemileri karadan denize indirdiğinde Cebe Ali bu gemilere binmez Üç yüz Zeyni Fakiriyle Postlarını denize yayar,def ve küdüm eşliğinde denize açılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Unkapanı’na ilişkin söylence Sefer Dede adlı şahıs bir gün Unkapanı’nda ki bir fırına girer ve uyur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() KAYNAK :http://okuyan_2 ![]() ![]() ![]() İSTANBUL Dünyada güzeldir yeri İstanbul bir cennet şehir Mescitleri, camileri İstanbul bir cennet şehir Yedi tepe üzerinde Eyüp Sultan yatır onda Sevgisi yürekte, canda İstanbul bir cennet şehir Ayasofya, Sultan Ahmet Fatih Sultan çekmiş zahmet Allah ona vermiş rahmet İstanbul bir cennet şehir Beyazıt'ta gezin şöyle Tarih, kültür seyir eyle Gören kişi doğru söyle İstanbul bir cennet şehir Beşiktaş'ı, Eminönü Topkapı, Üsküdar yönü Çamlıca'dan görün onu İstanbul bir cennet şehir Sahabeler dolu bir yer Yatır veliler, şehitler Bağrında Yûşa Peygamber İstanbul bir cennet şehir Çobanoğlu elde kalem Peygamber'den almış selâm Hadis ile olmuş kelâm İstanbul bir cennet şehir |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Camileri ve Mescitleri 1 Abbas Ağa Cami (Beşiktaş) Beşiktaş’ta, Sinanpaşa Mahallesi’nde, Selamlık Caddesi ile Abbas Ağa Cami Sokağı’nın kavşağında yer almaktadır ![]() Bânisi Darüssade Ağası Abbas Ağa’dır (ö ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Abbas Ağa Cami, Hadikatü’l Cevâmi’ye göre 1665-1666’da inşa edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin etrafı yüksek duvarlarla kuşatılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harimde bulunan fevkani mahfil, doğuda ve batıda duvarların yarısına kadar, kuzeyde ise derinliğine gelişerek son cemaat yerinin üstünü kaplamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Harim tavanındaki ahşap işçilik dikkat çekicidir ![]() ![]() ![]() ![]() Mahfil kare kesitli ahşap sütunlara oturtulmuş, mihrap eksenindeki sütun açıklığı, eğri çizgilerden oluşan alınlıkla taçlandırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Abdi Çelebi Cami (Fatih) Fatih İlçesi’nde, Kocamustafapaşa mahallesi’nde, Müdafaimilliye Caddesi ile Marmara Caddesi’nin kesiştiği yerdedir ![]() Kanuni Dönemi ileri gelenlerinden Ruznameci Çelebi Abdullah Efendi tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() Mimar Sinan tarafından 940/1533 tarihinde inşa edilen ilk yapı dolma bir set üzerinde yükselmekte, dört fil ayağına bir kubbe oturtulmak suretiyle tasarlanmıştı ![]() ![]() ![]() Osmanlı devrinin son yıllarında bakımsız kalan cami 1993’de Süeda Hanım isimli bir hayırsever tarafından onarılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Yapının cepheleri pilastralarla bölünmüş, alt ve üst pencerelerin arasına yatay bir silme yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kapalı son cemaat yerinin üst katı kadınlar mahfili olarak değerlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Başlangıçta mescit olarak faaliyet gösteren yapının mimberini 1756’da mahmut Ağa’nın yaptırdığı bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Ağa Cami (Beyoğlu) Beyoğlu’nda İstiklâl caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dört basamakla çıkılan kâgir son cemaat yerinden bir kapıyla harime geçilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Avlusunda, aralarında ajurlu mermer şebekeler ve içbükey çeşme aynaları olan, sivri kemerli sütunların oluşturduğu çokgen planlı bir şadırvan bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Ağalar Cami (Eminönü) Bugün Topkapı Sarayı olarak adlandırılan Saray-ı Cedîd’in üçüncü avlusunda bulunan Ağalar Cami, Hasoda’nın yanındadır ![]() R ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() II ![]() ![]() ![]() ![]() Ağalar Cami, dikdörtgen planlı, enlemesine uzanan bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ağalar camisi’nin yanında bugün okuma salonu olan mescidin duvarları çinilerle kaplanmıştır ![]() ![]() Ahi Çelebi Cami (Eminönü) Eminönü’nde, Haliç kıyısında, Zindan Hanı’nın batısında ve Yoğurtçular Sokağı ile Değirmen Sokağı’nın kesiştiği köşede yer almaktadır ![]() Caminin inşa kitabesi bulunmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahi Çelebi Camii, Kanlıfırın Mescidi ve Yemişçiler Camii adlarıyla da anılmaktadır ![]() ![]() ![]() yanmış; ilki 1539, ikincisi ise 1653’tedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Evliya Çelebi’nin ünlü rüyası: 1040 yılı Muharremi’nin aşura gecesi (19 Ağustos 1630), İstanbul’daki evinde bir ara dalıveren Evliya Çelebi, eskilerin deyimiyle “beyne’n-nevm ve’l-yakaza”, yani uykuyla uyanıklık arasında bir rüya görür ![]() ![]() ![]() ![]() Aldığı cevap heyecan vericidir: “Aşere-i Mübeşşere’den okçuların pîri Sa’d ibni Ebi Vakkas!” Peki, camiyi nura boğan cemaat? Okçular pîrinin anlattığına göre, ön saftakiler peygamberlerin, arka saftakiler evliyanın ruhlarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sa’d ibni Ebu Vakkas, Evliya’nın “Yâ sultanım, bu cemaatin bu camide cem’ olmalarının aslı nedir?” sorusunu da şöyle cevaplandırır: “Azak câniblerinde cüyûş-ı muvahhidînden Tatar-ı sabâ-reftâr askeri muzdaribü’l-hâl olmağla Hazret’in himâyesinde olan bu İslambol’a gelüp andan Tatar Han’a imdâda gideriz; şimdi Hazret-i Risâlet dahi İmam Hasan ve İmam Hüseyin ve on iki imamlar ve bizden gayri Aşere-i Mübeşşere ile gelüp sabah namâzının sünnetin eda idüp sana kamet eyle diyü işaret buyururlar; sen dahi savt-ı a’lâ ile ikamet-i tekbîr idüp ba’de’s-selâm Ayetü’l-kürsî’yi tilâvet eyle, Bilâl Sübhanallah desin, sen Elhamdülillah, Bilâl Allahü ekber desin, sen âmin âmin de ![]() “Seyahat ya Resulallah!” Tam o sırada camiin kapısında bir nur şimşek gibi çakar ve her yer “nûrün alâ nûr” olur ![]() ![]() ![]() “Esselâmü aleyküm yâ ümmetî!” Camidekiler hep bir ağızdan selâmı alırlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamber sünneti kılıp selâm verdikten sonra sağ eliyle dizine vurarak Evliya’ya “İkamet eyle!” buyurur ![]() ![]() ![]() ![]() “Âşık-ı sâdıkın ve ümmet-i müştâkın Evliya kulun şefaat rica eder!” Ve ardından Evliya’ya döner: “Mübarek dest-i şeriflerini bûs eyle!” Evliya büyük bir heyecan içindedir; ağlayarak Peygamber’in elini öper ve “şefaat” diyecek yerde, “Seyahat ve Resulallah!” deyiverir ![]() Bu dil sürçmesi Resulullah’ın çok hoşuna gitmiştir; tebessüm ederek: “Şefaat ettim, sıhhat ve selâmetle seyahat eyle! Fâtiha!” buyurur ![]() Ruhlar Fâtiha okuduktan sonra, Evliya Çelebi hepsinin ellerini bir bir öpmeye başlar ![]() ![]() kemiksizmiş gibi yumuşacıktır ![]() ![]() ![]() Ebubekir’in eli kavun, Ömer’inki anber, Osman’ınki menekşe, Ali’ninki yasemin, Hasan’ınki karanfil, Hüseyin’inki beyaz gül ![]() Evliya camideki bütün ruhların ellerini öptükten sonra Hz ![]() herkes yüksek sesle “seb’al-mesânî”yi okur ve “Esselâmü aleyküm eyâ ihvânûn” diyerek camiden çıkar; sahabeler de Evliya’ya hayır dualar ederek onu takip ederler ![]() Ebi Vakkas durur ve belinden sadağını çıkarıp Evliya Çelebi’nin beline kuşattıktan sonra şu öğütleri verir: “Yürü sehm ü kavs ile gazâ eyle ve Allah’ın hıfz-ı emânında ol ve müjde olsun sana bu meclisde ne kadar ervâh ile görüşüp dest-i şerîflerin bûs itdinse cümlesini ziyaret itmek müyesser olup seyyâh-ı âlem ve ferîd-i âdem olursun ![]() Bu öğütleri verdikten sonra Sa’d ibni Ebi Vakkas da Ahi Çelebi Camii’nden çıkıp gider ![]() “Önce bizim İstanbulcuğumuzu yaz!” Derin bir inşirah ve büyük bir mutluluk içinde uyanan Evliya Çelebi, abdest alıp fecir namazını kıldıktan sonra Kasımpaşa’ya gider ve rüya tabircisi İbrahim Efendi’ye güzel rüyasını en ufak ayrıntıyı bile kaçırmadan anlatır ![]() ![]() Kasımpaşa Mevlevihanesi şeyhi Abdullah Dede’nin tabirini de merak eder ve huzuruna varır ![]() Dede’nin tabiri daha gönül ferahlatıcıdır: “On iki imamın ellerini öpmüşsün, dünyada azim sahibi ve başarılı olacaksın! Aşere-i Mübeşşere’nin ellerini öpmüşsün, cennete gireceksin! Çâr-yâr-ı güzînin ellerini öpmüşsün, dünyada bütün padişahların dostu olacak, sohbetlerinde bulunacaksın ![]() görüp mübarek ellerini öpmüş, hayır dualarını almışsın, iki dünyada saadete ereceksin ![]() Sa’d Vakkas’ın nasihati üzere önce bizim İstanbulcuğumuzu yazmaya başla, yürü işin rast gele, el fâtiha!” Caminin bilinmeyen vakfiyesi953/1546 tarihli İstanbul Vakıfları Tahrir Defteri’nde özet olarak verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cami, tuğladan dört sivri kemer üzerine oturtulmuş, oldukça basık tek kubbelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahmed Ağa Cami (Üsküdar) Bağlarbaşı’ndan Selimiye Üsküdar yönüne giden Tunusbağı Caddesi üzerinde, Karacaahmet Türbesi’nin karşısında, Karacaahmet Mezarlığı’na bitişiktir ![]() Caminin kuzeybatı köşesinde, imam odası ile pencere arasında on dört satırlık manzum kitabe yapının, üzengi ağalarından Rodoslu Hacı Hafız Ahmed Ağa tarafından ahşap olarak yaptırıldığını, daha sonra da oğlu Tophane Müşiri Fethi Ahmed Paşa tarafından 1272/1857’de yeniden inşa ettirildiğini belgelemektedir ![]() Yapı kâgir ve ahşap çatılıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuzeydoğu köşesinde yer alan minaresinin dikdörtgen kesitli kaidesi yapı kitlesinin içerisine dahildir ![]() ![]() Ali Kethüda Cami (Sarıyer) Sarıyer'de Yenimahalle caddesi üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kıble doğrultusunda gelişmiş, derinliğine dikdörtgen bir alana yayılan yapı, kâgir duvarlı ve ahşap çatı ile örtülüdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harimin tavanı, boydan boya, ince ve kalın çıtalarla yapılmış, sivri uçlarında iç içe geçen baklava şekilleriyle düzenlenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuzeybatı köşesindeki minarenin, yapı kitlesi içine gömülü kaidesinin kuzey yüzünde, diğer pencerelerle aynı boyutta üst üste iki sağır pencere vardır ![]() ![]() ![]() Ali Paşa Cami (Eminönü) Beyazıt’da, Fuat Paşa Caddesi ile Mercan Caddesi’nin kavşağında, İstanbul Üniversitesi Merkez Binası bahçesinin güneydoğu kapısının karşısında yer almaktadır ![]() Yapı Ağa Mescidi ve Yakup Ağa Cami olarak de tanınmaktadır ![]() ![]() Yapının mimarı İtalyan Boriori’dir ![]() ![]() ![]() Eklektik üsluptaki bu yapı, altındaki dükkanları, köşesindeki sebili ve sekizgen prizma biçimindeki kitlesi ile dikkat çekicidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caninin yapıldığı arazinin konumu nedeniyle, ana eksende olmayan son cemaat yeri Fuat Paşa Caddesi’ne bakan giriş cephesi üzerindeki yarım altıgen planlı ve her kenarında dilimli kemerlere sahip bir pencere ile aydınlatılan bir çıkma bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cami, iç süslemesinin bugünkü sadeliğine karşın, dıştan çok hareketli bir görünüme sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() Dükkanlar ve sebilin yer aldığı zemin kat ile caminin bulunduğu birinci katın arası, küçük konsollardan oluşan bir kuşakla belirtilmiştir ![]() ![]() Arakiyeci (Takkeci) İbrahim Ağa Cami (Zeytinburnu) Topkapı’da, sur dışında, eski Edirne yolu üzerindedir ![]() ![]() Kitabesinde de belirtildiği gibi, camiyi yaptıran İbrahim Çavuş’tur ve inşa tarihi 1000/1591-92’dir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cami, 1236/1830’da onarım görmüştür ![]() ![]() Cami 1,15 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Takkeci İbrahim Ağa Camisi’nin ünü ise, içerisindeki çinilerden dolayıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin mermer minberi, şebekeli korkuluğu, kafesli yanlıkları ve sade silmeleri ile devrinin güzel ve nisbetli bir eseridir ![]() ![]() ![]() Caminin avlusunun kıble tarafındaki kapının sağına bitişik üstü açık bir sebil, su kuyusu ve haznesi ayrıca da bir mektep binası bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin doğusunda Takkeci Cami Sokağı’nın öbür tarafında, köşe başında İbrahim Ağa’nın diğer sebili ve kendisi ile oğlunun kabirleri bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arap Cami (Beyoğlu) Tersane Caddesi, Galata Mahkemesi Sokağı’nda ve Haliç’in Galata yakasındaki en büyük camidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arap Cami, III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arap Camisi’nin büyük ölçüdeki onarımı 1285/1868’de II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arap Cami dikdörtgen planlı ve gotik üslupta bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Asariye Cami (Beşiktaş) Beşiktaş’ta Yıldız Mahallesi’nde Asariye Caddesi ile Asariye Çıkmazı’nın kesiştikleri köşede yer almaktadır ![]() Aynı yerde daha eski tarihli bir caminin bulunduğu bilinmekle birlikte, kaynaklarda söz konusu yapının inşa tarihi ve yaptıranı hakkında farklı görüşler yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Daire planlı ve kâgir olan yapıya, geç dönem özelliği olarak, dış görünüşüne egemen olan ve kuzeybatı köşesinde dikdörtgen bir çıkma yapan ahşap hünkâr kasrı eklenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eteğinde geniş bir silmenin dolaştığı kubbenin iç yüzeyi kartonpiyer tekniğinde yapılmış, ampir üslubunda süsleme grupları ile bezenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin kuzeybatı köşesinde, hünkâr kasrı çıkmasının altındaki kapıdan, hünkâr kasrının zemin kat sofasına girilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin kuzeydoğu köşesinde kesme taş minarenin kare kaidesi gövdeye kadar yükselmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Aşçıbaşı Cami (Eyüp) Eyüp, Nişancı Mustafapaşa Mahallesi’nde Aşhane Sokağı ile Aşçıbaşı Cami Sokağı’nın kesiştiği köşede yer almaktadır ![]() Ayvansarayî’ye göre, yapıyı yaptıranın Aşçıbaşı Mehmed Ağa olduğu ve mihrabın önünde gömülüdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dıştan dikdörtgen çıkıntı yapan mihrap, içten derin yarım yuvarlak bir niş şeklinde düzenlenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cami hariminin kuzeybatı köşesinde dışa taşkın bir minare yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin doğu tarafında sokak köşesinde, uygun bir biçimde yer alan çevre duvarı üzerindeki mermer kaplamalı çeşme son yıllarda yapılmıştır ![]() ![]() Atik Ali Paşa Cami (Fatih) Atik Ali paşa’nın “Zincirlikuyu, Karagümrük, vasat Ali Paşa” camileri de denilen cami, Atikali semtinde Fevzi Paşa caddesinde’sindeki set üstündedir ![]() ![]() ![]() Caminin yapılış tarihi bilinmemekle birlikte, II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı bir çok kez onarım görmüştür ![]() ![]() ![]() Cami iki sıra kesme taş,üç sıra tuğla ile inşa edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atik İbrahim Paşa Cami (Eminönü) (Çandarlı İbrahim Paşa Cami) Eminönü İlçesi’nde, Mercan Ağa Mahallesi’nde, Uzunçarşı Caddesi ile Fincancılar Yokuşu’nun kavşağında yer almaktadır ![]() ![]() ![]() Çandarlı İbrahim Paşa Camisi’nin, cümle kapısı üzerinde bulunan kitabeden öğrenildiğine göre, inşaatı 898/1492’de başlamış ve 900/1494’te bitirilmiştir ![]() ![]() ![]() Plan olarak enlemesine dikdörtgen biçiminde, kesme taştan, çatılı ve bir minarelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atik Mustafa Paşa Cami (Fatih) İçerisinde sahabeden Hazret-i Câbir’in kabrinin bulunduğu inancıyla Câbir Cami olarak da adlandırılan bu tarihi yapı aslı eski bir Bizans kilisesidir ![]() ![]() Eski bir kilise olan bina, 1490 yılında Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un Bizans dönemine ait eski eserlerine ait toplu bir eser yazan Patrik Konstantinos, Fransızcası 1846’da yayımlanan (Rumca ilk baskı 1824, 2 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un fethinde kilisenin ne durumda olduğu bilinmemekle birlikte Fatih vakfiyelerinde adı geçen Ayaleharna Mahallesi’nin Blaherna olması olası görülmüş ve buradaki Çokalica Manastırı’nın adı Çuhalica olarak açıklanarak, bunun Meryem’in elbisesi ile bağlantılı olduğu sonucuna varılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kilisenin, II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin apsisinin sağ tarafındaki hücre, bir türbe şekline sokularak, buraya konulmuş olan ta’lik hatla yazılı bir levhada buranın Hazret-i Câbir’in kabri olduğu bildirilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atik Mustafa Paşa Cami olan bu kilise, Bizans dini mimarisinde kapalı haç planlı yapılar gurubunun, köşe duvarlı tipindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kiliselerde bulunan ve mutlaka olması gereken narteks (giriş holü) burada yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin dışında bulunan, yekpare mermerden oyulmuş bir vaftiz teknesi 1922’de Arkeoloji Müzesi’ne taşınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayazma Cami (Üsküdar) Üsküdar`da, Salacak`la Şemsipaşa semtleri arasında, Kızkulesi`nin karşısında ve Marmara`ya hakim bir tepe üzerindedir ![]() Cami, 1760-1761 yıllarında Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı Müzesi arşivinde bulunan 5446 numaralı ve 1172/1758-59 tarihli belgeden caminin yerinde daha önce Ayazma Sarayı ve Bahçesi’nin bulunduğu anlaşılmaktadır ![]() ![]() Camiye vakıf olarak bir hamam ile birçok dükkan ve han yaptırılmış, ayrıca cami, hamam ve avluya bitişik çeşmeye Bulgurlu’dan su getirilmiştir ![]() ![]() Geniş bir avlunun ortasına yerleştirilen caminin son cemaat yerine yarım daire düzeninde on basamaklı merdivenle çıkılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayazma Cami Avrupa sanat üslubunun etkisinde kalınan bir dönemde yapılmış olmakla birlikte, büyük kemerler içindeki pencereler, Türk klasik mimarisi özelliğini taşımaktadır ![]() ![]() Ayazma Caminin müştemilatından olan sıbyan mektebi, hamam ve muvakkıthane yıkılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Geniş avluyu çevreleyen duvarın bir köşesinde mermerden büyük bir çeşme vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Ayazma Cami, Türk mimarisinde artık yabancı üslubun hâkim olduğu bir dönemin örneği olmakla birlikte, normal ölçüleri aşan yüksekliği ve yapıldığı yerin topografik durumu ile bunu bir kat daha arttıran gösterişli bir görünüme sahiptir ![]() ![]() Aziziye Cami (Beşiktaş) Maçka, Taşlık’ta Vişnezade Mahallesi’nde Abdülaziz (1861-1876) tarafından yapımına başlanmış, ancak bitirilememiştir ![]() Projesine göre Abdülaziz bu camiyi Maçka’nın Dolmabahçe üzerindeki hâkim bir noktasında dört minareli olarak yaptırılmak istenmiş, mimar olarak da Sarkis Balyan düşünülmüştü ![]() Yaptırdığı bütün büyük yapılarda şehrin kuzey tarafını tercih eden Abdülaziz, inşaatı başlatmadan önce cami giderleri için, günümüzde de Akaretler olarak anılan sıra evleri yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() Cumhuriyet döneminde bu temeller üzerinde Taşlık Gazinosu inşa edilmiş, 1980’li yıllarda ise Swissotel-Bosphorus oteli inşa edilmiştir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Camileri ve Mescitleri 2 Sultanahmet Camisi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() İstanbul’daki en büyük yapı komplekslerinden biri olan külliye, cami, medrese, hünkâr kasrı, arasta, dükkanlar, hamam, çeşme, sebil, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarethaneden meydana gelmekteydi ![]() ![]() İçindeki 21043 adet çini kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin ibadet mekânını örten kubbesi yaklaşık 34 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Külliyenin bir diğer yapısı Hünkar Kasrı’dır ![]() ![]() ![]() ![]() Külliyenin kuzeydoğu köşesinde türbe yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sokollu Mehmet Paşa Yokuşu üzerinde bulunan darüşşifa ve imaret in bir bölümü Marmara Üniversitesi ve Sultanahmet teknik Lisesi tarafından kullanılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süleymaniye Camisi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’da başka herhangi bir camide rastlayamayacağımız yapı topluluğunun avlusuna mermer üç katlı muhteşem bir kapıdan girilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yaklaşık 3500 m2’lik bir alana yayılan cami 59x58 m2’lik bir ölçüsü olup, içerisi 238 pencere ile aydınlatılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süleymaniye Camisi ile ilgili diğer bazı camilerde olduğu gibi bir takım öyküler yıllardır anlatıla gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir başka söylentiye göre; Süleymaniye Camisi yapılırken birkaç çocuk minareye bakar ve yanındakilere: “Görüyor musunuz, minare eğri” der ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Camideki 138 parça pencereyi yapan da İbrahim Usta’dır ![]() ![]() ![]() Süleymaniye Camisinin yapımının uzaması, yaşı bir hayli ilerlemiş olan Kanuni’yi, caminin açılışını göremeyeceği konusunda endişelendiriyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rüstem Paşa Cami (Eminönü) ![]() ![]() Cami merkezi plânlı olup, alt kısmına mahzenler, depolar ve dükkanlar yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Dikdörtgen plânlı caminin merkez kubbesi kemerlerle dört fil ayağına ve sütunlara oturtulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin avlusu bir tavanla örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Yeni Cami (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yarım yüzyıldan fazla (59 yıl) Sultan IV ![]() ![]() ![]() Yapı topluluğu cami, sıbyan mektebi, sebil, çeşme, hünkar kasrı ve türbeden oluşmaktaydı ![]() ![]() Caminin etrafındaki yolların genişlemesi nedeni ile dış avlusu ortadan kaldırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Osmanlı mimarisinin bir biblo kadar güzel olan bu eserinin çatısından içeriye sular sızmakta ve perişan haldedir ![]() Yeni Cami külliyesinden Mısır Çarşısı yanında Turhan Hatice Sultan’ın türbesi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Turhan Hatice Sultan türbesinin sağına Sultan III ![]() ![]() ![]() Bugünkü İş Bankası’nın sol tarafında bulunan geniş saçaklı, mermer işçiliği ve bezemesiyle dikkati çeken sebil, II ![]() ![]() Firuz Ağa Cami (Eminönü) Divanyolu’nda, Adliyeden Sultanahmet’e inen yolun sağında bulunan Firuz Ağa Cami, Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Tek kubbeli küçük camilerin tipik bir örneği ve Bursa üslubunun basit bir karışımı olan Cami, kare planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Son cemaat yerinin derinliği 4 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Firuz Ağa Camisi’nin tek şerefeli minaresi sol tarafta olup, gövdeye geçen pabuç kısmı son derece kısa ve baklavalıdır ![]() ![]() ![]() Firua Ağa’nın türbesi günümüzde yoktur ![]() ![]() ![]() Beyazıt Cami (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Caminin mimarı olarak Mimar Kemaleddin ve Mimar Hayreddin’in isimleri üzerinde durulmuşsa da sonradan bulunan bir belgeye dayanılarak mimarının Yakup Şah bin Sultan Şah olduğu ileri sürülmüştür ![]() ![]() ![]() Hadikatü’l-Cevami Beyazıt Camisi için şu bilgileri vermektedir: “Der- beyan-ı Camii Sultan Beyazıd-i Hanı-ı Veli ![]() Sultan Beyazıd Hazretlerinin Camii Şerifi birer şerefeli, iki minareyle bina olunup, sonra imaret ve tabhane ve mektep ve dahi sonra medrese bina edip müderrisliğini Devleti Aliyye’ de şeyhülislam olanlara şart eylemiştir ![]() ![]() Vakad vakael ibtidâ bi’l-binâi fî evâhiri zi’l-hicce li-seneti sitte ve tısa mie 906 ![]() ![]() Yapı topluluğu cami, imarethane, sıbyan mektebi, tabhaneler, medrese, hamam, kervansaray ve türbelerden oluşmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbadet mekânı büyük bir kubbe ve ona bitişik iki yarım kubbe ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin birer şerefeli minareleri tabhaneye bitişik olup, diğer camilerden ayrı özelliğidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin şadırvanı Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() Külliyenin imarethane ve kervansarayının bugüne ulaşan kısmı Beyazıt Devlet Kütüphanesi tarafından kullanılmaktadır ve caminin solunda yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beyazıd Camisinin mihrap tarafındaki küçük hazirede 1512’de Yavuz Sultan selim’in yaptırdığı Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beyazıd Camisi 1797-1870-1940 ve 1958 yıllarında onarım görmüştür ![]() ![]() Şebsafa Hatun Cami (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Merdivenle çıkılan caminin giriş kapısı üzerinde Şeyhülislam S ![]() ![]() ![]() ![]() “ Şehzade Hazreti Sultan Mehmed Maderi Fatma altıncı kadın Şebsafa Fahrünisa Yaptı bir cami mahalli lâyıkında biriyâ Etti zuhrü âhret makbul olan ruzu ceza” ![]() Kubbe kasnağında 16, duvarlardaki 13 pencere ile ibadet mekânı aydınlatılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nuru Osmaniye Cami (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nuruosmaniye Camisi’nin en büyük özelliği batı mimarisinin etkisiyle yapılmış ilk camilerden oluşudur ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı topluluğu; cami , medrese, imaret, kütüphane, türbe, çeşme, sebil ve muvakkithaneden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İki taraftan geniş merdivenlerle çıkılan caminin giriş kapısı üzerinde Hattat Eğrikapılı Rasim’in yazdığı bir kitabe yerleştirilmiştir ![]() ![]() Caminin ibadet mekânını örten kubbesi, klasik Türk mimarisinde görülen uygulamalardan ayrı olarak, payeler yerine duvarlar üzerine oturtulmuş ve ağırlık buraya verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Taş alemli ikişer şerefeli iki minaresi vardır ![]() ![]() Kütüphanenin sağında III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zeynep Sultan Cami (Eminönü) Alemdar Caddesi üzerinde Gülhane Parkı karşısında yer alan Zeynep Sultan Camisi’ni Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zeynep Sultan Camisi de XVIII ![]() ![]() ![]() Zeynep Sultan Camisi sıbyan mektebi, medrese, meşruta evler ile hazirenin bulunduğu bir avlu içerisindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Minare, caminin batısında olup, kürsü ve pabuç kısımları kesme taştan, gövdesi tuğladan tek şerefelidir ![]() ![]() ![]() Caminin batısında, 1967 yılında yenilenen meşruta evlerinin yanı başındaki sıbyan mektebi ve önünde de haziresi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Zeynep Sultan Camisi uzun süre harap bir durumda kalmış, 1917’de onarılmıştır ![]() ![]() Mahmut Paşa Cami (Eminönü) Eminönü İlçesi’nde, Nuruosmaniye Külliyesi’nin kuzeydoğusunda yer alan Mahmut Paşa Cami ve külliyesi, fetih sonrasının ilk büyük vezir külliyesi olup, Fatih külliyesinden sonra XV ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı, cami, türbe, hamam, han, medrese, imaret ve sıbyan mektebinden oluşmaktaydı ![]() ![]() ![]() Cami, tabhaneli ya da zaviyeli cami denilen erken dönem Osmanlı camileri tipinde yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’ un en eski han ve hamamları olan Mahmud Paşa Hamamı ve Kürkçü Han ise caminin kuzeyinde yer alırlar ![]() ![]() ![]() Avlusundaki çeşme ve sebil Darüssade Ağası Mustafa Ağa tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() Laleli Cami (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Adını yakınındaki Laleli Baba Türbesi veya Laleli Çeşmeden alan külliye, cami, imaret, çeşme, sebil, türbe, han, medrese, muvakkithaneden oluşmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cami barok üslupla yapılmış olsa da daha çok klasik üslubun özelliklerini taşımaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin dış avlu cümle kapısı 1957-1958 yılında yol genişletme çalışmaları sırasında geriye çekilmiş ve caddeye ek dükkanlar yapılarak bodrum onarılmıştır ![]() ![]() Külliyenin hanı, Fethi Bey Caddesi üzerinde, caminin kuzey yönündedir ve hala çarşı olarak kullanılır ![]() ![]() ![]() ![]() Külliyenin türbeleri ve sebili, Ordu Caddesi üzerinde Aksaray yönündeki köşesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kalenderhane Cami (Eminönü) Vezneciler’de, 16 Mart Şehitleri Caddesi’nde ve Bozdoğan su kemerlerine bitişiktir ![]() ![]() ![]() Bizans dönemindeki adı kesin olarak bilinmemekle birlikte, Akataliptos İsa’ya ithaf edildiği sanılmaktadır ![]() ![]() Bugünkü yapının aslı, Latin istilası sırasında Katolik İtalyanlara tahsis edilmiş bir XII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Duvarları taş ve tuğla karışımı olan caminin bir büyük ve bir küçük olmak üzere iki kubbesi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() Küçük Ayasofya Cami (Eminönü) Cankurtaran ile Kadırga arasında, Küçük Ayasofya Caddesi’nin sonundadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Küçük Ayasofya Camisi 30x34 boyutlarında bir alanı kaplamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin cümle kapısı beyaz-pembe mermerdendir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mihrabı mermerden beş kenarlı ve sadedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapıdan ayrı ve caminin sağında bulunan minare sekiz kenarlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Şehzade Cami (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Bu yap topluluğu, cami, imaret, tabhane, medreseler ve mekteplarden oluşmaktadır ![]() ![]() Cami kare planlı olup, üstü yarım küre şeklinde bir büyük kubbe ve bunun etrafında dört yarım kubbeyle örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Hünkâr mahfili harimin solunda sütunlar üzerindedir ![]() ![]() ![]() Camiye üç ayrı kapıdan girilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Külliyede, haziresinde beş tane, dış avlu duvarlarında dörtgen biçiminde bir tane olmak üzere toplam altı türbe vardır ![]() ![]() Sokullu Mehmet Paşa Cami (Eminönü) Kadırga, Su Terazisi Sokakta bulunan cami, II ![]() ![]() ![]() ![]() Dış avlusu olmayan caminin iç avlusuna kuzey kapısından merdivenlerle girilir ![]() ![]() ![]() ![]() Cami, dikdörtgene yakın plânlıdır ![]() ![]() ![]() Caminin ana mekânı 13 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin kesme taştan minaresi, sağ taraftadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin haziresinde Sokullu Mehmet Paşa’nın iki torunu gömülüdür ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Medreseleri ![]() ![]() ![]() İslâm dininin “Utlubül-ilme minel mehdi ilel lahd” beşikten mezara kadar anlamındaki bu sözüne uyularak medreselerin yapımı camileri yaptıranlar için aynı zamanda da dini bir görev olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anadolu’da Osmanlılar zamanında ilk medrese Orhan Gazi (1288–1359) tarafından İznik’te kurulmuştur ![]() ![]() ![]() Hoca Sadedin Efendi’nin Tacüd-Tevarih isimli eserinden öğrenildiğine göre de Bursa’nın fethinden sonra Orhan Gazi Hisar içerisindeki bir kiliseyi medrese haline getirmiş ve ona çeşitli vakıflar tahsis etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk dönemindeki medreseler arasında Edirne’deki Üç Şerefeli Camisi’nin medresesi de bu yöndeki önemli bir kültür merkezi idi ![]() İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet (1444–1446; 1451–1481) yeni medreseler yapılıncaya karda şehirdeki sekiz kiliseyi öğretim müessesesi haline getirmiştir ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet Ayasofya’da yaptırdığı ilk medreseden sonra kendi ismini taşıyan camisinin kuzey ve güneyine iki sıra halinde sekiz binadan meydana gelen Semaniye Medreselerini yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Semaniye Medreselerinde mantık, fıkıh, kelam ve tefsir gibi dini bilimlerin yanı sıra matematik, geometri, astronomi ve tıp da okutulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı hükümdarları ve devletin önde gelen kişileri yaptırmış oldukları camilerin yanına medreseler de eklemişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese planları incelendiğinde buradaki hücrelerin dizilişi, dershane ile olan bağlantılarının çeşitlilik gösterdiği de görülmektedir ![]() ![]() ![]() Ayasofya Medresesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Sultanahmet Meydanı’nda bulunan Ayasofya Medresesi Fatih Sultan Mehmet’in (1444–1446; 1451–1481) Ayasofya’yı camiye çevirdikten sonra kuzeyine bir de medrese yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() Ayasofya çevresindeki bu yapılar 1493 yılına ait eski bir Alman tasvirinde görülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya Medresesi dış narteksten avluya açılan yan kapı ile Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ünlü Osmanlı âlimlerinden Ali Kuşçu, Fatih Sultan Mehmed’in Uzun Hasan üzerine yaptığı sefere katılmış, dönüşünde de burada müderrislik yapmıştır ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet, Fatih Külliyesi’ni yaptırıp, Semaniye Medresesi’ni 1471’de yapı topluluğuna ekledikten sonra bütün öğrenimi burada toplamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkinci Ayasofya Medresesi ayrı ayrı avlular etrafında on beş hücreli, bir büyük yedi hücre ve bir de küçük bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya Medresesi Dârü’l-Hıl’atü’Aliyye Medresesi olarak 1924 yılına kadar kullanılmış, 1934 yılında da yıktırılmıştır ![]() Ayasofya Müzesi’nin 1982–1983 yıllarındaki onarımı sırasında temelleri tamamen toprak altında kalan bu medresenin kazısı Y ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan Ahmet Medresesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Bu yapı topluluğunun bir bölümünü oluşturan Darü’l-Hadis Medresesi külliyenin kuzeydoğusunda, türbenin yakınında yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese hücrelerinin çoğunda dışarıya ve revaklara açılan pencereleri bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese 1924 yılına kadar faaliyetini sürdürmüş, 1935 yılında onarılmış ve avlusu camlı bir çatı ile örtülmüştür ![]() ![]() Sokullu Mehmet Paşa Medresesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Sultanahmet’te, Şehit Mehmet Paşa Yokuşu, Suterazisi Sokağı’nda bulunan Sokullu Mehmet Paşa Camisi, Sokullu Mehmet Paşa (1506–1579) tarafından 1571 yılında yaptırılmıştır ![]() ![]() Medrese caminin avlusunda yer almakta olup, U şeklinde bir plan düzenine sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dershanenin duvarlarında dikdörtgen söveli, ikişer pencere bulunmakta olup, üzeri kubbe ile örtülüdür ![]() ![]() Beyazıt Medresesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese yapımından kısa bir süre sonra 1509 depreminde zarar görmüş, büyük bir bölümü yıkılmış, ardından onarılmıştır ![]() ![]() ![]() Medrese 1911–1915 yılları arasında harap bir durumda kalmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese ilk yapıldığı yıllarda önündeki meydandan taş bir duvarla ayrılıyordu ve meydana açılan klasik üslupta bir kapısı vardı ![]() ![]() ![]() Kesme taştan yapılmış olan medrese 44 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin giriş kapısı sivri kemerli büyük bir eyvan içerisindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süleymaniye Medreseleri (Eminönü) ![]() ![]() Külliyenin medreseleri Evvel, Sani, Salis, Rabi, Darü’l-Hadis ve Tıp Medresesi’nden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süleymaniye Medresesinin yapımı ile birlikte o zamana kadar devrin ünlü kültür yuvarlarından Fatih Medreseleri ikinci planda kalmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı topluluğunun meyilli bir arazide oturtulması için arazinin meyline uydurularak medreselere en üst kottan girilmiş ve bu kota dershaneler yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süleymaniye Medreseleri kesme taştan, avlu etrafında sıralanmış medrese hücreleri ile dershaneden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Darü’l-Hadis Medresesi külliyenin cami mihrabının karşısında yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tıp Medresesi yapı topluluğuna 1552 yılında eklenmiş olup, Darü’l-Hadis ve Salis medreselerinin arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() Cafer Ağa Medresesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Cafer Ağa Medresesi Osmanlı mimarisindeki bağımsız medreseler grubundan bir örnektir ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese düzgün kesme köfeki taşından yapılmıştır ![]() ![]() Medresenin asıl girişi Soğukkuyu Sokağı’nın, Soğukkuyu Çıkmazı’ndadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin uzun ekseninde, kuzey-güney doğrultusunda avluya giriş arazi konumundan ötürü dershane ile hücrelerin doğu kanadı arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Giriş cephesine biri kapı üzerinde, diğer ikisi de yanlarda olmak üzere üç kitabe yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() Medrese avlusunun ortasında bir kuyu ile mermer bir su haznesi bulunmaktadır ![]() ![]() Cedid Mehmet Efendi Medresesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cedid Mehmet Efendi Medresesi’nin kitabesi bulunmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Cedid Mehmet Efendi Sultanahmed ![]() Zemînî harabca, cereyân-ı havâya müsâ’id değil ise de, nufûz-ı ziyâya müsâ’idce 12 odası ve harab bir dershâne ile muhtâc-ı tathîr ve kûfi vüs’atde bir havli ve şadırvan ve bir de kuyusu mevcûd olup, abdesthâne, gusûlhâne, çamaşırhânesi ta’mîr olunduğundan kâfidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müderrisleri: Ders-î âmmdan Kastamonulu Mustafa Âsım Efendi Ders-î âmmdan Filibeli Ahmed Cevded Efendi …… ![]() Boş olub, biraz ta’mir edilir ise, talebe ikamet eder ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese İstanbul Vakıflar Baş Müdürlüğü’nün mülkiyetinde olup, 4 Nisan 1984 yılında Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu ile yapılan protokol ve Bakanlar Kurulu’nun 8 Mayıs 1983 gün ve 6506 Sayılı Kararı ile on yıllığına kuruma tahsis edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese kesme taştan avlulu plan tipindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde medrese Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’nun yönetiminde Osmanlı kültürünü yansıtan İstanbul El Sanatları Çarşısı olarak hizmet vermektedir ![]() Hacı Beşir Ağa Medresesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Alemdar Mahallesi, Alay Köşkü Caddesi, Hükümet Konağı Sokağı ve Hacı Beşir Tekkesi Sokağı’nın sınırladığı alanda bulunan Hacı Beşir Ağa Külliyesi, cami, sıbyan mektebi, medrese, kütüphane, tekke, sebil ve iki çeşmeden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese kesme taş ve tuğladan yapılmış olup, caminin minare kaidesinin yanında yer almaktadır ![]() ![]() ![]() Dikdörtgen planlı medresenin avlusu batıda Hacı Beşir Tekkesi Sokağı boyunca devam eden dayanak duvarları ve diğer üç yönde de sivri kemerli revaklarla çevrilidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rüstem Paşa Medresesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Cağaloğlu’nda Rüstem Paşa ile Hoca Hanı sokaklarının kesiştiği yerde bulunmaktadır ![]() ![]() Medrese Haliç’e doğru eğimli bir arazide olup, kuzeyi dayanak duvarları ile desteklenmiş bir teras üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kesme köfeki taşı ve tuğladan yapılan medrese Mimar Sinan’ın eseridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İç mekân dışarıya açılan pencerelerin yanı sıra kemerli nişlerle hareketlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin kuzeydoğu ve kuzeybatı köşelerinde derinliklere yerleştirilmiş iki eyvan vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin güney köşesi diğerlerinden farklı olan bir üst örtü düzenine sahiptir ![]() ![]() ![]() Medrese değişik zamanlarda onarılmış ve bu yüzden de bazı yerlerine ilaveler yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Medresesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Çarşıkapı’da Divan Yolu Caddesi üzerinde bulunan Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Külliyesi’ni Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı topluluğu Darül Hadis Medresesi, dershane-mescit, sıbyan mektebi, sebil, dükkânlar ve hazireden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dershane-mescit çift sıralı pencerelerle aydınlatılmış olup, alt sıradaki pencereler köfeki taşından sivri hafifletme kemerli dikdörtgen sövelidir ![]() ![]() ![]() Dershane-mescidin karşısındaki avluda medrese odaları U şeklinde sıralanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin avlu kapısının yanına revak cephesinin üst köşesine de bir kuş köşkü yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı topluluğu Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1960 yılında restore edilmiştir ![]() ![]() Sinan Paşa Medresesi (Eminönü) ![]() ![]() Külliye simetrik olmayan bir plan düzenine göre avlu içerisinde yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese Klasik Osmanlı üslubunda yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin iç avlusunda sekizgen planlı bir şadırvan bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin batısında bulunan dershane-mescit Erken Osmanlı mimarisini anımsatacak biçimde ters T planı göstermektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şehzade Mehmet Medresesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Medrese kesme köfeki taşından yapılmış olup, yapı topluluğunun dış avlu kuzey duvarını oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul medreseleri arasında üst düzey eğitim veren bir kurum olup, zamanla harap olmuş, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilmiştir ![]() ![]() Seyyid Hasan Paşa Medresesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Beyazıt Vezneciler’de, Kimyager Derviş Sokağı üzerinde bulunan bu medrese Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese fevkâni olarak kesme köfeki taşı ve tuğladan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dershane kısmı konsolların yardımı ile zemin katın üzerine oturtulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cafer Paşa Medresesi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Merkez Mahallesi’nde Kalenderhane Caddesi ile Kızıl Değirmen Sokağı’nın birleştiği yerde bulunan medrese, dergâh ve türbeden meydana gelen yapı topluluğunu XVI ![]() ![]() ![]() Medrese on oda ve bir de dershaneden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı topluluğu Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1975 yılında restore edilmiştir ![]() ![]() Fatih (Eyüp Sultan Cami Medresesi) Medresesi (Eyüp) ![]() ![]() ![]() Ekrem Hakkı Ayverdi bu medrese odalarının on altı tane olduğunu belirtmiştir ![]() ![]() ![]() Medrese cami ile birlikte 1766 depreminde zarar görmüş, 1798 yılında cami yenilenmişse de medrese odaları tamamen ortadan kaldırılmış ve bugün avluya dönüştürülmüştür ![]() Küçük Emir Efendi 1528 yılında ölümüne kadar bu medresede ders vermiştir ![]() İsmihan Sultan (Yazılı Medrese, Sokullu Mehmet Paşa Medresesi) Medresesi (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, Cami-i Kebir Caddesi’nde Sokullu Mehmet Paşa Türbesi’nin karşısında bulunan bu medrese kitabesinden öğrenildiğine göre, Yavuz Sultan Selim’in (1512–1520) kızı İsmihan Sultan tarafından 1568 yılında Mimar Sinan’a yaptırılmıştır ![]() Medresenin avlu kapısı üzerinde üç satır halinde Arapça bir kitabe bulunmaktadır: “Hazret’üs-Sultan bint-i Han Selim Ehl-i Hayrât alâ vü ceh’ül-umum ![]() Medresenin 12 mısralı tarih beyti: “Kâle târihen nihadi behâ İnhâ dar’üd-tahsil-i ulum 976 (1568) ![]() Medrese hücrelerine açılan kapısında kitabe bulunmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin dershanesi hücrelere göre daha yüksek olup, üzeri kurşun kaplı bir kubbe ile örtülüdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dershane-mescit Sokullu Mehmet Paşa’nın eşi İsmihan Sultan adına yaptırılmış olup, önünde tek kubbeli küçük bir revakı bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1957 yılında onarılmıştır ![]() Zal Mahmut Paşa Medresesi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Defterdar Caddesi ile Zal Paşa Caddesi arasında bulunan Zal Mahmut Paşa Külliyesi’ni Kanuni Sultan Süleyman’ın (1520–1566) sadrazamı Zal Mahmut Paşa ile karısı Yavuz Sultan Selim’in (1566–1574) kızı Şah Sultan tarafından cami, medrese, türbe ve çeşmeden oluşan bir külliye olarak yaptırılmıştır ![]() ![]() Yapı topluluğunun bölümlerinden biri olan bu medresenin, Mimar Sinan’ın eserlerinin listesini veren Tuhfetü’l Mimarin’de ismi geçmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese arazi eğiminden ötürü kuzey doğu yönünde, caminin yan sahnının aşağı kotunda kalmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin üst katındaki avlusu merdivenle aşağı kottaki avluya bağlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese külliye ile birlikte Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1960 yılında onarılmıştır ![]() Behram Kethüda Medresesi (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesinde Mahpeyker Kösem Sultan’ın kethüdası olan Behram Kethüda’nın yaptırmış olduğu medresenin ismine kaynaklarda rastlanmakla beraber, Eyüp’teki yeri ve yapım tarihi bilinmemektedir ![]() ![]() Cezeri Kasım Paşa Medresesi (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, Çömlekçiler civarında, Zal Paşa Caddesi ile Akar Çeşme Sokağı’nın bulunduğu yerdeki Cezerizade Kasım Paşa’nın 1515’te yaptırmış olduğu camisinin avlusunda bulunan medrese günümüze gelememiştir ![]() ![]() ![]() Defterdar Nazlı Mahmut Efendi Medresesi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi Çömlekçiler semtinde, Defterdar Caddesi’nde bulunan 1541 yılında yapılmış Defterdar Camisi’nin yanındaki medrese günümüze gelememiştir ![]() “Ahşap medrese, mütevelli reyi ile evli olanlara oda oda kiraya verilmiştir ![]() Bu medresenin yanındaki sıbyan mektebi ile birlikte 1766 yılında yıkıldığı sanılmaktadır ![]() Kazasker Arif Efendi Medresesi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Yusuf Muhlis Paşa Caddesi ile Ruznameci Çıkmazı’nın birleştiği yerde bulunan bu medrese günümüze gelememiştir ![]() ![]() Kazasker Abdülbaki Arif Efendi, Selanik, Bursa ve Mısır Mollası olmuş, 1700 tarihinde de İstanbul Kadılığı’na getirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin mimari yapısı hakkında kaynaklarda herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır ![]() Taşköprüzade Medresesi (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesinde, Taşköprüzade İsameddin Ahmet Efendi’ninm yaptırmış olduğu bu medresenin Eyüp’teki yeri ve yapım tarihi bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() Kangırılı Mustafa Efendi Medresesi (Eyüp) İstanbul, Eyüp ilçesi, Nişanca’da Nişancı Mustafa Paşa Caddesi ile Davut Ağa Caddesi’nin birleştiği yerde bulunan bu medrese ile ilgili kaynaklarda herhangi bir bilgiye rastlanmamaktadır ![]() ![]() “Banisi Şeyhülislâm Minkârizade Yahya Efendi’nin damadı Anadolu’dan mazulen vefat eden Kangırılı (Çankırı) Mustafa Efendi’dir ![]() ![]() Medreseyi Damat Mustafa Rasih Efendi yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() Medrese L şeklinde bir plan düzeninde olup, üzeri kubbelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gazenfer Ağa Medresesi (Fatih) ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese türbe ve sebilden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() Medrese 1782 yangınında harap olmuş, çeşitli zamanlarda onarılmış, son olarak da 1943–1944 yıllarında onarılmış ve günümüze iyi bir şekilde gelebilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dershanenin içerisinde karşılıklı birer niş iki yan duvara yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() Gazanfer Ağa Medresesi 1943–1944 onarımından sonra Belediye Müzesi olarak kullanılmıştır ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa Medresesi (Fatih) ![]() ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa, Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa Osmanlı İmparatorluğu’nun zayıfladığı ve gerilemeye başladığı zor döneminde sadrazamlık yapmıştır ![]() ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa Medreseyi 1697–1702 yıllarında devam eden sadareti sırasında yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin yuvarlak kemerli girişinin yanında 1739 yılında eklenmiş Şeyhülislâm Mustafa Efendi Çeşmesi ile altında dört dükkân bulunan sıbyan mektebi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Kitabe: Lillâhi darun benahu Lil ilmi sardun mücedded Nizâmu ikdil meani Fi ısrı hayrın muarded Hayfu tefada yakinen Annalgana imâ suyed Fâzet simahu münibin Hüsnü’l mesâi tezevved Tarih-i tekmil-ia kad Alhâ tamamen bimuhrad Şedel Hüseynu vezirân Lil ilmi dâran veceddet ![]() Giriş kapısından külliyenin ortasında şadırvan bulunan oldukça geniş bir avluya girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese hücreleri dershane-mescit ile kütüphane arasında kalan alanda, avluyu U şeklinde çevrelemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese hücrelerinin önünde baklava başlıklı, yuvarlak kemerlerle birbirine bağlanmış, üzerleri kubbeli bir revak bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin dershane-mescidi üç taraftan yirmi iki mermer sütunun çevrelediği bir revakla görkemli bir konumdadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kitabe: Kad bena hâzihil buk’at-ül mübâreket-ül hasenete fid devlet-i Sultan Mustafa Han veziri-ül âzam Hüseyin Paşa fi seneti İsnâ aşere ve miete ve elf ![]() ![]() ![]() Dershane kesme köfeki taşından olup, her kenarı 4 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese avlusunun sağında dershane karşısında iki katlı kütüphane bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Külliyenin ön cephesinde bulunan sıbyan mektebine dış cephedeki dükkânların arasında bulunan yuvarlak kemerli bir kapıdan küçük bir girişe, oradan da merdivenle çıkılmaktadır ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa Külliyesi 1966 yılı onarımından sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün “Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müzesi” haline getirilmiştir ![]() Fatih Medresesi (Fatih) ![]() Caminin iki yanında sıralanan medreselere “Sahn-i Seman” isimleri verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet, caminin kuzey ve güneyine iki sıra halinde sekizer yapıdan meydana getirdiği Semaniye Medreselerinde sekiz ayrı müderrisin ders okutmasına karar vermiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kesme köfeki taşı ve tuğladan yapılmış olan bu medreselerin her biri on dokuzar hücre ve bir de dershane mescitten meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medreselerin ortak özelliği ortalarında revaklı birer avlularının bulunmasıdır ![]() ![]() ![]() Fatih Külliyesini oluşturan medreseler 1766 depreminde cami ve diğer yapılarla birlikte zarar görmüşse de kısa süre içerisinde yeniden onarılmışlardır ![]() ![]() ![]() Feyzullah Efendi Medresesi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Macar Kardeşler Caddesi ile Feyzullah Efendi Sokağı’nın kesiştiği noktada bulunan bu medrese, kitabesinden öğrenildiğine göre; Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Bunlardan mektep 1912 yılında Macar Kardeşler Caddesi’nin genişletilmesi sırasında ortadan kaldırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin önünden geçen yolun genişletilmesinden sonra medresenin kitaplık olarak kullanılan dershanesi ana cadde üzerinde kalmış, medrese avlusunun güneydoğu yönündeki sınırları taş babalar ve aralarına yerleştirilen demir parmaklıklarla belirtilmiştir ![]() Osmanlı Klasik dönem medrese mimarisini yansıtan bu yapı Lale Devri’nin özelliklerini de taşımaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dikdörtgen planlı olan medresenin avlusunun kuzeydoğusuna dershane-mescit ile kitaplık, güneydoğu ve güneybatı kenarlarına da L şeklinde on medrese hücresi yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Kitaplık ve dershane bölümleri ortak bir ana mekânın iki yanına yerleştirilmiş ve böylece Osmanlı mimarisinde çok ender görülen bir plan tipi ortaya çıkarılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Millet Kütüphanesi olarak kullanılmaktadır ![]() ![]() ![]() Sultan Selim Medresesi (Halıcılar Medresesi) (Fatih) İstanbul Fatih ilçesi, Vatan Caddesi ile Oğuz Han Caddesi’nin kesiştiği noktada bulunan bu medrese Kanuni Sultan Süleyman (1520–1566) tarafından, babası Yavuz Sultan Selim (1512–1520) anısına yaptırılmıştır ![]() Medresenin bulunduğu alan çevre düzenlemeleri ve önünde açılan Vatan Caddesi nedeni ile çukurda kalmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese kesme köfeki taşından ve yer yer tuğladan yapılmış olup, bir duvar içerisine alınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin dershanesi güneybatı yönünde olup, avlunun simetrik ekseninden yana kaydırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese 1914 yılından sonra çevresindeki yangından zarar görmüş, 1918’de aşhane olarak kullanılmış ve aynı yıl yeni bir yangınla da harap olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bayram Paşa Medresesi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Haseki’de Haseki Külliyesi’nin yanında yer alan bu medrese, sıbyan mektebi, dergâh, türbe, sebil, çeşme ve dükkânlarla birlikte Veziriazam Bayram Paşa tarafından 1634–1635 yıllarında yaptırılmıştır ![]() ![]() Medrese XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapılar kesme köfeki taşından yapılmış, yer yer de moloz taş ve mermerler kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Haseki Sultan Medresesi (Fatih) İstanbul Fatih ilçesi, Haseki semtinde, Kanuni Sultan Süleyman’ın eşi Hürrem Sultan’ın Mimar Sinan’a 1538–1551 yıllarında yaptırmış olduğu külliyesi, cami, medrese, imaret, darüşşifa ve sıbyan mektebinden meydana gelmektedir ![]() ![]() Caminin karşısında yer alan medrese, kare avluyu çeviren revakların arkasındaki odalardan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin yan tarafındaki hücreler arasına karşılıklı iki dar mekân yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() Medresenin giriş tarafında hücreler bulunmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Haseki Külliyesi ile birlikte medrese de çeşitli yangın ve depremlerden zarar görmüş ve onarılmıştır ![]() ![]() ![]() Mihrimah Sultan Medresesi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Hatice Sultan Mahallesi’nde Edirnekapı surlarından girişteki Fevzi Paşa Caddesi üzerinde bulunan Mihrimah Sultan Külliyesi, Kanuni Sultan Süleyman (1520–1566) döneminde kızı Mihrimah Sultan tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmış olup, cami, sıbyan mektebi, çifte hamam, çarşı ve medreseden meydana gelmiştir ![]() Yapı topluluğunun bir bölümünü oluşturan medrese caminin iç avlusunun güneybatı ve kuzeydoğu kenarında on dokuz hücre ve iki küçük eyvandan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kesme köfeki taşı ve tuğla hatıllı medrese odalarının önüne yuvarlak kemerlerle birbirine bağlanmış bir revak yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese doğal afetlerden zarar görmüş ve kısmen de özelliğini yitirmiştir ![]() ![]() Şeyhülislâm Esat Efendi Medresesi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Çarşamba Semtinde Manyasizâde ve İsmail Ağa caddelerinin kesiştiği noktada bulunan bu medreseyi Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese dikdörtgen planlı olup, yine dikdörtgen planlı avlunun üç yönünü çeviren revakların arkasındaki hücrelerden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese Osmanlı mimarisinde Klasik ve Barok mimari arasındaki geçiş döneminde yapılmış olmasına rağmen, klasik dönemin mimari üslubu daha etkindir ![]() ![]() Kaynaklardan 1869 yılında işlerliğini koruyan medresenin 1914 yılında harap olduğu ve 1918 yılında Fatih yangınında zarar gören ailelere tahsis edildiği anlaşılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Cedid Abdürrahim Efendi Medresesi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Darüşşafaka Caddesi ile Yeşil Sarıklı Sokağı’nın kesiştiği noktada bulunan bu medreseyi Rumeli Kazaskeri olan Cedid Abdürrahim Efendi 1747 yılında yaptırmıştır ![]() ![]() Osmanlı medreselerinde bir külliyeye bağlı olmayan tek medrese tipinde olan bu yapı Barok dönemde yapılmış olmasına rağmen yapı üslubu Klasik dönem özelliklerini taşımaktadır ![]() ![]() Dikdörtgen planlı, köfeki taşından yapılmış olan medrese avlusuna Darüşşafaka Caddesi’ndeki mermer söveli, basık kemerli bir kapıdan girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese 1976 yılında onarılmış ve bu onarım sırasında özgünlüğünden oldukça uzaklaşmıştır ![]() ![]() Cedit Ali Paşa Medresesi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Karakümrük’te Hasan Fehmi Paşa Caddesi üzerinde bulunan bu medreseyi Kanuni Sultan Süleyman (1520–1566) dönemi sadrazamlarından Semiz Ali Paşa yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese 1729 Balat yangınından ve 1894 depreminden zarar görmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese mimari yönden Süleymaniye Evvel ve Sani, Sultan Selim ve Cafer Ağa medreselerine benzerlik göstermektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dershanenin batısındaki ilk hücre ile köşe hücre arasında bir de eyvan bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese 1960 yılında onarılmış, hücreler içerisindeki ocaklı kısımlar kapatılmış ve bodruma inmek üzere merdivenler yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Şemsi Paşa Medresesi (Üsküdar) ![]() Şemsi Ahmet Paşa, Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı topluluğunun avlusunun kuzeybatı yönüne medrese hücreleri bir şerit gibi yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde medrese hücrelerine revakların kenarından ve ortasında bir de sütun bulunan bir kapıdan girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin dershane-mescidi hücrelerin ortasında, yapı topluluğunun da kuzeybatısındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şemsi Paşa Külliyesi ile birlikte medrese de 1894 depreminde hasar görmüş ve İstanbul Vakıflar Başmüdürlüğü Y ![]() ![]() ![]() Mihrimah Sultan Medresesi (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() Kaynaklardan öğrenildiğine göre medresenin yapımından sonra devrin ünlü müderrislerinden İmamzade Mehmet Efendi burada ders vermiştir ![]() ![]() ![]() Mihrimah Sultan Camisi’nin kuzey yönünde yer alan medrese kesme köfeki taşından yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese avlu girişinin karşısına gelen mekâna kare planlı dershane yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Medrese Cumhuriyetin ilk yıllarında Çocuk Dispanseri ve Ruh Sağlığı binası olarak kullanılmıştır ![]() ![]() Rumi Mehmet Paşa Medresesi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesinde, Şemsi Paşa Camisi’nin üst tarafında, Marmara Denizi ile Boğaz’a hâkim bir tepe üzerinde bulunan Rum Mehmet Paşa Camisi, medrese, hamamı ve imaretten meydana gelen yapı topluluğunun bir bölümünü oluşturan medrese, külliye ile birlikte 1471–1472 yıllarında yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() Hüseyin Ayvansarayi’nin Hadikatü’l Cevami isimli eserinden medresenin 1770 yılına kadar harap durumda olduğu öğrenilmektedir ![]() ![]() Rum Mehmet Paşa, Fatih Sultan Mehmet (1444–1446/1451–1481) devri Sadrazamlarından olup, Osmanlı saray okulu olan Enderun’dan yetişmiştir ![]() ![]() ![]() Medrese bugünkü Eşref Saat Sokağı (Medrese Sokağı) üzerinde bulunuyordu ![]() ![]() Ahmediye Medresesi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Ahmediye Semtinde Gündoğumu Caddesi ile Esvapçı Sokağı’nın birleştiği köşede meyilli bir arazi üzerindeki bu medrese, Tershane Kethüdası Eminzâde Hacı Ahmet Ağa tarafından 1721–1722 tarihinde yaptırılan cami, kütüphane, türbe, sebil ve çeşmelerin bir bölümünü oluşturmaktadır ![]() ![]() Yapı topluluğunun medresesi güneyde L şeklinde bir plan göstermektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin dershanesi Gündoğumu Caddesi’ne açılan ve aynı zamanda Tekke Kapısı denilen giriş kapısının üzerine fevkâni olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dershane-mescit Mahmut Raci Efendi tarafından 1724 tarihinde Rıfai tekkesi haline getirilmiş, sonradan terk edilmiştir ![]() ![]() ![]() Medrese odaları, Hilâl-i Ahmer'in sonra da Kızılay'ın imareti haline getirilmiş ve 1965 yılına kadar Üsküdar’daki yoksul halka yemek dağıtılmıştır ![]() Çinili Medrese (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Murat Reis Mahallesi’nde, Çinili Semtinde Çavuşdere Caddesi ile Çinili Mescit Sokağı’nın birleştiği köşede olan Çinili Külliyesi, Sultan İbrahim’in (1640–1648) döneminde Kösem Valide Sultan tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() Çinili Medresesi caminin kuzeydoğusunda, avlunun köşesinde bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Medrese avlunun güney duvarına bitişik olup, yüksek bir kaide üzerinde yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Medresenin altı odasının dikdörtgen söveli kapı ve pencereleri bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Gülfem Sultan Medresesi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi Gülfem Hatun Mahallesi’nde bulunan Gülfem Hatun Camisi’nin yanında bulunan ve günümüze gelemeyen bu medrese XVI ![]() ![]() Gülfem Hatun Kanuni Sultan Süleyman’ın (1520–1566) cariyelerinden, sonra da kadınlarından olup, Üsküdar’da kendi adına bir cami yaptırmıştır ![]() ![]() Gülfem Hatun Camisi’nin yanında medrese, türbe ve sıbyan mektebi bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Beşiktaş Medreseleri (Beşiktaş) İstanbul Beşiktaş ilçesinde XVI ![]() ![]() ![]() Yahya Efendi Medresesi (Beşiktaş) Yahya Efendi Medresesi, Şeyh Yahya Efendi dergâhı içerisindeki geniş bir alanda bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1869 yılında düzenlenmiş olan medreseler listesinde bu medresenin ismine rastlanmayışı medresenin bu tarihten önce yıkıldığına işaret etmektedir ![]() Hayrettin Paşa Medresesi (Beşiktaş) Beşiktaş’ta Barbaros Hayrettin Paşa’nın 1552’de yaptırdığı medresenin yanında mescit, kütüphane, aşhane, sıbyan mektebi, darül kura ve türbe bulunuyordu ![]() Barbaros Hayrettin Paşa’nın vakfiyesinden medresenin on iki hücreli olduğu anlaşılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sinan Paşa Medresesi (Beşiktaş) İstanbul ili Beşiktaş ilçesi, Barbaros Bulvarı ile Beşiktaş Caddesi’nin birleştiği yerde Barbaros anıtının karşısında bulunan Sinan Paşa Medresesini, Sadrazam Rüstem Paşa’nın kardeşi Kaptan-ı Derya Sinan Paşa cami, çifte hamam ile birlikte yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() Sinan Paşa Camisi’nin avlusunda bulunan medrese hücreleri özgünlüğünü koruyamamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kaynaklardan medresenin 1557 yılında öğrenime açıldığı, 1869 yılında 31 öğrencisinin bulunduğu 1914’te de kadro dışı bırakıldığı öğrenilmektedir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#7 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Türbeleri Ayasofya Türbeleri (Eminönü) Ayasofya Müzesi’nin avlusunda beş Osmanlı padişahının türbesi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin basık kemerli kapısı üzerinde, çini üzerine kartuşlar içerisine alınmış iki beyitli bir kitabe bulunmaktadır: “Rıhlet etti Hazret-i Sultan Selim Ana rahmet ide Rabbü’l-Âlemin Geçti evlâd-ı kiramıyla o Şah Rahmetü’İlahi aleyhim cemain Yaptılar bir türbe-i cennet misal Dense lâyık kasr-ı Firdevs-i berin Hatif-i Kutsi dedi tarihini Türbe-i Sultan Selim pâk-i din 984 ![]() Bu türbe iç düzenlemesi itibarı ile Kanuni Sultan Süleyman Türbesi’ne benzeyen Mimar Sinan’ın ilginç yapılarından bir örnektir ![]() ![]() ![]() ![]() Geniş saçaklı, üç kemerli revakın ardından girişteki iki büyük çini pano dikkati çekmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisi zeminden 4 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde 41 sanduka bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() Ayasofya haziresindeki Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin dışı mermer kaplı, altıgen planlı olup, üzeri iç ve dış olmak üzere iki kubbe ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisindeki duvarlar sekilerden itibaren 4 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin abanoz ağacından yapılmış kapısı Türk ağaç işçiliğinin güzel örnekleri arasındadır ![]() ![]() Türbede çeşitli ölçülerde 50 sanduka bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin yanında Sultan III ![]() ![]() III ![]() Ayasofya haziresinde bulunan Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin önünde üç kemerli bir revak bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisi muntazam sekizgen bir plan göstermekte olup, sekiz mermer sütun, sekiz büyük kemerle birbirine bağlanarak pandantifli iç kubbeye dayanak sağlamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisinde ve dışında çeşitli yerlere yerleştirilmiş kitabe ve yazılar bulunmaktadır ![]() “Ruh-ı pak-i Hazreti Sultan Mehmed Han içun-farz-ı ayn oldu şam u seher her salihe daima firdevs-i a’ladâ meşam canına İrişe Gülizar-ı kutsiden muattar rayiha-azm-i Firdevs ettiğine hükmüya tarihtir ![]() ![]() Bunun yaı sıra türbenin dışta batı cephesine, alt pencere ile orta sıradaki pencerelerin arasındaki yüzeye üç satır halinde, her mısraı ayrı bir kartuş içerisine alınmış uzun bir kitabe yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan İbrahim ve Sultan I ![]() Ayasofya’nın Bizans Çağı’na tarihlenen vaftizhanesi fetihten sonra bir süre camiye dönüştürülen yapının kandillerinin yanmasını sağlayan yağhane olarak kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() Sultan İbrahim’in 1648 yılında ölümünden sonra O da Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() Vaftizhane ile Ayasofya arasında küçük bir iç avlu bulunmaktadır ![]() ![]() Bu vaftizhane ve sonra türbeye dönüştürülen bölüm, ana yapının güneybatı köşesinde, kare planlı ve anıtsal bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Vaftizhanenin batısında kalan narteks bölümü üzeri çapraz tonozlu üç bölüm halindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin üzeri çokgen bir kasnak üzerine oturan kubbe ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Hüsrev-i Cennet-mekân hakan-ı Firdevs-i aşiyan Daver-i Cemşid ferdray-ı hurşid i’tila Yani Sultan Ahmed ol Şah-ı Süleyman kadr kim Şahlar olurlar idi dergehine çehresa Gördü kim bu alem-i fani değil Cay-i karar Can atıp firdevse kıldı azm-i aklim-i beka Şahbaz ruh-ı paki arşa pervaz eyledi Oldu cism-i pakine bu merkad-i ca dilguşa Habgahın adın kıl ya Rab o şah-ı adilin Cennet-i a’lada lutfunla müyesser kıl lika Türbe-i ulyasının ihtimamına tarihdir Türbe-i Sultan Ahmed evc-i ı’lliyyin ola 1028 (1619) ![]() Türbenin ahşap kapı kanatları üç bölüm halindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe İstanbul Türbeler Müdürlüğü’nün yönetiminde olup, müze olarak düzenlenmiş ve ziyarete açılmıştır ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() Türbe sebil, muvakkithane ve hazireden meydana gelmiş olup, bunun bir kenarında bulunan Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() “Fevz ve şevketle muammer eylesin Şehriyar-ı asrî Hay Müsteân Zâtı eslâf-ı selâtine onun Hayrla hayru’l-halefdir bî-gümân Vâlidî Mahmûd Han’ın kabrine Türbe inşa kıldı ol Şah-cihan Öyle âlî türbe kim Cennet gibi Dâima olmuş makam-ı kudsiyan Fatiha İhlâs okundukça Hudâ Rûh-ı Han-ı Mahmud’u kılsın şadümân Ziver’â tarihim oldu cevherîn Türbe-i Mahmud Han kasr-ı Cinan / 1255” İkinci kapı üzerindeki kitabede ise; Menba‘-ı mâ’i’l-hayât ma‘dele’t-şâh-ı cihân Hazret-i Abdülmecid Hân sâye-i Rabb-i Celîl Hayr-ı cârîsi o şâhın meşreb-i pâkîzesi olmuş Su gibi olmuş revân bulsa seza ecr-i cezîl Vâlid-i zî-şânın rûh-ı şerîfi içün o Şeh Eyledi ihyâ bu mevkî‘den sebîl-i bî-adîl Rûh-ı Mahmûd Hân garîk-i rahmet olsa var yeri Türbesi firdevs olup oldu sebîli selsebîl Ya ilâhî teşne-gan etdikce bunda nûş-ı âb Rûh-ı Hân-ı Mahmûd’u kıl seyrâb-ı in‘âm-ı cemîl Cevher-i târihime su verdi Ziver-i feyz-i cûd Buldu kevser ruh-ı Han-ı Mahmud içün zîbâ-sebil / 1256 ![]() ![]() ![]() ![]() Mezarlık alanına giriş anıtsal bir kapı görünümündedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sekizgen planlı olan türbenin yan yüzeyleri kenarlarından biraz içeriye çekilmiş, plasterlerle hareketlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bütünüyle mermer kaplı olan cephenin tasarım ve uygulama düzeni madeni parmaklıklarda ve sebilim alemlerinde de görülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde on sekiz sanduka bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe’ye girişteki uzun koridorun iki yanında bulunan odalardan sol taraftaki Nevfidan Türbesi olarak isimlendirilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisinde beyaz renk egemen olup, yalnızca bezeme olarak kubbe içerisinde alçı kasetli dekorasyon dikkati çekmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe, Türbeler Müdürlüğü’nün yönetiminde olup, içerisindeki eşyaların büyük bir kısmı envanterlenerek Türbeler Müdürlüğü deposuna kaldırılmıştır ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe kompleksinin önünde bulunan Sebil caddeye taşmış olup, avlunun iki ana giriş kapısının ortasında bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Sebilin iki yanındaki odalara avludan girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe Klasik Osmanlı türbe mimarisi formunda, köfeki taşından sekizgen planlı olup, her kenarı 5 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Giriş kısmındaki geniş saçaklı holün orijinali günümüze gelememiş, burası XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin dış cephesinde yeşil ve somakilere de yer verilmiş ve böylece Osmanlı türbe mimarisindeki sadelikten kısmen uzaklaşılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe İstanbul Türbeler Müzesi Müdürlüğü’nün yönetiminde olup, içerisindeki Kuran-ı Kerim, Lihye-i Saadet, şamdanlar, rahleler, levhalar ve kandiller müze deposuna kaldırılmıştır ![]() Sultan II ![]() ![]() Kanuni Sultan Süleyman Türbesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanuni Sultan Süleyman’ın (1520–1566) öldüğü Zigetvar’da bir makam türbesi yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanuni Sultan Süleyman’ın İstanbul’daki türbesini oğlu Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin sekizgen gövdesinin üzerinde iki renkli mermerlerle örülmüş geniş bir sivri kemer içerisinde üçlü pencere gurupları bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin giriş revakı üç kemerlidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kubbe kalem işleri ile bezenmiş, altın yaldızlı madalyonlar da dikkati çekmektedir ![]() ![]() Türbede Kanuni’den başka II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() İstanbul Eminönü ilçesi, Laleli’de Ordu Caddesi üzerinde bulunan bu türbe Sultan III ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mermer kaplı ongen planlı tek kubbeli, barok üsluptaki türbenin üç cephesi önündeki Ordu Caddesi’ne yöneliktir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmaretin bir bölümünü oluşturan Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() Şehzade Mehmet Türbesi (Eminönü) ![]() Şehzade Mehmet Manisa’da Vali iken Çiçek Hastalığı’ndan 23 yaşında ölmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe Klasik Osmanlı türbe mimarisi üslubunda olup, yapı topluluğunun en erken bitirilen bölümüdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin her cephesinde altlı üstlü ikişer penceresi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin doğusunda üç gözlü bir revaktan giriş kapısına ulaşılmaktadır ![]() ![]() ![]() “Sonunda, kulhuvellahü ehad hakkı için bu âlem sarayında havas ve avamdan hiçbir kimse baki kalmayacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe son derece zengin bir bezemeye sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şehzade Mehmet’in sandukası üzerinde dört ayaklı, fildişi kakmalı bir taht bulunmaktadır ![]() ![]() Türbede Şehzade Mehmet’ten başka kardeşi Şehzade Cihangir (1553), Şehzade Mehmet’in kızı Hümaşah Sultan ve kim olduğu bilinmeyen bir başka sanduka daha bulunmaktadır ![]() Şehzade Mahmut Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Şehzadebaşı’nda, Şehzadebaşı Camisi’nin avlusunda Şehzade Mehmet Türbesi’nin kuzeybatısında bulunan bu türbe, Sultan III ![]() ![]() ![]() Türbe altıgen planlı olup, ilk yapımında birbirlerine bağlı altı sütunun taşıdığı kubbeli açık bir türbe şeklinde idi ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin iç kısmındaki bezemesi bozulmuş ve orijinalliğini yitirmiştir ![]() Hürrem Sultan Türbesi (Eminönü) ![]() Türbe kesme köfeki taşından, dıştan sekizgen, içten onaltıgen planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin önündeki giriş revaklı olup, önde dört, arkada iki sütunun taşıdığı bu revak düz çatı ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisi sıratlı ve renkli sır tekniğinde çinilerle bezenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede çini süslemeler dışında ağaç işlerine ve kalem işlerine de geniş yer verilmiştir ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Hürrem Sultan’dan başka Sultan II ![]() ![]() Hatice Turhan Sultan Türbesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mimari yönden Sultanahmet Türbesi’ne benzeyen bu türbe kare planlı bir mekân ile türbenin ön cephesinde 15 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe kapısının sağ tarafında mealen “Ey kapılar açan Allahım, bize hayırlı kapılar aç” yazısı yer almaktadır ![]() Türbe kesme taşlardan yapılmış revakın yer aldığı cephe dışında iki sıra pencere ile aydınlatılmıştır ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisi çini ve kalem işleri ile bezenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Mehemmed Han-ı Rabi ibn-i İbrahim-Ferruh-dem Onunla bulmuştu izz ü şevket tahtı Osmanî Hitab’ı ircil ahir erince canib-i Hak’tan Müşerref eyledi ruhu revanı bağ-ı rıdvanı Kemal üzre bulup kadr-ü ayarın ehl-i İrfanın Müsahip eylemişti Fenn-i abd-i senahanı O yerde yattığınca Hazret-i Hak eyleye daim Serir-i ma’delette Gazi Sultan Mustafa Hanı” Türbenin önündeki revakın sağ tarafına Sultan III ![]() ![]() ![]() Türbede, Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Havatin Türbesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesinde, Hatice Turhan Sultan Türbesi’nin batı yönündeki çıkıntılı kısmına eklenmiş olan bu türbenin ne zaman yapıldığı konusunda bir belgeye rastlanmamıştır ![]() ![]() ![]() Türbe kesme taştan 7 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde 17 sanduka bulunmakta olup, bu sandukalardan dördü sedef kakmalı parmaklıklar içerisine alınmıştır ![]() ![]() ![]() Cedid Havatin Türbesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesinde, Hatice Turhan Sultan Türbesi’nin batı yönündeki çıkıntılı kısmına eklenmiş olan bu türbenin ne zaman yapıldığı konusunda bir belgeye rastlanmamıştır ![]() ![]() ![]() Türbeye batı yönündeki bir kapıdan ve Havatin Türbesinin kuzeyindeki bir pencereden içerisine girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Sultan V ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hatice Sultan Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Şehzadebaşı’nda, Şehzade Camisi’nin Kıble yönündeki avlu içerisinde Hatice Sultan’ın Türbesi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe sekizgen planlı, kesme köfeki taşından tek kubbeli bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde dört sanduka bulunmaktadır ![]() Mustafa Reşit Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Beyazıt Camisi’nin haziresinin güney köşesinde, Yeniceriler Caddesi üzerindedir ![]() ![]() ![]() Mustafa Reşit Paşa beş defa sadrazamlık yapmış, Tanzimat Fermanını ilan etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı türbe mimarisinden farklı bir planda olan türbe, 6 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisi son derece sade olup, yalnızca pandantiflerde alçı kabartma süsler ve akantus yaprakları bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Türbede Sadrazam Mustafa Reşit Paşa, oğulları Mehmet Cemil Paşa, Ali Galip Paşa ve Salih Bey gömülüdür ![]() ![]() Mahmud Nedim Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Cağaloğlu Babı Âli Caddesi üzerinde bulunan Mahmud Nedim Paşa Türbesi, Mahmud Nedim Paşa’nın ölümünden sonra 1883’te yapılmıştır ![]() ![]() Türbe XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Mahmut Nedim Paşa ve kimliği bilinmeyen bir kişiye ait, iki ahşap sanduka bulunmaktadır ![]() Mahmud Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Mahmutpaşa’da Mahmut Paşa Camisi’nin avlusunda bulunan bu türbe 1474 yılında yapılmıştır ![]() ![]() Mahmut Paşa, Fatih Sultan Mehmet devri sadrazamlarından olup, Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mahmut Paşa Türbesi köfeki taşından, sekizgen planlı, tek kubbeli bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisine mermer merdivenli eyvan şeklinde bir portalden girilmektedir ![]() ![]() ![]() Türbenin orijinal sökülen kitabesi: “Sahip’ül-hayrat Mahmud’ül-hisal Menba’ül-eltaf-i memduh’ül-kemal Sadık’üs-Sultan Mahmud el-Kerim Rahe mazlumen ila dar’el-na’im Fate merhumen ve tarihu beda Mate Mahmudü şehiden zâhida ![]() Türkçe onarım kitabesi: “Mücevher söyledim tarih-i tamiri üdüb icab Münevver Türbe-i Mahmud Paşa oldu Zinetyab ![]() Mahmut Paşa Türbesi Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() Mimar Sinan Türbesi (Eminönü) ![]() Mimar Sinan 1556 yılında Süleymaniye Külliyesini tamamladıktan sonra bu türbeyi yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Süleymaniye Külliyesi içerisinde bulunan Kanuni Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan türbeleri ile kendi türbesi karşılaştırıldığında bu türbenin oldukça basit ve mütevazı bir görünümdedir ![]() ![]() ![]() Türbe yontma köfeki taşı ile mermerden yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mimar Sinan’ın mermer sandukasının önündeki hacet penceresinin üzerine yekpare mermerden bir kitabe yerleştirilmiştir ![]() ![]() Kitabe: “Ey iden bir iki gün dünya sarayında mekân Cay-i asayiş değildir âdeme milk-i cihan Han Süleyman’a olub mimar bu merdi Güzin Yapdı bir cami verir Firdevsi âlâdan nişan Emri şahile kılub su yollarına ihtimam Hızr olub abıhayatı âleme kıldı revan, Çekmece cisrine bir tâkı muallâ çekdi kim, Aynıdır âyinei devranda şekli Kehkeşan Kıldı dört yüzden ziyade mesçidi âli bina, Yapdı seksen yerde cami bu aziz kârdan ![]() Yüzden artuk ömr sürdü akıbet kıldı vefat Yatuğu yeri Hüda kılsın anın bagı cinan Rıhletinin Sâi-i dâi tarihini Geçdi bu demde cihandan pîri mimaran Sinan 996 ![]() ![]() ![]() ![]() Sandukanın baş ve ayak taşları yekpare mermerdendir ![]() ![]() Türbe içerisinde üç mezar daha bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mimar Sinan’ın Türbesi 1938 yılında İstanbul Vakıflar Başmimarı Vasfi Egeli tarafından onarılmıştır ![]() Keçecizade Fuad Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Çemberlitaş, Binbirdirek Mahallesi, Peykhane Caddesi’nde bulunan bu türbenin yapım tarihi kesin olarak bilinmemekte olup, tartışmalıdır ![]() ![]() Keçecizade Fuad Paşa Tanzimat dönemi Osmanlı sadrazamlarından olup, Şair Keçecizade Mehmet İzzet Efendi’nin oğludur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe sekizgen planlı olup, dış cephesindeki mermer süslemeleri Endülüs mimarisinden etkilenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu türbe aynı zamanda batı etkili XIX ![]() ![]() Türbe içerisinde Keçecizade Fuad Paşa ile kime ait olduğu bilinmeyen iki sanduka daha bulunmaktadır ![]() Aynü’l-Hayat Hanım Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Laleli, Ordu Caddesi’nde bulunan bu türbe Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe barok üslupta yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Son derece sade bir yapı olan türbe içerisinde Aynü’l Hayat Hanım’dan başka, Sultan III ![]() ![]() Baba Cafer Türbesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Zindankapı’da Zindan Hanı içerisinde olan türbe, asıl ismi Seyyit Cafer olan ve halk arasında Baba Cafer olarak tanınan Seyyit Cafer’e aittir ![]() ![]() ![]() ![]() Abbasi halifelerinden Harunu Reşit (789–809) döneminde Baba Maksut ile birlikte İstanbul’a Müslümanlar ile Bizanslılar arasındaki gerginliği gidermek amacı ile gönderilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kaynaklara göre Baba Cafer zindanda bazı kerametler göstermiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Baba Cafer’in kerametlerinin çokluğundan söz edilir ![]() ![]() Baba Cafer Türbesi, İstanbul şehir surlarının Haliç kulelerinin bitişiğinde bir zindan içerisindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Demir kapının arkasındaki kitabe: “Şâh-ı kerrar şiyem Hazret-i Sultan Mahmud Hüsn-i hulk ile odur fahr-i mülûk-i İslâm Devr-i Fatih geçeli işbu makam-ı Rûşen Olmamışken himem (tevsi’ine?) mazhar-i tâm Kıldı tecdidine ferman o müceddid unvan Câ’fer’in rühunu şâd eyledi ber vech-ı merâm Öyle Câ’fer ki Hassan tenine kılınmış idi Tâbiin ahdi şehidâ bu mahal içre niyâm Gel de ihlâs ile ol cay-i icâbettir bu Sübhagerdâni dua şâh-i Cihan’a müdâm Âlem oldukça nazargâh-i velî agâh Dâim itdün şeh-i devran-ı Hüda-yi Alâm Bende-i sâdıkı Es’ad dedi zibâ tarihi Merkad-i Câ’feri yapdı ne güzel şah-i enam ![]() 1250 (1834–1835) ![]() Sokak Kapısı üzerindeki kitabe; ”Merkadi Hazreti Cafer radiyallahü anhü 1298 (1881) Gel ziyaret kıl niyaz et Câferül-ensâriye Müptelâyi derd olanlar biavnillah olur hoş Gerek ekdar gerek emraz nedenlü hüznü endişe Nâmurâdı bernürâd ider iden eyle gûş Kıraat eyle üç ihlâs dahi surei Fâtiha Bu âli Ali Babayı saksın eyleme ferâmûş Eğer mü’min eğer gayri alub bir katre âbından Hâsılı câhi necatden her kim eylerse nûş ![]() Türbe içerisinde Baba Cafer ile Zindancı Ali’nin sandukaları bulunmaktadır ![]() ![]() Bosnalı İbrahim Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesinde, Şehzadebaşı Camisi’nin haziresinde bulunan bu türbe 1603 yılında Dalgıç Ahmet Ağa tarafından yaptırılmıştır ![]() Bosnalı İbrahim Paşa, Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe dıştan sekizgen, içten de on altıgen planlıdır ![]() ![]() ![]() Kitabe: “Eyledi Mimarbaşı Ahmed Ağa ihtimam Rıhletine haşimi Dai dedi tarih anın İde İbrahim Paşa adn-i alâ-yi makam Hatıf-i Haybi dedi tarih-i itmamın anın Oldu sahn-ı adrı İbrahim Paşa’ya mekân 1012 (1613) ![]() Ayrıca giriş kapısı üzerinde Kelime-i Şahadet yazılıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin giriş cephesi dışında her cephesinde altlı üstlü birer penceresi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde alt ve üst pencereler arasında İznik çinileri duvarları kaplamıştır ![]() ![]() ![]() Türbede İbrahim Paşa ile küçük yaşta ölen oğlu ve kızına ait iki mermer lahit bulunmaktadır ![]() Destari Mustafa Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Şehzadebaşı’nda, Şehzadebaşı Camisi’nin avlusunda bulunan bu türbe 1611 yılında Destari Mustafa Paşa’nın sağlığında kendisi tarafından yaptırılmıştır ![]() Destari Mustafa Paşa Sultan I ![]() ![]() ![]() Türbe kesme taştan, dikdörtgen planlı olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisinde, girişin bulunduğu duvar dışındaki diğer üç duvara ve pencere aralarına çini panolar yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Destari Mustafa Paşa’dan başka Ayşe Sultan ve üç çocuk lahti bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Ekmekçizade Ahmet Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi Alemdar Mahallesi’nde Kovacılar Caddesi ile Taştekneler Sokağı’nın birleştiği köşede Molla Hüsrev Camisi karşısında bulunan bu türbe, yanındaki medrese ve sebil ile birlikte 1606–1618 yıllarında Ekmekçizade Ahmet Paşa tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() Ekmekçizâde Ahmet Paşa Edirneli bir sipahinin oğludur ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe, medrese ile sebil arasında bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede Ekmekçizâde Ahmet Paşa, eşi Hanım Sultan, kızı Fatma Sultan, yakınlarından Ahmet Vasıf Efendi, Vasıf Efendi’nin eşi, torunu Siret Bey, Siret Bey’in eşi ve Hafız Mehmet Efendi’ye ait sekiz sanduka bulunmaktadır ![]() Fatma Sultan Türbesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Şehzadebaşı Caddesi’nde, Şehzade Camisi avlusunda bulunan bu türbe 1588 yılında yaptırılmıştır ![]() ![]() Türbe baldaken tarzında yapılmış olup, kare planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Fatma Sultan’ın sandukası bulunmaktadır ![]() ![]() Kesikbaş Hüseyin Ağa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, İshak Paşa Mahallesi’nde, Küçük Ayasofya Camisi’nin haziresi içerisinde bulunan bu türbe 1510 yılında yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe sekizgen planlı, klasik üslupta, tuğla ve kesme taştan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede Hüseyin Ağa’dan başka Mehmet Kamil Efendi (1911) sandukası ile kimliği bilinmeyen bir sanduka daha vardır ![]() Koca Ragıp Mehmet Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Laleli Ordu Caddesi’nde bulunan bu türbe ismini taşıyan kütüphanenin bahçesinde 1761 yılında yapılmıştır ![]() Koca Ragıp Mehmet Paşa Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Koca Ragıp Mehmet Paşa Kütüphanesi’nin bahçesindeki türbe altıgen planlı, açık türbe şeklinde yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Türbenin içerisinde Koca Ragıp Mehmet Paşa’nın lahdi bulunmaktadır ![]() “Hüvel baki Sahib’ül Hayrat ve’l hasenat El merhum’ül Mağfurun leh el muhtaç İlâ rahmet-i Rabbi gafur es Seyyid Sadrazam Muhammed Ragıp Paşa Tabe serahü birrevâih il-cenneti Ruhu için Fatiha sene 1176 (1782) ![]() Türbede ayrıca Koca Ragıp Paşa’nın torunu Mehmet Emin Bey’in 1763 tarihli lahdi de bulunmaktadır ![]() Koca Sinan Paşa Türbesi (Eminönü) ![]() ![]() Koca Sinan Paşa Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Koca Sinan Paşa’nın türbesi dıştan on altıgen, içten sekizgen planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin üzeri on altıgen kasnaklı sivri bir kubbe ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Koca Sinan Paşa’nın sandukası dışında iki adet daha ahşap sanduka ile biri kitabeli iki mermer çocuk lahdi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Koca Sinan Paşa Türbesi İstanbul Türbeler Müdürlüğü’nün yönetiminde olup, ziyarete açıktır ![]() Köprülü Mehmed Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Divanyolu Caddesi üzerinde bulunan bu türbe Köprülü Mehmet Paşa’nın sağlığında 1661 yılında yapılmıştır ![]() Köprülü Mehmet Paşa Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprülü Mehmed Paşa’nın türbesi sekizgen planlı olup, sekiz stalaktitli yuvarlak mermer sütunun taşıdığı kafesli kubbeli açık türbe şeklindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Kitabe: “Mekâbiri Eshab’ül hayrat Sadr-ı Azam-ı esbak Köprülüzade merhum Fazıl Ahmed Paşa ruhu için Fatiha- 1087 (1676) Sadr-ı Azam-ı esbak merhum ve magfurunleh Köprülü Mehmed Paşa ruhu için Fatiha-1072 (1661) Köprülü-zade Sadr-ı Şehit Mustafa Paşa validesi Merhume Ayşe Hanım ruhu için Fatiha-1085 (1674) Mekabiri Eshab-ül hayrat ![]() Türbe içerisinde Köprülü Mehmed Paşa’nın yanı sıra oğlu Köprülü Fazıl Ahmed Paşa, Sultan II ![]() ![]() Kuyucu Murat Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Beyazıt’ta Vezneciler Caddesi’nde bulunan bu türbe, Kuyucu Murat Paşa’nın 1601 yılında yaptırdığı medresenin yanında yer almaktadır ![]() Kuyucu Murat Paşa Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe kesme taş ve tuğladan örülmüş kare planlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbeye güney cephesindeki revaklı bir kapıdan girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede Kuyucu Murad Paşa’dan başka Cağaloğlu Sinan Paşazade Mahmud Paşa (1642) ve Abaza Mehmed Paşa’nın (1638) mezarlarının yanı sıra üç ahşap sanduka ile bir de çocuk lahdi bulunmaktadır ![]() Nuruosmaniye Türbesi (Şehsuvar Sultan Türbesi) (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Nuruosmaniye Camisi avlusunda olan Şehsuvar Sultan (Nuruosmaniye) Türbesi Mimar Mustafa Ağa ve yardımcısı Simon Kalfa tarafından 1755 yılında yapılmıştır ![]() Şehsuvar Sultan, Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe kesme köfeki taşı ve mermerden yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisine üzeri üç kubbeli bir revaktan girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Şehsuvar Sultan’la birlikte kim oldukları bilinmeyen 10 sanduka daha bulunmaktadır ![]() Rüstem Paşa Türbesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi Şehzadebaşı’nda, Şehzade Camisi’nin avlusunda, Şehzade Mehmet türbesinin yanında bulunan bu türbe, Kanuni Sultan Süleyman dönemi sadrazamlarından Rüstem Paşa’ya aittir ![]() ![]() Rüstem Paşa Enderun’dan yetişmiş, Silahtar olarak göreve başlamış, sonra da İmrahor, Rikab Ağası ve Diyarbakır Valiliği yapmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rüstem Paşa Türbesi kesme köfeki taşından, sekizgen planlı, tek kubbeli bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbenin giriş revakı altı adet baklava başlıklı, birbirlerine kemerlerle bağlı, beyaz mermer sütunlardan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kitabe: “İlahi çünkü kıldın ehli takva Kıl ona cennet-i Firdevs-i me’va Bu dem hafiften ilham oldu tarih O da olsun cennet-i adn mesva 967 (1559) ![]() Bu kitabenin her iki yanına Besmele yazılmıştır ![]() Türbe süsleme bakımından oldukça zengindir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbede Rüstem Paşa ile oğluna ait iki sanduka bulunmaktadır ![]() Selçuk Sultan Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Beyazıt’ta, Beyazıt Camisi’nin avlusunda bulunan Selçuk Sultan Türbesi, Yavuz Sultan Selim tarafından 1512 yılında yaptırılmıştır ![]() ![]() Selçuk Sultan, Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Klasik Osmanlı türbe mimarisi üslubunu yansıtan türbe, kesme taştan, sekizgen planlı olup, üzeri kubbe ile örtülüdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe içerisinde Selçuk Sultan’a ait ahşap şebekeli sanduka bulunmaktadır ![]() ![]() Şeyh Vefa Türbesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Vefa Caddesi’nde, Vefa Camisi’nin avlusunda bulunan Şeyh Vefa Türbesi Sultan II ![]() ![]() Şeyh Vefa Konyalı olup, Zeyniye Tarikatının şeyhidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şeyh Vefa Türbesi 1490–1491 yıllarında yapılmış, 1909 yılında yanmış, daha sonra 1979, 1988 ve 1996 yıllarında onarılmıştır ![]() ![]() Türbe kesme taştan ve tuğladan 8 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ”Sırlar Kâbesi’nin harimini parlatan o çera küçük ve büyüğün geçtiği köprüden geçti” ![]() Ayrıca türbenin hacet penceresi üzerindeki bir levhada da; “Muslihüddin Ebü’l Vefa mana ehlinin evliyanın uyduğu kimsedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türbe günümüzde İstanbul Türbeler Müdürlüğü’nün yönetiminde olup, ziyarete açıktır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#8 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Sarayları Büyük Saray (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Büyük Saray çeşitli yapılar, tören salonları, kiliseler, bahçeler ve oyun yerlerinden oluşan küçük bir şehir görünümünde idi ![]() ![]() İstanbul’daki Bizans İmparatorluk sarayları ile ilgili bilgiler İmparator VI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İngiltere’nin Edinburg’taki St ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizans İmparatorluk Sarayı’nın İstanbul’un arkeolojisine açıklık getirmesi yönünden büyük önemi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarayın görkemli girişini I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Iustinianus’un saray topluluğuna eklediği en önemli yapılardan birisi de Çatladıkapı’daki Hormistas veya Bukaleon Sarayı diye isimlendirilen bölümlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saray II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizans imparatorlarının IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un fethinden 30 yıl kadar önce buraya gelen Floransalı Buendelmonde Büyük Sarayın tamamen terk edildiğini ve bir taş yığını görünümünde olduğunu belirtmiştir ![]() İstanbul’un fethinden sonra Büyük Saray’ın bulunduğu alan, şehrin yeniden yapılması ile ele alınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Saray’a ait bazı kalıntıların olduğu yerde mozaiklerin ortaya çıkması üzerine bu bölüm “Mozaik Müzesi” ismi altında 3 Aralık 1953’te İstanbul Arkeoloji Müzeleri’ne bağlı bir bölüm olarak ziyarete açılmıştır ![]() ![]() ![]() Mangana (Manganlar) Sarayı (Eminönü) ![]() Mangana Sarayı başlangıçta İmparator I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() R ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mangana Sarayı olarak tanımlanan bu yapının beş katlı olduğunu İmparator I ![]() ![]() ![]() ![]() Tekfur Sarayı (Fatih) ![]() ![]() Büyük Sarayın XII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarayın şehre yönelik güney cephesi bezemesiz kesme taştan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tekfur Sarayı tek başına bir yapı olmayıp, sur boyunca uzanan bir saray topluluğunun bir bölümüdür ![]() ![]() ![]() Tekfur Sarayı İstanbul’un fethinden sonra çeşitli amaçlarla kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Tekfur Sarayının bulunduğu yerde İznik’ten getirilen ustalar 1718-1719’da çini yapım merkezi kurmuşlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XX ![]() ![]() ![]() Bu dönemde saray Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne devredilmiş, Ayasofya Müzesi Müdürlüğü’nün denetimine bırakılmıştır ![]() ![]() Brias Sarayı (Maltepe) İstanbul ili Maltepe ilçesi, Küçükyalı’da bulunan Brias Sarayı’nın ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı kesinlik kazanamamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Sarayın yapımında o bölgede bulunan antik çağa ait bir mabedin taşlarından yararlanılmıştır ![]() ![]() ![]() Brias Sarayı’nın yerini Bizans sanat tarihçileri araştırmış, Maltepe’nin doğusunda, Dragos Tepesi’nde araştırmalar yapmışlardır ![]() ![]() ![]() Günümüze gelen kalıntılardan dikdörtgen planlı, içerisinde üç sıra halinde sütun dizisi bulunan bir avlu ile dört payenin taşıdığı üzeri tonozlu, kare bir bölümden olduğu sanılmaktadır ![]() ![]() Eski Saray (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Osmanlı kaynaklarından Edirneli tarihçi Ruhi Edrenevi’nin belirttiğine göre sarayın mimarı, Edirne’de Üç Şerefeli Cami ile Edirne Sarayı’nı yapmış olan Musliheddin’dir ![]() Bizans tarihçisi Dukas Fatih Sultan Mehmet’in şehrin ortasında bir saray yaptırmak istediğini belirtmiştir ![]() ![]() ![]() Tarihçi Dukas saray bahçesinde I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı yapıldıktan sonra İstanbul’un fethinden sonra yapılan bu ilk saray “Saray-ı Atik” ismini almıştır ![]() ![]() Eski Sarayın yapımının bitiminden sonra, 1458’de Fatih Sultan Mehmet Topkapı Sarayı’nı yaptırmaya başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Eski Sarayda yaşayan kalabalık bir saray mensubu bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ”…Burçsuz, duvarsız, dişsiz, kalesiz ve hendeksiz bir surdur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eski Sarayın surları üzerinde kule olmaması dikkati çekmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Kavak Sarayı (Üsküdar Sarayı) (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesinde, Harem ile Salacak iskeleleri arasında bulunan bu saraydan günümüze hiçbir iz gelememiştir ![]() ![]() Üsküdar Sarayı XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arşiv belgelerinde Mimar Sinan’ın Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() Kavak Sarayı’nı gösteren en önemli belgelerden birisi de G ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlıların bu sarayı yazlık olarak kullandıkları sanılmaktadır ![]() ![]() Davutpaşa Sarayı (Güngören) İstanbul ili Güngören ilçesinde, Davutpaşa Sahrası denilen Çırpıcı ve Haznedar dereleri arasındaki tepenin doğu yamacında, Edirne eski kervan yolunda bulunan bu sarayı Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Davutpaşa Sarayı etrafı duvarlarla çevrili geniş bir alan içerisinde çeşitli köşkler, daireler, geniş bir havuz, mescit, hamam ve hizmet binalarından meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı devleti Batı’ya doğru sefere çıktığında bu sarayın çevresinde ilk konaklama yapılırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Davutpaşa Sarayı eski kaynaklarda Taş Köşk veya Taş Kasır isimleri ile geçmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Davutpaşa Sarayının bazı bölümlerinin 1725 yılında yıkıldığı arşiv belgelerinden anlaşılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Girişin sağındaki duvarda bir ocak ve bunun üzerinde de Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüze gelebilen kalıntılardan kasrın son derece güzel bir bezeme ile süslendiği anlaşılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Davutpaşa Sarayı’nın yakınında bulunan, Sancak Köşkü olarak isimlendirilen yapının kalıntılarından oldukça muntazam taş döşeli olduğu anlaşılmaktadır ![]() ![]() ![]() Davutpaşa Sarayı’ndan günümüze gelen kasır 1938 yılında Y ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı (Eminönü) ![]() ![]() Topkapı Sarayı yerleşme düzeni olarak iyi korunmuş bir kent görünümündedir ![]() ![]() ![]() ![]() Saray dış teşkilat ile bölümleri oluşturan Birun denilen bir bölüm ile iç örgütlenmeyi oluşturan Enderun’dan meydana gelmiştir ![]() ![]() Sarayın Alay Meydanı denilen en dıştaki avlusuna kitabesinden h ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Babüs-Selam denilen orta kapı ve Divan Meydanı’ndan itibaren asıl saray başlamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Has Oda’nın Haliç’e yönelik Divan yeri denilen iki sıra sütunlu, kubbeli geniş bir revakı Sofa-i Hümayun veya Mermer Sofa olarak isimlendirilen terasa açılırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kapı değişik dönemlerde çeşitli adlar almıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu revak ve kapının önünde padişahların cülus törenleri ve bayram törenleri yapılırdı ![]() ![]() ![]() Sünnet Odası tek odalı olup, arkasında da küçük bir müştemilatı bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sünnet Odası ile Bağdat Köşkü arasında İftariye Kameriyesi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köşkün üstü kubbe, yan çıkıntılar da aynalı tonozludur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Havuzlu Taşlık üzerinde bulunan Revan Köşkü Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu köşkün ismi kaynaklarda Sarık Odası olarak da geçmektedir ![]() ![]() Revan Köşkü’nün bulunduğu havuzlu taşlıktan iki merdivenle Lale Bahçesi’ne inilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köşkün bulunduğu yerde daha önce yapılmış olan Çadır Köşkü ile Üçüncü Yeri Köşkü bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Mecidiye Köşkü beyaz köfeki taşından yapılmış dikdörtgen planlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı’nın Harem bölümü Babüs-Selam kapısından girilen ikinci avlunun (Birun) sol tarafından başlayarak üçüncü avlu (Enderun) içlerine kadar uzanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Harem’e Arabalar Kapısı’ndan girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arabalar Kapısı’ndan kare planlı, pandantiflerin taşıdığı Dolaplı Kubbe denilen yere girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şadırvanlı Taşlık’taki Meşkhane Kapısı’ndan üzeri mermer oyma ayet yazılı bir kapıdan Karaağalar Mescidi’nin holüne geçilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Karaağalar Koğuşu uzun bir aralığın iki yanında sıralanan odalardan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Üst kattaki mekânlar aralığa eyvan şeklinde açık balkon konumundadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Karaağalar Koğuşu’nun ikinci katında orta sınıftaki Karaağalara, üçüncü katında Haslılara, dördüncü katı da Acemilere ayrılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Karaağalar Koğuşu’nun hemen sağında Kızlar Ağası Koğuşu bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Valide Sultan dairesinden dar bir koridorla Hünkâr Sofası’na geçilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hünkâr Hamamı içerisinden ayrı bir kapı ile Hünkâr Sofası’na geçilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hünkâr Sofası’nın duvarları XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hünkâr Sofası’nda yapılan törenlerde balkonda müzisyenler yer alır, balkonun altındaki sedirlerde Valide Sultan, Kadınefendiler, Cariye ve Gözdeler konumlarına göre otururlardı ![]() ![]() ![]() Hünkâr Sofası’ndan Çeşmeli Sofa’ya, oradan da Ocaklı Sofa’ya geçilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Birinci oda girişinin solundaki mermer söveli bir kapıdan ikinci odaya geçilir ![]() ![]() ![]() ![]() Şehzadeler Dairesi’nden çıkıldığında sol tarafta Gözdeler Taşlığı bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yavuz Sultan Selim’in Mukaddes Emanetleri Mısır Memluklarının hazinesi ile birlikte İstanbul’a getirmesinden sonra sarayda Has Oda’da korunmuştur ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı’ndaki Hırka-i Saadet Dairesi, XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hırka-i Saadet diye isimlendirilen Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hırka-i Saadet Dairesi’nde Uhut Savaşı sırasında Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bunların yanı sıra Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı fethinden sonra Mekke Şerifi Muhammed Ebu-l Berekât Harem-i Şerif’in anahtarı ve kilidi, Lihye-i Saadet denilen Sakal-ı Şerifler, Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane zemin kat üzerine tek katlı olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane içerisinde Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı II ![]() ![]() ![]() ![]() Mutfaklar ayrı birimler halinde olup, iki taraftan saçaklı bir servis yolu üzerindedir ![]() ![]() ![]() Mutfaklar sarayda yaşayanlar ve çalışanlar için ayrı bir düzen içerisindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Saray mutfağı için imparatorluğun değişik yerlerinden canlı hayvanlar, sebzeler, meyveler ve baharat getirilirdi ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Kiler-i Âmire’nin kapısından girince sağ tarafta bulunan vekilharç dairesi onarılmış ve müze atölyeleri haline getirilmiştir ![]() ![]() ![]() Yağhane binasının yanındaki iki katlı ahşap Aşçılar Mescidi bugün de korunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı’nın II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmed’in Has Ahırları, II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Has Ahırlar ince uzun bir yapı olup, kuzey ucunda üzeri kubbe ile örtülü bir mekân ve onunla bağlantılı odalar, Raht-ı Hümayun Hazinesi bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ağalar Camisi, Enderun avlusunun Haliç tarafında, Has Oda’dan evvel yer almaktadır ![]() ![]() ![]() Cami kesme taştan kare planlı ve tek kubbeli olup, yanında tek şerefeli taş gövdeli yuvarlak bir minaresi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Istabl-ı Amire’nin güney ucunda Beşir Ağa Camisi vardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cami kesme taştan kare planlı olup, fevkani bir yapıdır ![]() ![]() Sarayın mutfaklar bölümünde, Yağhane binasının yanında Aşçılar Mescidi bulunmaktadır ![]() ![]() Sofa Ocağı denilen koğuşun ve Mecidiye Köşkü’nün yanında bulunan Sofa Camisi’ni Sultan II ![]() ![]() ![]() Cami kesme taştan kare planlı olup, üzeri merkezi bir kubbe ile örtülüdür ![]() ![]() ![]() Harem’in içerisinde bulunan Haremağaları Mescidi fevkani, kesme taş ve tuğladan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Cephe görünümü bir sıra kesme taş, bir sıra tuğla dizisi ile hareketlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Minare yer konumundan ötürü caminin kubbe ile birleştiği yerde, kesme taştan ve şerefesiz olarak sembolik yapılmıştır ![]() Topkapı Sarayı Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra 3 Nisan 1924’te müze haline getirilmiştir ![]() ![]() ![]() Dolmabahçe Sarayı (Beşiktaş) ![]() ![]() ![]() ![]() Evliya Çelebi buradan şöyle söz etmiştir: “Eskiden servili küçük bir bağ iken, Sultan Osman-ı Şehit fermanı ile donanma iki bin kadar kayık ve mavnanın taş toprak getirerek koyu doldurmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kapılardan içeriye girilen saray bahçesi dört ayrı bölüm halinde düzenlenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarayın ana yapısı kıyı boyunca denize paralel olarak yapılmış ve birbirine paralel üç bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Muayede Salonu dıştan çatı, içten basık kubbeli olup, ortasına 5,5 tonluk askı sitemine bağlı bir avize asılmıştır ![]() Muayede Salonu dışında kalan ve onu tamamlayan Resmi Daire bölümü iki katlı olup, yüksek bir bodrum üzerine yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dolmabahçe Sarayı’nın en görkemli mekânlarından olan Süfera (Elçilik) Salonu birbirine dik iki eksen üzerinde açılmış mekânlarla genişletilmiş, merkezi planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hususi Daire’nin plan şeması ve mekân yapılanması ile iç dolaşımı sarayın en karmaşık bölümünü oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harem bölümü denize dik doğrultuda yerleştirilmiş olup sarayla L biçimli bir plan düzeni ile birleşmiştir ![]() ![]() ![]() Haremin orta mekânları yapının ekseni üzerine dizilmiş, birbirleri ile bağlantılı dikdörtgen salonlardan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() Sarayın Hünkâr Dairesi iki büyük salondan meydana gelmiş olup, içerisindeki dekorasyondan ötürü Mavi Salon ve Pembe Salon olarak isimlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cumhuriyetin ilanından sonra 3 Mart 1924’te çıkarılan 431 Sayılı Yasa ile Osmanlı hanedanının malları arasında bulunan Dolmabahçe Sarayı başta olmak üzere bütün saray, köşk ve kasırlar millete geçmiştir ![]() Dolmabahçe Sarayı çeşitli tarihi olaylara da sahne olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dolmabahçe Sarayı TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığı yönetiminde müze olarak ziyarete açılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarayın Şehzadelere tahsis edilmiş kuzeyindeki Veliaht Dairesi’nin bir bölümü Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi yönetiminde, Resim ve Heykel Müzesi olarak düzenlenmiştir ![]() Beylerbeyi Sarayı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı Padişahları İstavroz Bahçeleri’ne büyük ilgi göstermiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() “…Bu esnada saray önünde demirli bulunan harp gemilerinden toplar atılmış ve rıhtım boyunca dizilmiş Hassa askerleri de selam resmine durmuş ve bir mızıka selam havasını çalmaya başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() İş bu târihi göreydi cem atardı tâcını Nakli nev sâhil serâ kıldı şehri âli himen ![]() İstanbul’a gelen pek çok yabancı devlet adamı ve gezgin Beylerbeyi Sarayı’ndan söz etmiş, hatıralarında saraya geniş yer vermiştir ![]() “Beylerbeyi Sarayı’nın cephesi pencereden görünmez ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Miss Pardoe de anılarında Beylerbeyi Sarayına yer vermiştir: “Sultanın Anadolu yakasındaki yazlık Beylerbeyi Sarayı Boğaziçi’nin en zarif eseridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Merdivenlerin müntehasındaki mermer kapudan müzehher ve muhattar bir bahçeye geçilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yukarı katta devlet işlerinin görüşüldüğü Şark ve Garbin lüksünü mezcetmiş altın yaldızlı daireler bulunur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan Abdülmecit (1839–1861) 1851 yazında sarayda bulunduğu sırada yangın çıkmış, yangın hemen söndürülmüşse de bunu uğursuzluk sayan padişah Beylerbeyi Sarayı’nı terk ederek Çırağan Sarayı’na geçmiştir ![]() ![]() Sultan Abdülaziz (1861–1876) tahta çıktıktan bir süre sonra eski saraylarla birlikte Beylerbeyi Sarayı’nı da yıktırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Beylerbeyi Sarayı eskisinden daha küçük ölçüde, Avrupai üslupta bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarı Köşk’ün yapımı konusunda kesin bilgi olmamakla beraber, Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarayın güney kanadında uzun bir rampa ile çıkılan, üçüncü set hizasındaki düzlükte Has Ahır bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#9 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Yalıları 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eski, Türk evlerinde olduğu gibi bu yalılar da harem ve selamlık olmak üzere iki bölümden meydana gelmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yerli ve yabancı kaynaklarda lebiderya diye isimlendirilen bu yalıların mimarları bir takım ince hesaplar ve her şeyden önce de uyum, estetik üzerinde durmuşlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Balkan Savaşı ardından I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’da Boğaziçi yalılarının yanı sıra günümüze örnekleri gelememekle beraber Haliç’te, Eyüp çevresinde ve Kadıköy’den Bostancı’ya kadar uzanan güzergâhta da yalılar bulunuyordu ![]() ![]() Ahmet Fethi Paşa Yalısı (Pembe Yalı) (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fethi Ahmet Paşa Eyüp İskelesi yakınındaki Abdullah Paşa Yalısı’nda 1801 yılında dünyaya gelmiş, Enderun’da yetişmiş, 1827’de Kolağası rütbesi ile Asakiri Mansure-i Şahane Taburu subaylarından olmuştur ![]() ![]() ![]() Sultan Abdülmecit’in kız kardeşi Atiye Sultan ile 1840 yılında evlenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fethi Ahmet Paşa Pembe Yalı olarak da ismi geçen Kuzguncuk’taki yalısını zevkle döşemiş, zaman zaman da onarmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahmet Fethi Paşa Yalısı mimari yönden incelendiğinde harem ve selamlık olmak üzere iki ayrı bölümden meydana geldiği görülür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının bahçesi selsebillerle süslenmiş olup, iki kademelidir ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının Üsküdar tarafındaki harem dairesi ile uşak odaları 1922 veya 1923 yılında yanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı 1990 yılında İsmail Yalçın isimli bir kişiye satılmış ve 1973 yılında Y ![]() ![]() ![]() Cemil Molla Yalısı ve Köşkü (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Kuzguncuk ile Beylerbeyi arasında, Nakkaştepe Mezarlığı’nın sol tarafındaki korunun önündedir ![]() ![]() ![]() Köşk ve yalıyı İtalyan Mimar Sinyor Albeti yapmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cemil Molla Yalısının bulunduğu yerde daha önce Halil Haşim Bey Yalısı ile Kamil Paşa Yalısı isimli bir yapı bulunuyordu ![]() ![]() ![]() Hasip Paşa Yalısı (Üsküdar) ![]() Beylerbeyi'ndeki Sadullah Paşa Yalısı'ndan sonra, yörenin en eski yapısı olan Hasip Paşa Yalısı ile ilgili XIX ![]() Dünyanın en güzel şehri neresidir? İstanbul ![]() İstanbul'un en güzel yeri neresidir? Boğaziçi ![]() Boğaziçi'nin en güzel yeri neresidir? Beylerbeyi ![]() Beylerbeyi'nin en güzel yeri neresidir? Hasip Paşa Yalısı ![]() Hasip Paşa Yalısını XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasip Paşa Yalısı 900 m2’lik bir alanda iki katlı olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harem kısmı zamanla birkaç kez tadilat görmüş ve eski özelliğini yitirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapının bütünü merkezi orta sofalı plan tipinde olup, elips şeklindeki sofanın uzunluğu 18 m ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının ön ve arka cephelerindeki mimari eksenleri tamamen ortadaki beyzi sofaya göre uyarlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının iç süslemesi, banyo muslukları, çeşme aynaları barok-rokoko üslubunda idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasip Paşa Yalısının varisi Hami Bey’in ölümünden sonra varisleri yalıda bir mezat düzenleyerek tavanlarındaki avizeleri, içerisindeki taban halıları, aynaları ve bezemelerinin büyük bir kısmı satılmıştır ![]() Yalı, Hasip Paşa'nın mirasçıları tarafından Nazım Kalkavan'a, Nazım Kalkavan tarafından Haydarabat Nizamı Muharrem Cay'ın eşine satılmış ve 1987'de de Özdemir Sabancı tarafından satın alınmıştır ![]() ![]() Sadullah Paşa Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() ![]() Çerkez Mehmet Ağa Hacca giderken Şam’da ölmüş, varisi olmadığı iddia edilmiş, bu nedenle de malına el konmak istenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Ana pir, oğul bir” ![]() Hamdi Paşa’nın annesinin bu dileği padişaha durulur ve Hamdi Paşa affolur ![]() ![]() ![]() ![]() Hamdi Paşa ehli zevk sahibi olduğundan yalısında buna benzer pek çok eğlence düzenlemiş, sonunda epeyce borca girmiş, yalı da 1881 yılında Ayaşlı Esat Muhlis Paşa’ya satılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sadullah Paşa’nın gelini olan Çengelköylü Münevver Ayaşlı “Dersaadet” isimli kitabında yıllarını geçirdiği yalıdan söz ederken yalı ile ilgili ilginç bilgiler de vermiştir: “Kaderimde Çengelköy ile bağlı bir taraf var… Evlendiğim zaman yine Çengelköy’de evlendim ve Çengelköy’de kayınpederim Sadullah Paşa Yalısında oturdum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sadullah Paşa Yalısı 1947 yılında eski büyükelçilerden Seyfullah Esin ve eşi araştırmacı yazar Emel Esin tarafından satın alınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının kuzey yöndeki kapısı eskiden selamlık yönüne açılırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kandilli Yalısı (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesinde, Kandilli Vapur İskelesi’nin Anadolu Hisarı yönündeki bu yalı günümüze gelememiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının harem ve selamlıktan meydana geldiği bilinmektedir ![]() ![]() ![]() Balkan Savaşı sırasında bu yalı Yaralı Gaziler Hastanesi olarak kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kont Ostrorog Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kont Ostrororg İslâm Hukuku üzerinde çalışmış, Oxford ve Lahey üniversitelerinde öğretim üyeliği yapmış bir bilim adamı olup, 1900’lü yıllarda Osmanlı hükümetinin daveti üzerine Adliye Nezareti’nde hukuk ve sadaret müşavirliği görevlerinde bulunmuştur ![]() ![]() ![]() Kont Ostrorog Türkçe, Arapça ve Farsçanın yanı sıra 7 lisanı çok iyi bilen bir kişi olup, aynı zamanda da piyano ve org çalan iyi bir müzisyendi ![]() ![]() ![]() ![]() Kontes Jeanne Ostrorog 17 Ocak 1931’de İstanbul’da, Kont Leon Ostrororg ise 1932’de Londra’da Ritz Oteli’nde ölmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kandilli’deki Kont Ostrorog yalısının yaklaşık 150 yılı aşkın bir geçmişi vardır ![]() ![]() ![]() Günümüzde arkasındaki ana caddeden uzun bir merdivenle inilen yalı çiçekli bir bahçesi içerisindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İki katlı, ahşap yalının irili ufaklı 15 odası vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ünlü Fransız yazar Pierre Loti ile Claude Farrere İstanbul’a gelişlerinde bu yalıda misafir edilmişler, onları Fransa eski Cumhurbaşkanı Georges Pompideu, Danimarka Prensesi Margarite, Dürrüşehvar Sultan gibi ünlüler de izlemiştir ![]() Kıbrıslılılar (Mehmet Emin Paşa) Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İzzet Mehmet Paşa, Kara Vezir adı ile anılan Silahtar Mehmet Paşa’nın ölümünden sonra ikinci kez sadrazamlığa getirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kıbrıslı Mehmet Paşa’nın eşi Melek Hanım yalı ile ilgili anılarını 1872 yılında New York’ta yayınlamıştır ![]() ![]() ![]() Kıbrıslı Mehmet Paşa’nın oğlu olmadığından yalı Moralı Müşir Tosun Paşa’nın oğlu Mustafa Sadettin Paşa’ya geçmiştir ![]() ![]() ![]() Kıbrıslılar Yalısı harem ve selamlık olmak üzere iki ayrı bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selamlık yalının en iyi korunmuş bölümü olup, buraya bahçe tarafından dört sütunlu bir portikten girilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selamlık odalarının tavanlarında alçı kabartmalı bitkisel motifli süslemelere yer verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının cephesi çıkmalarla hareketlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kıbrıslı Yalısı çeşitli tarihlerde onarım görmüş, bazı bölümleri yıkılmış ve orijinalliğinden kısmen de olsa uzaklaşmıştır ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İsmail Paşa Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() ![]() İsmail Hakkı Paşa’nın yaptırdığı yalı Mimar A ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı orta sofa etrafında sıralanmış odalardan meydana gelen bir plan düzenine sahipti ![]() ![]() ![]() ![]() İsmail Paşa Yalısı (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi Kandilli’de bulunan bu yalıyı Garabet Balyan 1853 yılında yapmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İsmail Paşa Yalısının güneyinde Abud Efendi Yalısı, kuzeyinde de Kıbrıslı Yalısı bulunmaktadır ![]() ![]() İsmail Paşa Yalısı üç katlı olup, Abud Efendi Yalısına bitişik olan bölüm harem, Kıbrıslı Yalısına bakan kısmı da selamlık olarak düzenlenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının kuzeyindeki selamlık kısmında iki ayrı giriş vardır ![]() ![]() ![]() Bu yalı XX ![]() ![]() ![]() Hekimbaşı Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hekimbaşı Salih Efendi Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hekimbaşı Salih Efendi iki oda, bir sofa olarak bu yalıyı satın almıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Üç katlı yapının plan düzeninde ortada bir sofa ve çevresinde de küçük yüklükler bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Recaizâde Ekrem Bey Yalısı (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi Vaniköy’de bulunan bu yalı, XIX ![]() ![]() ![]() Üç Katlı, ahşap olan bu yapı beyaz ve aşı boyalı diğer boğaz yalılarından farklı olarak sarı renge boyanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tuğrakeş Recai Efendi Yalısı (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Üsküdar ile Kuzguncuk arasındaki Paşalimanı’nda, tütün deposu yanında bulunan bu yalının bulunduğu yerde Kaya Sultan’ın sarayının olduğu sanılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Recai Efendi Yalısı iki katlı ahşap bir yapı idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Abud Efendi Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() Yalının yapımından kısa bir süre sonra Baron de Vandeouvre tarafından satın alınmış ve bu Fransız aile kırk yıla yakın bir süre burada yaşamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Abud Efendi Yalısı iki katlı ve ahşap bir yapı olup, ana binasının yanı sıra servis mekânları, iki kayıkhanesi ve bir de deniz hamamı bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının deniz ve kara cephelerinde her iki katında da selamlık ve harem sofaları arasında odalar sıralanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının denize ve karaya bakan salonu kare planlı olup, ikişer sütun ile bu mekân üçe ayrılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Edip Efendi Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() Edip Efendi XIX ![]() ![]() Bu yalıda Osmanlı hükümeti ile Japonya arasında ilk ticari görüşmeler yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bezeme yönünden selamlık kısmı hareme göre çok daha zengindir ![]() ![]() ![]() ![]() Mustafa Fazıl Paşa Yalısı (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Kandilli İskelesi’nin yanında Mısırlı Prens Mustafa Fazıl Paşa’nın yalısı bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mustafa Paşa’nın Beyazıt civarında büyük bir konağı ve Çamlıca’da da büyük bir köşkü vardı ![]() ![]() Mustafa Fazıl Paşa 16 yaşında İstanbul’a gelmiş Babıâli’ye girmiş, 28 yaşında da vezir rütbesini almıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mustafa Fazıl Paşa hoş sohbet ve misafirperver bir kişi olduğundan Kandillideki yalısında ve Beyazıt’taki konağında devamlı misafirlerini ağırlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mısırlı Mustafa Fazıl Paşa Mısır Hıdivi İsmail Paşa’nın küçük kardeşi olup, 1829 yılında Kahire’de doğmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Cemile Sultan Kandillideki yalısında çok fazla oturmamış, Erenköyü’ndeki köşkünde yaşamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının harem ve selamlıktan meydana geldiği, rıhtımından selamlık bahçesine girildiği kaynaklardan öğrenilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının plan düzeninde koridorlar ön plana çıkarılmıştı ![]() ![]() ![]() Mahmut Nedim Paşa Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() Yalı eklektik üslupta, harem ve selamlık olmak üzere iki bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Geleneksel Osmanlı ev ve yalı mimarisi tiplerinden bir örnek olup, iç sofalı plan düzeninde yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Deniz kıyısında rıhtımı olan yapının her iki katı birbirinden sade bir silme ile ayrılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının selamlık bölümü 1960’lı yıllarda yanmış Y ![]() ![]() ![]() Eski kaynaklardan yalının içeriye kadar uzanan geniş bir kayıkhanesinin olduğu ve buraya iki saltanat kayığının sığdığı öğrenilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde yalının harem ve selamlık bölümlerinin mal sahipleri farklı kişilerdir ![]() Tırnakçı (Çürüksulu) Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() Bugünkü Çürüksulu Ahmet Paşa Yalısı da Tırnakçızadelerin yaptırmış olduğu yalının yalnızca bir bölümünü oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Geniş bahçe içerisindeki yalının diğer örneklerinde olduğu gibi anıtsal bir görünümü bulunmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tırnakçızadelerin yaptırmış olduğu yalıdan ise günümüze hiçbir iz ve kalıntı gelememiştir ![]() Köçeoğlu Yalısı (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi Çengelköy’de bulunan bu yalıyı Sultan V ![]() ![]() ![]() ![]() Köçeoğlu yalısı harem ve selamlık bölümlerinden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalıda alt ve üst kat planları birbirlerinin tekrarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Serasker Rıza Paşa Yalısı (Üsküdar) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı sonraki yıllarda Serasker Rıza Paşa’ya devredilmiştir ![]() ![]() Yalı art-nouveau üslubunda, bodrum, zemin ve çatı katından, harem ve selamlık bölümlerinden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mabeyinci Ragıp Paşa Yalısı (Kadıköy) İstanbul ili Kadıköy ilçesi Caddebostan’da bulunan bu yalı Ragıp Paşa tarafından XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı Avrupa mimarisi etkisinde, kesme taştan yapılmış olup, iki kenarına çokgen gövdeli birer kule yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa (Meşruta Yalı) Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa, Köprülü Mehmet Paşa’nın erkek kardeşinin oğlu ve Fazıl Ahmet Paşa’nın da amcası idi ![]() ![]() ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa Yalısı selamlık ve harem bölümlerinden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harem ve selamlık bölümünün arasında bir bahçe, arkasındaki tepenin eteklerine kadar uzanan geniş bir alanı vardı ![]() ![]() “Gazi Hüseyin Paşa yani Vezir-i Azam Daldan dadı kuster destur-u kârı ferman Çarhı saadet üzre yekta mehi cihantâb Bucu şerefte Rahşan hurşidi alem ânâ Mimarı tab’ı pâki deryaya karşu yaptı Bir böyle hurrem âbâd me’vayı hâlet efsâ Guya bu tarhı rânâ bir şuhu bi bedeldir Çıkmış kenara eyler rindana seyri derya Eyvanı serbülendin seyr eyleyüp acem mi Geçse yere hayadan taku revakı kisra Ali binayı ziba kâşane-i zerandâd Valâ makamı dikleş bünyadı ruh bahşâ Didei Nazım hatif tarihini bu tarhın Bahrı üzre tarhı ziba câyı Hüseyin Paşa h ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa’nın vakfını yönetecek evlat ve soyunun oturmasını şart koştuğu bu yalının salonlarından Osmanlı hükümeti zaman zaman yararlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa Yalısının deniz üzerine eli böğründelerle, çıkmalarla, direklerle uzanan divanhanesi ondan sonra, 1650–1750 yıllarında Boğaziçi’nde yapılan en az 50 civarındaki yalıya da örnek olmuştur ![]() ![]() Cihannüma olarak nitelenen divanhane, ters T plan şeklinde olup, bu şekli ile üç yönden Boğaz’a bakış sağlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının eski selamlık dairesinin hamam, mutfak ve hizmetkârlar dairesinin bahçedeki, bugünkü sokak seviyesine kadar uzanan alanda olduğu sanılmaktadır ![]() Göksu Yalıları (Beykoz) XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Vecihi Paşa (Prenses Rukiye Sultan) Yalısı (Beykoz) İstanbul, Beykoz ilçesinde, Kanlıca Koyu, Körfez Caddesi’nde bulunan bu yalı Osmanlı döneminde çeşitli valiliklerde bulunan Vecihi Paşa tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aziz Bey’in hissesine düşen kısım ölümünden sonra yıktırılmış ve arsası bir Ermeni’ye rehin edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() Yalı üç katlı, orta sofalı plan tipindedir ![]() ![]() ![]() Bahçe içerisindeki yalının önünde denize yönelik bir rıhtım bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zarif Mustafa Paşa Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sicil-i Osmanî’den öğrenildiğine göre Zarif Mustafa Paşa Hassa Süvari Alay Kâtiplerinden olup, Mirliva ve Ferik olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mustafa Zarif Paşa Yalısı harem, selamlık ve mehtabiye köşkü olmak üzere üç ayrı bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının iyi bir durumda günümüze gelen selamlık kısmı bazı kaynaklara Zarif Mustafa Paşa’nın torunu olan ve Devlet Şurası Azalarından Esat Bey’in ismi ile geçmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rasim Paşa Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Çubuklu’da bulunan Rasim Paşa Yalısının XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının mimarının kim olduğu bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı denizden üç, karadan da iki katlı idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Keçecizade Fuat Paşa Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca’da bulunan Keçeci Fuat Paşa Yalısı XIX ![]() ![]() ![]() Keçecizade Mehmet Fuat Paşa (1815–1868) Sultan Abdülaziz zamanında iki defa sadrazamlık, seraskerlik, hariciye nazırlığı ve büyükelçiliklerde bulunmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Keçeci Mehmet Fuat Paşa Molla, hekim ve devlet adamlığı yanında, güzel konuşması ve nüktedanlığıyla tanınmış, 1869 yılında Fransa’nın Nice kentinde vefat etmiştir, cenazesi bir Fransız gemisi tarafından getirilmiş İstanbul’da Peykhane Sokağı’nda kendi yaptırdığı caminin yanına gömülmüştür ![]() Keçecizade Fuat Paşa bu yalıda Osmanlı İmparatorluğu’na yön veren kararlar almış ve siyasi görüşmeler yapmıştır ![]() ![]() ![]() “Fuat Paşa’nın Kanlıcadaki yalısına ayak basan, kimin karşısına çıkacağını derhal anlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fransız gezgin yalıya bir sabah saatinde gitmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fransız seyyah bu ziyaretçileri tetkik ederken üst kattan gelen bir piyano sesi salonu doldurdu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Keçecizade Fuat Paşa oğlu Nazım Bey’in Vükelâ Vapuru’na binerken ölmesi üzerine bir süre için yalıyı terk etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Keçecizade Fuat Paşa’nın yalısı çevrede tutuşan otlardan sıçrayan kıvılcımla yanmış, yalının yüksek taş duvarları bir süre ayakta kalmışsa da tehlikeli bir durum gösterdiğinden yıkılmıştır ![]() ![]() ![]() A ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Marki Necip Bey Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı dört katlı ve bir de çatı katından meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zemin kattan bahçeye geçilir ![]() ![]() ![]() ![]() Erdoğan Demirören ailesi 1977 yılından beri bu yalıda yaşamaktadır ![]() ![]() Saffet Paşa Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca Vapur İskelesi’nin güneyinde bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saffet Paşa Yalısı harem ve selamlık olmak üzere iki bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saffet Paşa Yalısı çeşitli dönemlerde yapılan onarımlarla orijinalliğinden kısmen uzaklaşmış olmasına rağmen yine de Türk sivil mimarisinin örneklerinden birisi idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yalıdaki bir başka özellik de Batılılaşma dönemi Osmanlı sivil mimarisinin kendine özgü kemerli nişlerinin bulunuşudur ![]() ![]() ![]() Sedat Simavi Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca’da bulunan Saffet Paşa Yalısı’nın yıktırılan haremi ile harem bahçesinin tamamı, eski Yedigün Müessesesinin sahibi, Hürriyet Gazetesinin kurucusu Sedat Simavi tarafından satın alınmıştır ![]() ![]() ![]() Eski Boğaziçi yalılarına benzemeyen bir mimari üslupta olan bu yalı Kanlıca’da ilk kaloriferli bina olarak tanınmıştır ![]() Halil Ethem Eldem (Osman Hamdi Bey) Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() ![]() Neo-Klasik üsluptaki yalı harem ve selamlık olmak üzere iki bölümlü simetrik düzende bir plana sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dış cephe görünümünde birinci katta üçgen alınlıklı, demir şebekeli pencerelere yer verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı uzun yıllar harap bir halde kalmış, 1988–1990 yıllarında yenilenmiş, betona dönüştürülmüş ve dış cephesi ahşap kaplanmıştır ![]() ![]() Nuri Paşa Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mektupçu Ali Bey Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca’da bulunan bu yalı, XIX ![]() ![]() Günümüze gelemeyen bu yalı geniş bir bahçe ve çam ağaçlarının arasında iki katlı bir yapı idi ![]() ![]() ![]() Kezzubi Hasan Efendi Yalısı (Beykoz) İstanbul Beykoz ilçesi, Kanlıca’da bulunan bu yalı, XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() A ![]() ![]() ![]() Asaf Paşa Yalısı (Beykoz) İstanbul Beykoz ilçesi, Kanlıca’da bulunan bu yalı XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() A ![]() ![]() ![]() Sahaflar Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca’da bulunan bu yalı XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() Rıfat Paşa Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca’da vapur iskelesi ile Sahaflar Yalısı arasında yer alan bu yalı XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rıfat Paşa Yalısı Cemile Sultan’ın mülkiyetinde iken 1871 yılında yanmış, yangından arta kalan selamlık XIX ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#10 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında BilgiYağcı Şefik Bey Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() ![]() Geniş ağaçlıklı bir alanda bulunan yalının iki salhanesi ve arkasında da dükkânları vardı ![]() ![]() ![]() Harem ve selamlıktan meydana gelen yalı, klasik Osmanlı yalı mimarisi tipinde idi ![]() ![]() Nevres Paşa Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca’da Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yalı Marrif Nazırlığında bulunan Şair ve musikişinas Nevres Paşa’nın eşi Fatma Zehra Hanım tarafından satın alınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının asıl sahibi olan Nihat Bey’in ölümünden sonra varislerinin açtığı dava sonucunda Emniyet Sandığının alacağına karşılık yalı üzerindeki anlaşmazlık sürerken 1906 yılında yanmış, Emniyet Sandığı alacağından vazgeçerek yalıyı sahiplerine bırakmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mehmet Muhtar Bey Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi Kanlıca’da bulunan bu yalı XIX ![]() ![]() ![]() ![]() Mehmet Muhtar Bey’in ölümünden sonra yalı oğulları Mısır Kethüdası Mahmut Aziz Bey ile Burdur Mutasarrıfı Mustafa Nuri Paşa’ya geçmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hacı Ahmet Bey’in payına düşen bölüm ise 1941 yılında ölümünden sonra oğlu Fuat Ramazanoğlu’nun mülkiyetine geçmiş, 1942 yılında bahçesinin üst tarafı Doktor Hüseyin Bey’e satılmıştır ![]() ![]() Miskyağcı Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca Körfezi’nin girişinde bulunan bu yalının ne zaman yapıldığı ve ne zaman yıkıldığı kesinlik kazanamamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yağlıkçı Hacı Reşit Bey Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Kanlıca Bahayi Körfezi’nin kuzey ucunda bulunan bu yalıyı Yağlıkçı Hacı Reşit Bey yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() Yalının önünde rıhtımı, yanında ayrı bir hamamı ile önü havuzlu geniş bir kayıkhanesi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Ethem Pertev Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eczacı Ethem Pertev Bey, Türkiye eczacılık tarihinin önemli kişilerinden olup, ailesi Bulgaristan'daki Tırnova kentinden İstanbul'a gelmişti ![]() ![]() ![]() ![]() Cephe görünümündeki arabesk ve art nouveau üslubundan ötürü de Süslü Yalı ismi ile de tanınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ethem Bey’in ölümünden sonra yalı 1932 yılında satılmıştır ![]() ![]() Hadi Bey (Manford) Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı harem ve selamlık olarak iki bölüm halinde ve iki katlı yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Komodor Remzi Bey Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Anadoluhisarı’nda, Anadoluhisarı’nın önünde bulunan bu yalı 1917 yılında Komodor Remzi Bey tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı zemin üstü üç katlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı ahşap çatılı olup, ön kısmında çatı üçgen bir alınlık şeklindedir ![]() ![]() Bahriyeli Sedat Bey Yalısı (Beykoz) ![]() ![]() ![]() Yalı barok üslupta, iki katlı harem ve selamlık olmak üzere iki bölüm halinde yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının tümü geniş saçaklı ahşap çatılıdır ![]() ![]() Ahmet Mithat Efendi Yalısı (Beykoz) İstanbul ili Beykoz ilçesi, Yalıköy’de bulunan bu yalı XIX ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı ampir üslubunda bodrum, zemin, iki normal ve bir de çatı katı olmak üzere beş katlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#11 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Yalıları 2 Naime Sultan (Gazi Osman Paşa) Yalısı (Beşiktaş) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının bulunduğu alanda daha önceki dönemlerde deniz hamamlarının bulunduğu kaynaklardan öğrenilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının deniz cephesinde bulunan ekseni üzerindeki çıkma akroterli üçgen bir alınlıkla sonuçlanır ![]() ![]() ![]() Enver Paşa (Naciye Sultan Yalısı) (Şah Sultan Yalısı) Yalısı (Beşiktaş) İstanbul ili Beşiktaş ilçesi, Kuruçeşme’de bulunan bu yalı günümüze gelememiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yalıda uzun süre Hamdi Paşa oturmuş, ölümünden sonra Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Enver Paşa yalının bahçelerini, arkasındaki sırtlarda bulunan korusunu yeniden düzenlettirmiş, korunun içerisine de Boğaziçi’ne hâkim bir köşk yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Enver Paşa burada yerli ve yabancı devlet adamlarını kabul etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Arnavutköy Yalıları (Beşiktaş) İstanbul ili Beşiktaş ilçesi, Arnavutköy Kıyılarında XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arnavutköy’de Akıntıburnu’ndan sonra ise Türklerin yaşadığı yalılar vardı ![]() ![]() XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Müceddeden bina ve ihya eylediğin nüsretgâh gayet müferrih ve mahallinde olduğundan haz eyledim ![]() ![]() ![]() Doğrusu tam mahallinde nezareti hoş mesire olmuş ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() Bebek Yalıları (Beşiktaş) İstanbul ili Beşiktaş ilçesi, Bebek’te XIX ![]() ![]() ![]() ![]() Bebek kıyılarında bulunan çoğu II ![]() ![]() Hekimbaşı Behçet Efendi Yalısı (Beşiktaş) İstanbul ili Beşiktaş ilçesinde, Bebek vapur iskelesinin yanında bulunan bu yalı XIX ![]() ![]() Bu yalının ilk sahibi, kaynaklara göre Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Abdülhak Molla modern anlamdaki Mekteb-i Tıbbıye-i Şahane’yi kurmuş, bu nedenle de Reisül Ulema olarak tanınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Abdülhak Molla’nın tek oğlu olan Hayrullah Efendi, baba mesleği olan eczacılığın yerine mülkiyeyi seçmiş ve önemli görevlerde bulunmuş, Osmanlı tarihi ile ilgili eserler yazmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hayrullah Efendi Bebek’teki yalısına döndükten sonra Tahran Sefirliğine atanmış ve yalı İran Sefiri Hüseyin Hama’ya kiralanmış, ardından da Mütercim Rüştü Paşa’ya satılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Boğaziçi’nin ilk topografik haritasını yapan Mareşal Moltke Hekimbaşı Yalısı ve bahçesine de anılarında yer vermiştir: “Muhibbim gerçi bütün tabiplerin başı ise de, tababet-i katiyen tahsil etmemiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Hekimbaşı Yalısı mimarisi, iç düzenlemesi yönünden Boğaziçi’nin Avrupai üsluptaki yapılarından biri idi ![]() “Küçükbebek’te yegane şayanı dikkat ev Hekimbaşının yalısıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hekimbaşı Yalısı bezemesi, mimari yapısı ile Bebek’in görkemli yapılarından birisi idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Âli Paşa Yalısı (Hidiva Sarayı) (Beşiktaş) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı kaynaklarına göre bir Ramazan ayının Cuma günü Göksu Kasrı’na giden Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dürrizade Abdullah Efendi’nin ölümü üzerine yalının mülkiyeti Sadrazam Mehmet Emin Rauf Paşa’ya geçmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yalının ilk defa Dürrizadeler tarafından yapıldıktan sonra Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Boğaziçi’nin en önemli yapılarından olan bu yalı geniş cephesi, denize yönelik 64 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Konsolosluk binası olarak kullanılan selamlığın üst katında büyük bir kabul salonu ile büyük bir yemek salonu vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının içerisi bezeme yönünden oldukça zengindir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nazime Sultan Yalısı (Beşiktaş) İstanbul ili Beşiktaş ilçesi, Kuruçeşme’de, Sultan Abdülaziz’in (1861–1876) kızı Nazime Sultan Yalısı yanındaki Naciye Sultan Yalısı ile birlikte XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nazime Sultan Ali Halit Paşa ile 1889 yılında evlenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nazime Sultan Yalısının Raimondo d’Aronco tarafından tasarlandığı iddia edilmişse de bununla ilgili kesin belgeye rastlanmamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çırağan Sarayı’nın yanmasından sonra bu yalı bir süre Meclis-i Mebusan binası olarak kullanılmış, hanedanın yurt dışına çıkarılmasından sonra satılmış, bir süre tütün deposu olarak kullanılmış ve sonra da yıkılmıştır ![]() Yılanlı Yalı (Beşiktaş) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yalı sarp kayalıklar üzerinde tek katlı eli böğründelerle dışarıya taşkın biçimde yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının günümüze ulaşan selamlık kısmı geniş bir set üzerinde olup, Prof ![]() ![]() ![]() ![]() Yusuf Kamil Paşa Yalısı (Beşiktaş) İstanbul ili Beşiktaş ilçesi, Bebek’te bugünkü Kemal Sadıkoğlu, Villa Berkçay, Zamir Damar ve Nuri Çapa yalılarının bulunduğu yerde XIX ![]() ![]() ![]() Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa Sultan Abdülmecit zamanında Sami Paşa ile Yusuf Kamil Paşa’yı İstanbul’a göndermişti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yusuf Kamil Paşa’nın yaptırmış olduğu yalı ahşap olup, cephe görünümünde ortada üç, yanlarda da iki katlı idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yusuf Kamil Paşa Yalısını zamanın pek çok tanınmış kişisi ziyaret etmiştir ![]() “Böyle gecelerden birinde, devrin zariflerinden biri Yusuf Kamil Paşa’yı fevkalade eğlendirip, hoş vakitler geçirtmiş, Paşa da âdeti üzere kâhyasını çağırıp, efendiye 500 altın ihsan ettim, verirsiniz demiş ![]() ![]() ![]() — Galiba bir yanlışlık oldu ![]() ![]() ![]() Hüseyin Haki Efendi; — Bana verilen emir böyledir başka bir şey yapamam ![]() ![]() ![]() Misafir sabırsızlıkla paşanın inmesini beklemiş ve tam paşa indiği sırada onu etekleyerek derdini anlatmış ![]() Yusuf Kamil Paşa da; —Aman efendim dün akşam işret esnasında bir halt etmişim ![]() ![]() Misafir bir selam daha verip: — Aman efendim o haltı dün akşam değil şimdi işlediniz” demiş ![]() Yusuf Kamil Paşa yalıyı sonradan Sait Halim Paşa’nın babası Mısırlı Prens Halim Paşa’ya satmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() I ![]() ![]() ![]() Mazhar Paşa Yalısı (Sarıyer) İstanbul Sarıyer ilçesi Emirgân-Baltalimanı arasında bulunan Mazhar Paşa Yalısı da günümüze gelemeyen yalılardandır ![]() ![]() ![]() Mashar Paşa devrin ünlü aşçılarını yalısında bir araya getirmiş, onların hazırladığı yemekler Boğaziçi’nde uzun yıllar anlatılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mazhar Paşa Yalısı XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Emirgân (Şerifler) Yalısı (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Cümle kapısı tarzı Acem üzere tarh olunmuş, dört duvarı billurdan bir hamamı vardır ![]() ![]() ![]() Zarif Orgun’dan öğrenildiğine göre de; “Feridun Bey bahçeleri denmekle malum Emirgüneoğlu Yusuf’un Naip ve Mutasarrıf olduğu bahçe ki hududu sahil-i bahirde vaki ayazmadan Müslüman mezarlığına ve oradan Tırnakçızade Mehmet’in bağına ve ondan çeşmebaşı nam mevki denilerek binaların anlatılmasına geçilmiş, altı bab oda, sofa, büyük iki şahnişin, dehliz ve büyük havuzlu hamam akarsu, mutfak, kiler, yanında odalar ve bahçede meyve ağaçları ve diğer ağaçlarla su haznesi, büyük ahır, şahnişinli büyük oda ve üstünde üç şahnişinli ve şadırvanlı, altın yaldızlı, çinili oda ve şahnişinli odaya bitişik diğer odalar, üç dehliz ve bahçede bir kameriye ve su haznesi üzerinde bir köşk, dört oda, su dolabı ve bir dalyan ve bu hudut içerisinde tahminen 170 kile tohum ekilen tarlalar…” ![]() ![]() ![]() Tarihi kaynaklar Emirgan’daki yalının sürekli el değiştirdiğinden söz etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Emirgan Yalısı Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Emirgan Yalısı harem ve selamlık olmak üzere ahşap ve iki ayrı bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı bahçesinde XX ![]() ![]() ![]() Emirgan Yalısı’nın müze olarak düzenlenmesi düşünülmüş bunun için de Topkapı Sarayı, Türk ve İslam Eserleri Müzesi ve Divan Edebiyatı Müzesi’nden, dışarıdan satın alınan eserlerle döşenmiştir ![]() ![]() Emirgan Yalısı 1980 yılından sonra Kültür Bakanlığı, Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nin yönetimine geçmiş, restorasyonu ve iç bezemeleri yapılmıştır ![]() ![]() Ferik Ahmet Afif Paşa Yalısı (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() Yalı zemin üzerine iki normal bir de çatı katından meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının deniz cephesi, ince uzun pencereleri, pencereler ile katlar arasındaki boşlukları dolduran mimari dekorasyon ile hareketli bir görünüm sağlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sait Halim Paşa Yalısı (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının ilk sahiplerinin Düzoğulları isimli bir aile olduğu, sonradan İstanbul Rumlarının temsilcisi olarak tanınan Logothete Nicolas Aristarhis isimli bir kişiye, sonra da V ![]() ![]() ![]() ![]() Sait Halim Paşa Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın torunu, Vezir Halim Paşa’nın da büyük oğludur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sait Halim Paşa yalıyı Papa Kalfa isimli bir ustaya onarttırmış, bazı yeni ilaveler ve değişiklikler yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sait Halim Paşa yalısı eski kaynaklardan öğrenildiğine göre, setler halinde koruluklara kadar uzanıyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı bahçesine Boğaz yolu üzerindeki kapıdan girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Camekânlı girişten birkaç basamak çıkıldıktan sonra harem ve selamlık hollerine ulaşılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Selamlık bölümünün girişi ahşap lambrili ve Kütahya çinileri ile kaplıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sait Halim Paşa Yalısı’nın bezemeleri XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sait Halim Paşa Yalısı 1995 yılında bilinmeyen bir nedenle kısmen yanmış, içerisindeki eserlerin ne olduğu konusunda çeşitli iddialar ortaya atılmıştır ![]() ![]() Kocataş (Necmettin Molla) Yalısı (Sarıyer) İstanbul ili Sarıyer ilçesinde bulunan bu yalı Abraham Paşa, Molla Bey, Necmettin Molla Yalısı isimleri ile de tanınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yalı arkasındaki 17 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Girişin hemen ardında yer alan taşlığa ikisi karşıda olmak üzere dört kapı açılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının üçüncü katında basık tavanlı odalar bulunur ![]() ![]() ![]() Mustafa Reşit Paşa Yalısı (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() Mustafa Reşit Paşa bu yalının yanına XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Neo-Klasik üsluptaki bu yalı geniş bir avlu çevresinde olup, bahçesinde havuz ve köşkleri ile deniz hamamları bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının zemin katında üst kata çıkan üç merdiven vardır ![]() ![]() Yalının havuzunun üzeri yakın tarihlerde kapatılmış ve özelliğini yitirmiştir ![]() ![]() ![]() Yalının rıhtımında açık yüzme havuzu ile kapalı bir deniz hamamı vardı ![]() ![]() İtalyan Elçiliği Yalısı (İtalyan Sefareti Yazlık Binası) (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() Yalı ahşap kazık temeller üzerine oturtulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüze gelen yalı 27 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapının çatısı kuzeyde üçüncü kata kadar inmekte ve bu da yalıya farklı bir görünüm vermektedir ![]() ![]() Yapının güney cephesi ise farklı bir görünümdedir ![]() ![]() ![]() Yalının taş döşeli zemin kat holü simetrik olarak iki yanında birer çift kolonla sınırlanmış ve bir iç avlu görünümüne bürünmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Avusturya Elçiliği Yalısı (Avusturya Sefareti Yazlık Binası) (Sarıyer) İstanbul ili Sarıyer ilçesi, Yeniköy’de 36 dönümlük bir alan Osmanlı-Avusturya dostluğunun bir nişanesi olarak Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Neo-Klasik üslupta kâgir ve üç katlı olarak yapılan bu yalı 36 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Deniz cephesinin sağındaki görkemli bir portal ile yapıya girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Avusturya Konsolosluğu’nun resepsiyonlarının verildiği, özel toplantıların yapıldığı yalıda ayrıca Avusturya Kültür Ofisi de hizmet vermektedir ![]() Alman Elçiliği Yazlık Köşk ve Yalıları (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yapılar XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Üst bahçe terasında 1835–1839 yıllarında Türkiye’de bulunmuş olan General Moltke’nin anısına bir anıt yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buradaki yapılar dikdörtgen planlı, ikişer katlı olup, üzerleri kırma çatı ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Rus Elçiliği Yalısı (Rusya Sefareti Yazlık Binası) (Sarıyer) İstanbul ili Sarıyer ilçesi Büyükdere-Sarıyer Caddesi üzerinde, geniş bir bahçe içerisinde yer alan Rus Elçiliği yazlığının yapım tarihi ve mimarı bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüze gelen Rus Elçilik Binası gravürdekilerden farklı bir görünümdedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Neo-Rönesans ağırlıklı olan orta binanın girişinde üç bölümlü portiğe yer verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde bu yapılar grubu oldukça harap durumda olup, kullanılmamaktadır ![]() İpsilante Yalısı (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İpsilanti Yalısı XIX ![]() ![]() ![]() ![]() İpsilanti Yalısı’nın XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının arkasındaki tepe iki büyük set halinde düzenlenmiş olup, fıstık ağaçları ile çevrilidir ![]() Sadberk Hanım (Azaryan)Yalısı (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Azaryan Yalısı arkasındaki yazlık Rus Sefaretinin sınırlarına kadar uzanan çok geniş bir bahçe içerisindedir ![]() ![]() ![]() Bodrum katı üzerinde üç ana kat ve bir de çatı katından meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının iç bezemesi ampir üslubunda olup, çeşitli kalem işleri, mermer taklidi sıvalar ve alçı tavanlar ile Orta Avrupa mimari tasarımını yansıtmaktadır ![]() Yalı, 1950 yılında Koç ailesince satın alınmış 1978 yılına kadar yazlık olarak kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() Zeki Paşa Yalısı (Sarıyer) İstanbul ili Sarıyer ilçesi, Rumelihisarı’nda Baltalimanı-Hisar yolunda bulunan bu yalı günümüzde Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün köprü ayağı altında kalmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının ilk sahibi Sultan II ![]() ![]() ![]() Yalı Boğaziçi’nde yapılmış olan diğer yalıların mimarisinden farklı olarak adeta bir şato görünümündedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zemin üstü katlarına yapının batı cephesindeki çıkmalara oturtulmuş merdivenlerle çıkılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şehzade Burhanettin Efendi Yalısı (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şehzade Burhaneddin Efendi yalıyı yıktırarak 1912’de yeniden yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı İmparatorluğu’nun son devir yapılarındaki özellikleri yansıtan ahşap karkas yalı, zemin kat üzerine iki kat olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Y ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkiz Yalı (Sarıyer) ![]() Yalı Art-Nouva üslubunda dikdörtgen planlı ve üç katlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı denize yönelik geniş bir salon ve bunun iki yanındaki odalardan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının güney yarısı Faik Kurtoğlu tarafından, kuzey yarısı da Bekir Sıtkı Oyal tarafından satın alınmış, 1967 yılında da İsmet Okur’a satılmıştır ![]() Faik Bey (Pakize Hanım) Yalısı (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() Yalı zemin, çatı katı ve iki kattan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() Zemin kat pencereleri denize yönelik sekiz adet olup, bunlar diğer katlara oranla küçük tutulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Plan düzeni yapılışından sonra değişikliğe uğramıştır ![]() ![]() Beyhan Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Defterdar İskelesi yakınında bulunan bu yalının yerine 1835 yılında Feshane Fabrikası yapılmıştır ![]() Beyhan Sultan, Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() Abdullah Paşa Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi Bahariye’de bulunan Abdullah Paşa Yalısı XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yalının ne zaman yıkıldığı ve mimarisi hakkında kaynaklarda yeterli bilgi bulunmamaktadır ![]() Alemdar Mustafa Paşa’nın Eşi Kamer-Veş Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesinde, Eyüp Büyük İskelesi ile Bostan İskelesi arasında bulunan bu yalının ismine 1815 tarihli Bostancıbaşı defterlerinde rastlanmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Yalı ile ilgili kaynaklarda ismi dışında herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır ![]() Hançerli Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi Bostan İskelesi yakınında Şah Sultan Camisi’nin de sağında bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hançerli Sultan, Sultan II ![]() ![]() Hançerli Sultan Yalısı’nın XVII ![]() ![]() ![]() Hanım Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Bahariye’de Bostan İskelesi ile Şah Sultan Camisi arasında, Hançerli Sultan Yalısı’nın da yanında bulunan bu yalı sonraki yıllarda Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın ve oğlu Ali Paşa’nın mülkiyetine geçmiştir ![]() ![]() ![]() Günümüze gelemeyen bu yalı ile ilgili kaynaklarda yeterli bilgi bulunmamaktadır ![]() Hatice Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, Ayvansaray yakınında Yavedüt Camisi yakınında bulunan bu yalının yerinde Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hatice Sultan, Sultan IV ![]() ![]() ![]() Hatice Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, Mihrişah Valide Sultan İmareti yakınında Hibetullah Sultan Sahil Sarayı’nın yanında bulunuyordu ![]() Hatice Sultan, Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() Mimar Melling’in albümünde gravürü görülen Defterdarburnu’ndaki sahil saray da Hatice Sultan’a aitti ![]() ![]() ![]() Kara Mustafa Paşa Yalısı (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, Bahariye’de Kasr-ı Hümayun yanında bulunan bu yalı Merzifonlu Kara Mustafa Paşa tarafından XVII ![]() ![]() ![]() Kaynaklardan öğrenildiğine göre Amcazade Hüseyin Paşa Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Kaya Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesinde Bahariye Mevlevihanesi yakınındaki bu yalının XVII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rukiye Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul İli Eyüp ilçesinde bulunan bu yalının yeri kesinlik kazanamamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Safai Mustafa Efendi Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesinde, Yavedut Camisi ile Defterdar İskelesi arasında bulunan bu yalı XVII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saliha Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesinde, Bahariye sahilinde bulunan bu yalı XVIII ![]() ![]() Saliha Sultan, Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() Saliha Sultan 1778 yılında da bu yalıda ölmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Uryanizâde Ahmet Esat Efendi Yalısı (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesinde, Defterdar İskelesi ile Yavedut Camisi arasında bulunan bu yalıda Şeyhülislâm Uryanizade Ahmet Esat Efendi 1813 yılında dünyaya gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yalı ile ilgili de kaynaklarda yeterli bilgi bulunmamaktadır ![]() Valide Sultan Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Zal Mahmut Paşa Camisi’nin yakınında, Feshane Caddesi üzerinde bulunan bu yalının oldukça büyük olduğu kaynaklardan öğrenilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalının divanhane tavanının, çeşmesinin, döşeme çinilerinin ve kameriyesinin 1728 yılında tamir edildiği konusunda kaynaklarda bir not bulunmakta olup, bunun dışında mimari yapısı ile ilgili bir bilgi bulunmamaktadır ![]() Yahya Bey Yalısı (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Defterdar’da Eski Feshane Binası yanında bulunuyordu ![]() ![]() Yalının Haliç kıyılarında bir rıhtımı olup, altı dönümden fazla meyve ağaçlı bahçesi vardı ![]() ![]() Yalı içerisinde on beş oda, iki salon, sofalar, iki yemek odası ve bir de hamamı vardı ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#12 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Hanları 1 İstanbul Hanları Hanlar,uzak bölgelerden gelen tacirlerin kalabileceği,mallarını güven altında bekletebileceği bir ihtiyaçtan doğmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eminönü bölgesindeki Hanlar: Ali Paşa Hanı II Kapalıçarşıda Yorgancılar Caddesi ile Çadırcılar sokağının köşesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Astarcı Hanı Kapalıçarşı’da Yağlıkçılar Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Balkapanı Hanı: Eminönün’de Yeni Cami ile Küçük Pazar arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 87 x 52 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Burmalı Han Eminönünde,Hasırcılar Caddesi ile Kızılhan sokağı köşesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Çorapçı Hanı Mahmutpaşa’da Fincancılar yokuşunun başındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kayseri Han Eminönünde Mimar Kemaleddin Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kızıl Han (Papaz Hanı) Eminönünde Hasırcılar Cad ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kilit Hanı Eminönünde,Uzunçarşı Cad ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kürkçü Hanı: Mahmutpaşa yokuşunda,Çakmakçılar ve Çarkçılar Sokaklarının arasındaki adadadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Leblebici Hanı Eminönü,Tahtakale’de Fincancılar Yokuşu ile Sabuncu Hanı sokaklarının kesiştiği köşededir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hanın arkasında,Alacahamam sokağına bakan tarafında ,ona bitişik olarak Büyük Şişeci Hanı bulunmaktadır ![]() Rüstem Paşa Hanı/ Küçük Çukur Han : Eminönünde,Mahkeme Sokağında,Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı ve Sadrazamı olan Rüstem Paşa’nın yaptırmış olduğu camiinin yanında ve yine aynı adı taşıyan hanının karşı köşesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rüstem Paşa Hanı /Büyük Çukur Han : Eminönü’nde Rüstem Paşa Külliyesine ait olan bu han Mahkeme Sokağı ve Unkapanı caddesi arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sabuncu Hanı Eminönünde,Sabuncuhanı sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Valide Hanı Mahmutpaşa’da Çakmakçılar yokuşu ile Fincancılar yokuşu arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() “Bu hanın yerinde evvelce Cerrah Mehmet Paşanın sarayı vardı,zamanla yıkılmış olduğundan Kösem Valide altlı üstlü üçyüz höcreli şeddâdî bir han binâ ettirmiştir ki İstanbul’da Mahmud Paşa Hanı ile bundan büyük han yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() Hanın 1926 da çöken “Han-ı sağir”(=küçük han) bölümünün avlusunun kuzey-doğusunda 12 x 12 m ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Camileri hakkında önemli bir kaynak olan Hüseyin Ayvansarayi’nin “Hadikatü’l-Cevâmi isimli eserinde ise avludaki küçük camiden şöyle söz edilmektedir: “ İstanbul’da vâki Vâlide Hanı denmek şehîr hân-ı kebir bu camiin vakfından olup han derûnunda olan mescid dahi sultânı müşârünileyhânın eser-i hayrıdır ![]() Kösem Sultan’ın servetini bu hanın bir odasında sakladığı ve gelini IV Mehmed’in eşi Turhan Hatice Sultan tarafından Başlala Uzun Süleyman Ağa ile birkaç has odalı tarafından 2-3 Eylül 1651 de gecesi odasında bir perde ipi ile boğulup öldürtülmesinden sonra bu servetin yağmalandığı da bir söylencedir ![]() “ ![]() ![]() ![]() ![]() Üç avlusu olan bu han 98x 168 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fincancılar yokuşu tarafına bakan ve “Han-ı sağir” olarak adlandırılan küçük han,muntazam bir dikdörtgen plana sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çakmakçılar caddesine bakan ve üçgen avlusu bulunan üçüncü bölüm ise oldukça küçüktür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Valide Hanının birinci ve ikinci avluda toplam 153,üçüncü avluda da 57 olmak üzere toplam 210 odası bulunmakta idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Yeni Han Mahmutpaşada, Çakmakçılar Yokuşu,Sandalyeciler ve Çarkçılar sokakları arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Yeni Han yapıldığında içeride sarraf dükkanlarının bulunduğu bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beyazıd- Çemberlitaş- Aksaray- Unkapanı bölgesindeki Hanlar Ağa Hanı I (Hatip Eminoğlu Hanı) Kapalıçarşı’nın batısında Yorgancılar Sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ali Paşa Hanı Küçükpazar’da Unkapanı Caddesi ile Kıble Çeşmesi Sokağı arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ali Paşa Hanı III Kapalıçarşı bölgesinde Çadırcılar Caddesi ile Yorgancılar Sokağı arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Baltacı Münhedim Hanı Beyazıt’da Kalpakçılar Caddesi ile İskender Boğazı sokakları arasındaki dar bir ada’nın üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bodrum Hanı Kapalıçarşı’da Yorgancılar Kapısı ile Çadırcılar Caddesi ve Bitpazarı Sokağının çevrelediği adadadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul kadısına yazılmış olan 18 Muharrem 1018 (=23 Nisan 1609) tarihli bir hükümdeki yazıya göre eskiden beri İstanbul’a gelen keten bezleri,tüccarlara bu handan dağıtılırmış ![]() ![]() Dikdörtgen plânlı,avlulu ve iki katlı bir bina olan bu hanın girişi Bitpazarı Sokağı tarafındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde yapılan çeşitli ilave inşaatlarla bütün özelliğini kaybetmiştir ![]() Cebeci Hanı Kapalıçarşının kuzeyinde Yağlıkçılar Caddesi üzerinde olup Astarcı ve Sarraf hanları ile çevrelenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çuhacı Hanı Mahmutpaşa Yokuşunun başında Kılıççılar sokağı ile Çuhacı Han sokağı arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çuhacı Han 29 Eylül 1755’deki büyük Hocapaşa yangınında yanmış ,günümüzdeki bina ise bu yangından sonra kısmen yenilenerek yapılmıştır ![]() Tuğla ve taş karışımı olarak inşa edilmiş olan bu yapı iki katlı ve dikdörtgen avluludur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde yapılan ilavelerle orijinal özelliklerini tamamen kaybetmiş olan bu hanın 1964 de 1/4 hissesi Vakıflar’a geri kalanı ise şahıslara aittir ![]() Çukur Han Kapalıçarşı’da Yağlıkçılar,Perdahcılar ve Tığcılar Sokağının çevrelediği üçgen alanın içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Elçi Hanı Çemberlitaş’daki yabancı devlet konuklarının misafir edildiği bu han ticarethaneden ziyade konaklama tesisi idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Burada kalan ve yazılarında Elçi Hanından bahsedenlerin anlattığına göre kare biçimindeki binanın ortasında büyük bir avlu ile kuyu bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasan Paşa Hanı (Süpürgeciler Hanı) Beyazıt –Laleli arasındaki Ordu caddesi üzerinde olan bu yapı 1745 de Sadrazam Seyyid Hasan Paşa (ölm ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İki katlı avlulu bir plan tipine sahip olan bu han misafir hanı olarak düşünülmüş ve Elçi Hanı gibi ikamet için yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmameli Han Kapalıçarşı bölgesinde Tığcılar ve Tarakçılar sokakları arasında Zincirli Han’a bitişiktir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kalcılar Hanı Kapalıçarşı bölgesinde Tarakçılar sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kaşıkçı Hanı Mahmutpaşa yokuşundu Tarakçılar sokağında olan bu han Kalcılar Hanı’na bitişiktir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kızlarağası Hanı Kapalıçarşının kuzeyinde Tığcılar,Perdahçılar ve Tacirler sokağının çevrelediği alandadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kumrulu Han Çakmakçılar Yokuşunda Sandalyeciler sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Küçük Yeni Han Çakmakçılar yokuşunda Sandalyeciler sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Silahtar Hanı Tahtakalede Uzunçarşı Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Simkeşhane Cephesi Beyazıd’dan Laleli’ye inen Cadde üzerinde olan bu hanı Darphane ve Kalaycı Sokakları çevrelemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Simkeşhanenin cephesi İstanbul Hanlarının genel dış örgü yapısı gibi tuğla hatıllı taştan yapılmıştır ![]() ![]() payelerin örgü sisteminde görülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sofcu Hanı Nuruosmaniye caddesi ile Tavukpazarı Sokağının birleştiği köşededir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sorguçlu Han Kapalıçarşının güneyinde Kalpakçılar Caddesi ile İskender Boğazı arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süleymaniye Hanı Süleymaniye külliyesinin bir bölümünü teşkil eden bu han,Külliyenin İmaretinin arka cephesinin altında,zemin katta olup Süleymaniye İmareti sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şeker Hanı Fatih’de İstanbul Caddesi ile Malta Çarşısı Sokağının kesiştiği köşededir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Taş Han (Sipahiler Hanı,Çukurçeşme Hanı,Katırcıoğlu Hanı) Lalelide, Fethi Bey Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Üç avlulu olan bu hanın giriş cephesi çağdaşlarından farklı olarak tuğla hatıllı olmayıp kesme taştan inşa edildiğinden dolayı “Taş Han” adı ile anılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde bakımsız ve bazı yerleri harap olmakla beraber eski karakterini muhafaza edebilmiş olan bu yapı İstanbul’daki askeri hüviyetli tek handır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#13 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Kütüphaneleri Ayasofya Sultan I ![]() ![]() ![]() Kütüphane çinileri, sedef kakmalı dolap kapakları, Edirnekâri bezemeleri, yazı frizleri, tunç şebekeleri ile kendine özgü bir yapıdır ![]() ![]() Kütüphanenin 5 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya ana mekânından mukarnas başlıklı dört tam, iki yarım sütunun taşıdığı camekânla ayrılan okuma odası küçük avluya bakan üç pencere ile aydınlatılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hazine-i Kütüp, 9 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hazine-i Kütübün kubbeli, beşik tonozlu mekânları alçı kabarma çiçeklerle bezenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya Kütüphanesi’ndeki kitaplar belirli dönemlerde tasnif edilmiş ve iki fihrist defteri ile bir basılı fihrist kitabı ortaya çıkarılmıştır ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphanenin kuruluşu ile birlikte düzenlenen vakfiyesinde kitapların nerelerden toplandığı ve hangi günlerde bunlardan yararlanılacağı belirtilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane mimari olarak kesme taş ve mermerden yararlanılarak dikdörtgen planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kubbe ve tonozların içleri malakâri nakışlarla bezenmiş, duvarların büyük bir bölümü çinilerle kaplanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Arkeoloji Müzeleri Kütüphanesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesinde, İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin bir bölümünü oluşturan kütüphane müze binası ile birlikte dönemin ünlü mimarlarından Sanayi-i Nefise Mekteb-i Âlisi hocalarından Mimar Aleixandre Vallaury tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Geniş bir salondan içerisine girilen kütüphane tavana kadar ahşap ve iki katlı olarak düzenlenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphanede çalışmak, İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü’nden alınacak özel izne tabidir ![]() Osman Hamdi Bey Yokuşu 34400 Gülhane Tel: (212) 520 77 40 – 41 Faks: (212) 527 43 00 Beyazıt Devlet Kütüphanesi (Eminönü) ![]() ![]() Maarif-i Umumiye Nizamnamesinin 1869’da çıkarılmasından sonra İstanbul’da genel kapsamlı bir kütüphane kurulması için Sadrazam Sait Paşa ve Maarif Nazırı Mustafa Nuri Paşa Beyazıt imaretini Maarif Nezareti’ne devredilmesini sağlamışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Balkan Savaşı (1912–1913) sırasında savaş bölgelerinden kaçırılan çok sayıdaki kitap da bu kütüphaneye getirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye’deki uluslar arası formlara göre ilk katalog çalışması 1939’da burada başlamış, yazar ve kitap isimlerine göre düzenlenen iki katalog 1944’te tamamlanmıştır ![]() ![]() ![]() Kütüphanede Kitap Okuma Salonundan ayrı olarak “Nadir Eserler”, “Gazete ve Dergi”, “Harita-Afiş”, “Para-Pul”, “Müzik Dinleme”, Video ve Film İzleme”, “Görme Özürlüler”, “Atatürk ve İnkilapları”, “Gazte Okuma” bölümleri bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Turan Emeksiz Sokak No: 6 Beyazıt Tel: (0212) 522 31 67 Köprülü Kütüphanesi (Eminönü) ![]() ![]() Köprülüzade Fazıl Mustafa Paşa da 1678’de düzenlediği bir vakfiye ile kütüphanenin kuruluşunu tamamlamıştır ![]() ![]() Köprülü Kütüphanesinin il nüvesi, Köprülü ailesinin bağışları ile atılmış, daha sonra bağış ve satın almalarla kitap sayısı artmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İç mekân yanlarda altta birer, üstte ikişer, girişin karşısında altlı üstlü üçer pencere ile aydınlatılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atıf Efendi Kütüphanesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphanenin vakfiyesinden öğrenildiğine göre gelir kaynakları ve yönetimi belirlenmiş üç hafız-ı kütüb, bir şeyhü’l-kurra, bir suyolcu, bir mücellit, bir marangoz ve bir de ferraş (temizlikçi) burada görevlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Atıf Efendi’den sonra oğulları Mehmet Emin, Ömer Vahit, torunları Ömer Hüsameddin ve Abdülkadir Efendiler de buraya kitap vakfetmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane mimari yapısı ile dikkati çeken bir binadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Vefa Caddesi No:44 Beyazıt Tel: (212) 527 38 07 Koca Ragıp Paşa Kütüphanesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Laleli semtinde, Ordu Caddesi üzerinde bulunan Koca Ragıp Paşa Kütüphanesi’ni Koca Ragıp Paşa (1699–1763) 1762 yılında külliye olarak yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() Yapı topluluğunun ana cephesi Ordu Caddesi üzerinde olup, alt katta dükkânlar, üst katta da sıbyan mektebi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane kesme taş ve tuğladan zemin ve bodrumdan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphanenin içerisi oldukça sade klasik üslupta bezemelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Kültür ve Turizm Bakanlığı yönetiminde olan kütüphane hizmete kapalıdır ![]() Süleymaniye Kütüphanesi (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzdeki Süleymaniye Kütüphanesi, Süleymaniye külliyesinin birinci ve ikinci medreseleri ile sıbyan mektebinde bulunmaktadır ![]() ![]() Süleymaniye Kütüphanesi’nin kuruluş çalışmaları I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane girişindeki alfabetik ve Dewey Onlu konu kataloglarını kapsayan fişlikler bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphanenin iki okuma salonu, mikrofilm okuma ve fotokopi üniteleri bulunmaktadır ![]() Esat Efendi Kütüphanesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Yerebatan Caddesi üzerinde bulunan bu kütüphane Vakanüvis Mehmet Esat Efendi tarafından kendi konağının yanına 1845 yılında yaptırılmıştır ![]() Esat Efendi Müderrislik ve Kadılık görevlerinde bulunmuş, 1825’te de Şanizade Ataullah Efendi’nin yerine Vakanüvisliğe getirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphanenin mimarı bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Esat Efendi Kütüphanesinin tarih ve edebiyat ağırlıklı zengin kitapları 1914 yılında Sultan Selim ve Süleymaniye Kütüphanesine nakledilmiştir ![]() ![]() Hakkı Tarık Us Kütüphanesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Beyazıt’ta Beyazıt Külliyesi’nin bir bölümünü oluşturan sıbyan mektebi yapı topluluğu ile birlikte 1505 yılında yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin önünde dört sütunlu ve iki yan duvara dayalı bir sundurması bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapı günümüze iyi bir durumda gelmiş olup, kütüphanenin kitapları Bayezid Devlet Kütüphanesi’ndedir ![]() Nuru Osmaniye Kütüphanesi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesinde, Kapalı Çarşı girişinde, Çemberlitaş’ta bulunan Nuruosmaniye Külliyesi Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nuruosmaniye Kütüphanesi Barok üslubun kendine özgü bir örneğidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane ilk açıldığında bir Nazır-ı Kütüb, altı Hafız-ı Kütüb, altı Mustahfız, üç Bevvab, bir Mücellid-Müzehhib ve bir Ferraş olmak üzere on sekiz görevlisi bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Feyzullah Efendi Kütüphanesi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Macar Kardeşler Caddesi ile Feyzullah Efendi Sokağı’nın kesiştiği noktada bulunan bu kütüphane, Feyzullah Efendi Medresesi’nin kitabesinden öğrenildiğine göre; Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Dikdörtgen planlı olan medresenin avlusunun kuzeydoğusuna dershane-mescit ile kitaplık, güneydoğu ve güneybatı kenarlarına da L şeklinde on medrese hücresi yerleştirilmiştir ![]() ![]() Kitaplık ve dershane bölümleri ortak bir ana mekânın iki yanına yerleştirilmiş ve böylece Osmanlı mimarisinde çok ender görülen bir plan tipi ortaya çıkarılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphanede Osmanlı tarihleri, Yemen tarihleri, padişah divanları, şuara tezkireleri, fermanlar, levhalar ile matematikten tıbba kadar çeşitli kitaplar bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Feyzullah Efendi Medresesi ve Kütüphanesi restore edilmektedir ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa Kütüphanesi (Fatih) |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#14 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Sıbyan Mektepleri Sıbyan Mekteplerinin Osmanlı eğitim düzeninde önemli bir yeri bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlılarda sosyal ve eğitim nitelikli Sıbyan Mektepleri vakıflar şeklinde kurulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlılar Sıbyan Mektebi ismini kullanmakla beraber değişik dönemlerde bu okullara “Dâru't-tâlim”, “Mektep”, “Tas Mektep”, “Mahalle Mektebi”, “Mektephâne” ve “Mekteb-i Ibtidâiye” isimleri de verilmiştir ![]() ![]() ![]() “Ve mekteb-i mezbûrda bir ehl-i tecvid, hâfiz-i Kelâm-i Mecid (Kur'an), ilm-i kiratta ferîd ve salâh u siyânette resîd, sevâyib-i maayib-i töhmetten (saibe ve ayiplar töhmetinden) ma'sûm ve zühd ü felâh ile mevsûm ilm-i fikha vâkif ve vâcibât-i sünen-i salâta ârif kimesne muallim olup, sibyân-i fukara (fakirlerin çocuklari) ve fukara-i sibyâna ta'lim-i Kur'an-i Azîm ve salâta müteallik mesaili tefhim edüp sibyan otuz adetten eksik olmaya ve ücret almaya ve vazife-i yevmiyesi sekiz akça ola ![]() ![]() Sıbyan Mekteplerinde ayrıca Bevvab denilen temizlikçi hademe, çocukları evlerinden alıp getiren, okulda çocukların birbirleri ile ilişkilerini düzenleyen Mubassır isimli görevliler de bulunuyordu ![]() ![]() Osmanlı eğitiminde Sıbyan Mekteplerinde verilen derslerin zaman zaman müfredat programları günün koşullarına uygun olarak değiştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() “Fenn-i kitabette mahareti müsellem ve ta'lim-i mesk-i hatta a'lem bir kimesne hâce-i mesk olup" denilmektedir ![]() ![]() ![]() Ayrıca Sultan I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’da 1863 yılında “Daru’l Muallim-i Sıbyan” ismi altında ilkokullara öğretmen yetiştirecek bir de okul açılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan Mekteplerinde öğrenciler ders veren hocanın etrafında, başlangıçta halka düzeninde yerlere oturmaktadırlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı mimarisinde Sıbyan Mektepleri iki ayrı grupta olup, bunlardan bazıları külliyelerin bir bölümünü oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesinde, Ayasofya Müzesi’nin avlusunda bulunan Sıbyan Mektebini Sultan I ![]() ![]() Sıbyan Mektebinin duvar işçiliği bir sıra taş, bir sıra tuğladan örülmüş olup, iki katlı, kare planlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Giriş merdiveninin yanındaki, üzeri ayna tonozla örtülü küçük oda ise ders veren hocaya aittir ![]() Cevri Kalfa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Sultanahmet Meydanı’nda, Divanyolu Caddesi üzerinde bulunan Cevri Kalfa Sıbyan Mektebi, kitabesinden öğrenildiğine göre Sultan II ![]() ![]() Buradaki kitabenin tarih manzumesinin son mısraında “Merhume Usta’nın ruhiyçün âb-ı zemzem 1235 (1819)” yazılıdır ![]() Cevri Kalfa 1808 Yeniçeri İsyanı’nda, Topkapı Sarayı içerisinde merdiven başında durarak Şehzade Mahmud’u (Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Cevri Kalfa Sıbyan Mektebi, İstanbul sıbyan mektepleri arasında en büyük ölçüdeki yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cevri Kalfa Sıbyan Mektebi’nin girişi yapının solunda olup, ortasında yer alan iki katlı yapının üzeri beş mermer konsol üzerine oturmuş bir çıkma şeklinde dışarıya taşmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cevri Kalfa Sıbyan Mektebi Osmanlı devri mimarisinde yapılmış olan örneklerin sonuncusudur ![]() Sultanahmet Yapı Topluluğu Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesinde, Sultanahmet’te, Sultan I ![]() ![]() ![]() Sıbyan Mektebi caminin dış avlu duvarının köşesinde yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Sultanahmet’te 1912 yılında çıkan yangın sırasında harap olmuş, daha sonra restore edilmiştir ![]() ![]() ![]() Zeynep Sultan Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Alemdar Caddesi üzerinde, Gülhane Parkı’nın karşısında Sultan III ![]() ![]() Caminin batısında bulunan sıbyan mektebi, yanındaki medresenin bitişiğinde olup, önünde de XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi barok üslupta bir yapı olup, önünde üç sütunlu, yuvarlak kemerli bir revak bulunan kare planlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi ile yanındaki medrese arasındaki avlunun yuvarlak kemerli kapısı üzerinde de bir ayet yazılı kitabe bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Hacı Beşir Ağa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Alemdar Mahallesi’nde, İstanbul Valiliği’nin karşısında bulunan Hacı Beşir Ağa Külliyesi Sultan III ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gedik Paşa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Mimar Hayrettin Mahallesi, Gedik Paşa Caddesi ile Cami Sokağı’nın birleştiği köşede bulunan Gedik Paşa Camisi ve Sıbyan Mektebi Divan Kâtibi Ali Efendi tarafından XVII ![]() ![]() Yanında bulunan Gedik Ahmet Paşa’nın hamamından ötürü de Gedik Paşa Camisi ve Sıbyan Mektebi olarak tanınmıştır ![]() ![]() Sıbyan Mektebi caminin karşısında kesme taştan, kare planlı ve iki katlı olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Üsküplü Yahya Paşa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Kadırga Karakolu karşısında bulunan bu sıbyan mektebini Üsküplü Yahya Paşa h ![]() ![]() Sıbyan mektebi iki katlı, kesme taştan yapılmış olup, günümüze çok harap durumda gelebilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Kapı Ağası Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Kapı Ağası Camisi’nin yanında bulunan sıbyan mektebini Kapı Ağası Mahmud Ağa 1553 yılında yaptırmıştır ![]() Sıbyan mektebi iki katlı, kare planlı olup, kesme taştan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Kâtip Sinan Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesinde, Gedik Paşa Akarçeşme Caddesi üzerinde bulunan bu yapının kitabesi bulunmadığından yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi iki katlı olup, alt katı yuvarlak kemer ve tonozlar üzerine oturan ikinci katı taşımaktadır ![]() ![]() ![]() Silahtar Ahmet Ağa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Gedik Paşa’dan Kadırga’ya inen Akarçeşme Caddesi üzerinde bulunan bu yapıyı Sultan Mustafa’nın silahtarı Mehmet Ağa 1671 yılında yaptırmıştır ![]() Yapı kesme taş ve tuğla hatıllı olarak dikdörtgen planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atik Ali Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Divanyolu Caddesi üzerinde Atik Ali Paşa Camisi’nin avlusunda bulunan bu yapıyı Hadım Ali Paşa h ![]() ![]() Atik Ali Paşa Hadım, Tavaşi, Şehit, Eski unvanları ile tanınmış, iki kez sadrazam olmuş ve 1511 yılında Şah Kulu İsyanı sırasında şehit edilmiştir ![]() ![]() Atik Ali Paşa Sıbyan Mektebi dikdörtgen planlı olup, aralarındaki bir sıra tuğla dizisinden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Çarşıkapı’da Divanyolu Caddesi üzerinde bulunan külliye, Sultan IV ![]() ![]() ![]() Sıyan Mektebi yapı topluluğunun medresesinin güneyinde bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin güney ve doğu yönünde çift sıra pencerelere yer verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Vakıflar Başmüdürlüğü tarafından restore edilen sıbyan mektebi özel kişilere kiraya verilmiştir ![]() Çorlulu Ali Paşa Medresesi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Divanyolu Caddesi üzerinde bulunan sıbyan mektebi Sultan II ![]() ![]() ![]() Kesme taş ve tuğladan kare planlı olan sıbyan mektebinin üzeri tonozla örtülüdür ![]() ![]() ![]() Sokullu Mehmet Paşa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Sultanahmet’ten Kadırga’ya inen yol üzerinde, Şehit Mehmet Paşa Yokuşu’nda, Su Terazisi Sokağı’nda bulunan Sokullu Mehmet Paşa Külliye’sinin bir bölümü olan sıbyan mektebi, külliye ile birlikte 1561 yılında Mimar Sinan’a yaptırılmıştır ![]() ![]() Sıbyan mektebinin ilginç bir konumu olup, külliyenin yuvarlak kemerli avlu girişi üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Üçler Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Sultanahmet Meydanı’nda İbrahim Paşa Sarayı’nın yanında bulunan bu yapıyı Defterdar Sadık Efendi yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Kesme taş ve tuğladan yapılan bu yapı, harap bir durumda olup, mimari özelliğini yitirmiştir ![]() Sultan II ![]() İstanbul ili Eminönü ilçesi, Beyazıt Meydanı’nda Sultan II ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin önünde dört sütunlu ve iki yan duvara dayalı bir sundurması bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yusuf Ağa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Cağaloğlu Yokuşu’nun başında, İstanbul Valiliği ile İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’nün karşısında bulunan bu yapıyı Tersane Emini Yusuf Efendi yaptırmıştır ![]() ![]() İki katlı, fevkani bir yapı olan sıbyan mektebinin alt katında muvakkithanesi bulunuyordu ![]() ![]() Sıbyan mektebinin ikinci katı dışarıya taşkındır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yapı günümüzde Milli Eğitim Bakanlığı’nın kitap satış bürosu olarak kullanılmaktadır ![]() Kanuni Sultan Süleyman Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Süleymaniye’de Kanuni Sultan Süleyman’ın (1520–1566) Mimar Sinan’a 1553–1557 yıllarında yaptırmış olduğu külliyenin bir bölümünü oluşturan Sıbyan Mektebi’nin vakfiyesinde şunlar yazılıdır: “Sıbyan-ı fukara ve fukara-i sıbyana ikra-i Kur’an-ı mescid ve talim-i Furkan-ı Hamid maslehati içün bir mekteb-i azim-i dikleş ve darü’t-talim-i Vildan-ı mukim-i cennetveş ![]() Bu vakfiyeden öğrenildiğine göre de her gün imaretten iki kez yemek verildiği gibi, yetimlere de yılda iki kez elbise verilmektedir ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi Süleymaniye Külliyesi’nin Evvel Medresesi’nin güneydoğusunda, bugünkü Tiryakiler Çarşısı’nda olup, kesme köfeki taşından 5 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahi Çelebi Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Eminönü Unkapanı arasındaki caddenin deniz tarafında, Eski Yemiş İskelesi’nin yanında, Zindan Hanı’nın batısında, Yoğrtçu Sokağı ile Değirmen Sokağı’nın köşesindeki Ahi Çelebi Camisi’ne bitişik olan bu yapıyı Fatih Sultan Mehmet dönemi hizmetkârlarından Ahi Çelebi XVI ![]() ![]() Ahi Çelebi, Mehmet bin Tabib Kemal Ahi Can Tebrizi olarak tanınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cerrah İshak Kazgani Sadi Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Kumkapı’da bulunan bu sıbyan mektebini XV ![]() ![]() Sıbyan mektebi kesme taş ve tuğladan tek katlı bir yapı olup, üzeri tromplu bir kubbe ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Tavşantaşı Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Kantarcılar Semti, Sabunhane Sokağı’ndaki Kepenekçi Sinan Camisi’nin yakınında bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() İki katlı sıbyan mektebi kesme taş ve tuğladan yapılmış, duvar örgüsünde bir sıra kesme taş, bir sıra tuğla kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() Uzun süre marangoz atölyesi olarak kullanılan bu yapı bir giriş holü ve bir de dershaneden meydana gelmiştir ![]() Recai Efendi Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi Molla Hüsrev Mahallesi, Kovacılar Caddesi’nde bulunan bu sıbyan mektebini Sultan III ![]() ![]() Sıbyan mektebi iki katlı olup, kesme taş ve tuğladan rokoko üslubunda yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Yapının üzeri tromplu bir kubbe ile örtülmüş, Kovacılar Caddesi’ne bakan cephesine de dikdörtgen mermer söveli dört pencere yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() Üst kat yalnızca dershaneye ayrılmıştır ![]() ![]() ![]() Şehzadebaşı Sıbyan Mektebi (Eminönü) ![]() ![]() Sıbyan mektebi kesme taştan, kare planlı olup, üzerini 7 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fotoğraf: www ![]() ![]() ![]() Kaptan İbrahim Paşa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesinde, Beyazıt İstanbul Üniversitesi’nin Süleymaniye girişinin karşısında bulunan sıbyan mektebini Kaptan İbrahim Paşa 1525 yılında cami, sebil, imaret ve hamamla birlikte yaptırmıştır ![]() Kesme taş ve tuğladan kare planlı olarak yapılan sıbyan mektebi iki katlı idi ![]() ![]() Şebsefa Kadın Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesi, Atatürk Bulvarı’nda Hacı Kadın Caddesi üzerinde bulunan sıbyan mektebi cami ile birlikte Sultan I ![]() ![]() Şebsefa Hatun cami ve sıbyan mektebi ilk yapılışında yüksek bir set üzerinde bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde cadde seviyesinin altında kalmış olan sıbyan mektebinin zemin katında dükkânlar bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Koca Ragıp Paşa Sıbyan Mektebi (Eminönü) İstanbul ili Eminönü ilçesi, Ordu Caddesi’nde bulunan Koca Ragıp Paşa Külliyesi kütüphane, sebil, çeşme, türbe, dükkânlar, hazire ve sıbyan mektebinden meydana gelmiştir ![]() ![]() Sıbyan mektebi kesme taş ve tuğladan dikdörtgen planlı olup, üzeri biri büyük olmak üzere sekiz tonozla örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ebû’s-Suud Efendi Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesinde, Cami-i Kebir Caddesi üzerinde bulunan sıbyan mektebinin yapılış tarihi bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi tuğla hatıllı kesme taştan, dikdörtgen planlı yapılmış, üzeri ahşap, geniş saçaklıklı bir çatı ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() Hatice Sultan Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Ayvansaray Yavedüt Caddesi üzerinde, İstanbul surlarının önünde bulunan bu sıbyan mektebini, Sultan IV ![]() ![]() Sıbyan mektebi iki katlı olup, kesme taş ve tuğladan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İdris-i Bitlisi (Ali Ağa) Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, İdrisköşkü Caddesi’nde, Nakilbent Hasan Ağa Türbesi ile çeşmesinin yanında bulunan bu sıbyan mektebinin kitabesi bulunmadığından yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kemerli bir kapıdan girilen avludan merdivenle sıbyan mektebine çıkılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() İskender Bey Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesinde, Zal Paşa Caddesi’nde Mihrişah Sultan Türbe ve mektebinin arasındaki set üzerinde idi ![]() ![]() Mihrişah Valide Sultan Mektebi (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, Bostan İskelesi Sokağı’nda Pertev Paşa Türbesi ile Mihrişah Valide Sultan Türbesi’nin karşısında bulunan bu sıbyan mektebi günümüzde mezarlığın içerisinde kalmıştır ![]() ![]() Sıbyan mektebinin giriş kapısı Ferhat Paşa Haziresinin arkasında olup, kemerli kapısı üzerinde kitabesi bulunmamaktadır ![]() ![]() ![]() Kare planlı, tek katlı olan sıbyan mektebi bir sıra kesme taş, bir sıra tuğladan yapılmış olup, üzeri ahşap çatı ile örtülü idi ![]() ![]() Sıbyan mektebi içerisinde bulunan kitaplığı Eyüp Hüsrev Paşa Kütüphanesi’ne, 1965 yılında da Süleymaniye Kütüphanesi’ne götürülmüştür ![]() İslam Bey Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, İslam Bey Mektebi Sokağı ile Ayten Sokağı arasındadır ![]() ![]() Sıbyan mektebi yığma taş ve tuğla hatıllı olarak tek katlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() La’lizade Abdülbaki Efendi Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Kalenderhane Caddesi üzerinde bulunan bu yapının kitabesi bulunmamakla beraber La’lizade Abdülbaki Efendi tarafından türbe ile birlikte 1743’te yaptırıldığı bilinmektedir ![]() Türk musikisinin ünlü bestekârlarından Zekai Dede Efendi eğitimini bu mektepte yapmış, babası İmam Süleyman Efendi de burada Hüsn-ü Hat dersleri vermiştir ![]() ![]() Sıbyan mektebi kesme taş ve tuğladan kare planlı bir yapı olup, üzeri sekizgen kasnaklı kiremitli bir kubbe ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Ramazan Ağa Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, Zal Paşa Caddesi üzerinde bulunan bu sıbyan mektebini Sekbanbaşı Ramazan Ağa 1586 yılında yaptırmıştır ![]() Sıbyan mektebi kare planlı olup, iki katlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin kitabesini Sâ’i Mustafa Çelebi yazmıştır: “Hamdülillâh Ramazan Ağa Ser sekbânân İtdi bu cây ola nâlan ü kıraat Mekteb ve meşhedi târihin didi Sâ-i Yaydı bu mekteb-i bâlâyı Ser Sekbânân Fatiha 994 (1586) ![]() Rami Mehmet Paşa Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul Eyüp ilçesi, Eyüp Nişancası’nda, Nişanca Mustafa Paşa Camisi’nin yanında bulunan sıbyan mektebini Sadrazam Mehmet Paşa yaptırmıştır ![]() ![]() Sıbyan mektebi bir sıra kesme taş ve bir sıra tuğladan iki katlı olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şah Sultan Sıbyan Mektebi (Eyüp) İstanbul ili Eyüp ilçesi, Defterdar Caddesi üzerinde, Şah Sultan Türbesi’nin yanındaki sebilin üzerindedir ![]() ![]() ![]() İki katlı olan sıbyan mektebi kesme taş ve tuğladan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin caddeye ve Zal Mahmut Paşa Haziresi’ne bakan cephelerinde mermer dikdörtgen söveli dörder penceresi vardır ![]() ![]() Amcazade Hüseyin Paşa Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Saraçhanebaşı’nda, Mimar Ayas Mahallesi’nde Sultan II ![]() ![]() Sıbyan mektebi tuğla hatıllı kesme taştan dikdörtgen planlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi depremde zarar görerek yenilendiğinden orijinal bezemesinin olup olmadığı bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin avluya bakan yan duvarı üzerine, burayı hareketlendirmek için iki kuş köşkü yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Şah-ı Huban Hatun Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Vatan Caddesi yakınında, Oğuzhan Caddesi ile Guraba Caddesi’nin kesiştiği köşede bulunan sıbyan mektebi, yanındaki türbe ile birlikte Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi kesme taştan, dikdörtgen planlı ve tek katlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin güneybatısında Şah-ı Huban Hatun’un türbesi bulunmaktadır ![]() Zembilli Ali Efendi Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Zeyrek İtfaiye Caddesi ile İbadethane Sokağı’nın kesiştiği yerde bulunan Zembilli Ali Efendi Sıbyan Mektebi XVI ![]() ![]() İstanbul’un fethinden sonra sekizinci şeyhülislam olan Zembilli Ali Efendi’nin mezarı da mektebin haziresi içerisindedir ![]() ![]() Sıbyan mektebi kesme taştan kare planlı olarak yapılmış, üzeri sekizgen kasnaklı bir kubbe ile örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi üç yönden avlu duvarlarının içerisine alınmıştır ![]() ![]() Sultan Selim Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul Fatih ilçesi, Çarşamba’da Yavuz Sultan Selim Camisi’nin girişinde bulunan bu sıbyan mektebini Yavuz Sultan Selim’in babası Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1522 yılında yaptırmıştır ![]() Sultan Selim külliyesinin avlu girişinde bulunan, kesme taş ve tuğladan yapılmış olan sıbyan mektebinin duvarlarında bir sıra taş, bir sıra tuğla kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi 1918 yılında yangından zarar görmüş, 1960’lı yıllarda restore edilmiştir ![]() Haseki Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul Fatih ilçesi, Haseki semtinde bulunan bu sıbyan mektebi Haseki Hürrem Sultan tarafından 1538–1551 yıllarında yaptırılmış olan külliyenin bir bölümünü oluşturmaktadır ![]() ![]() Kesme taştan dikdörtgen planlı olan yapının üzeri sonraki dönemlerde kubbeden çatıya dönüştürülmüştür ![]() ![]() Bayrampaşa Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul Fatih ilçesi, Haseki’de Cerrahpaşa ile Keçi Hatun mahalleleri arasında, Haseki Külliyesi’nin yanında yer alan bu sıbyan mektebi yapı topluluğu ile birlikte Vezir-i Azam Bayram Paşa tarafından 1634–1635 yıllarında yaptırılmıştır ![]() ![]() Sıbyan mektebi günümüze gelememiştir ![]() Ahmet Paşa Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi Cerrahpaşa ile Davutpaşa iskelesi arasında, Yokuşçeşme Sokağı’nda bulunan bu yapıyı XIX ![]() ![]() İki katlı, kesme taştan, üzeri ahşap çatı ile örtülü olan bu sıbyan mektebine arazi konumundan ötürü dışarıdan taş bir merdivenle çıkılmaktadır ![]() ![]() Naz Perver Kalfa Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Davutpaşa iskelesinde, Samatya Caddesi üzerinde bulunan, Sultan III ![]() ![]() ![]() Dikdörtgen planlı, iki katlı, iki sıra tuğla bir sıra kesme taştan yapılmış olan yapının üzeri tonoz bir çatı ile örtülüdür ![]() ![]() ![]() ![]() Mektebin güneydoğusunda avluya açılan barok üslupta gösterişli yuvarlak kemerli giriş kapısı ile avluya girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin batısında küçük bir de haziresi bulunmaktadır ![]() ![]() Yusuf Paşa Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Aksaray’da Hekimoğlu Ali Paşa Caddesi’nin başında bulunan bu yapı h ![]() ![]() Sıbyan mektebi kareye yakın dikdörtgen planlı olup, kesme taştan iki katlı olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi uzun süre depo olarak kullanılmıştır ![]() Şah-u Ban Kadın Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Vatan Caddesi yakınında, Oğuzhan Caddesi ile Guraba Caddesi’nin kesiştiği köşede bulunan sıbyan mektebi ile yanındaki türbe Sultan III ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi kesme taştan, tek katlı ve dikdörtgen planlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yapı günümüzde dispanser olarak kullanılmaktadır ![]() ![]() Pir Mehmet Çelebi Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Hırka-i Şerif Camisi’nin karşısında bulunan bu sıbyan mektebi Pir Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi iki katlı bir yapı olup, diğer sıbyan mekteplerinden ahşap oluşu ile ayrılmaktadır ![]() ![]() ![]() İsmail Efendi Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Çarşamba Tevhi-i Cafer Mahallesi Manyasi Caddesi’nde bulunan bu sıbyan mektebi İsmail Efendi Camisi’nin giriş kapısı üzerinde yer almaktadır ![]() Şeyhülislâm İsmail Efendi’nin 1723 yılında yaptırdığı bu yapı kesme taş ve tuğladan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Tercüman Yunus Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul Fatih ilçesi, Draman semtinde, Derviş Ali Mahallesi, Draman Caddesi, Tercüman Yunus Sokağı’nda bulunan bu sıbyan mektebi, Draman Külliyesi’nin bir bölümünü oluşturmaktadır ![]() ![]() Sıbyan mektebi caminin kıble yönünde yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Yapıda 1970’li yıllarda caminin onarımı sırasında bazı tadilatlar yapılmış ve orijinalliğinden uzaklaşmıştır ![]() Balâ Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul Fatih ilçesi, Silivrikapı’da Veliedi Karabaş Mahallesi’nde, Tekke Maslağı ile Balâ Sokağı’nda bulunan bu sıbyan mektebi, İstanbul’un fethine katılmış Topçubaşı Balâ Süleyman Ağa tarafından 1453–1457 yıllarında yaptırmış olduğu külliyenin bir bölümünü oluşturmaktadır ![]() İki katlı yapı değişik dönemlerde yapılan onarımlarla özelliğini büyük ölçüde yitirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Uzun süre yanındaki ilkokulun dershanesi olarak kullanılmıştır ![]() Gazi Ahmet Paşa Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Topkapı’da Gazi Ahmet Paşa Camisi’nin yanında bulunan bu mektebi Sadrazam Kara Ahmet Paşa h ![]() ![]() Moloz taş ve tuğladan, dikdörtgen planlı ve üzeri çatı ile örtülü olan bu yapının cephesinde dikdörtgen söveli dört penceresi bulunmaktadır ![]() ![]() Ebubekir Ağa Sıbyan Mektebi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi, Aksaray İnebey Mahallesi’nde, Namık Kemal Caddesi üzerinde bulunan bu sıbyan mektebi yanındaki çeşme ve sebil ile birlikte Divan-ı Hümayun Başçavuşu Ebubekir Ağa tarafından 1723–1724 yılları arasında yaptırılmıştır ![]() Sıbyan mektebi fevkâni bir yapı olup, kare planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dershane dikdörtgen planlı olup, batı ve güney duvarlarında üçer, revaka açılan kapısının yanında da iki penceresi bulunmaktadır ![]() ![]() Saliha Sultan Sıbyan Mektebi (Beyoğlu) İstanbul ili Beyoğlu ilçesi, Azapkapı’da Atatürk Köprüsü’nün başında bulunan sıbyan mektebi Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kare planlı, iki katlı ve üzeri ahşap çatı ile örtülü olan sıbyan mektebi her iki cephesindeki üçer pencere ile dışarıya açılıyordu ![]() ![]() ![]() Abdülbaki Efendi Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Servilik Caddesi’nde Abdülbaki Efendi Camisi’nin son cemaat yerinin önünde bulunan bu sıbyan mektebinin kitabesi günümüze gelemediğinden yapım tarihi kesin olarak bilinmemektedir ![]() ![]() Kesme taş ve tuğladan yapılmış olan sıbyan mektebi meyilli bir arazide olduğundan caddeye bakan tarafı tek, avluya bakan tarafı da iki katlıdır ![]() ![]() ![]() Ali Ağa Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Doğancılar Camisi ile birlikte Sümbülzade Sokağı’nda 1702 yılında yaptırılan bu sıbyan mektebi günümüze gelememiştir ![]() ![]() Atik Valide Sultan Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Toptaşı semtinde, Valide-i Atik Mahallesi’nde, Kartal Baba Caddesi ile Valide İmareti Sokağı'nın birleştiği köşede bulunan bu mektep, Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebinin kitabesi bulunmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi değişik zamanlarda onarım geçirmiş, 1928 yılında Toptaşı Cezaevi’nin Jandarma Bölüğü emrine verilmiştir ![]() ![]() ![]() Ayşe Hatun Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesinde, Alemdağ Caddesi üzerinde bulunan bu sıbyan mektebi günümüze gelememiştir ![]() ![]() Sıbyan mektebinin Rodoslu Hasan Efendi’nin kızı Ayşe Hatun tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır ![]() ![]() Sıbyan mektebi 1930’lu yıllarda bilinmeyen bir nedenle yıkılarak yok olmuştur ![]() Ayazma Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Şemsi Paşa ile Salacık semtleri arasında, Kız Kulesi’nin karşısına gelen yerde bulunan Ayazma Camisi’nin 1760–1761 yıllarında Sultan III ![]() ![]() Ayazma Camisi’nin bir bölümünü oluşturan sıbyan mektebi hamam ve muvakkithane ile birlikte yıkılarak yerine bugünkü bina yapılmıştır ![]() Aziz Mahmud Hüdai Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Kapıcı Çıkmazı ile Aziz Mahmut Efendi Sokağı arasında bulunan sıbyan mektebi 1594–1595 yıllarında Aziz Mahmud Hüdai Külliyesi ile birlikte yaptırılmıştır ![]() ![]() Cevri Usta Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Nuhkuyusu Caddesi ile Toptaşı Caddesi’nin birleştiği yerde bulunan Cevri Usta Camisi’nin avlusu içerisinde bulunan bu yapı 1810 yılında Cevri Kalfa (Usta) tarafından yaptırılmıştır ![]() Sıbyan mektebi yığma moloz taş ve tuğladan bir yapı idi ![]() ![]() Çinili Cami Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Murat Reis Mahallesi’nde, Çavuşdere Caddesi ile Çinili Mescit Sokağı’nın birleştiği yerde bulunan Çinili Külliyesi, Sultan İbrahim’in (1640–1648) döneminde Kösem Valide Sultan tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi caminin kuzeybatısında yer almakta olup, yanındaki çeşmeye ait su hazinesinin üzerinde fevkâni olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Vakıflar Başmüdürlüğü tarafından 1964 yılında restore edilmiş olup, bugün Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Çinili Çocuk Kütüphanesi ismi ile hizmet vermektedir ![]() Fatma Hanım Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Küçük Çamlıca Tepesi’nin güneyinde Şeyhülislâm Bodrumî Ömer Lütfi Efendi tarafından 1891–1892 yıllarında yaptırılan caminin karşısında bulunan bu sıbyan mektebi, Ömer Efendi’nin eşi Fatma Hanım tarafından 1893–1894 yılında yaptırılmıştır ![]() ![]() Kitabe: “Hazreti Lütfi Efendi kim odur Şeyhülislâm ol eb-i fazl ü kemal Zevce-i ismetpenâhı Fatıma Hanım al saliha ve huri misal Fî-sebîlillâh bu zîba mektebi Eyledi inşa zehi Cennet misal Padişahın ömrün efzûn ide Hakk Hacı Hanım da ola mesrûr-i bâl Cevherîn tarihi yazdım Re'fetâ Dâr-i feyz ü mekteb-i zîba vü âl 1311 (1893–1894) ![]() Sıbyan mektebi yığma taştan, kareye yakın dikdörtgen planlı olarak yapılmıştır ![]() ![]() Gülfem Hatun Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Hakimiyeti Milliye Caddesi, Gülfem Sokak’ta bulunan Sıbyan mektebi, Kanuni Sultan Süleyman’ın (1520–1566) cariyelerinden Gülfem Hatun XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi 1930 yılına kadar harap bir durumda kalmış, 1940 yılında yıkılmıştır ![]() ![]() Hacı Ahmet Paşa Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Doğancılar Mahallesi’nde Çakırcı Hasan Paşa Camisi’nin yakınında bulunan sıbyan mektebi XVI ![]() ![]() ![]() Kemeraltı Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Atpazarı semtinde, Valide-i Atik Çeşmesi Sokağı’ndaki bu sıbyan mektebi, Darü's-saâde Ağası Mehmet Ağa tarafından 998 (1589–1590) tarihinde Kemer Altı Camii ve Çeşmesi ile beraber yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi kesme taştan, tuğla hatıllı olarak kare planlı yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Mihrimah Sultan Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Üsküdar Meydanı’nda Kanuni Sultan Süleyman’ın (1520–1566) kızı Mihrimah Sultan’ın 1548 yılında yaptırmış olduğu Mihrimah Sultan Külliyesi’nin bir bölümünü sıbyan mektebi oluşturmaktadır ![]() ![]() Sıbyan mektebi caminin kıble tarafında, camiden küçük bir yolla ayrılan küçük bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Rumi Mehmet Paşa Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Şemsi Paşa Camisi’nin üst tarafında Boğaz’a hâkim tepe üzerinde bulunan Rum Mehmet Paşa Camisi’ni Sadrazam Rum Mehmet Paşa XV ![]() ![]() Caminin avlu kapısının üzerinde bulunan bu yapı günümüze gelememiştir ![]() ![]() ![]() Selimiye Sıbyan Mektebi (Üsküdar) İstanbul Üsküdar ilçesi, Selimiye’de, Selimiye Kışlası’nın yanında bulunan Selimiye Külliyesi Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() Sıbyan mektebi fevkâni olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#15 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Mevlevihane ve Dergâhları Galata Mevlevihanesi (Kulekapısı Mevlevihanesi) (Beyoğlu) ![]() ![]() ![]() Ağaçlarla kaplı ıssız bu yeri, Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Galata Mevlevihanesi mimari olarak ilgi çeken bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Semahane, selamlık ve derviş hücrelerini bir araya getiren ahşap yapı avlunun sonundadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dergahların kapatılmasından sonra bir süre Mevlevihane kendi yazgısıyla baş başa kalmış; haziresinin bir bölümüne Beyoğlu Evlendirme Dairesi yapılmış, semahane Vakıflar’ca lojman olarak kullanılmış, Halet Efendi Kütüphanesi de polis karakoluna dönüşmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kasımpaşa Mevlevihanesi (Beyoğlu) ![]() Kasımpaşa Mevlevihanesi, Kasımpaşa Sururi Mahallesi Mevlevihane Sokağında bulunuyordu ![]() ![]() Eski İstanbul yaşantısında isminden sık sık söz edilen Kasımpaşa Mevlevihanesi’nin kurucusu Fırıncızade Sırrı Apti Dede’dir ![]() ![]() ![]() Kasımpaşa Mevlevihanesi harem ve selamlık olmak üzere bir birini tamamlayan iki ayrı bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kasımpaşa Mevlevihanesi de diğerleri gibi ahşap, üç katlı bir yapı idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kasımpaşa Mevlevihanesi yakın tarihlere kadar çevredeki fakir fukaranın işgaline uğramıştı ![]() ![]() ![]() Beşiktaş Mevlevihanesi (Bahariye Mevlevihanesi) (Eyüp) ![]() Beşiktaş Mevlevihanesini XVII ![]() ![]() ![]() Kaptan-ı Derya Ohri’li Hüseyin Paşa Akdeniz seferinden dönerken Gelibolu’ya uğramış ve Gelibolu Mevlevihanesi Şeyhi Agazade Mehmet Dede’yi ziyaret etmeyi unutmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mevlevihane’nin kötü yazgısı peşini bırakmamış, yapımından beş yıl sonra buraya bir kışla yapılması kararlaştırılınca Mevlevihane 1873’te Eyüp’ün Bahariye semtine taşınmıştır ![]() Günümüzde Silahtarağa Caddesi üzerinde bulunan Mevlevihane Hatapemini Hüseyin Efendi ile Mustafa Efendi’nin yalılarının bahçesine büyük bir semahane, harem, selamlık ve türbe yapılmış, sonra da bunlara bir de hazire eklenmiştir ![]() Bahariye Mevlevihanesi 1877’de okunan bir mevlit ve ardından yapılan Mevlevi ayini ile açılmıştır (18 Rebilüevvel 1294) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bahariye Mevlevihanesi, dergâhların kapatılmasından sonra bakımsız kalmış, semahanesi 1935’te yıktırılmış, 1938-1939’da harem dairesi yanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yenikapı Mevlevihanesi (Zeytinburnu) ![]() İstanbul’daki Mevleviliğin merkezi konumundaki bu Mevlevihane semahanesi, selamlığı, haremi, türbesi, somathanesi, muvakkithanesi, hünkâr mahfili, matbah-ı şerifi, sarnıçları ve müştemilât bölümleri ile tam bir yapı topluluğudur ![]() Yenikapı Mevlevihanesi’nin kurucusu Kâtip, Kocayazıcı, Yeniçeri Efendisi unvanları ile tanınmış Yeniçeri Ocağı Başhalifesi Malkoç Mehmet Efendi’dir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yenikapı Mevlevihanesi, kuruluşundan tekke ve zaviyelerin kapanışına kadar geçen 350 yıl içerisinde 20 Mevlevi büyüğü burada şeyhlik yapmıştır ![]() Yenikapı Mevlevihanesi başlangıçta semahane, mescit, harem, sebil, türbe ve 18 derviş hücresinden meydana gelmişse de kısa sürede gelişmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yenikapı Mevlevihanesinin bazı bölümleri bilinmeyen bir nedenle 1961 yılında yeniden yanmış arta kalan yapılara Mevlânakapı Çocuk Yetiştirme Yurdu taşınmıştır ![]() ![]() Üsküdar Mevlevihanesi (Üsküdar) Üsküdar, İmrahor semtinde Doğancılar’ın batısında yer alan Mevlevihane âstâne olmayıp, bir zaviyedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Semahane, selamlık, harem, matbah-ı şerif, derviş hücreleri ve türbeden oluşan Mevlevihane iki katlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|