08-13-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ankara Akyurt İlçesi
Akyurt İlçesi
İlk yerleşimi Paleolitik Döneme (Yontma Taş Çağı) uzanan Ankara ve güzel ilçesi Akyurt’un iyi bilinen en eski tarihi Eki Tunç Çağı’na (M Ö III Bin) kadar iner Gerek balıkhisar köyü Höyüktepe mevkiinde bulunan höyükte, gerekse Elecik köyü sınırları içinde yer alan Kızıleşik Mevkiinde tümülüs üzerinde dolgu toprakta ele geçen çanak çömlek parçalarının tarihlendirilmesi Akyurt sınırları içinde yerleşimin M Ö III bin yılından beri varolduğunu göstermektedir
Balıkhisar köyüne 1 km uzaklıkta, köyün kuzeydoğusunda yer alan 15 metre yükseklikte 200x300 çapındaki höyükte Eski Tunç Çağında (M Ö III bin)günümüze yerleşim olduğu tespit edilmiştir eski tunç çağında karşımıza çıkan ilkler arasında; bakır ile kalayın karıştırılarak tunç madeninin elde edilmesi geleneksel Anadolu mimarisini temsil eden taş temelli kerpiç duvarlı konutlar, maden kullanılması, seramik yapımında form olarak zenginlik ve bezeme, madeni kapların taklidi çanak-çömlek yapımı, dönemin sonlarında kullanılmaya başlanan seramik çarkının kullanılmasıdır Elecik köyü sınırları içinde yer alan Kızıleşik Tümülüsü kazısı Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürlüğü’nce 21-23 Eylül 1987 tarihleri arasında yapılmıştır Roma dönemine ait tümülüste ele geçen eserler İmparatorluk Dönemine ait koku kapları, bir çift altın küpe, bir yüzük, bir kolyeye ait 7 muhtelif yaprak ve şerit parçaları, bronz menteşe parçası 4 bronz halka ve döğme tekniği ile yapılmış 3 adet çividir Mezardan çıkan eserle ve mezarın mimari yapısı M S 1 2 yüzyılın özelliklerini taşımaktadır Ayrıca tümülüsün örtü toprağı içinde M Ö III bine ait çanak çömlek parçaları bulunmuştur Bu çanak çömlek parçaları tümülüs yakınındaki bir höyükten taşınmış olmalıdır
Akyurt’ta bulunan mermer bir yılan heykeli, Roma dönemine ait olup, Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin ‘Çağlar Boyu Ankara’ bölümünde sergilenmektedir Roma dönemine ait eserler ilçe sınırları içerisinde köylerimizde de hali hazırda mevcut olup, bunun en iyi örneklerini Elecik köyünde ilköğretim okulu bahçesinde ve köy yolunda, Güzelhisar (Kızılhisar) köyü meydanındaki çeşmenin üzerinde de görebilmek mümkündür Bun dönemin ardından M Ö 21’de Galatya (Ankara, Çankırı, Yozgat) yöresi bir Roma eyaleti haline gelince, bu yol güzergahının hemen üzerinde, aynı zamanda ‘Krallar Yolu’ denilen bu yolda Akyurt’ ta, tarih içindeki önemi sürdürmüştür Daha sonra sonraları Bizanslılar, Anadolu Selçukluları, Danişmendliler arasında el değiştirmiştir 13 yüzyılın ikinci yarısında Moğol akınlarından kaçan çok sayıda esnaf ve zanaatkarın Anadolu’ya göçleri sonucu ekonomik ve toplumsal yaşamda değişiklikler olmuş, Akyurt’ta bulunduğu konumdan dolayı bundan etkilenmiştir 1071 Malazgirt savaşından sonra Anadolu kapıları Türklere açılmış ve gruplar halinde içerlere doğru akmışlardır Ankara, Kırşehir, Yozgat, Çorum, Kastamonu, Çankırı ve Eskişehir çevresinde Türk göçlüğünün yoğun olduğu ve bu çevrelerin ilk Türkmenlerce yurt ve otlak olarak kullanıldığı kayıtlardan anlaşılmaktadır
Oğuzeli’ nin, kolları olan bu insanlar, yukarıda bahsi geçen illerimiz ve çevrelerine yerleşirken, Akyurt’ta bunu yoğun olarak yaşayan bir yöre olmuştur Oğuzhan’ ın, altı oğlundan olma 24 torununun isimlerinden bazı boy adları yörede yaşatılmaktadır Prof Dr Faruk Sümer, Oğuzlar ve Türkmenler adlı kitabında bu konuyu o günün araştırma şartları içerisinde en güzel ve doğru şekliyle oluşturmuş ve kitaplaştırmıştır
|
|
|