08-13-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Üniversite Hayali
(Niğde’den adını belirtmeyen emekli bir öğretmen anlatıyor
Bir gece ağabeyim soluk soluğa, korku ve dehşetle açılmış gözlerle eve girdi ve anlattı:
İşten dönüyormuş Derken bir genç kızla tanışmış Ağabeyim tanımış onu; aynı fakülteden bir kızmış Arada sırada görürmüş onu Ağabeyimle yürüyorlarmış İşte tam o sırada bir kurşun sesiyle irkilmiş ağabeyim Dönüp bakmış ağabeyim arkasına Üç adam, durmadan ateş ediyorlarmış genç kıza Genç kız yere düşmüş Ağabeyim dona kalmış Yanına koşmuş, kızın kanlı başını dizine almış Ağabeyim, o an, ne yapacağını bilememenin çaresizliğiyle ağlamış, ağlamış O günden sonra değişti ağabeyim Sanki öldürülen kızın yerine geçmiştim; en büyük koruyucum kesilmeye başlamıştı
En büyük hayalim okumaktı İlk okuldan beri bu heyecan ve hevesle çalıştım Liseyi başarıyla bitirdim Ve üniversite kapısına gelip dayandım 1977 yılıydı Televizyonlarda aynı haberler vardı Üniversitelerdeki çatışmalardan bahsediyordu O yıllarda üniversite ölüm demekti Ama ben çocukluğumda içimde oluşan öğrenme heyecanıyla hiç bir şey göremiyordum; Sürekli haberlerde duymaktan alışmıştım Sessiz biriydim Kendi kendime kitap okur, düş kurar, hayallere dalardım Resim çizer, onlarla oyalanırdım Televizyon izlerdim ama siyasi çatışmalardan hiç haberim olmazdı Daha çok belgesel ve dizileri seyrederdim Bunlarla birlikte liseyi bitirip üniversite sınavlarını da kazandım
Hiç unutmam, o günü büyük bir sevinçle eve geldim ve annemin boynuna sarıldım:
“Kazandım anne  Kazandım”
Annemde bana sarıldı Gülerek sevincini bana belli etti Sonra televizyonun başında oturan ağabeyimin yanına gittim Haberleri seyrediyordu yine anarşi ile ilgiliydi Bir deli kanlının sokakta vurulduğunu söylüyordu
“Ağabey kazandım” dedim
“İyi  tebrik ederim” dedi
Şaşırdım Zorlanarak gülümsemişti
“Gitmeyeceksin” dedi Saf gibi yüzüne baktım
“Anlamadım” dedim
“Üniversiteye gitmeyeceksin” dedi
Ayağa kalkıp gitti Arkasından bakakaldım Bütün sevincim kursağımda kaldı Karşı çıkamadım; çünkü ağabeyim evimizin tek erkeğiydi Babamızı küçük yaşta yitirdik Ağabeyim gece gündüz çalışıyor para kazanıyordu Ablam yıllar önce İzmirli biriyle evlenmişti Ağabeyime çocukluğumdan beri karşı çıkamazdım Beni düşündüğünü biliyordum Yine öyle düşündüm Üniversiteyi kazandığım halde kaydolmadım Bu bana ne kadar büyük bir azap verse de ağabeyimi kıramazdım Bir gün oku kardeşim demesini bekliyordum Ertesi yıl üniversite sınavlarına tekrar girdim Ve yine kazandım Eve sevinçle geldim ama ağabeyimin donuk bakışlarıyla karşılaştım
“Hayır gitmeyeceksin” dedi
Çok üzüldüm İçimden “niye” diye sormak geldi Ama soramadım Odama gittim, hıçkırarak ağladım Artık üniversite benim için bir hayaldi
Günler geçti Üniversiteyi çoktan unutmuştum Derken eve bir mektup geldi Can güvenliği nedeniyle okula kaydını yaptırıp da gelmeyenler için yeni bir hak tanınmıştı
Yeniden heyecanlandım Ve bir akşam,tüm cesaretimi toplayıp, hayatımda ilk kez ağabeyime durumu izah etmeye karar verdim Bir akşam eve geldiğinde odasına girdim; karşısına oturdum Heyecanlanmıştım Söze nereden başlayacağımı bilemiyordum
“Ağabey  ” dedim  
“Evet? ”
“Yeniden kayıt yaptırdım ağabey  ”
Ağabeyim suratını astı, sinirli bir şekilde suratıma baktı Ürktüm
“Bir kayıt hakkı tanıdılar da  Can güvenliği nedeniyle okula gitmeyenler yeniden kayıt yaptırabileceklermiş ” dedim, terler içinde kaldım
Ama ağabeyim sustu Başını önüne eğdi, konuşmadı hiç
“Ağabey  Bir şey demedin? ”
Bir şey demedi, sustu Başını da kaldırmadı
Günler geçti Yeniden kayıt olduğum okula ağabeyim razı olmadığı için gitmemiş, yine her sabahki gibi sıkıntıyla uyanmıştım Devamsızlık süresi ertesi gün doluyordu
Eğer yarında gitmezsem okula, devamsızlık dolayısıyla kaydım silinecek; artık üniversite benim için bir hayal olacaktı Ağabeyimi razı etmenin bir yolu olmalıydı
Akşam salonda oturuyor, gazete okuyordu Hemen karşısına geçtim Bütün cesaretimi toplayıp söyledim
“Yarın son gün ağabey  ”
“Gitmezsem kaydımı silecekler ağabey  ” derken sesim titriyordu, adeta yalvararak devam ettim:
“Şimdiye kadar sana hiç ısrar etmedim  Çünkü beni düşündüğünü biliyordum Ama bu gün sana yalvarıyorum  ”
Başını kaldırmadı gazeteden ama beni dinlediğini biliyordum
“Ne olur kırma hatırımı  İzin ver bu sefer ” diye yalvardım
Bir an sessizlikten sonra başını kaldırdı, yüzüme baktı
Bakışları donuktu
“Bu duruma artık kendini alıştırmalısın, kardeşim” dedi sadece
“Ama  ”
“Tamam” diye öfkelendi, ayağa kalktı, pencereye doğru yürüdü
İsyan dolu bir titreyişle bağırdım birden:
“Ağabey!”
“Tamam dedim sana!  Tamam!”
Korkuyla gerildim Üzerime yürüdü, konuştu
“Okumanı istemez miyim hiç? Kız kardeşimin bir memur olmasını arzu etmez miyim? Ama  o gece o an o okulumuzdaki kız arkadaşımın gözlerimin önünde kanlar içinde yatışı  İmdat dercesine bakışı  Gözlerimin önünden gitmiyor Senin öyle olmanı istemiyorum Senin yaşamanı istiyorum ” dedi ve yatmaya gitti
O gece annem ve ağabeyim yattılar Bense Allah’a yalvardım: “Allah’ım bana öyle bir mucize ver ki yarın okulumda olayım  Okumak istiyorum  tek çare sensin  ”
Sayıklar gibi durmadan ağladım, durmadan dua ettim Sonra uykuya dalmışım
Sabah ezanıyla uyandığımda içime kaygı da oturdu
“Bir gün kaldı” diyordum
Birden ağlama hissi doğdu içimde; hıçkırdım Gözlerimden yaşlar döküldü
Tam o sırada evimizin kapı zili çaldı
Az sonra sevinç çığlıklarını duydum:
“Kızım bak! kim gelmiş!”
Kendime çeki düzen verip salona geçtim Ablam gelmişti
“Ablacım hoş geldin  ” diye sarıldım
“Sürpriz yaptın ablacığım  ” dedi ağabeyim
“Kütahya’da seminerimiz vardı Bir kaç gündür oradaydık Oraya kadar gelmişken, sizlere uğrayayım dedim ” dedi gülerek
Birden ağabeyimin işi aklına geldi
“Hay Allah  İşe geç kalacağım Hazırlanmalıyım ”
“Sen işine git semih  ”dedi ablam Bakışlarını bana çevirdi ablam, gözlerimin içine baktı
“Senin gözlerin niye şiş öyle?” diye sordu
Ona her şeyi anlattım Bugün okulda olmazsam kaydımın silineceğini söyledim
Ablam dikkatle dinledi beni İşte o sırada, ağabeyim eline çantasını almış çıkmak üzereydi Ablam onu gördü seslendi:
“Semih biraz gelir misin lütfen  ”
“Tabi abla” dedi ağabeyim
“Bugün işe gitme  ”dedi ablam gülerek
“Ama abla”
“İki senedir kızcağıza okula gitme diyorsun,gitmiyor  
Bende senin büyüğünüm Bugün işe gitme diyorum  Sende gitmeyiver  ”
Ablam bize döndü:
“Bizi kardeşimle yalnız bırakır mısınız?” dedi
Annemle öbür odaya geçerken ablam ağabeyime ilk sözlerini söylüyordu:
“Madem ki küçükler büyük sözü dinliyor  Sen de benim sözümü dinleyeceksin  ”
Heyecanla bekliyordum Annem de benimle birlikte heyecanla bekliyordu
Bir an başımı çevirdim Kapıda ağabeyim duruyordu
“Hadi valizini hazırla  Konya’ya gidiyorsun ” dedi
O an dünyalar benim oldu Bir saat sonra ağabeyimle otobüs garajındaydık
Ağabeyim, yüzüme baktı:
“Kendine dikkat et  Hiçbir şeye karışma  Tamam mı?”
“Tamam ”
“Telefon et  ”
“Tamam ”
Elini öptüm, arabaya bindim, koltuğa oturdum
Evde garaja kadar hiç konuşmamıştık Susmuştu ağabeyim Ama kızgın değildi, biliyordum Hiç konuşmaması içime sıkıntı veriyordu Yüzünün gülmesini bekliyordum Derken araba hareket etti
İşte o an peronda beni uğurlayan ağabeyim gülümsedi, el salladı Eliyle üzgün durmamamı, gülmemi işaret etti Hayatımın en mutlu gülüşüyle güldüm Ve hayalimdeki üniversiteye zamanında başladım
Hemşerimiz olan iki kız arkadaşımla birlikte kalıyorduk Okula birlikte gidip geliyorduk Üniversite heyecanıyla hızla geçiyordu günler
Arkadaşlarımla okuldan dönüyorduk Birden aklıma geldi Okula başlayalı iki hafta olmuş ama ablamı arayıp halini hatırını sormamıştım Okula başlamama madem ki ablam sebep olmuştu, teşekkür etmeliydim İzmir’i aradım
Ablam çıktı:
“Alo  ”
“Abla  Ben sevgi  ”
“Sevgi  Ne iyi ettin  Nasılsın?”
“İyiyim abla  Sen nasılsın?”
“Ben de iyiyim ”
“Nerden arıyorsun?”
“Konya’dan  ”
“Konya’dan mı?”
“Evet,abla  Okuldan arıyorum ”
“Başladın mı okuluna? ”
Şaşırdım Bir an duraladım
“Senin sayende abla ”
“Benim mi?”
“Elbette abla  Sen ağabeyimi razı etmesen  ”
Ablam şaşırarak sordu:
“Kardeşim  Sen neden söz ediyorsun?”
“Abla İki hafta önce eve geldiğinde ağabeyimle konuştun ya  ”
“Ne eve gelmesi? ”
“Abla  Şaka mı yapıyorsun Allah aşkına  Kütahya’da seminerin varmış da Niğde’ye geldin ya  ”
“Ben geçen yıldan beri İzmir’den hiç ayrılmadım ki  ”
“Abla şaka yapma lütfen  ”
“Şaka değil Sevgi  Ben bir yere ayrılmadım, Kütahya’da seminerim filan yoktu  ” dedi
İkimizde şok haldeydik Susuyorduk Bir süre öylece durduk
“Abla  ”dedim şaşkınlıkla, “O zaman,evimize gelen kimdi?”
Telefonu kapattım Aklım durmuştu adeta Yeniden telefona sarıldım, duyduklarımın doğru olup olmadığını öğrenmek için hemen ablamın kayınvalidesini aradım
O da aynı şeyi söyledi Ablam benimle ve ağabeyimle konuştuğum sırada İzmir’deymiş Hiç ayrılmamış yanlarından Şok olmuştum
|
|
|