Prof. Dr. Sinsi
|
Gergin Avci Tehlikeli Gorevde
 Gergin Avci-Tehlikeli Gorevde 
 Hani soyle elinize Turkiye haritasi alip da orta Anadoluya baktiginiz zaman,buyuk sehirler arasinda muhim bir yeri olan Kayseri sehrini de gorursunuz, bu sehirin ana merkezindeki kaleye cikip yuzunuzu Akdeniz tarafina cevirirseniz,karsinizda heybetli bir dag gorurusunuz Evet yuksekligi 4000 metreye yaklasik kocaman bir dag,orda kayak merkezleri vardir, yaylalar vardir,iste o dagin adi Erciyes dagidir Bu dagin eteklerinde koyler vardir,bu koylerin bazilari tarimcilikla bazilarida hayvancilikla yasamlarini surdururler Hepimizin bildigi gibi Kayseri ve ona bagli illerde en guzel ve meshur ,tadina doyum olmiyacak Kayseri pastirmalari uretilir Evet pastirmalar cok lezzetlidir,yurt icindeki buyuk sehirlere gonderildigi gibi yurt disinda Turklerin yasadigi memleketlerede ihrac edilir Pastirmaya tat ve lezzet veren koyunlar ve danalar bu Erciyes daginin eteklerindeki koylerde yetistirilir 
 Biraz daha yukardaki Atarlar koyunde yasiyan yasli Hasan dayi vardir ,butun omru Hayvancilikla ugrasmakla gecmistir bukulmus beline agarmis saclarina-sakallarina,ilerlemis yasina ragmen guzel koyunlar uretmeye devam eder Hasan dayinin ogullari koy hayatini sevmeyip Kayseriye yerlesmislerdi, zaman zaman gidip babalarini ziyaret ediyorlardi, Ayni zamanda Hasan dayi eski bir avcidir silahini duvara asmadan evvel Torunu Gergin avciyi yetistirip,attigini vuran bir avci yapti Hasan dayi bir kac yil evvel av tufegini temizleyip yagladiktan sonra duvara asti ve bir daha kullanmadi

 Yapraklar dokulmus otlar kurumus,Guz gelmek uzereydi,Hasan dayi ilerlemis yasina ragmen koyunlarini disari cikarir otlatirdi ,koy sakinleri bir birlerinin koyunlarini bilirlerdi,koyunlar kendi baslarina bile kalsalar,kimse digerinin koyununu calmazdi namuslu insanlardi Atarlar koyunun insanlari 
 Gunlerden bir gun Hasan dayi koyunlardan bir tanesinin kayboldugunu anladi,uzuldu, konu komsuya sordu ama ne goren nede bilen vardi havalar iyicene sogumadigi icin yani kar dusmedigi icin koyunlarini acik havada cit icinde tutuyordu,bir kac gun sonra iki koyunu daha kayboldu, Hasan dayi yine cok uzuldu iyicene cani sikildi,kar dusmedigi icin kurtlar daha asagilara inmiyorlardi,ama koyunlara ne oluyordu Hasan dayi iki hafta icinde 3 besili koyununu kaybetti,koyunlar geceleyin kayboluyorlardi…Bir aksam uzeri duvardan tufegini indirdi,her iki namluyada fisekleri yerlestirdi,bir kac yedek fisekde cebine koydu, ve cit’in yakinlarinda pusuya yatti,saatlerce bekledi,bekledi hic bir gurultu patirdi yokdu sanki gecenin kendisi uyuyordu,yaslilik buya Hasan dayinin da gozleri kapanip esnemeye basladi ve uykuya daldi,ne kadar uyanik kalmak istesede vucudu dayanmiyordu artik, tatli tatli ruya gorurken kopeginin havlamasiyla uyandi ve dikkatli gozlerle sagi solu suzmeye basladi,cok ilerlerde bir karalti gordu ama yasliliktan gozleri iyi secemedi ve karalti kayboldu,Sabahleyin koyunlarini sayinca bir koyununun daha kaybolmus oldugunu gordu,cit’in etrafinda gezindi, acaba baska koylerden birileri gelipde koyunlarinimi caliyorlar diye aklina bir suphe girdi,yavas yavas cit’in etrafinda dolasirken,yerde tanimsiz izler gordu,kocaman bir ayak izlerine benziyordu,hemde ciplak ayak izleri ne insan ayagina ne de ayi veya kurt ayagina benziyordu 
 evet birisi koyunlarini caliyordu ama kimdi o ? Bir care bulmazsa koyunlarini kisa zamanda kaybedecegini anlayip kayseride yasiyan Torunu Gergin avciya Telefon edip durumu anlatti ve kendisine yardimci olmasini istedi Gergin avci dedesini cok sayar ve severdi,bir kac saat icinde kendine lazim olacak techizati hazirlayip arabasina atladi ve Atarlar koyune gelip dedesinin evine yerlesti Bir saat sonra beraberce koyun yukarlarindaki agil ve cit’e gittiler, Gergin avci genc yasina ragmen tecrubeli avciydi,gelirken kopegi tut-tut’u da yaninda getirmisti,cit’in etrafinda bir kac sefer dolastilar, gergin avci yerdeki izlere bakti,ilk defa boyle kocaman ayak izleri goruyordu tamam- tamam baska koylerden birisi geliyor, belli olmasin diye de ayagina yapmacik pabuclar takiyor , Yarin ben bu izleri takip edip sahibini bulurum dedi
 Sabahin er saatinde uyandi,yanina bir kac gunluk yiyecek,icecek,kalin ceket,kalin yagmurluk Birde yari otomatik tufegi ve bir hayli mermi aldiktan sonra kopegi tut-tut,u dedesine birakip yola koyuldu…Her bir kac metrede bir durup izleri takip ediyordu,acaip ayak izleri oldugu gibi suruklenen bir koyunun izleride gorunuyordu,izleri takip ettikce Erciyes daginin doruklarina dogru yukseliyordu,bir muddet sonra,koyunlari calanin diger koylerden olmadigini anladi, cunku yakinlarda baska koy yoktu ve izler kendini yukarlara dogru surukletiyordu, olsa olsa bilinmiyen bir canavar olabilir diye dusundu Yarim gunden fazla yurudu iz takip etti,bir kac klometre otede hic erimiyen karlar vardi buralara cikmak her babayigidin harci degildi 
 Bir kayanin dibine coktu,bir sigara yakti,bir kac yudum su icti, biraz dinlendikten sonra yuruyusune devam etti,takip ettigi izler devamli yukarlara dogru gidiyordu, bir kac yuz metre otede keskin dislerini cikarmis kendisine bakan bir kac azgin kurt gordu,ne olur ne olmaz diye silahinin emniyetini acti,neyseki kurtlar kendisine saldirmadilar,Yukseklerdeki karlara ulastigi zamanda hava kararmis oldu,izler karlara dogru gidiyordu,kendisine kuytu bir kaya kovugu buldu ,etrafdan biraz cali cirpi toplayip ates yakti,ellerini ayaklarini isitti,dag basinda yapayalnizdi yukarda sadece yildizlar ve birde tanri vardi,sirt cantasindan cikardigi yiyeceklerden biraz yedikten sonra kivrilip uyumaya calisti, ama dagin yuksekleri bir hayli soguktu,biraz uyudu biraz uyandi yildizlari seyretti uykuya doyamadan sabah oldu,kar sulariyla yuzunu yikadi,gerindi saga sola hareketler yapip vucudunu isitti Canavar fikri aklina yatmisti,ama nasil bir canavardi,o sadece kurt ve ayilarin daglarda dolastigini biliyordu
…Gergin avci izleri takip ettikce,karlarin icinde yurumeye basladi zaman zaman kar kalinligi dizlerine kadar geliyordu icinde heyecan ve merak vardi izler kendini nereye kadar goturecekti,dagin yuksek yerlerine ancak dag sporlari yapanlar tirmaniyordu,peki dedesinin koyunlarini calan kimdi,nasil bir seydi,dagin yuksek yerlerine nasil cikiyordu,aklinda bin bir dusunce ile izleri takip etmeye ugrasirken bir anda sanki ayaklarinin altindaki toprak kaydi ve bosluga yuvarlandi,sersemligi gectikten sonra kendini 4 metreye yakin derinlikde bir cukurun icinde buldu,cukurun agzi ince buzla kaplanmis oldugu icin farkina varamamisti cukurun duvarlari kaygan ve dimdikti,bir iki sefer tirmanmaya ugrasti ama basarili olamadi her seferinde yarim metre kadar yukselip yine geriye kaydi ne kadar ugrastiysada kuyudan cikmasi imkansizdi,butun cabalari bosa gidiyordu bu cukurdan kolay kolay cikamayacagini anlamisti,koy ise saatlerce uzaktaydi merak edip onu bulmalari gunlerce surebilirdi gece cokerken ayazda basladi,isi dustukce dustu ayaz iyicene basti korkunc bir soguk vardi uzerinde kalin palto olmasina ragmen titriyordu,usuyordu, eger uyursa donacagini biliyordu,uyumamaya calisip ,hareket yapip vucut isisini muhafaza etmeye ugrasiyordu ama dar cukur icinde fazla bir sey yapamiyordu, koseye buzuldu bir yandan kendi kendine uyuma Gergin- uyuma uyursan oleceksin diyordu,ama beyin ve vucut artik onu dinlemiyordu parmaklarinin uclarinin soguktan uyustugunu gordu zar zor parmaklarini oynatabiliyordu ne kadar uyumamaya calistiysada kendini kontrol edemeyip uyumaya basladi vucudu gittikce sertlesiyordu, yavas yavas olum geliyor gibiydi bir muddet sonra uykuya daldi dunya ile iliskisi bitmis adeta donuyor gibiydi
 Gozlerini actigi zaman kendini kapkaranlik bir magaranin icinde buldu,cok ilerlerden ince bir isik siziyordu,topragin uzerinde yatiyordu,uzerinde bir kac tane koyun postu vardi,postlar acayip pis kokuyorlardi, sagina soluna bakti biraz ilerde sirt cantasi ve silahi duruyordu Allah allah nerdeyim ben cennettemiyim yoksa hayal mi goruyorum diye kendi kendine soylendi,parmaklarini yokladi oynuyorlardi,sag elinin bas parmagini agzina goturup sikica isirdi ve cani yandi iste o zaman canli oldugunu ve olmedigini anladi,karni acti cantasindan ekmek cikarip yedi,biraz su icti en son bir cukurun icine dustugunu hatirliyordu,ne olmustu o kuyudan kim kendisini kurtarmisti, uzerindeki pis kokulu koyun postlarini atti,silahini eline aldi sirt cantasini, arkasina yukledi yavas yavas isik gelen yere dogru yurumeye basladi,gittikce isikda cogaliyordu,onune bakarken yerde kocaman ayak izleri gordu,kendi ayaginin iki misli kocaman ciplak ayak izleri,icine bir korku girdi,tufegine siki siki sarilip endiseli sekilde magaranin agzina geldi koskoca dagin neresinde oldugu tahmin etmeye calisti,asagilara dikkatli bakinca nerde oldugunu anladi magardan disari cikip bir kac adim atmistiki,onbes metre kadar ilerde kendisine bakan birini gordu, korkusundan az daha donuna isiyecekti,karsida iki metreden buyuk koskocaman bir adam vardi ama adammiy-di ? maymunmuy-du ?,vucudu kirmizi ve kahverengine bakan killarla kapliydi,ciplakti,pazulari gergin avcinin pazularinin dort misli gibiydi… Yaratik ona bakip uuuaaaaa,muuuuaaa diye sesler cikariyordu,her ihtimale karsi elini tufeginin tetigine koydu, ama magara adami yaklasmadan ona bakiyor ve acayip sesler cikariyordu Dedesinin koyunlarini calanin bu yaratik oldugunu anladi,magara adami supheli gozlerle ona bakip acayip sesler cikariyordu,tufegini kaldirdi,bir kursunda canavarin isini bitirmeyi dusundu,sonra vaz gecti,bir kac yuz metre otede bir kac bozkurt yine kendine bakiyorlardi, silahini onlara dogrultup bir kac el ates etti ve kurtlardan bir tanesini vurup yere yikti digerleri hizla kactilar Sonra magara ad    donup eger asagilara gelirsen senide o kurt gibi vurup oldururum diye bagirdi sonrada kendi kendine guldu …Magara adami kollarini havaya kaldirip yine uuaaaaaa muaaaaa diye sesler cikarip,sanki cabuk git buralardan giittt demek istiyordu
 Gergin avci,magara ad    son defa baktiktan sonra asagilara dogru inmeye basladi,buldugu bir agactan dal kirip kendine baston yapti her adimdan evvel sopayi batiriyor ve ondan sonra adim atiyordi,karli bolgeden ciktiktan sonra yine bir kaya dibine oturdu ates yakti kendini cok yorgun hissediyordu, iz takip ederken hep yukarlara tirmanmis ve cok yorulmustu gece cokmek uzereydi,bir hayli uyudu,sabahleyin gunes isinlari yayilirken yine yola koyuldu ve aksam uzeri yorgun argin koye varip dedesinin evine geldi ninesi corbayla beraber yemekler getirdi Yedi icti banyo yapti 
 Hasan dayi; seni cok merak edip uzulduk evlat,basina bir sey gelmesinden cok korktuk,eger bu aksam gelmeseydin yarin jandarmaya haber verecektik dedi, sonrada,koyunlarimi calani tesbit edebildinmi diye merakla sordu 
 Gergin avci biraz dusundukten sonra dedesine donup,yukarlarda izleri kaybettim,donuste bir ayi ile iki kurt vurdum,koyunlari goturen ayi olmali,bundan boyle koyunlarin eksilmezse simdiye kadar koyunlarini goturenin ayi oldugunu anlariz dedi
 Geceyi dedesinin evinde gecirdikten sonra sabah kahvaltisini yapti dedesi ve ninesiyle vedalasip kopegi tut-tut’u arabasina koydu ve kayseriye dogru direksiyon kirdi Araba surerken bir yandanda dusunuyordu magara adami onun hayatini kurtarmis,oda ates edip magara adamini vurmamisti,bu macera yasami boyunca bir sir olarak kalackti
O gunlerden sonra da hasan dayinin koyunlari asla kaybolmadi
Sir ako tarafindan yazilmistir
Okuyanlara tesekkurlker
Fiction
25 ocak 2009 sydney
|