Deniz Kabuklarının Yolculuğu.. |
08-13-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Deniz Kabuklarının Yolculuğu..GERÇEKTEN DOĞRUYA, DENİZ KABUKLARININ YOLCULUĞU Uzun uzun yıllar evveldi Uzak sahillerin, nemi yaprağı üzerinde, yemyeşil ormanlarında güzeller güzeli bir kız yaşarmış Adı yokmuş Bir isme de, ihtiyacı yokmuş zaten Duyamaz ve konuşamazmış, O Tüm gün topladığı deniz kabuklarıyla uğraşırmış sadece Her sabah uyandığında, “acaba bugün, hangi deniz kabukları bulma şansına sahibim” diye merak duyarmış Kime sorsanız, tüm deniz kabuklarının birbirine benzediği o uzun sahillerde, o aylardır yıllardır hep mutlu ve her günü ayrı bir umut ve güzellik içinde, heyecanla yaşamaktaymış Çünkü O zamanın, sevenler için sonsuz olduğuna inanırmış Çünkü O, zamanın, sevinenler için kısa üzülenler için çok uzun, korkanlar için çok hızlı , bekleyenler içinse çok yavaş olduğunu, bilirmiş O, sonsuzu seçen, seven , ama çok seven bir yüreğe sahipmiş Topladığı ve dokunduğu her deniz kabuğu ile, yüreğine bir parça daha sevgi biriktirmekteymiş O, deniz kabuklarında, kulaklarıyla duyamadığı, bilinmez nice sesleri dinlemekteymiş aslında Yüreğinin kumsalları ve suları, ona hiç gitmediği, hiç görmediği kıyıların, nice hikayelerini anlatır durularmış Dünya, onun yüreğinde atarmış Dünya, onun yüreğinde ses verirmiş evrene O, dünyayı yüreğinden işitir, bilir ve yaşarmış Bazen işittiklerimiz, yeter sanırızbildiklerimiz gerçek sanırız Ve bunlar mutlu etmez bizi Çünkü mutluluk; duyamadıklarımızda, gidemediklerimizde, fark edemediklerimizdedir Oysa, görebildiklerimizden, daha fazlasıdır gerçekler Günlük döngüler içinde, Sevdiklerimizle ve kendimizle paylaşabileceğimiz şeylerden uzak kalarak yaşıyoruz hayatlarımızı maalesef Hayat bu olmamalı Işler hiç bir zaman durulmayacaktır ki, hep yoğun, hep çok olacaktır Ama sular bile durulur Durulur ve durulanır o zaman su; sedeflenir, sakinliğin, dinginliğin tatlı huzuru , derinliği aks olur kumsallarda Bu hayattır işte Hayat oradadır Dinlerken, beklerken, izlerken, durulanırken Hayat orada yaşanır gerçel anlamda Oysa bizler mekanik ve elektronik bir dünyaya hapis vaziyette şuursuz yaşıyoruz, “hayat, bu” diye Yaşamımızı, hayata ve kendimize endeksleyebilmeliyiz Ggerçekle, doğru arasındaki farkı görebilmeliyiz Hepimiz Gerçekten mutlu olmak, sadece yüreğin işidir Yüreklerimize fırsat vermeliyiz Her yeni güne başlarken, hangi deniz kabuğuna dokunarak, bilinmedik hangi yaşama katılacağımız şansına gülümseyerek, umutla uyanmalıyız Var olmanın güzelliği bu olsa gerek Acaba, bugüne kadar, yüreğinizde kaç deniz kabuğu biriktirmişsinizdir ? Sen, bugün hangi deniz kabuğunu dinledin, ve bugün kaç deniz kabuğu topladın? Insanın yüreği, belki de, deniz kabuklarından örülü olmalı Her yürek, bir kumsal olmalı belki de Kumsal gibi sonsuz olmalı Kum tanelerinin kristallerinde, nice deniz çiçekleri, sedefleri açtırmalı her gün için Ve, her mevsimde ebruli olmalı o kumsal, her koşulda kumsalda olmalı varlığımız Mesela, yazı, kumsal mevsimi biliriz sadece Fakat, kışın da, oradayızdır Insanlar nedense, kumsalları, sadece yazın fark ederler Ne talihsizlik! Tıpkı, yüreklerimizi de, aynı talihsizliklerle fark edemediğimiz gibi Belki de, maviyi görmek değildir önemli olan Belki, bakışlarımız gökyüzüne yöneldiğinde, Önce, uçurtmayı görebilmeli gözlerimiz Önce uçurtmayı görebilirsek, mavileri de yakalarız zaten Uçurtma, mavidedir nihayetinde Eğer her gün, yeni bir var olma çiçeği açıyorsa gözlerimizde ve Yüreğimizin ebruli kumsallarından, yepyeni deniz kabukları, sedefler toplayabiliyorsak, Yokluk yok demektir, değil mi? VE, her sabah ya da akşam üstleri, Sulanmalı mutlak o var oluş çiçeklerimiz Güne ya da akşama başlarken Yürek su isterÇiy ister Şebnem ister Insanın en yalnız olduğu zaman dilimlerdir, sabahın eri ve akşamüstleri Insanın en çok kendi olduğu, kendinde ve kendiyle olduğu vakitlerdir onlar Doğrularımızdan, gerçeğe yönelik yolculuğun başladığı vakitlerdir Sonsuza uzanan, uzanması gereken yürekler yollarını çiçeklendirme ve deniz kabuklarını sevgilendirme vakitleridir Doğrularınıza sahip çıkın Kendinizi yakalayın Sonsuzluğu, kendinizden esirgemeyin Bakın, dinleyin, dokunun, deniz kabuklarının size söyleyecekleri var Yüreğinizin, ebruli kumsalından ayrılmayın |
|