Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
analizi, ilişkilerimizin, psikososyal

İlişkilerimizin Psiko-Sosyal Analizi

Eski 08-13-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlişkilerimizin Psiko-Sosyal Analizi




İLİŞKİLERİMİZİN PSİKO-SOSYAL ANALİZİ

İlişkilerimiz her ne kadar çok boyutlu olursa olsun bizim için temel ilişkiler, seçici ilişkiler, zorunlu ilişkiler yüzeyse-derin ilişkiler olmak üzere birbirinden şekil ve içerik olarak değişik ilişkiler yaşarız Bu yazımda daha çok ikili ilişkilerin toplumsal yönü ile psikolojik boyutu, bizi hareket ettiren alt düşünceler, psikolojik yapımızın ilişkimize etkileri gibi konulardan bahsedeceğim
İlişki ilk olarak bireyin dünyaya gelmesi ile kendisi ve annesi arasında başlar Daha sonraki süreçte ailenin diğer üyeleri ve sosyalleşme sürecine dahil olduktan sonra ise çevre de bu sisteme dahil olur O halde ilk ikili ilişkiler aile de ve yoğun olarak da anne ile başlar Annenin psikolojik durumu, sevgisi, çocuğa olan bağlılığı,ihtiyaçları gidermesi,sarılması dokunması vs gibi tüm eylemleri bireyin hem ruhsal sağlamlığının temellerini atar hem de güvende hissetme, kaybetme korkusu,bağımlılık,özgüven-özgüven kaybı gibi temel duygu ve düşüncelerin temelini atar Annenin çocuğuyla ilgilenmemesi,ağladığında ihtiyacını gidermemesi, arada ilgisiz davranması çocukta değersizlik –kaybetme korkularını temelini atmaktadır İleri ki yaşlarda birey, ilişkide hep kaybetmemek için daha fedakarlık etmek, daha çok taviz vermek, bağlılık yerine bağımlı olmak gibi hem kendini hem de karşıdakini yıpratıcı tutumlar sergiler
Genel olarak bakıldığında ilişkilerin yürütülmesinde temel sorun özgüven sorunudur Özgüven sorunun göstergeleri;


ükıskançlık : kıskançlık ta herhangi bir somut neden olmasa bile kişi bilinçaltındaki kaybetme korkusundan dolayı tamamen hükmetmek,partnerini kontrol altına almak,kafasında yarattığı senaryoları test etmek ister Kıskançlığın temelinde kişinin kendini yetersiz hissetmesi ve başkasının tercih edilmesi düşüncesi yatmaktadırMesela Kıskanç erkek ,partnerini diğer kadınlardan daha güzel ve çekici görür,başka erkeklerin ona bakacağını, partnerinin ise onlara kapılma ihtimali olduğunu düşünür Partnerini üstün gördükçe kendini de yetersiz görür Bunun yanında kıskançlığın sosyolojik boyutu da vardır Yani öğrenilmiş kıskançlıkmesela kadın, çevresinden hatta annesinden erkeği kıskanmayı bir cinsiyet özelliği olarak öğrenir Nedensiz bir şekilde eşini kıskanır Burada ise toplumsal anlamda aşılanmış cinsiyete özgü bir tutum vardır Kıskançlık bazen de kıskanılan kişide “seviliyorum” duygusu yarattığı, bu durum üzerinden ilgi ihtiyacını giderdiği için kıskanılmayı sürdürür Gerçekçi olmayan partnerler veya sanal ilgiyi bilerek yakalatmaya çalışır Burada ise kıskançlık bir ilgi çekme ve sürdürmek için araç özelliğini almıştır



üSen benim her şeyimsin(bağımlı ilişki)Eğer siz partnerinize “sen benim her şeyimsin “diyorsanız ,siz bir hiç saymışsınız kendinizi Onunla varoluşunu tamamlamak, yetersizliğinizi kapatmak istemişsinizdir Çünkü siz yeksiniz O da yek Ama ilişki iki kişiliktir Tek kişilik yaparsanız biri yoktur Bu cümlenin analizinde kişinin kendini yetersiz değersiz,kişiye bağımlı hissedişi vardır Bağımlı ilişkiler yaşayan kişilerin temel cümlesi “Sen benim her şeyim sin”


ğımlı ilişki yaşayanlar,karşıdakini çok yüceltip,en küçük bir harekette hayal kırıklığı yaşayanlardır Tüm yaşamını o kişiye göre planlarlar O insanın olmamasını düşünmek bile kişide kaygı yaratı


ğımlı ilişkilerde aşırı yüceltmek, tüm beklentilerini partnerine yüklemek, hayat=partner gibi eşitleme vardır

Bağımlı ilişkide birey sosyal hayatından kopuk yaşar Arkadaşları,ailesi ikinci plandadır Tüm zamanını ve paylaşımlarını partneriyle geçirmek ister Bu tip ilişkiler en yoğun yaşanan ama en zor ilişkilerdir Kopması zor, ama ayrılık acısı en ağır olan ilişkilerdir Bağımlı ilişkilerde kişi ,ilişkinin devamı için partnerinin her dediğini yapar Devamlı tavizler verir Onu elde tutmak için mantığına ters olsa da her şeyi dener Tıpkı sevgilisi için cinayet işlemek,banka soymak, vs gibi
Aslında bağımlı ilişkilerde (yani ben buna, sen benim her şeyimsin ilişkisi diyorum) kişi bağımlı olduğu partnerine gizli öfke bulundurmaktadır Çünkü partneri,onu zor durumda bırakmış, tavizler verdirmiş özgürleşmeye çalışmıştır Ama kişi öfkesini partnerine değil de ,tepki veremeyen kendine yöneltmiştir Bu nedenle her gün kavgalar nedensiz suçlamalar bu ilişkilerin temel özelliğidir Olmadık yere sorun çıkarma, partnerine acı çektirme,problem yaratma gibi olayların temelinde intikam duygusu yatmaktadır


üİlişkide partnerini değiştirmek (adam etmeye çalışmak) Bu tip ilişkilerde kişi,partnerinin kendisine uymadığını,anlaşamadıklarını,beklentilerin in farklı olduğunu bildiği halde onu değiştirmek, ona babalık&annelik yapmak istemektedirler Fakat genelde A nın tüm girişimlerine rağmen partneri B adam olmaz:-) Aslında B bu durumdan çok memnundur A ona ilgi,sevgi, koruyuculuk göstermektedir Ve B nin anın aklına ve önerilerine de ihtiyacı yoktur Fakat B, bu ilişkiden memnundur A nın bu özelliği Ayı yıpratırken B yi ise mutlu etmekte ama ortak beklentiler olmadığı için ilişkinin süreci ve boyutu değişmemektedirYani ilişkide anne veya baba olmak,karşıdakini objektif değerlendirmeyi engeller Bu nedenle ,partnerimize her zaman bir sevgilinin ötesinde rol karmaşası yaşamadan yaklaşmalıyız



üKendimi 20 yaşında hissediyorum Genelde genç görünmek, bedensel estetiğin prim yaptığı çağımızda çok revaçta Kişi ,kendini olduğu gibi görmek yerine,hissettiği(hissettiğini sandığı ) yaşını söyler “40 yaşındayım ama halen kendimi 20 yaşında hissediyorum” Aslında ilişki açısından baktığımızda bu fikre sahip kişiler, olanı değil olması gerekeni temel aldıkları için devamlı bir erteleme, sorumluluk almama,ciddi adımlar için erken olduğunu düşünme fikri ile hareket ederler Bu nedenle ortalama evlilik çağına gelseler bile halen evlilik bu fikirlerinden dolayı farkında olmadan zamanındaki kararları kaçırırlarhatta, ileriki yaşlarda bile,kendilerini hareket ettiren temel düşünce “ruhum genç” düşüncesi olduğu için sıra dışı davranışlar görülebilir 50 yaşında olup, çıtır sevgili yapmak, ninelik yaşında mini etek giymek b Göstergeler bunun örnekleridir Aslında önemli olan öncelikle kişinin kendisiyle barışık olması ve yaşını çekinmeden söylemesidir Yaşı saklamak,hayatı yeterince yaşayamama kaygısının göstergesidir Sonuçta insanın pozitifliği yaşıyla değil hayatı yaşayışıyla alakalıdır Ayrıca 20 li yaşların en mutlu yaşlar olduğunu da kabul edemeyizKişinin yaşıyla barışık olup, duygularını ise en heyecanlı şekilde yaşaması mümkündür Ama önemli olan yaşının da gereklerini zamanında yapmasıdırkendini olduğundan yaş olarak küçük kabul edenlerin aslında temelde sorumluluktan kaçtıklarını söyleyebiliriz İlişkiler açısından kendini 30 lu yaşlara gelip halen küçük yaşlarda gören biriyle evlilik yolunda sıkıntı yaşanılır Acaba yaşanılacak daha çok şey var mı ? Sorusu ile ikili ilişkilerde ciddi kararların alınması zorlaşmaktadır



üToplumsal beğeniye yenilmek : birey aslında beğendiği kişiyi,toplum tarafından kabul gören biri olduğu,kariyeri ,ekonomik durumu yüksek olduğu için tercih eder Kişi, beğendiği kişinin sosyal statüsünü bilmeden önce ciddiye bile almaz iken ,öğrendikten sonra yoğun bir yakınlaşma isteği duyar Bu durum,akıl-kalp ortaklığı değil sadece beklentiler üzerine bir tercihi gösterir Tabi burada tercih edilen 2şahıs ise sosyal statüsünden dolayı tercih edildiğini bildiği için konumu korumak –yükselmek için daha çok çaba sarf ederaksi taktirde statüsü olduğu için onu tercih eden partneri,statüsünü kaybettiğinde de onu terk edeceğini düşünür Böylece mükemmel olmak ve bunun stresini yaşamak zorundadır


üAz görüşüp kopamamak kişinin partneri ile beraber geçirdiği zamanın az olması ve ağırlıklı olarak sanal yollardan (telefon,Internet,sms vs) ilişkinin sürmesi durumunda bu tip ilişkilerin bitmesi uzun sürer Arada bir alınan haz ve mutluluk ile ilişki umudunu tazeliyor Hep o anın hayalini ve hedeflere ulaşmayı hayal eden çiftler,dayanma gücü ve mücadele gücü bulmaktadır Ayrıca ilişki yaşanmadığı ve yıpratılmadığı için mükemmel çift görünümü vardır Görüşüm şudur ki; bu tip ilişki yaşayanlar bir araya geldikten sonra ilişkileri yeni başlayacağından birbirini tanımaları için flörte devam etmeleridir


üİlişki hedefleri : ilişkinin gerek başlanması gerek devamında hedefler ortak değil ise o ilişki 1ayından itibaren ilişkinin temel sorunu aslında ortak hedeflerle buluşamamak olabilmektedir Hedefler ortak ise, kısa sürede ciddi adımların atılması kaçınılmaz olur Mesela evlenmek istiyorsunuzSizinle evlenmeyecek biriyle ilişki yaşamanız ve sürdürmeniz hem sizi yıpratır hem de karşıdakini Ayrıca öfke,suçluluk,pişmanlık gibi duyguların oluşmasına zemin hazırlamış olursunuz


üBaskı ilişkilerde çevrenin ve ailenin baskısı kişinin kararlarını ve ilişkiye bakış açısını belirler Annenin kariyerli damat hevesi veya uzun boylu gelin hevesi, ailenin size yakıştırdığı aday modeli vs sizin tercihlerinizin altındaki telkinleri oluşturur İngiltere’de bir üniversitede yürütülen araştırmaya göre, çocukluklarında babalarıyla ilişkileri iyi olan kadınlar, büyüdüklerinde eş tercihlerini babalarına benzer fiziksel özellikler taşıyan erkeklerden yana kullanıyorMesela Freud; seçtiğiniz kız annenize, seçtiğiniz erkek babanıza benzer olabilir


üİlişkilerde üçgen aşk : bu tip ilişkilerde taraflardan birinin yaşadığı ilişki veya evlilikte gerginlik yaşaması,mutsuz olması,duygusal-cinsel açıdan tatmin olmaması durumunda bu olumsuz durumu azaltacak 3bir kapı bulur Bu 3 şahıs karşı cinsten biri olduğu gibi samimi bir hemcinsi de olabilir Burada kişi, ilişkisinde yaşadığı gerginliği,olumsuzlukları 3 kişiyle paylaşarak azaltmaya çalışır Özellikle ilişkisi olumsuz gittiğinde 3 kişiye daha da yakınlaşır 3 kişi ,her zaman stresin atıldığı,paylaşıldığı çözüm arayışında olduğu bir terapist gibidir Bu bazen cinsel-duygusal paylaşımları içerirFakat kişi bunu yaparken haklı nedenleri olduğunu düşünür Ve 3 kişiye yaklaşmasını eşinin olumsuzluklarına bağlar ve böylece de içsel anlamda rahatlar Ama bu 3köşe, arkadaş,içki,uyku,internet,metres,oyun vs gibi kılıflarda da olabilmektedirhatta bazen anne-baba da olabilmektedir 3köşeye sığınmak sadece o anki stresi azaltır Ama sorunu çözmez Bu nedenle kaçmak yerine sorunun üzerine gitmek çözümü getirir


üAşkın gözü kördür Bu konudaki görüş şudur : aşık olduğunuz kişinin bir yönünü aşırı yücelttiğiniz için diğer yönleri gölgede kalır,göremezsiniz Bu nedenle biz sadece beğendiğimiz yönleri hep görürüz Gölgede kalan kısımlar ise yücelttiğimiz kısım değerini yitirdikçe ortaya çıkar Bu nedenle aşk varolan her şeyi göremezbunun yanında insanlar kabul görmek için ilk tanıştıkları zamanlarda mükemmeli oynarlar Karşıdakinin tanıma nasıl tanıyacağını bilemezler Hatta toplumumuzda 3-4 yıl flört edip aniden ayrılan çok çift görüyoruz Nedeni ise; bu çiftler yıllarca sadece sosyal-duygusal-cinsel anlamda paylaşımlar yaşadılar İlişkinin geleceği, ilişkinin sorunları konuşulmadıyıllar sonra konuşulduğunda ise; biz çok farklıyız” denilerek ayrılışlar olmuştur Flört etmek bizim toplumda ,birbirini tanımak için değil,paylaşım ve güzel zaman geçirmek için değerlendirilir


üZor zaman kararları: İnsanlar zor zamanlarında daha çabuk ilişki yaşama veya evlilik kararı alırlar Kendini güvende hisettmemek, yaşının geçtiği kaygısı,ekonomik sorunların olduğu dönemler gibi … Mesela ABD yapılan bir araştırmada, 11 eylül olaylarından sonra uzun süreli ilişkilerin arttığı, oranının arttığı tespit edilmiştir Kişiler zor dönemlerinde daha çabuk karar alırlar Ama önemli olan anlık kararlar almak yerine uzun vadeli bir durum için kararları zamana yaymaktır


üKimyasal –arkeolojik aşk bazı ilişkiler heyecanını yitirirler Aslında ,her ilişkinin zamanına göre bir aşk kimyası vardır Fakat insanlar bunun ne olduğunu ve nasıl yaşacağını bilmezler Burada ilişkiyi sürdüren aşkın kimyası değil,ilişkinin arkeolojisi,yani tarihidir Sırf 20-30 yıldır ortak bir geçmişleri-yaşantıları oldukları için ilişki devam edebilmektedir


üNeden hep aynı hata Kişi yaşadığı ilişkilerde hep aynı sorunu ve hep aynı tip ilişkiler yaşıyor neden vazgeçmemektedir? Burada esas olan daha önce yaşadığı ilişkiden dolayı benzer bir ilişki yaşayarak ustalaştığını, bunu tecrübe ettiği için kendine olan güveninin yüksek olduğunu ve tecrübesine bağlı olarak başarılı olacağı kanısıdırustalaşmak ve başarmak için aynı ilişkiyi bir daha yaşamak ister Geriye dönüp baktığında hayatına giren kişiler,ilişkilerin şekli benzerdir Bu benzerlik ise o insanın ilişkide ne aradığının cevabıdır Eğer aradığı şey bulduğu cevap değil ise yanlış şeyin peşindedir


üYasak ilişki ilişkinin yasak olması, onun haz oranını artırır Çünkü salgılanan adrenalin hormonu ile kişiyi daha da çekici kılar Yani cinselliğin en çok bastırıldığı toplumlarda cinsel suçların daha fazla işlenmesi gibi Aynı zamanda aile ve toplum içinde istediği değeri görememiş kişi, yasak veya toplumun değerlerine aykırı biriyle ilişki yaşarak ilgiyi ve dikkati üzerine çekebilir Böylece insanların ona akıl vermesi,onu vazgeçirmek için değer vermesi de onun bu ilişkiyi yürütmesi için birer nedendir Bu nedenle o tam aksine ilişkiye daha sıkı sarılacak,bu şekilde de kendini göstermiş-kanıtlamış olacaktır

Sonuç olarak her ilişkide kişinin bir haz noktası vardır Fakat gerçek şudur ki; ruh haliniz, hayatınızda ilişkide olduğunuz kişinin elinde olabilmektedir Bu nedenle doğru insanı seçmek, doğru psikologu seçmek gibidir Aksi taktirde bütün erkeklerin/kadınların ayın olduğunu düşünürsünüz
İlişkilerde benim önerdiğim yöntem, benzerlik ve tamamlayıcılık ilkesi üzerinedir İdealler, inançlar, kariyer, ekonomik düzey, yaşam standardı,hayattan beklenti konusunda benzerlik, uyum,iletişim ve paylaşım konusunda ise tamamlayıcılık esasına göre tercih yapmalıyız Hayatımızdaki insanı ne göklere çıkarmak ne de yerin dibine sokmaya gerek yoktur Her ikisi de zarar verir
Unutulmamalıdır ki; hayatta hiç kimse vazgeçilmez değildir Tek vazgeçemediğimiz hayatımızdır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.