Equinox
|
Gitmek güzeldir
Gitmek güzeldir
Kalıp bir sirk maymununa dönüşmektense hayatınızda, kalıp suratımızı boyamaktansa, kalıp "geride kalan her şeye" tahammül etmektense; gidilmelidir
Gitmek güzeldir
Güzeldir bütün renklerini yeryüzünün, bütün tadlarını, bütün seslerini, bütün iklimlerini, bütün sözlerini, onları bir put belleyenlerin masasına atarak, belirsiz, tarifsiz ve kifayetsiz bir 'gidiş'e gitmek
Bütün bu renkler, bu tadlar, bu sesler, bu iklimler biraraya gelse dolduramaz, giderken kumda bıraktığımız ayak izlerini Biz ayak izlerinin vatandaşıyız ve aklımızı atıp dünyanın uçlarına ve o akıl duvarlar içinde sekip dururken, bir çift ayak haline geliriz Biz bir çift ayağız bebeğim ve olmamamız gereken yerde olmayız
Sana hatırlamak düşer artık, yüzüme çok çok ender yayılan o müthiş gülümseyişimi Sana hatırlamak düşer, birdenbire, ansızın, mesela bir kazağa dokunurken, mesela bir şey yazarken, mesela koltuğun kenarlarıyla oynarken, hatırlamak düşer bana ait bir an'ı Fakat ben, "bana ait anlar"dan da gitmiş olacağım Sen "oyalan", dünyanın tadlarıyla, sesleriyle, renkleriyle
Sen başka adamlarda (başka kadınlarda) oyalan Ve karşına çıkan bütün yolları yürü
Senin yolların gitmek için değil, yürünmek içindir
Biz bir tek, sırtımızı tanıyan yolları biliriz Gitmek güzeldir
Gitmek güzeldir Size "hayat" diye sunulan ve sizin "hayat" diye bellediğiniz her şey, ama her şey, bizim zihnimizde yeşerttiğimiz, en pis anlarda bile, kırılmasınlar diye üzerine eğilip bedenimizi siper ettiğimiz "hayallerimiz" yanında bir oyuncak dahi olamazlar
Oyuncaklarınızı seviniz baylar/nayanlar
Oyuncaklarınızla mutlu olunuz Bu "teneke trampetler" sizin için üretildi ve siz "trampetler"in dünyasında, iki taşın birbirine çarparken çıkarttığı can yakıcı seslere hasret, bir erkeğin (kadının) kalbini çıkartıp göğe doğru atarken attığı naraya yabancı olarak, yaşayınız yaşayabiliyorsanız Bu boyalı hayatlar, bu kuklalar, bu maskeler bize gelmez
Biz, maskeleri tutup kopartmak ve onların arkasındaki suratları ilan etmekle yükümlüyüz
Biz yükümlüyüz Biz hükümlüyüz Ve kesildi hüküm Kesilen hüküm gitmemizi gerektirir Ve gitmek güzeldir
Gitmek güzeldir Kalıp bir sirk maymununa dönüşmektense hayatınızda, kalıp suratımızı boyamaktansa, kalıp "geride kalan her şeye" tahammül etmektense; gidilmelidir Ayaklarımızdan öğrendik gitmeyi Sen koşmayı, hoplayıp zıplamayı öğrenirken, biz nesilden nesile, babadan oğula, anadan kıza, sessizce, nefessizce, usul usul öğrendik, "yolları çatallanan bahçe"leri
Ve her daim, bizi bahçenin dışına atan çatalı tercih ettik Başını, gitmekten korkan bir omza yaslayarak, dolaş mermer fıskiyelerin gölgesinde dolaşabilirsen
Biz büyüttük, korkaklar küçültsün seni
Küçültsün seni taklitlerimiz Söz bizdedir, sözümüzün altına kopya kağıdı koyanların dünyasında uyu sen
Uyu sen sakin uykularda Uyu sen masalların peşisıra Burada kal ve uyu Biz gidiyoruz Gitmek güzeldir
Gitmek güzeldir Ayırdım ipek hışırtılarıyla yolumu Kuş tüyü yataklar atılmıştır zihnimden Zihnimizde, binlerce güvercinin uçlarından tutarak havalandırdığı camiler hışırdar bizim Zihnimizde, bir kan, kan olmanın bütün halleriyle akar
Zihnimiz kurşunların kardeşidir ve ölüm yakışır ölmeyi bilene Kalp yakışır sevmeyi bilene Bilmeyen için organlardan bir organdır yürek Al yüreğini bir korkunun içine ser
Garantili hayat reklamlarında dolaş biraz
Serinle biraz
Biz ateşe gidiyoruz
Biz cehenneme gidiyoruz
Gitmek güzeldir
|