Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dinimizce, hayvanların, tanımı

Dinimizce Hayvanların Tanımı...

Eski 03-24-2008   #1
gülgüzeli

Dinimizce Hayvanların Tanımı...



GAZELLERİN ÖZEL SOĞUTMA SİSTEMİ

Klimalar bizi kışın soğuktan, yazın da sıcaktan korur Ancak soğutma sistemlerini ilk keşfedenler insanlar değildir Pek çok canlının vücudunda klima benzeri soğutma sistemleri zaten vardır
Örnek olarak Afrika'da yaşayan ve çok hızlı koşan gazeli verebiliriz Bu canlı diğer pek çok canlı gibi yaşamını sürdürebilmek için düşmanlarından kaçmak zorundadır, çünkü başka bir savunma aracı yoktur Ancak bu süratli koşu gazelin vücut ısısını aşırı derecede yükseltir Bu durum gazel için çok tehlikelidir, çünkü vücut ısısı arttıkça gazelin beyninin ısısı da artar Ancak gazelin hayatta kalabilmesi için beyninin vücudundan daha serin olması gerekmektedir Bu durumda aklınıza "gazellerin nasıl olup da ölmedikleri" sorusu gelecektir
Bu sorunun cevabı bizi bir yaratılış gerçeğine götürür

Gazellerin beyninin başlarının sağ tarafında bulunan özel bir soğutma sistemi soğutur Ayrıca gazellerin ve diğer hızlı koşan hayvanların soluk alma kanalları vardır Bu kanalların ardında
uzanan, büyük kan birikintilerinin içerisine de yüzlerce küçük kan damarı yayılmıştır Gazelin soluduğu hava bu yeri soğutur, böylece küçük kan damarlarının içerisinden geçen kan da soğumuş olur Sonra küçük damarlar kanı beyne taşıyan tek bir kan damarının içerisinde biraraya gelirler Bu sistem sayesinde gazel koşarken süratle artan vücut ısısından etkilenmez
Böyle kusursuz bir sistemin zaman içinde kendiliğinden ortaya çıkamayacağını siz de hemen anlamışsınızdır Çünkü beynin soğutulması için gereken bu sistemin var olmaması demek, gazelin daha ilk koşusunu yaparken ölmesi demektir

Gazellerdeki soğutma sistemi örneğinde de görüldüğü gibi canlılardaki tasarım, mükemmel bir yapıya sahiptir Yani bir canlının vücut sistemlerinin ve organlarının evrimcilerin iddia ettikleri gibi zaman içinde ortaya çıkması imkansızdır
Tüm canlılar, gazellerdeki soğutma sistemi gibi, tek bir parçası bile eksik olsa hiçbir işe yaramayacak sistemlerle dolu bedenlere sahiptir Bu da canlıların evrimcilerin iddia ettikleri gibi tesadüflerle zaman içinde var olmadıklarını, aksine hepsini yaratanın Allah olduğunu ispatlar Bu, düşünebilen ve aklını kullanabilen insanlar için çok açık bir gerçektir Allah bir ayetinde şöyle buyurmaktadır:

"Eğer aklınızı kullanabiliyorsanız, O, doğunun da, batının da ve bunların arasında olan herşeyin de Rabbidir" (Şuara Suresi, 28)

__________________

__________________
Alıntı Yaparak Cevapla

Eski 03-24-2008   #2
gülgüzeli
Varsayılan


AĞAÇKAKANLARIN DAYANIKLILIĞI

Ağaçkakanlar gagalarıyla ağaçları delerek kendilerine yuva ve besin depoları yaparlar Bir ağaçkakanın gagasıyla ağacı delme hızı saatte yaklaşık olarak 40 km'dir Bu olağanüstü bir hızdır ve aslında ağaçkakana zarar vermesi gerekir Ancak kuşun gagasında özel bir kilit sistemi vardır, bu sayede ağaçkakana bir şey olmaz Eğer bu
özel sistem olmasaydı bu hız nedeniyle ağaçkakanın gagası iki parçaya ayrılırdı Bundan başka eğer ağaçkakanın ağaca vuruşunun etkisi direkt olarak beynine gitmiş olsaydı bu durumda da kuş bilincini kaybederdi Ancak böyle bir şey hiç olmaz çünkü Allah ağaçkakanı tam gereken özelliklere sahip olarak yaratmıştır Örneğin kuşun beyni gagasının seviyesinde yer almaktadır Ayrıca ağaçkakanın gagasının alt kısmındaki kasların da "şok emici" özelliği vardır Bu sayede ağacı delerken oluşan şokun etkisi azaltılmış olur

Buraya kadar anlattıklarımız ağaçkakanların genel özelliklerinden sadece birkaçıdır Bunların yanı sıra her ağaçkakan türünün kendine özgü pek çok ilginç özellikleri vardır Örnek olarak palamutları ağaçlarda saklayan bir ağaçkakan türünü ele alalım
Meşe palamudu ağaçkakanı yaz boyunca ölü bir ağaç kütüğünün üzerinde sürekli olarak "delikler" açar Çünkü yaz sonunda bu delikleri kışın yiyeceği meşe palamutlarıyla dolduracaktır Meşe palamutlarını her deliğe birer tane olacak şekilde adeta çekiçle çakar gibi yerleştirir Fakat bu işlem ağaçkakan için oldukça uzun sürer Çünkü önceden hazırladığı deliklerin büyüklüğüne uygun büyüklükte palamudu bulup yerleştirmeye çalışır Eğer delik büyük olup palamut küçük olursa, gevşek duran palamut diğer kuşlar tarafından rahatlıkla alınabilir Tam tersine delik küçük olup da palamudu zorla deliğe sıkıştırmaya çalışırsa bu kez palamut zarar görür Bu nedenle deneme yanılma yöntemini uygulayan ağaçkakanın işi çok uzun sürer
Ağaçkakanın işi bu kadarla da bitmez Zaman geçtikçe palamutlar kurudukları için küçülürler Bu ise ağaçkakanın kuruyan palamutları çıkarıp yenileri ile değiştirmesi demektir Üstelik ağaçkakanlar bunu 5-10 palamut için yapmazlar Meşe palamudu ağaçkakanları büyük bir ağaçta bu palamutlardan yaklaşık 50 bin tanesini depolayabilirler

Bu ilginç özellikleri biraz düşündüğümüzde ağaçkakanlara bütün bunları öğreten çok üstün bir gücün olduğunu anlarız Bu üstün gücün sahibi Allah'tır Allah ağaçkakanların gagalarını ağaçları
delecek dayanıklılıkta yaratmıştır Ayrıca yaptıkları tüm işleri onlara öğreten de Allah'tır Allah'tan başka hiçbir ilah, hiçbir yaratıcı yoktur Allah herşeyi Kendisinin yarattığını bize şöyle haber vermektedir:

İşte Rabbiniz olan Allah budur O'ndan başka ilah yoktur Herşeyin yaratıcısıdır, öyleyse O'na kulluk edin O, herşeyin üstünde bir vekildir (Enam Suresi, 102)

Alıntı Yaparak Cevapla

Eski 03-26-2008   #3
gülgüzeli

SUYU MAKAS GİBİ KESEN SU KUŞU










Pek çok kuş kanatları suya temas ettiğinde uçamaz, çünkü su tüylerini birbirine yapıştırır ve kuş kanatlarını hareket ettiremez hale gelir Su kuşları ise bütün gün suya dalıp çıkarlar ancak onlara hiçbir şey olmaz Bu şaşırtıcı durumun nedenini siz de merak ettiniz değil mi?











Su kuşlarının kanatlarında suyla temas ettiğinde tüylerinin birbirine yapışmasını önleyen bir yağ vardır Bu sayede kuşlar suya rahatlıkla dalar ve çıkarlar Skimmer da bir su kuşudur ancak bu yağdan yoksundur Bu nedenle diğer su kuşları gibi avlanmak için dalış yapamaz Peki suya giremeyen bu kuş nasıl beslenecektir?

Çok şefkatli ve sonsuz merhametli olan Allah kuşun alt gagasını üsttekinden daha uzun olarak yaratmıştır Uzun alt gaganın uçları dokunmaya karşı hassastır Ayrıca bu su kuşunun kanatları öyle kusursuz tasarlanmıştır ki, suyun hemen üstünde hiç kanat çırpmadan uzunca bir süre süzülebilir Alt gagasını suya sokarak ve tıpkı bir makas gibi suyu keserek uçar Hassas gagası bir ava dokunduğunda kuş hemen anlar ve avını yakalar Bu kuş Allah'ın bütün canlıları hiçbir örnek olmadan yarattığının delillerindendir





Karada ve denizde olanların tümünü O bilir, O,


bilmeksizin bir yaprak dahi düşmez; yerin


karanlıklarındaki bir tane, yaş ve kuru dışta


olmamak üzere hepsi (ve herşey) apaçık bir


kitaptadır


(Enam Suresi, 59)



__________________

Alıntı Yaparak Cevapla

Eski 03-26-2008   #4
gülgüzeli

JET MOTORLARI GİBİ HAREKET EDEN MÜREKKEP BALIKLARI

Mürekkep balıkları, her ne kadar "balık" ismini taşısalar da, diğer balıklardan farklıdırlar çünkü vücutlarında kemik yoktur Kemikleri olmayan bu balıklar nasıl hareket ediyorlar diye düşünmüş olabilirsiniz Mürekkep balıkları çok şaşırtıcı bir hareket yeteneğine sahiptirler Yumuşak dokulardan oluşan vücutları kalınca bir deri tabakası ile kaplanmıştır Bu deri tabakasının altında bulunan kaslar aracılığıyla vücutlarına su toplar ve daha sonra bu suyu kuvvetlice geri püskürterek yüzerler


Mürekkep balığının su püskürtmeye dayanan bu sistemi oldukça karmaşıktır Hayvanın başının iki yanında cebe benzeyen birer açıklık bulunur Balık bu açıklıktan aldığı suyu vücudunun içinde bulunan silindir şekilli bir boşluğa çeker Daha sonra içerideki bu suyu, başının hemen altında bulunan ince bir borudan yüksek basınç ile püskürtür Hayvan bu sayede meydana gelen tepki ile ters yöne doğru hızla hareket eder Ayrıca kendisini avlamak isteyen düşmanlarından da ani bir hızlanma ile kaçar Eğer kaçış hızı yeterli gelmezse ne olur diye düşünmüş olabilirsiniz Bu durumda da mürekkep balığı vücudunda ürettiği koyu renkli boyayı bir bulut şeklinde düşmanlarına doğru püskürtür Bu bulut saldırganda büyük bir şaşkınlığa yol açar Bu birkaç saniyelik şaşkınlık mürekkepbalığı için yeterlidir Çıkardığı bulutun arkasında görünmez olan mürekkep balığı hızla bölgeden uzaklaşır

Diğer canlılarda olduğu gibi mürekkep balığının bu özellikleri de herşeyin yaratıcısı olan Allah'ın eseridir Allah Kendisinden başka ilah olmadığını bir ayette şöyle haber vermektedir:

De ki: "Ey iman eden kullarım, Rabbinizden sakının Bu dünyada iyilik edenler için bir iyilik vardır (Zümer Suresi, 10)

__________________

Alıntı Yaparak Cevapla

Eski 03-26-2008   #5
gülgüzeli

ATLAR

Köpeklerden sonra en sadık
dostlarımızın atlar olduğunu biliyor muydunuz? Evcil atlar, sahiplerini hiçbir zaman terk etmezler

25 'ten fazla türü olan bu sadık dostlarımız hiç yorulmadan bizi kilometrelerce uzağa taşıyabilirler Atlar, tarih boyunca insana en çok yardımcı olmuş hayvanlardır

Bugün sokaklarda binlerce araba ve bu arabalar için yapılmıyollar var Oysa, bu arabalar ancak son yüzyılda insanlara hizmet etmeye başlamışlardır Sizin dedenizin dedesinin doğduğu yıllarda hiç kimse araba diye bir şeyin varlığını bilmiyordu O tarihte ulaşım ve taşıma işleri hayvanlar, özellikle de atlar sayesinde yapılıyordu

Peki, atların yaşının kesici dişlerinin aşınıp yıpranmasına göre anlaşıldığını biliyor muydunuz? Atların yediği ot, kumlu ve tozlu olduğu için dişleri zamanla aşınır Ancak Allah atların dişlerini çok uzun yaratmıştır Bu dişler çene kemiğinin çok derinlerine kadar gömülen uzun şeritler halindedir Yani dişlerin kök kısmı bizimkilere göre çok daha derinlerdedir Diş aşındıkça kemiğin içindeki bölüm dışarı çıkar Hatta yaşlı atlarda dişlerin kökü diş etinin yüzeyine gelir Her bir diş, yemek yeme kabiliyetini yitirmeden 25-5 cm aşınabilir İşte biz de bu aşınmanın miktarına göre atların yaşını tahmin edebiliriz Düşünsenize; eğer Rabbimiz atlara böyle bir özellik vermeseydi, bu hayvanlar kısa sürede dişlerini kaybedip açlıktan ölürlerdi

Rabbimiz, atın tüylerine de çok önemli bir özellik vermiştir Atların tüyleri vücut ısılarının ayarlanması için termostat, yani ısı ayarlayıcısı görevi görür Vücutları her zaman 38 derece sıcaklıkta olmalıdır Bu ısının korunması için soğuk kış günlerinde atın tüyleri uzar, sıcak mevsimlerde ise dökülür ve vücut ısısının sabit kalmasını sağlar
İşte size ilginç bir özellik daha: Atlar
ayakta uyurlar! Peki nasıl olur da uyurken yere hiç düşmezler biliyor musunuz? Çünkü bacak kemiklerinin kilitlenebilme özelliği vardır Rabbimizin verdiği bu özellik sayesinde atlar hem ayakta uyuyabilir hem de çok ağır yükleri taşıyabilirler Oysa insanlar, oturdukları yerde uyuya kaldıkları zaman bile başlarının yana düşmesini engelleyemezler


Atların bacakları yalnız ağır yükleri taşıyabilmeleri için değil, aynı zamanda da hızlı koşabilmeleri için özel yaratılmıştır Atlarda, diğer hayvanlarda olduğu gibi köprücük kemiği yoktur Bu da onların daha büyük adım atabilmelerini sağlar Ayrıca atların bacaklarında hızlandıkça harcadıkları kuvveti düşüren buna karşın hareket edebilme yeteneklerini artıran bir kemik-kas mekanizması vardır Bu mekanizmanın çalışmasını otomobillerdeki vites sistemine benzetebiliriz Hızlanan bir arabanın vitesini büyütmesi gibi atlar da hızlandıkça adeta vites büyütürler İtme için harcanan güç azaltılırken, hareket yeteneği artar
Peki atların vücutları niçin çok ağır yükleri taşımaları ve çok hızlı koşabilmeleri için dizayn edilmiştir? Normalde ağır yük taşıma ve hızlı koşma yeteneğine sahip olmak, atın çok fazla işine yarayacak özellikler değildir Öyleyse atlar bu özelliklere niçin sahiptirler?



Cevap çok basittir Atlara bu yetenekler kendileri için değil, insanlara faydalı olabilmeleri için verilmiştir Yani atlar, Allah tarafından bu özellikleriyle insanlara hizmet etmeleri için yaratılmıştır Rabbimiz hayvanları insanlar için yarattığını ayetlerinde şöyle bildirmiştir:

Ve hayvanları da yarattı; sizin için onlarda ısınma ve yararlar vardır ve onlardan yemektesiniz Akşamları getirir, sabahları götürürken onlarda sizin için bir güzellik vardır Kendisine ulaşmadan canlarınızın yarısının telef olacağı şehirlere onlar, ağırlıklarınızı taşımaktadırlar Şüphesiz sizin Rabbiniz şefkatli ve merhametlidir Onlara binmeniz ve süs için atları, katırları ve merkebleri (yarattı) Ve daha sizlerin bilmediğiniz neleri yaratmaktadır? (Nahl Suresi, 5-8

Alıntı Yaparak Cevapla

Eski 03-26-2008   #6
gülgüzeli

KUTUP AYILARI

Hayvanların en iri yapılılarından biri olan kutup ayısını gördüğünüzde, onu kocaman bir kardan adama benzetebilirsiniz Bu kardan adamın erkeklerinin ağırlığı 800 kiloyu, boyları da 25 metreyi bulur Bu kilo ortalama 10 insanın toplam kilosuna eşittir
Kutup ayısının vücudu bütün özellikleriyle yaşadığı ortama göre tasarlanmıştır Dondurucu soğuklara, buzullara ve kar fırtınalarına rağmen, Allah'ın yarattığı bir mucize olarak, kutup ayılarının derilerinin altında bulunan kalın bir yağ tabakası onları soğuktan korur Kürkleri kalın, sık, uzun ve kabarıktır Bu özelliklere sahip olan kutup ayısının neden Afrika'da çölde yaşamadığını hiç düşündünüz mü? Elbette ki sorunun cevabı, Allah'ın onu yaşayacağı iklimin özelliklerine göre yaratmış olmasıdır Bir düşünün! Çölde yaşasaydı çöl sıcağında kavrulup ölürdü
Kutup ayılarıyla ilgili bir başka konu da onların diğer ayılardan farklı olarak kış uykusuna düşkün olmamalarıdır Yalnızca dişi olanları, özellikle de hamile olanları uzun dönemler halinde kış uykusuna yatarlar Yeni doğan yavrular için Allah'ın, "Rezzak" (rızk veren) sıfatının bir sonucu olarak ihtiyaç duyacakları besinler de hazırdır Kutup ayısının sütü çok yüksek oranda yağ içerir Bu yağlı süt yavruların en çok ihtiyacı olan besindir Böylece yavrular çok çabuk büyüyüp, baharda inlerinden çıkmaya hazır hale gelirler
Peki, size bir soru daha: Kutup ayılarının çok iyi bir yüzücü ve dalgıç olduğunu biliyor muydunuz? Evet, yanlış duymadınız, kutup ayıları çok iyi bir yüzücü ve dalgıçtırlar Yüzerken ön ayaklarını kullanırlar Bu ayakları bir kürek gibi kullanabilmeleri, Allah'ın onlar için yarattığı bir kolaylıktır Diğer bir kolaylık ise suyun içindeyken burun deliklerini kapatabilmeleri ve gözlerini açık tutabilmeleridir Dahası, parmak aralarının ördek ayağı gibi perdeli olması yüzmelerine yardımcı olur
Kuzey Kutbu, Kuzey Kanada, Kuzey Sibirya ve Antartika gibi dünyanın en soğuk bölgelerinde yaşayan bu hayvanların ayaklarının üşüme problemi yoktur Ayağınızı veya elinizi bir buzun üzerinde birkaç dakika bekletirseniz, bir süre sonra soğuğa dayanamayıp çekmek zorunda kalırsınız Oysa kutup ayıları bu soğuğu fark etmezler bile Çünkü ayakları kalın kürkle kaplı olarak, yani soğuktan etkilenmeyecek şekilde yaratılmıştır Eğer insan derisi gibi bir deriyle kaplı olsalardı, asla o ortamda yaşayamazlardı Ayrıca, kutup ayılarının derilerinin altındaki 10 cm'lik yağ tabakası ısı yalıtımı sağlar Böylece buzlu sularda saatte 10-11 km hızla, 2000 km uzağa kadar yüzerek gidebilirler
Peki kutup ayılarının renginin neden beyaz ya da sarımsı bir tonda olduğunu biliyor musunuz? Kutup ayısının beyaz rengi, yaşadıkları soğuk buzlu ortamda korunmalarını sağlar Kutup ayısının o yüzlerce kilometrelik bembeyaz buzullar içinde saklanma imkanını artırır Eğer rengi bir karga kadar siyah ya da tropikal ormanlarda yaşayan papağanlar gibi rengarenk olsaydı o zaman saklanabilmesinin ne kadar güç olacağını herhalde tahmin edersiniz

Kutup ayılarının koku alma duyuları öylesine keskindir ki 15 m kalınlığındaki kar tabakasının altında saklanan bir fok balığının kokusunu bile rahatça algılayabilirler Kutup ayılarının yaz-kış kullandığı taktikler de vardır Şimdi, bu ayının bembeyaz tüyleriyle kardan adama benzer halini gözünüzün önüne getirin Sizce bembeyaz karların içine uzanmış olsa fark edilir mi? Evet, fark edilir Tabii siz bu soruya sadece tüylerini düşünerek cevap verdiyseniz, "hayır fark edilmez" demiş olabilirsiniz Ancak, kutup ayılarının siyah renkli burnunu unutmayın Bu burun, ayının karlar içinde tamamen kamufle olmasını engeller Ama, o ne yapar biliyor musunuz? Son derece akıllı bir hareket yapar Beyaz renkli ön patileriyle burnunu kapatır Böylece renk farkını ortadan kaldırır Karlar içinde tamamen gizlenmiş bir şekilde avının kendisine yaklaşmasını bekler
Burada hepinizin dikkat etmesi gereken çok önemli bir nokta var Şöyle ki, kutup ayısının avlanmak için taktik kullanması, onun üstün bir zekaya sahip olmasını gerektirir Bir düşünün, ayı kendisinin beyaz renkte olduğunun ve etrafın da aynı renkte buzullarla kaplı olduğu için kendini kamufle edebileceğinin, yani gizleyebileceğinin farkındadır Dahası kutup ayısı kamufle olmasına tek engel olan siyah renkteki burnunu kapatması gerektiğini akıl eder Tabii, sizin de tahmin edeceğiniz gibi, kutup ayısının birkaç kere avdan eli boş döndükten sonra, oturup ne yapması gerektiğini düşünürken burnunu kapaması gerektiğini akıl etmesi mümkün değildir!

Ayılar yalnızca Allah'ın kendilerine "vahy ettiği" (bildirdiği) gibi hareket etmektedir Onlar, Allah tarafından bu şekilde avlanmaya programlanmıştır Çünkü, onlar da diğer canlılar gibi Allah'ın koruması altındadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Eski 03-26-2008   #7
gülgüzeli

SOMON BALIĞI YOLUNU NASIL BULUYOR?





Göç etmenin sadece kuşlara özgü olduğunu zannediyorsanız yanılıyorsunuz Çünkü karada ve denizde de göç eden birçok canlı türü vardır Bu bölümde size göç eden deniz canlılarından somon balıklarının maceralarını anlatacağız


Somon balıklarının tamamı akarsularda, annelerinin bıraktıkları yumurtalardan çıkarak dünyaya gelirler Birkaç hafta boyunca dünyaya geldikleri bu yerde avlanarak büyürler Sonra içinde bulundukları ırmağın akıntısı boyunca ilerlemeye başlarlar Denize doğru yaptıkları bu yolculukta barajlarla ve kirli sularla karşılaşırlar, kendilerini avlamak isteyen büyük balıklar gibi türlü tehlikeleri atlatmaya çalışırlar Hepsini geçip denize ulaştıklarında burada birkaç yıl geçirirler İyice gelişip üreme olgunluğuna erişince de geri dönüş için yeniden harekete geçerler



Somonların dönüş yolculuğu sonunda varmak istedikleri hedef, yumurta olarak dünyaya ilk geldikleri yerdir Ancak bunu kısa bir mesafe olarak düşünmeyin Balığın dönüş yolculuğunda aşması gereken mesafe bazen 1500 km'yi bulur Bu ise aylarca sürecek yorucu bir yolculuk demektir Balığın bu yolculuk süresince aşması gereken birçok engel vardır

Balığın çözmesi gereken ilk, belki de en önemli problem, yumurtadan çıktıktan bir süre sonra yaptığı ilk yolculuğunda içinde gezdiği akarsuyun, denize döküldüğü yeri bulmaktır Çünkü balık dönüş yolculuğunda izleyeceği rotayı ona göre belirleyecektir Hiçbir somon bu konuda hataya düşmez Denize çıktığı akarsuyun ağzını tek bir seferde bulur


Bundan sonra bulduğu akarsuya girerek büyük bir kararlılıkla akıntıya karşı yüzmeye başlar Bu sefer işi daha zordur, çünkü ilk seferde somon akıntının yardımıyla rahatlıkla geçtiği şelaleleri, artık tam tersi yönde yani yukarı doğru aşmak zorundadır Resimlerde gördüğünüz somonların şelalere doğru zıplayarak yaptıkları hareketin amacı doğdukları yere ulaşmaktır Bu yolculuk sırasında somon üst yüzgecinin su dışında kalmasına neden olacak kadar sığ sulardan geçmek zorunda kalır Bu sığ sular ise, kendilerini avlamak için bekleyen kuşlar, ayılar ve birçok yabani hayvanla doludur



Somon balığının üstesinden gelmesi gereken zorluklar bu kadarla da sınırlı değildir Hatırlarsanız bu balık, karanın oldukça içlerinde, bir ırmağın herhangi bir kolunda dünyaya gelmişti Şimdi bu yere ulaşabilmek için, nehrin yeni kollara ayrıldığı yerlerde doğru tarafa yönelmek zorundadır Somon balıkları bu tercihlerinde de hata yapmayarak, her seferinde doğru nehri bulurlar


Şimdi kafanızda şöyle bir sahne canlandırın: Bir şehirdeki herhangi bir evde dünyaya gelip burada büyüyorsunuz Biraz büyüyünce de evi terk edip, dolaşa dolaşa günlerce yol alıp, buradan 1500 km kadar uzağa gidiyorsunuz Aradan seneler geçtikten sonra doğduğunuz eve dönmek istiyorsunuz Sadece bir kere geçtiğiniz sokakları tek tek hatırlayıp eve dönebilmeniz sizce mümkün müdür? Hiçbir insan bunu yapamaz ancak somon balıkları bu zor işi başarırlar ve yönlerini hep doğru olarak bulurlar
Somon balıklarının bu şaşırtıcı yolculuğu nasıl gerçekleştirdiğini anlamak amacıyla çeşitli araştırmalar yapılmıştır Bu araştırmalardan, somonun yolunu "koklayarak" bulduğu sonucuna ulaşılmıştır


Somon balıkları özel yapılı burunları sayesinde, suyun içindeki kokuları tıpkı bir av köpeği gibi kaynağına kadar takip edebilirler Her akıntının kendine has bir kokusu vardır Genç somon yolculuğa ilk başladığında bu kokuları tek tek hafızasına almaktadır Dönüşte de hafızasındaki bu kokuları kullanarak doğduğu yere gelmektedir


Bu olağanüstü olay nasıl gerçekleşmektedir? Doğan her somon balığı nasıl olup da yolunu hiç şaşırmadan bulmaktadır? Neden bütün somonlar canlarını tehlikeye atarak, şelaler aşıp, vahşi hayvanlarla mücadele ederek doğdukları yere geri dönmeye çalışmaktadır? Üstelik bunu kendileri için değil sadece yumurtalarını bu sulara bırakmak için yapmaktadırlar


Bütün bu soruların tek bir cevabı vardır: Somon balığı ve onun yönünü tayin etmesini sağlayan sistemleri yaratan sonsuz ilim sahibi olan Allah'tır Somonlar da diğer tüm canlılar gibi Allah'tan aldıkları ilhamla hareket etmekte ve bu şekilde Rabbimizin yaratmasındaki üstünlüğü gözler önüne sermektedirler
Somonların yumurtlamak için kendi hayatlarını tehlikeye atarak binlerce kilometrelik yol gitmesi, aynı zamanda -size kitabın başında bahsettiğimiz- evrim teorisini yalanlayan delillerden biridir


Evrimciler doğadaki canlıların sürekli birbirleri ile kavga halinde olduklarını ve bu kavganın sonunda da güçlü olanın hayatta kaldığını iddia ederler Ancak canlılar arasında, evrimcilerin iddiasının tersine sürekli bir yardımlaşma vardır Anne ve baba hayvanlar yavruları için kendi canlarını tehlikeye atmaktadır Hatta ilerleyen sayfalarda vereceğimiz örneklerde de göreceğiniz gibi birlikte yaşayan ve birbirlerine fayda getiren ama farklı türlerde olan canlılar vardır Somonlar da yavruları için fedakarlık yapan canlılardan yalnızca bir tanesidir Yumurtlamak için göç eden ve doğdukları yere ulaşmayı başaran çok az sayıdaki somon yumurtladıktan hemen sonra ölecektir Buna rağmen asla yolculuklarından vazgeçmezler İşte evrim teorisi somonlarda gördüğümüze benzer fedakarca davranışları hiçbir şekilde açıklayamaz Oysa gerçek açıktır Somonları yaratan Allah'tır ve bu canlılar da Rabbimizin kendilerine ilham ettiği davranışları yerine getirmektedirler Düşünen insanlar hayvanların bu gibi davranışlarından öğüt alırlar Bunu Allah bir ayetinde bize şöyle hatırlatmaktadır:
Sizin için hayvanlarda da elbette ibretler (dersler) vardır… (Nahl Suresi, 66)

Alıntı Yaparak Cevapla

Eski 03-26-2008   #8
gülgüzeli

Deve kuşlarının ilginç kuluçka sistemi

Deve kuşlarının ilginç bir kuluçka sistemleri vardır Sürü halinde yaşayan deve kuşlarından yarım düzine kadarı, yumurtalarını ortak bir yuvaya bırakır Hiçbir özelliği olmayan sadece sığ bir çukur olan bu yuvada her biri 15 kg gelen 40 kadar yumurta bulunur Yumurtaların tümünü koruma görevi tek bir dişi deve kuşuna aittir Kuluçkaya yatan dişiye bir erkek kuş yardım eder Ancak dişi kuş sadece 20 kadar yumurtanın üzerinde yatabilir Bu nedenle fazla yumurtaları yuvanın dışına iter Yapılan incelemeler sonucunda deve kuşlarının bu itme işlemini rastgele yapmadıkları bulunmuştur Deve kuşu kendi yumurtalarını kuluçkaya yatacağı yumurtaların arasına alırken, başka dişilere ait olan yumurtaları ise dışarıya atmaktadır Bu ayrımı deve kuşunun nasıl yaptığını bulabilmek için bilim adamları yumurtalara numaralar vermişlerdir Yumurtaların yerini değiştirerek, eski ve yeni yumurtalar karıştırılarak yapılan tüm deneylerde sonucun değişmediği görülmüştür Bilim adamlarının vardıkları sonuç deve kuşlarının yumurtalarını, yüzeylerindeki deliklerin dağılımı sayesinde tanıdıkları olmuştur Bütün yumurtaların kabuklarında, civcivin nefes almasına imkan veren minik "hava delikleri" vardır Bu deliklerin kabuk üzerindeki yerleri her yumurtada biraz farklıdır İşte bu delikler sayesinde deve kuşlarının yumurtalar arasında ayrım yapabildiği düşünülmektedir

alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.