Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye > Akdeniz Bölgesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
burdur, tarihçemiz

Burdur Tarihçemiz

Eski 08-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Burdur Tarihçemiz




Tarihçemiz
İlin Tarih Öncesi Çağları

İlimizin tarihi; Neolotik Çağa kadar inmektedir1957-1960 yılları arasında ProfJMellaart tarafından Hacılar’da yapılan kazılarda Neolitik kültürün bütün ayrıntılarını ortaya çıkarmıştır Bu bulgular MÖ7000 yıllarına inmektedir Yine 1978-1988 yılları arasında Kuruçay Höyükte ve 1989-1992 yılları arasında Bucak Höyücek Höyükte ProfDrRefik DURU tarafından yapılan kazılarda da Neolitik çağın kültürüne rastlanılmıştır Bu çağın en önemli özelliği: İnsanların,hayvanları evcilleştirmesi,çanak-çömlek yapımını öğrenmiş bulunmasıdır Anadolu’nun ilk heykelcikleri olarak bilinen ANA İLAHE’yi temsil eden pişmiş toprak figürünler ve süs eşyaları Neolitik Çağda Hacıların en önemli eserleridir
Kalkolitik Çağ; Neolitik çağdan sonra gelen M:Ö5400-3000 yılları arasındaki çağdır Bu çağda taş,kemik ve ağaç aletlerin yanısıra,madenin de kullanılmaya başlamış olması en önemli özelliğidir Kuruçay Höyükte bulunan madeni keskiler,ok uçları gibi aletler çağın özelliğini yansıtırlar Ayrıca Uğurlu Höyük,Kızılkaya Höyük,Karamanlı Çamur Höyük,Tefenni Beyköy Höyükte bu çağı destekleyen malzemeler elde edilmiştirMÖ 3000-2000 yılları arasına tarihlenen Eski Tunç Çağında,medeniyet daha gelişmiş,taş aletlerin yerini tunçtan yapılan aletler almıştır Çağın özelliklerini yansıtan bir başka grup da,pişmiş toprak ve mermerden yapılmış keman tipi idollerdir İlimizde Yassıgüme Höyük,Burdur Höyük,İncirdere Höyük,Tepecik Höyük gibi yerleşim yerlerinde eski tunç çağı malzemesi yaygın olarak tespit edilmiştirİlimiz,Antik çağlarda bugünkü sınırları ile Isparta ve Antalya illerini de içine alan antik PİSİDİA bölgesinde kalmaktadır Bu bölge Pers döneminin ortalarına kadar karanlıkta kalmış,henüz aydınlatılamamıştır Bölge, MÖ 2000 yıllarında ARZAVA konfederasyonunun siyasi merkezi olmuştur Bu durum M:Ö 1000 yılına kadar çeşitli toplumların yerleşmesiyle devam ederMÖ 8yy’da Pisidia’nın batı bölgesi Friglerin hakimiyetine girmiştir Yarışlı Gölü’ndeki yerleşim yerinde Frig keramiklerinin bulunması bu tezi desteklemektedir MÖ 696-676 Frig devletini yıkan Lidyalıların bölgeye hakim olduğunu görüyoruzMÖ 546 yılında Lidyalıları yenen Persler,bölgeyi ele geçirmişlerdir MÖ 334’te Büyük İskender,Biga Çayı kenarında Persleri mağlup eder ve Anadolu’ya yönelir Önce Bodrum,Milet ve Phaselis’i alır Daha sonra Perge,Side,Aspendos’u alır ve MÖ333’te de Sagalassos ve Kremna’yı da zapteder Büyük İskenderin MÖ 323 yılında ölümü,imparatorluğun paylaşılmasına sebep olur
Bölgeye, MÖ 321 yılında komutan Antigonos hakim olurFakat MÖ301 yılında İpsos Savaşında Selefkoslulara yenilince ülkesini kaybeder Selefkoslardan sonra bölge,Bergama krallığına ve daha sonra da Roma’ya bağlanır Bu durum,MS 395 yılına kadar devam eder Bu yıl Roma İmparatorluğu ikiye bölünür;bölge Doğu Roma(Bizans) idaresine girer Bu durum MS Xl yy sonlarına kadar devam eder ve bu tarihten itibaren Türk hakimiyeti başlar Roma çağında Psidia’nın her tarafında kesif bir yerleşme vardır Bir çok yeni şehir kurulmuş, eski merkezler yeniden onarılmıştır

Burdur’un Türk Tarihi Dönemi


1071 Malazgirt Meydan Muharebesinden sonra ise bölge; sırasıyla Selçuklular, Hamitoğulları ve Osmanlıların hakimiyeti altına girmiştir
Anadolu’ya yayılan Oğuz boyları muhtemelen 1075’lerde o zaman Psidia diye adlandırılan bölgeye ve Burdur’a yerleşmeye başladılar İlk yerleşim yerleri Şekerpınarı-Hamam bendi mevkii olmuştur Çoğunluğu Kınalı aşiretinden olan Türkmenler, en az 2000 çadırdan meydana gelen bir toplulukla yerleşim yerleri kurmaya başladılar Başlangıçta kendi başlarına hiçbir devlete bağlı olmadan ve komşuları olan Bizanslılarla mücadele ederek varlıklarını sürdürdüler Bu mücadelelerin en önemlisi Dinar yakınlarında Bizanslı Manüel Kommenos komutasındaki orduyu yenmeleridir
Bilhassa Haçlı Seferleri döneminde Selçuklu Hükümdarı I Mesut ve II Kılıçarslan'ın Erle ovasında bu orduyu yenilgiye uğratması Selçuklu Hakimiyetini bu bölgede kolaylaştırdı Selçuklu Hükümdarı II İzzeddin Kılıçarslan Denizli, Uluborlu, Burdur ve Antalya'ya kadar olan bölgeyi ve Türkmen aşiretlerini idaresi altına aldı

Fakat Türkmen aşiretleri üzerinde tam bir otorite sağlayamadı Bölge; 1219 ve 1236 yıllarında tekrar I Keykavus ve Alaaddin Keykubat tarafından alındı Böylece, bölge kesinlikle Selçuklu hakimiyetine girmiş oldu 1257 yılında Selçuklu Devleti üç kardeş arasında pay edildi Fakat II Alaaddin Keykubat ölünce, IIİzeddin ve IV Rukneddin Kılıçarslan arasında paylaşıldı Ama iki kardeş arasında çıkan şavaşta Rukneddin yenildi ve Burdur kalesine hapsedildi 1259 tarihinde hapisten çıkarak Selçuklu tahtına oturdu Rukneddin Kılıçarslan hapis dönemi olaylarının intikamını almaya başladı Bu yüzden huzursuzluk arttı Bu arada Baba İlyas ve Baba İshak isyanları da devletin otoritesini sarstı Ve nihayet Selçuklu Devleti 1303 yılında tamamen ortadan kalktı
Bu otorite boşluğundan istifade eden Selçukluya bağlı aşiret ve oymakların "Uç" Beyleri de kendi başlarına hükümet kurmaya başladılar
Antalya ve Denizli'nin Türk hakimiyetine girmesinden sonra akın akın gelen aşiret ve oymaklar, bilhassa Kayı, Avşar, Bayındır, Büğdüz, Yazır, Yiva ve diğerlerinin toplamı 200 bin çadıra ulaşmıştı Bu türkmen nüfusunun merkezi de Burdur olmuştur Celaleddin Harzemşah'ın komutanlarından ve Yomut kabilesinden olan Hamit Bey, Selçukluların döneminde Burdur ve Çığralı'ya kadar olan bölgenin sınır beyiydi Selçuklunun yıkılma dönemine denk gelen Hamitoğulları Beyliğinin esas kurucusu Hamit Bey'in torunu olan Felekeddin Dündar Beydir Bir "Uç" beyi olan Dündar Bey, beyliğini Burdur'da ilan ederek, beyliğini dedesinin adına hürmeten "Hamitoğulları" olarak duyurdu Hamitoğullarının en parlak dönemi Dündar Bey'in zamanıdır Beyliğin sınırları genişlemiş, Antalya, Gölhisar ve Korkuteli beyliğe katılmıştır Burdur ili, dönemin en önemli merkezi olmuştur Sanat, ticaret ve nakliye gelişmiştir
Emirçobanoğlu Timurtaş’ı (Demirtaş), Anadolu Valisi olarak atamıştır Timurtaş Anadolu’daki beylikleri tek tek ortadan kaldırmaya başlamıştır Hamitoğulları'nın da üzerine yürüdü Dündar Beyi 1323 yılında Antalya’da öldürdü ve Hamitoğullarının toprağını ilhak etti Bu durum karşısında Dündar Beyin oğulları memleketten kaçtılar Bu hakimiyet 1327 yılına kadar devam etti Oğlunun yaptıklarını tasvip etmeyen Emirçoban, Anadolu’ya gelerek oğlunu ortadan kaldırmak istedi Timurtaş Mısır’a kaçtı, fakat orada öldürüldü
Dündar Beyin oğlu Hızır Bey Eğirdir’e gelerek Hamitoğulları'nın topraklarının bir kısmında hakimiyet kurdu
Hızır Beyin ölümünden sonra yerine, Dündar Beyin diğer oğlu İshak Bey geçti İshak Beyin Beyşehir ve Akşehir’e kadar beyliğin sınırlarını genişlettiğini görüyoruz
İshak Beyin 1335’te ölümünden sonra yerine oğlu Muzafereddin Mustafa Bey geçti Onun da yerine oğlu Hüsameddin İlyas Bey 1349’da başa geçti İlyas Bey Karamanoğullarıyla savaştı fakat, topraklarını kaybetti Germiyanoğullarının yardımıyla topraklarını geri aldı
Yerine geçen Kemaleddin Hüseyin Bey, Karamanoğulları’nın saldırısına uğradı Ama Osmanlılar ve Germiyanoğulları’nın yardımıyla kurtuldu
Bu sırada Anadolu’nun Söğüt Bölgesinde gittikçe büyüyen ve kuvvetlenen ve Osmanoğulları tarafından kurulan Osmanlı Devleti dikkat çekiyordu Osmanlı padişahı Murat Hüdavendigar Kosova’da şehit olunca yerine oğlu Yıldırım Beyazıt geçmişti Yıldırım Beyazıt’ın hükümdarlığını başta Karamanoğulları olmak üzere diğer beylikler de tanımadılar Yıldırım Beyazıt Anadolu’ya geçerek bu beylikleri teker teker ortadan kaldırdı Hamitoğulları Beyliğini de ortadan kaldırarak Anadolu Beylerbeyliğinin merkezi olan Kütahya’ya bağladı (1391)
Böylece Hamitoğulları ve diğer beylikler ortadan kalkmış ve Anadolu’da Türk Birliği sağlanmıştır Hamitoğullarının son beyi Kemaleddin Hüseyin Beyin oğlu Mustafa Bey, Osmanlı komutanı olarak görev almıştır Böylece Burdur’un Osmanlı Dönemi başlamıştır
Osmanlı Şehzadelerinden I Beyazıt ve ll Selim Kütahya’da Beylerbeyi olarak bulundular ll Beyazıt zamanında Şah Kulu ayaklanması ortaya çıkmıştır Şah Kulu Şehzade Korkut’un Antalya’dan Manisa’ya giden hazinesini yağmalamış, Antalya, İstanos, Elmalı, Burdur ve Keçiborlu’yu basarak, buraların kadılarını ve bir çok insanı öldürmüştür Şah Kulu sonunda İran’a sığınmış ve böylece tehlike ortadan kalkmıştır
XVl yy'a kadar Burdur'da önemli olaylar olmamıştır 1522’de de Burdur Tirkemiş İlçesi merkezi durumundadır Bu dönemde şehir eskiye nazaran daha gelişmiştir
XVl yy'ın sonuna doğru şehir biraz daha büyümüştür Ekonomi canlanmıştır Bu bakımdan verilen vergiler fazlalaşmıştır
1839 Tanzimat hareketinden sonra Burdur, Kütahya ilinden ayrılarak Konya ilinin Isparta kaymakamlığına bağlandı 1850 yılına kadar bu bağımlılık sürdü
Daha sonra başta Saden oğlu Hacı İsmail Ağa olmak üzere Burdur’un Sancak olması için uğraşmışlar ve 1872 yılında Burdur sancak olmuştur Burdur’un ilk sancakbeyi Mehmet İzzet Paşadır
Osmanlı Devleti 1914’de 1 Dünya Savaşına katılınca bütün yurtta seferberlik ilan edilmiş ve aynı yıl Burdur’da şiddetli bir deprem olmuş, yaklaşık 4000 kişi ölmüş ve şehrin önemli dini yapıları bu depremde yıkılmıştır
Her iki felaket birleşmiş ve Burdurlular birkaç yıl bu kötü şartlar altında yaşamışlardır
1920 yılında müstakil mutasarrıflık olan Burdur, doğrudan hükümet merkezi olan İstanbul’a bağlanmıştır 1Dünya Savaşının yenilgi ile neticelenmesinden sonra İtalyanlar Antalya’ya asker çıkardılar Burdur’a gelerek merkez komutanlığı kurdular Burdur düşmanın yurttan atılmasından sonra kurulan yeni Türkiye Cumhuriyetinde 1923 yılında İl olarak yerini almıştır


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.