Prof. Dr. Sinsi
|
Yâ Semi! Sen Herşeyi Görensin..
Yâ Semi: Bütün cümle kainatı işiten, gören, bilen anlmına gelen Yüce Allah’ın ism-i şerifidir
Hakkıyla bilen, işiten
Duyan sensin “Ya Semi”
Yoluna feda can u ten
Deyyan sensin “Ya Semi”
(Musa Tektaş)
Ey Yüce Allahım,
Sultanım,
Yâ Semi,
Vakitlerden akşam, mevsimlerden bahardır Bir gülün, bir ıtırın, bir menekşenin dalına konan bir şebnemin hüznünü, bir günlüğüne geldiği hayata şükredercesine sevinç çığlıkları atarak çiçek çiçek dolaşan tırtılın sevincini sen görür, sen işitirsin Zifiri karanlıkta söyleşen yıldızların titreşen ışıklarını, ayın halesini, coşkun akan ırmakların fısıltısını yine sen duyarsın Hiçbir zaman göremeyeceğimiz, bilemeyeceğimiz, duyamayacağımız milyonlarca varlığın her anını gözetip duyan sensin Rabbim Kudretinin azameti karşısında eğiliyorum
Kendimi çektim hayat sahilinin tuzağından  
Bütün seslere tıkadım kulağımı, yüzümü sana çeviriyorum  
Herşeye kıstım sesimi
Sadece sana seslenişim
Şimdi bildim ki 
Geceye doğan güneş, sabah sendedir
Ruhuma ilaç sende, felah sendedir
Rabbim,
Yâ Semi, Sultanım,
Bütün sırlarımı, bütün sözlerimi duyan, bütün gizlerimi bilensin Hayat bir ırmak  Senden gelip sana akan gümrah bir ırmak hayat  Devrile devrile akan ırmağın yanağında köpük köpük kayan suyun bir katresiyim denizlerine akan Tılsımlı denizinin dalgalarında sükuta eriyor ruhum Bir akşamın yamacında bütün seslenişim sanadır Ellerimi senden gelecek olan kutlu yağmurlara açtım Ben sustuğumda yağmurlar konuşsa ezgi tadında, yüreğimi sürüklese senin dergahına  Gün gelmese, şafak gecikse Sabahlara kadar ağlasam yağmurla beraber Ve sonra senin rahmetinle, şefkatinle huzura ersem, durulsam Ruhumun güvertelerine şen martılar konsa şafak vakti Hiç gitmeseler Hep birlikte seni zikretsek cümle mahlukat Sana seslensek  Bizi işitsen ve dergahının kapılarını aralasan sonsuza kadar
Bütün seslenişim, bütün hislenişim sanadır Rabbim
Kendimi çektim hayat sahilinin tuzağından  
Bütün seslere tıkadım kulağımı, yüzümü sana çevirdim  
Herşeye kıstım sesimi
Sadece sana seslenişim
Şimdi bildim ki 
Geceye doğan güneş, sabah sendedir
Ruhuma ilaç sende, felah sendedir
Kulaklara ses veren
Duyuran heves veren
Zerrede kürre gören
Ayan sensin “Ya Semi”
Ey Sevgili,
En Sevgili, Sultanım,
Yâ Semi,
Erguvani bir akşamın kuytusunda derin bir melale tutsak düşen bedenimin yorgun ve titrek ruhu senin ezel bahçene meylediyor Düşüyorum derin düşüncülerin girdabına Ruhumun derin sularında ürperiyorum Çöl vurgunu yemiş, savruk rüzgarların önünde hırpalanmış ruhumun sesini duy Allahım Yüreğimde yankılanan bin âhı, bir eski zaman şarkısına dönüştür Yağmurdan ıslanmış, lime lime olmuş yüreğimin nağmeleri yeni baştan seni söylesin, seni zikretsin Rabbim Hayretin saklı dehlizlerine sarksın, hüznüm, kederim ve sevincim Senin göklerinin altında seslenişim sanadır Sanadır bütün gelişlerim ve gidişlerim Kerem kıl, duru bir öz denizinde dalga dalga söz olayım İşit beni Rabbim İşit ki yüreğimdeki efganı sağaltayım Durult beni, yeni baştan dirilt beni Rabbim Dirilt ki sana olan aşkım dağ dağ büyüsün yüreğimde
Kendimi çektim hayat sahilinin tuzağından  
Bütün seslere tıkadım kulağımı, yüzümü sana çevirdim  
Herşeye kıstım sesimi
Sadece sana seslenişim
Şimdi bildim ki 
Geceye doğan güneş, sabah sendedir
Ruhuma ilaç sende, felah sendedir
Açıp sırlar perdesin
Yürektesin serdesin
Gûşumuza Hakk sesin
Koyan sensin “Ya Semi”
Ey Büyük Allahım,
Sultanım,
Yâ Semi,
Aşk ikliminin en bahari tarafını kuşanan bir gülzarın resmini ruhumuza nakşeden, mevsim dallarına bin bir çiçek düşüren, ve varlığını yarattıklarıyla ruhumuzun üzerine bir şebnem gibi dokunduransın  Hayat baştan başa bir hikmet deryası Ne yana baksam, neye dokunsam, neyi görsem sen gelirsin aklıma Aklım kendini biçare sayar, şaşar kudretine, azametine Gizlimiz, saklımız yok senden Rabbim Bütün gizli mağaralarımızın adresi sendedir Kalbimizin bütün taraçalarından, bütün pencerelerinden bizi görür, işitirsin Mahcubuz kusurlarımızdan Bizi bağışla Allahım Bize açtığın bembeyaz sayfaları okunaksız, kirli yazılarla doldurduk Sonra unuttuk yaptıklarımızı Unutmakla sildik sandık yanlışlarımızı Hayatın karalanmış defterinde bize temiz sayfalar aç Rabbim Seslenişimiz hep sana olsun Duyduklarımız hep sen ol Rabbim Şüphesiz senin her şeye gücün yeter
Sadece sana seslenişim
Şimdi bildim ki 
Geceye doğan güneş, sabah sendedir
Ruhuma ilaç sende, felah sendedir
Kalplerdeki işaret
Gönüldeki beşaret
Baştan başa hep ibret
Beyan sensin “Ya Semi”
Ey Sevgili,
En Sevgili, Sultanım,
Yâ Semi,
Ben sana gelmek için, bilmediği yollara düşüp gelen bir yolcu Ben senin aşkının önünde kıyama durmuş bir maşuk Ben çaresiz, ben sensiz, ben kimsesiz Uzun zaman olmuş uzak düşmüşüm yolundan Yolumu şaşırmışım Gurbetlere düşmüşüm Unutmuşum sılamı Belalı sulara girip ne vurgunlar yemişim Uzun zaman olmuş gaflet uykusuna dalışım Şimdi uyanmışım Bütün seslenişlerim sanadır Rabbim Bütün hislenişlerim sana Gizli sanıp, hiç bilinmez sanıp işlediğim kusurlarım için, günahlarım için, senden af diliyorum Bu dalgın, bu unutkan, bu cahil kulunu affet Allahım Beni bağışla Bu yakarışlarımı duy Rabbim Şimdi gözlerimde pişmanlık ırmakları, ruhumda cehennem ateşi, avuçlarımda sıcak, sımsıcak dualarımla bütün seslenişlerim sanadır Sultanım Sen beni duymazsan, sen beni onarmazsan benim başka sığınacağım, güveneceğim, gideceğim, tapacağım kimsem yok Allahım  Sen benim Rabbim, ben senin kulunum Senden hiç ümit kesmedim, kesmem, kesmeyeceğim  
Şimdi  
Bütün seslere tıkadım kulağımı, yüzümü sana çevirdim  
Herşeye kıstım sesimi
Sadece sana seslenişim
Şimdi bildim ki 
Geceye doğan güneş, sabah sendedir
Ruhuma ilaç sende, felah sendedir
Meryem Aybike Sinan
|