Dua, Zihnin Yönlendirilmiş Dalgalarıdır! |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Dua, Zihnin Yönlendirilmiş Dalgalarıdır!Dua, Zihnin yönlendirilmiş dalgalarıdır! Bütün insanların beyinleri zaten genelde yaygın dalgaları yaymaktadırlar Dua ise, yönlendirilen dalgalar türünde oluşur Meselâ yağmur duası, belli bir gurup insanın, tek bir amaca yönelik olarak beyin dalgası üretmesi; yağmur yağması için o bölgede bulutları toplayıcı belirli bir manyetik alan oluşturma çabasıdır! Bunun gibi, özellikle kadınların belli bir istek uğruna bir araya toplanıp şu kadar tesbih çekip, dua okuyup, o isteği talep etmeleri, hepsinin beyin güçlerini tek bir isteğe yönelik olarak odaklamalarıdır DUA ederken bazı hareketler oldukça önemlidir Dua ederken, kollar, koltuk altı görülecek bir şekilde yana açılıp, eller, yüze paralel bir şekilde öne uzatılmalıdır Takriben yüzden 30 santim mesafede parmak aralıkları hafif açık olan ellerin, parmaklardan çıkan ışınların, alından çıkan ışınlarla ilerde bir birleşim yapacak şekilde yönlendirilmesi son derece faydalıdır Bakın bu konuda Hazreti Rasûl aleyhisselâm ne buyuruyor: "Herhangi bir kul, koltuğunun altı görülecek şekilde ellerini kaldırır ve Allah'dan bir dilekte bulunursa; acele etmediği takdirde kesinlikle duasına icâbet edilir -Acele nasıl olur yâ Rasûlullah? -“Dua ettim, ettim; kabul olmadı” der (de vazgeçer) ![]() ![]() İşte bu yanlıştır! Dua yerine gelene kadar ısrar etmek gerekir Ellerden parmak uçlarından yayılan dalgalar ile beyinden "yönlendirilen dalgalar", bir noktada birleşerek laser ışını gibi etki ederek belli hususların oluşmasında son derece önemli rol oynarlar Burada farkedileceği gibi, DUA'nın oluşmasını sağlayan ana güç, insana dışarıdan gelmeyip; tamamiyle, insanın varlığında mevcût olan Allah isimlerinin mânevî gücünden ortaya çıkmaktadır Kısacası DUA, kişinin kendindeki ilâhî güçler eşliğinde isteklerini gerçekleştirme faaliyetidir Ve elbette ki bunun bir tekniği ve bilimsel açıklaması vardır DUA, esas itibariyle, beynin " yönlendirilmiş dalgalarıdır" Bu sebepledir ki, konsantrasyon ne derece güçlü olursa, DUA'ya icâbet de o derece süratli olur Bunun için denmiştir, "mazlumun duası yerde kalmaz; âh alan felâh bulmaz! " Zirâ, o "âh" eden kişi, öyle bir sıkıntı ile, öyle bir konsantrasyon ile, menfî beyin dalgalarını o kişiye yöneltir ki, o yayın okundan kurtulmak aslâ mümkün olmaz Dedesinde çıkmasa, torununda çıkar o "âh"ın neticesi! Nasıl mı, çok basit! Dedenin aldığı "âh" dalgaları, onun öyle bir genetik düzenini etkiler ki, neticesi kendisinde ortaya çıkmasa bile, çocuğunda veya torununda genetik intikal dolayısıyla ortaya çıkar; ve dedesinin cezasına mâruz kalır İşte bu yüzden denmiştir, "Dedesi erik çalmış, torunun dişi kamaşmış" diye Evet, eller ileri kollar açık dua demiştik ![]() ![]() Efendimiz böyle yapmış Çölde yaralı bir halde kendilerini bulan yaralarını temizleyen, onları iyileştiren kimseleri öldürüp kaçanlar hakkında Hazreti Rasûlullah, ayakta, elleri yukarıda târif ettiğimiz biçimde açık olarak ashab ile beraber dua etmiş ve kaçan kişiler çok kısa süre içinde bulunarak yaptıklarının karşılığını almışlardır ![]() Ayakta, eller târif ettiğimiz biçimde avuç içleri yüze, kollar ileriye dönük olarak parmak uçları aracılığıyla "yönlendirilmiş" dalgalar şeklinde yapılan DUA gibi, ayrıca, SECDE hâlinde yapılan DUA da son derece tesirlidir Özellikle, gece Yarısından sonra, yani güneşin bulunduğunuz yerin tam arkasında olduğu ve güneş radyasyonunun en asgariye indiği saatlerde SECDE halinde yapılan dua son derece tesirlidir ![]() ![]() ![]() ![]() Şâyet kılınan hacet namazının; veya herhangi bir namazın son secdesinde bu DUA yapılırsa, tesir gücü bir hayli daha fazla olur Namazın, yani gece kılınan bir namazın son secdesinde, çeşitli kusurlarını itiraf ve onlardan bağışlanma dilendikten sonra DUA edilirse; ve istenen şeyin mâhiyetine göre, birkaç gün üst üste veya gün aşırı bir şekilde bu çalışmaya devam edilirse; takdiri ilâhî, o şeyin oluşmasına mutlaka cevap verir Çünkü; o DUA'nın ısrarla devamına müsaade olunması, o duaya icâbet edileceğinin de göstergesidir Zirâ, Allah, kabul etmeyeceği DUA'ya ısrarla devam şansı tanımaz Kişi, bir konudaki DUAsında ısrarlı değilse, o DUA'nın yerine gelme şansı da son derece düşüktür Alıntı |
|
|
|