![]() |
Ru’Yetullah&Quot; Ne Demektir? |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Ru’Yetullah&Quot; Ne Demektir?Bilindiği üzere ru'yetullah, yani Allâh'ın Cemâli'ni görmek dünyada değil âhirette olacaktır ![]() Resûlüllah Efendimiz'in (s ![]() ![]() ![]() ![]() Nitekim, Resûlüllah Efendimiz'in (s ![]() ![]() ![]() hicrî ikinci bin yılın müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârûkî es-Serhendî (k ![]() ![]() "Sual: Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat söz birliği etmiştir ki, dünyada ![]() ![]() Rabbini görmediği fikrindedirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cevap: Resûlüllah Efendimiz'in (s ![]() ![]() ![]() ![]() "Resûlüllah Efendimiz, Mi'rac gecesi zaman ve mekân dairesinden çıkıp imkân darlığından da kurtulunca, bir anda ezel ve ebedi buldu ![]() ![]() Hatta, cennete binlerce sene sonra girecek olanları cennette gördü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 'İşte bu makamdaki görmek; âhirete ait görmektir, uhrevîdir ![]() yani, dünyadan gidip gördüğü ve yine dünyaya döndüğü için öyle denilmiştir ![]() ![]() ![]() Velhâsıl mü'minler, Allâh Teâlâ'yı cennette keyfiyetsiz (nasıl olduğu anlaşılmaz bir vaziyette) ve misilsiz (eşsiz ve benzersiz) olarak, yani bilinmez ve idrâk edilmez bir halde görürler ![]() Zira keyfiyetsiz olanla alâkalı görmek de, tabii ki keyfiyetsiz olur ![]() ![]() ![]() RU'YETULLÂH'IN HAKİKATİ NEDİR? Ru'yetullâh'a yani ![]() ![]() ![]() Öncelikle şunu ifade etmek gerekir ki; ru'yetin hakikati, bu dünyada rûhunu sülûk ve urûc(3) yoluyla hakîkat-i salât(4) mertebesine çıkaran ehass-ı havâs(5) zümresine açılır ve bildirilir ![]() Hadîs-i şerifte bildirilen, "Namaz mü'minin mi'râcıdır" mübârek sözünün hakikati, bu kimseler için doğru ve geçerlidir ![]() Hakîkat-i salât makamı, sülûk mertebelerinin nihayetidir, ilerisi ise vücûb mertebesidir ![]() Eğer bir kimse bu âlemde Allâh'ı görmenin hakikatini anlamak isterse, rûhunu bu makama çıkarmalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() DİPNOTLAR (1) Mânâsı: Peygamberlerin ve peygamberliğin sonuncusu ![]() (2) el-Mektûbât, 1, 283 ![]() (3) Kısaca sülûk ve urûc; Allâhr17;a vâsıl olmak, Hakkr17;a ermek için hakiki bir mürşidin-rehberin öncülüğünde ve kontrolünde çıkılan mânevî yolculuğun adıdır ![]() (4) Hakîkat-i salât, namazın hakikati demektir ki; kulun namazda, kalıbının yanında kalbiyle ve diğer lâtîfeleriyle de bir bütün olarak huzûru İlâhîr17;de bulunduğunun şuurunda olmasıdır ![]() (5) Ehass-ı havâs; üstün vasıflara sahip bulunun kişiler, dinî ve mânevî hayatlarını en mükemmel şekilde yaşayan tasavvuf erbâbı, ârifler, seçkinler demektir ![]() (6) Salâhuddin ibnü Mevlâna Sirâcüddîn, Mektuplar ve Bazi Mesâil-i Mühimme, s ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|