08-05-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Allah Aşkı Nasıl Bir Güç Meydana Getiriyor
- [Linkleri görebilmek için üye olmanız gerekli
]
AŞKI İÇİN TAMAMINI OKUYUN
SERAP
Ben 40 yıllık bir kanser uzmanı olarak maddeyi aşan sayısız olayla karşılaştım ve bunları, o olaya şahit olanlarla birlikte belgeleyerek özel bir arşiv yaptım Bunlardan 1976 yılında yaşanmış bir size nakletmek istiyorum
Kanser hastanesinde başhekimken Serap adında genç bir hanım hastam vardı Bu hastam göğüs kanserine yakalanmış ve tedavi için yurt dışına gitmek istemesine rağmen, bazı formaliteler sebebiyle o imkânı bulamamıştı Serap’ı özel bir ilgiyle bizzat ben tedavi altına aldım Ve kısa bir süre sonra ’ın izniyle iyileştiğini gördüm Ancak Serap’ın da bütün diğer kanserliler gibi ilk beş yıllık süreyi çok dikkatli geçirmesi gerekiyordu
Bir iş kadını olan Serap, dört yıl kadar sonra bir ihale için İzmir’e gitmek istedi Kış aylarında olduğumuz için uçakla gitmesi şartıyla kabul ettim Maalesef bilet bulamamış ve benden habersiz bindiği otobüsün kaza geçirmesi üzerine 6 saat kadar mahsur kalmış
Dönüşünden kısa bir süre sonra kanser, kemik ve akciğerine yayıldı Serap kanser nedeniyle yürüyemez hale gelirken, hastalığın akciğerdeki tezahürü sebebiyle de devamlı oksijen cihazı kullanıyor ve söylediği her kelimeden sonra ağzını o cihaza yapıştırarak nefes almak zorunda kalıyordu
Evine gittiğim gün, yine güçlükle konuşarak: Doktor bey dedi Ben size  dargınım ”Niçin?” diye sordum
“Siz  dindar bir insanmışsınız  niçin  bana  da, ’ı  ahireti   anlatmıyorsunuz?”
Dinî inançlarının çok zayıf olduğunu bildiğim için bu teklifi karşısında oldukça şaşırdım
O’nu üzmemeye çalışarak: “Doktora ulaşmak kolaydır dedim Parayı bastın mı istediğine tedâvi olursun Ancak iman tedavisi için gönülden istek duymalısın  ”
Konuşmaya mecali olmadığından “Ben o isteği duyuyorum” mânâsında başını salladı Artık ümitsiz bir tıbbî tedâvinin yanı sıra, ebedî hayatın ve saadetin reçetesi olan iman derslerimiz başlamış ve son günlerini yaşayan Serap için bu dersler “hızlandırılmış öğretime” dönüşmüştü
Anlattığım iman hakikatlerini bütün ruhuyla meczediyor ve arada bir soru soruyordu
Vefatına bir hafta kala: “Doktor bey”, dedi “Ben  ölürken  ne  söylemeliyim?”
“Senin durumun çok özel” dedim
Kelime-i Şehâdet sana uzun gelir O anı fark edince Muhammed (asv) sana yeter
O, haliyle tebessüm ederek yine başını salladı Çok ızdırabı olduğu için Serap’a sürekli morfin yapıyor ve onu uyutmaya çalışıyorduk
Ben, bir iş seyahati sebebiyle bir müddet ziyaretine gidemedim Dönüşümde annesi telefon ederek:
“Serap, bir haftadır morfin yaptırmıyor” dedi “Sabahlara kadar inliyor ve çok ızdırap çekiyor ”
Hemen eve gittim ve iğne yaptırmamasının sebebini sordum Aldığım cevabı hâlâ unutamıyor ve hatırladıkça ürperiyorum
“Ya morfinin tesiriyle ölüme uykuda yakalanır ve son nefeste ‘Muhammed (asv) diyemezsem?”
İşte Serap böyle bir hanımdı Bu arada benden istihareye yatmamı ve eğer birkaç gün daha ömrü varsa, son günü uyanık kalacak şekilde morfin yaptırılmasını rica etti Ben hiç adetim olmadığı halde Cuma gününe rastlayan o gece istihareye yattım ve Serap’ın acizliği hürmetine olacak ki Salı gününe kadar yaşayacağına dair işaret sezdim
Ertesi gün ona : “Hiç korkma!” dedim “İğneyi vurdurabilirsin ” Ve Serap bir veda niteliği taşıyan bu görüşmemizde son sorusunu da sordu:
“Doktor bey  Azrail  bana  Nasıl  görü  necek?”
“Kızım,” dedim
“O bir melek değil mi? Hiç merak etme, sana yakışıklı bir prens gibi gelecektir ”
Salı günü Serap’ın ağırlaştığı haberini alınca hemen eve gittim Ancak vefatına yetişememiştim Ailesi tam mânâsıyla perişandı Sadece kendisine uzun müddet bakan dindar bir hanım akrabası ayaktaydı ve beni görünce yanıma gelerek:
“Doktor bey, biliyor musunuz, bu evde biraz önce bir mucize yaşandı!” dedi ve devam etti:
Serap, bir saat kadar oksijen cihazını attı ve “yataktan kalkması imkansız” denmesine rağmen kalkarak abdest aldı, iki rekat namaz kıldı Bütün ev halkı hayretten donup kaldık Ve Kelime-i Şehadet getirerek vefat etmeden biraz önce de:
“Doktor beye söyleyin, dedi Azrail, onun söylediğinden de güzelmiş!!!”
|
|
|