![]() |
Sırtında Ne Var? |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Sırtında Ne Var?![]() Bir varmış bir yokmuş Böyle başlar ya hani masallar ![]() ![]() ![]() ![]() Efendim delilerin-velilerin çok olduğu o eski zamanlardan birinde, meczubun biri camiye girer, belli ki namaz kılacak ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Az sonra sırtında bağlanmış odunlarla tekrar gelir camiye ve tam namaza başlamak üzere olan cemaatle birlikte saf tutar ![]() ![]() ![]() Eğilip kalktıkça yere düşen odunlar, çıkardığı ses vs ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmam aynı mahalleden, bilir az çok garibin halini, şefkatle yaklaşır meczubun yanına ve der ki: “Oğlum böyle namaz mı olur, sırtında odunlarla, sen ne yaptın? Hem kendini hem de çevreni rahatsız ettin bak, bir daha namaz kılmaya yüksüz gel olur mu?” Bunu duyan meczub melül-mahzun, ama manalı bir bakışla sorar: “Âdetiniz böyle değil mi?” “Ne âdeti?!” der Hoca ![]() ![]() Cemaat da toplanmış, merak ve şaşkınlıkla olayı izlemektedir o sıra ![]() ![]() Der ki meczub bu kez: “Hocam ben namaz kılmak için girdim camiye, şöyle kendime uygun bir yer ararken içeridekilere baktım, gördüm ki herkesin sırtında bir şeyler var ![]() Hoca şaşırır: “Benim sırtımda da mı var?” der ![]() ![]() “Evet” der meczub, “Hepinizin sırtı yüklü!” ![]() ![]() Cemaatte ise hafiften “deli işte!” manasına,bıyık altından gülüşmeler başlamıştır ![]() ![]() Meczub bu kez öne atılır ve tek tek cemaati işaret ederek, saf bir çocukça, heyecanla bağırır: “Bak bunun sırtında mavi gözlü bir çocuk, bunda kocaman bir elma ağacı vardı ![]() ![]() Bunda kırık bir kapı, bunda bir tencere yemek, bunda kızarmış tavuk, şunun sırtında yeşil gözlü esmer bir hatun, bununkinde de yaşlı annesi vardı! ![]() ![]() Sonra iki elini yanlarına salar başını sallar ve umutsuzca; “ Boş yok, boş yok hiç! ![]() ![]() ![]() O böyle söyleyince, herkes dehşet içinde şaşkınlıkla birbirinin yüzüne bakar! Aynen doğrudur dedikleri çünkü; Kimi doğacak çocuğunu düşünüyordur namazda, kimi bahçesindeki meyve ağaçlarını, biri onaracağı kapıyı, diğeri lokantasında pişireceği yemeği ![]() ![]() ![]() “Peki söyle bakalım bende ne vardı?” der, bu kez endişeyle Hoca ![]() ![]() O da der ki:“Zaten en çok da sana şaştım hoca! Sırtında kocaman bir inek vardı! Meğerse efendim, hocanın ineği hastaymış, “öldü mü ölecek mi?” diye düşünürmüş namazda ![]() ![]() “Harâbât ehlini hor görme sakın, defineye mâlik viraneler var ![]() Bildirince bildiren, yüreği olan görüyor elbet ![]() ![]() Ya işte böyle ![]() ![]() ![]() Bize düşen ibret almak ![]() Gelin hepimiz düşünelim bakalım, namazdayken sırtımızda neler var? Neleri sırtlıyoruz, neyin hamalıyız? Namaz ki bir gök yolculuğu ![]() ![]() ![]() ![]() Hiç insan sevgilisiyle olduğunda aklına başka şey gelir mi? Hem de nerde?! O huzurda ![]() ![]() Sırtımızda ne var? Yoklayalım mı? Malımız, evladımız, senet ve ödenmeyen çeklerimiz, işimiz, aşımız, aşkımız? Bitmeyen hırslarımız, seçmen listeleri, baş olma sevdalarımız? Ne var sırtımızda? ▬ Sırtımızda ne var? Gelin düşünelim hep beraber başka pencereler açalım; ●Affetmemek de sırtta yüktür değil mi? Bazıları bir ömür boyu hamallık ederler boş yere, kendi canları hesabına ![]() ![]() ●’a teslim olmamak, O’nun kudretini bilmemek, kendini bir şey sanmak, üstesinden gelemeyeceği, gücünün yetemeyeceği işlere talip olmak da sırtta yüktür ![]() ![]() Ömür boyu iki büklüm taşır, yüreksizliğini kişi ![]() ![]() ●Cimrilik de yüktür insana ![]() ![]() ![]() ![]() Sırtımızda ne var? Belki de yol alamayışımız sırtımızdaki yüklerin ağırlığından ![]() ![]() Ara ara yoklamalı sırtlarımızı dostlar ![]() ![]() Varsa lüzumsuz yükler atıvermeli, rahatlamalı ![]() ![]() Kaç günlük ki şu dünya? Bunca yük çekmeye, yorulmaya, bunca hamallığa değer mi? Muhabbetle efendim ![]() ![]() Ayşe Reşad |
![]() |
![]() |
|