08-04-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Beylere...
BEYLER HANIMLARIN SİTEMLERİNİ NİÇİN HOŞGÖRMELİ?
Evde zaman zaman tartışmalar oluyor, bundan ciddi şekilde de huzursuzluk duyuyordu Gerçi kendisi bu tartışmalarda sessiz kalmıyor, diline geleni de hanıma söylemekten çekinmiyordu Ama yine de tatmin olmuyor, büyük bir haksızlığa uğradığını düşünüyordu
Hatta bunun, halife Hazreti Ömer’e şikâyeti gerektirecek bir durum olduğuna da inanıyordu
Yine bir gün aynı şekilde bir tartışmaya girince aklına koyduğunu hemen tatbik etmek isteyerek doğruca halifenin evinin yolunu tuttu Maksadı belliydi Hanımın bu huysuzluğunu bir bir anlatacak, böylece halifeden gelen ceza tavsiyesini hem de olanca şiddetiyle evde uygulayacaktı
İşte bunun için gelmişti halifenin kapısına kadar Ancak o sırada garip şeyler oldu Evden sesler geliyordu Kulağını ister istemez kabartınca durumu anlamakta gecikmedi Halifenin hanımı da tıpkı kendi hanımı gibi sözler söylüyor, halifeye sitemler yağdırıyordu Herkesin titrediği koskoca halife Hazret-i Ömer ise bunları sessizce dinliyor, yer yer cevaplar veriyor; ama asla kızmıyor, kızma gereği de duymuyordu
Durumu anlayınca vazgeçti kendi hanımını şikâyetten Tam geriye dönmek üzere iken, açılan kapıdan halifenin sesi duyuldu: – Ey Allah’ın kulu, nereye gidiyorsun, ben buradayım, gel meselen ne ise sor
– Şey dedi Şeyi söyleyecektim de
– Neyi söyleyeceksen söyle, çekinme İster istemez açmak zorunda kaldı meselesini:
– Ben hanımımı şikâyete gelmiştim, gördüm ki senin hanımın da tıpkı benimki gibi sözler söylüyor, sitemler yağdırıyor Sen ses çıkarmıyor, geçiştiriyorsun Bunun için ben de vazgeçtim şikâyetten Geri dönüyorum
Burada hanımın hakkını açıklama gereği duyan halife, şöyle izah etti durumu:
– Bak, dedi bu hanımın bana olan iyilikleri, hizmetleri, sabır ve tahammülleri öylesine çok ki, bazen yaratılıştan gelen bu hissîliklerine karşılık verip de kızmak gelmiyor içimden
Bundan sonrasını da şöyle sıraladı, Hazret-i Ömer:
– Benim evimi o bekliyor, o temizliyor, yemeğimi o hazırlıyor, çamaşırımı o yıkıyor, çoluk çocuğuma o bakıyor Daha sayamayacağım nice hizmetleri ve iyilikleri bırakmıyor ki onun yaratılıştan gelen hissîliklerine kızıp da kırıcı şekilde karşılık vereyim, kusuruna bakayım, yuvamın huzurunu bozayım
Bu açıklamalar şimşekler gibi çaktı beyninde Düşünmeye başladı Şimdi geriye iyice dönmüş, söylenerek gidiyordu evine: – Ben Hazret-i Ömer’den daha büyük biri olamam O öyle davranıyor, bana ne olmuş ki, ben alınıyor, ille de karşılık verip bir geçimsizlik sebebi olarak görüyorum, yuvamın huzurunu bozuyorum? O nasıl anlayış gösteriyorsa benim de benzeri şekilde anlayış gösterip sabretmem gerek
Daha da derinleştirmeye başladı düşüncesini:
– Demek beni doldurup kızdıran nefsimmiş, nefsime kuvvet veren şeytanımmış ki, evimde huzurumu kaçırıp yuvamı yıkma kızgınlığına itiyor beni Karar verdi kendi kendine:
– Ey şeytan! Bundan sonra boşuna vesvese verme bana, uymayacağım çünkü sana Benim şaşmaz örneğim Allah’ın Rasûlünün (sav) halifesi Hazret-i Ömer olacaktır Ben, ondan daha hiddetli ve şiddetli olabilir miyim?
RABBİM hakiki manada emanet bilincine sahip yüreklerin sayısını artırsın  
iktibas
|
|
|