Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hücre, klonlama, kök

Kök Hücre Ve Klonlama

Eski 08-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kök Hücre Ve Klonlama



Kök Hücre Nedir?


Farklı hücre tiplerine dönüşme potansiyeline ve kendini yenileme gücüne sahip olan hücrelere kök hücreler denmektedir

Vücudumuzdaki kas, cilt, karaciğer hücreleri gibi hücrelerin belli bir hedefi var ve bölündüklerinde yine kendileri gibi bir hücre oluşturuyorlar Yani karaciğer hücresi bölününce yeni bir karaciğer hücresi oluşuyor Bundan Farklı olarak, kök hücrelerin bu şekilde belirlenmiş bir görevleri yoktur Aldıkları sinyale göre farklı hücre türlerine dönüşüyorlar Bunu kontrol eden unsurlarsa genlerdir Bir kök hücresinin hangi hücreye dönüşeceğini hücre çekirdeğindeki genler belirlemektedir Diğer hücreler ölünce veya hasar görünce, kök hücreler hangi hücre türüne ihtiyaç varsa o hücreye dönüşüyorlar Bu işlem sırasında bazı genler daha aktif hale gelirken, bazıları da baskılanmaktadır Kendisini yenileme gücüne sahip olan kök hücreler, bir bakıma diğer hücre türleri için tükenmez bir kaynak görevi üstlenmektedirler

İlk olarak 1998 yılında insan embriyosundan kök hücre elde edilip kültürlerde çoğaltılmasından sonra kök hücre araştırmaları hız kazandı Değişik hücre türlerine dönüşebilme potansiyeli olan kök hücreleri, kontrol edilebildikleri taktirde laboratuvar ortamında istenilen hücre türüne dönüştürülebiliyorlar Böylece vücutta eskiyen, hastalanan veya ölen hücrelerin veya organların yerini doldurmak üzere laboratuvarda kök hücrelerinden yeni hücreler, hatta yeni bir organ elde edilebilir Ancak bunu başarabilmek için hücrenin genetik şifresini ve kontrol mekanizmalarını çok iyi bilmek gerekiyor



Kök Hücreler Neden Önemlidir?
Kök hücreler diğer bütün hücrelerden farklı olarak iki özelliğe sahiptir

1- Hücre bölünmesiyle kendilerini uzun zaman boyunca yenilemektedirler

2- Belirli fizyolojik ya da deneysel koşullar altında kalp kası gibi, insülin sentezleyen pankreas hücreleri gibi spesifik işlevleri olan hücrelere dönüşebilirler





Kök Hücrelerin Spesifik Özellikleri Neledir?

1- Kök hücreler özelleşmemiştir
2- Kök hücreler uzun zaman boyunca bölünebilme ve kendini yenileme özelliği taşımaktadır
3- Kök hücreler özelleşmiş hücrelere dönüşebilme yeteneğini taşımaktadır



Kök hücreleri elde edildikleri kaynak bakımından 3’e ayırmak mümkündür:
1) 5-6 günlük zigot kök hücre kaynağı olarak kullanılabilir
2) Anne karnında büyüyerek fetüs haline gelen organizmanın ileride yumurta ve sperm olacak üreme hücreleri kök hücre kaynağı olarak kullanılabilir
3) Yetişkin kök hücrelerinin bulunduğu ilgili dokular kök hücre kaynağı olarak kullanılabilir (kemik iliği ve göbek kordonu gibi)

Embriyonuk Kök Hücre



Embriyo Kökenli Kök Hücrelerin Özellikleri
  • Hücreler blastositin epiblast denen iç kısmından elde edilmiş olmalıdır
  • Hücreler farklılaşma göstermeksizin sınırsız sayıda simetrik bölünme gösterebilmelidir
  • Diğer vücut hücrelerine kıyasla son derece yüksek bir çekirdek/sitoplazma oranına sahiptirler ve belirgin pronükleus yapısı içerirler
  • Stabil, diploit ve normal kromozom yapısı göstermelidir
  • Embriyo kaynaklı kök hücreler ektoderm,endoderm ve mezodermden oluşan hücre tiplerine farklılaşma yeteneğinde olmalıdır
  • Tek bir embriyonik kök hücreden genetik olarak tanımlanmış hücre kolonileri meydana gelebilmeli ve bu hücreler orijinal hücrelerle aynı özellikleri taşımalıdır
  • Hücre döngülerinde G1 kontrol noktası olmamalıdır
  • Embriyonik kök hücreler X inaktivasyonu göstermezler



Embriyo Kök Hücre Kültürü Nasıl Yapılır









Üç Çeşit Embriyonik Kök Hücre Bulunmaktadır




Embriyonik kök hücrelerin tanımlanmasında hangi laboratuar testleri kullanılmaktadır:

Embriyonik kök hücre hatlarını oluşturma sürecinin çeşitli aşamalarında bilim adamları kültüre adilmiş hücrelerin embriyonik kök hücre temel özelliklerini taşıyıp taşımadıklarını test ederler Bu süreç karakterizasyon olarak bilinmektedir

1-Sub-kültürasyon ve mikroskop incelemesi
2- Yüzey marker varlığının saptanması (oct-4)
3-Karyotip incelemesi
4-ESC’lerin pluripotent olup olmadıklarının test edilmesi

Alıntı Yaparak Cevapla

Kök Hücre Ve Klonlama

Eski 08-04-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kök Hücre Ve Klonlama



Klonlama Nedir?



Öncesinde yapılan bir çok araştırma ve çalışmalardan sonra, 1953 yılında DNA’nın çift sarmal yapısı keşfedilmiş ve böylece hayatın bu gizli molekülünün nasıl bir mekanizma ile yaşamın şifresini sakladığı, gelecek nesillere aktardığı ve bu şifrenin protein sentezinde nasıl kullanıldığı ortaya çıkarılmıştır İlk önce rekombinant DNA teknolojileri ile mikroorganizmalara gen aktarma çalışmaları, sonra bu çalışmaların daha yüksek organizmalara yönlendirilmesi ve nihayet Dolly ile sonuçlanan klonlama tekniği 20 yüzyıladamgasını vuran gelişmelerdir Klonlama tekniği bilim adamlarına yeni ve heyecan verici bir ufuk açmış durumdadır

Klon kelimesi sözlük anlamı olarak ana hücreden bölünerek oluşan hücreler dizisi veya tek bir atadan aseksüel yol ile çoğaltılmış hücre grubunu ifade etmektedir “Klonlama” dilimize “kopyalama” olarak yerleşmiş ve bu terimler 1997 yılında bir koyunun kopyalanması ile oluşan ilk klon hayvan Dolly’nin doğumu ile birlikte günlük hayatımıza girmiştir





Bilim adamları ilk kez bir erkeğin spermleri ile döllenmeyen "Kaguya' ismi verilen iki dişi farenin kromozomlarını birleştirerek memeli bir hayvanın doğduğunu da açıkladı


Klonlama Teknolojinin Gelişimi

Bu teknolojinin gelişme aşamalarını şöyle özetleyebiliriz

1- Transgenetik teknoloji: Gen veya gen parçalarının bir fertten alınıp başka ferdin DNA’sına transferi şeklinde düşünülebilir Bu teknolojide gen veya genler döllenmiş yumurtaya aktarılır Mesela kanser oluşturan insan genleri fare embriyolarına aktarılarak drog sanayide tedavilerin testinde kullanılabilir Bu teknoloji ile insandan koyuna, domuza, sığıra ve keçiye gen aktarımı yapılmakta , sütlerinde insan proteini üretilmesinin yanı sıra organ,doku ve kan üretme imkanı da bulunmaktadır


2- Çekirdek transfer teknolojisi: Bu teknoloji bir hücredeki bütün genomu yani somatik kromozomların bir hücreden diğerine naklini ifade eder Çekirdek, döllenmiş yumurta hücresinden alınmakta ve çekirdeği alınmış fakat döllenmemiş yumurta hücresine terleştirilmektedir

Çekirdek teknolojisini kullanarak yapılan klonlama 2 şekilde yapılmaktadır

A-Embriyo Klonlama: Alınan örnek, döllenmiş bir embriyodan alınıp yine aynı annenin yumurtasında çekirdek transferi yapılırsa bu durumda mitokondri DNA’ları aynı olacaktır Bu teknoloji benzer ikizlerin oluşturulmasında kullanılmakta ve embriyo klonlama olarak bilinmektedir Sığır, kurbağa ve farede de başarılı şekilde denenmiştir İnsanlarda da bu tip klonlama yapılmış ancak bu ikizler yaşatılamamıştır Bununla beraber basında klonlama olarak isimlendirilmesine rağmen bu uygulamada farklı çekirdekler kullanıldığı için bunlar gerçek klonlar değillerdir

B-Normal Canlı Klonlama: Dolly doğuncaya kadar, normal bir canlıyı klonlamak mümkün değildi Organizma döllenmiş bir yumurtadan meydana gelmekte ve her bir hücre döllenme sonucunda oluşan tüm bir genomu içermektedir Her bir hücre birbirinin tamamen aynısıdır Ancak, büyüme ve gelişme olayları hücrelerde farklılaşma meydana getirmekte ve beyin dokusu, kalp dokusu, deri, kemik vs oluşmaktadır Bazı genler somatik hücrelerde bu şekilde özel görevlere ayrıldığı zaman çalışmasını durdurmakta ve sadece ilgili deri, kemik gibi genleri çalışmaktadır Embriyonik klonlamada farklılaşmaya başlamamış döllenmiş yumurta hücresinin çekirdeği (genom) kullanılmaktadır




Dolly’nin oluşumunda böyle bir dokudan alınan hücreyle bu işlem başarılmıştır Bu transfer sonunda, somatik dokudaki çalışmayan genler tekrar çalışmaya başlamış ve genlerin çalışması organların oluşmasıyla durmuştur Genlerin gerektiği zamanda çalışması veya çalışmasını durdurması klonlamanın esasını oluşturmaktadır Bu işlem 277 denemeden sadece birinde başarıya ulaşmıştır Bu uygulamada döllenmemiş yumurtanın çekirdeği çıkarılarak, somatik hücre çekirdeği bu yumurtanın içine yerleştirilmiştir Oluşan zigot, herhangi bir koyuna nakledilerek gelişmeye bırakılmıştır Bu uygulamanın embriyonik klonlamadan farkı, mitokondriyal DNA’nın farklı olmasından kaynaklanmaktadır Burada ilginç olan nokta, Dolly bir babaya sahip değildir, fakat 4 anneye sahip olabilir Mesela, annesi; Genomu kullanılan bir dişi olabilirYumurta hücresini veren dişi olabilirGameti taşıyan bir dişi olabilirDişi, klonlanmış kuzuyu taşıyabilir


Klonlama Çağının Başlangıcı

Klonlama Süperstarı: Dolly

1997 yılında, İngiltere’deki Roslin Enstitü’sünden Lan Wilmut ve arkadaşları klonlanmış bir koyunun 1996 yılında dünyaya gelmiş olduğunu açıkladılar Araştırmacılar bunu açıklamak için “dolly” olarak adlandırdıkları koyunun sağlıklı bir biçimde geliştiğinden emin olmak istemişlerdi Dolly, yetişkin bir memeli canlının kalıtsal malzemesinin, yeni ve onunla eş bir canlı yaratmada kullanılmasının ilk örneğiydi Bu gelişmeden sonra bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmadı Dolly den bu yana klonlama dünyasında birçok ilerleme gerçekleşti Dünyanın farklı yerlerindeki laboratuarlarda araştırmacılar koyunun yanı sıra fare, keçi, inek, maymun, kedi gibi başka canlıları da klonlamayı başardılar Ancak klonlanan canlıların sağlığı, patent hakları, genetik çeşitlilik, insan klonlama konularındaki tartışmalı konularda hala çözümler geliştirilebilmiş değil




Kurbağalardan Memeli Canlılara;





Aslında canlıların klonlanması Dolly’le başlamadı İlk kez 1950 li yıllarda araştırmacılar iribaşların klonlanabileceğini göstermişlerdi 1970 yılında John Gurdon adlı araştırmacı, yetişkin bir kurbağanın deri hücresinden aldığı çekirdeği bir başka kurbağadan aldığı hücre çekirdeği yok edilmiş döllenmemiş yumurta hücresine aktarmıştı Bu yumurta hücresinin gelişimi sonucu ortaya çıkan iribaş, hücre çekirdeğinin alındığı kurbağanın genetik özelliklerini taşıyordu Gurdon’un iribaşları gelişmelerini sürdüremeden öldü Ancak kullandığı yöntem daha sonraki klonlama deneylerinin şablonunu oluşturdu Gurdon’un deneyi yetişkin hücrelerinin yepyeni bir canlı yaratmak için gerekli kalıtsal bilgileri saklamaya devam ettiğini gösteriyordu


Alıntı Yaparak Cevapla

Kök Hücre Ve Klonlama

Eski 08-04-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kök Hücre Ve Klonlama



Embriyo Klonlama



Gurdon’un yönteminin memeli canlılarda da işe yarayabileceği, 1996 yılına kadar kimse tarafından kanıtlanamadı 1970 li yıllarda araştırmacılar fare, inek ve koyun gibi canlıların embriyolarını klonlayabiliyorlardı Bu deneylerde embriyolar birbirine eş parçalara bölünüyor ve tek yumurta ikizleri oluşturuyorlardı Bu embriyolar bir sperm tarafından döllenmiş bir yumurta hücresinden oluştuğu için, yavrular hem anneden hem de babadan gelen kalıtsal özelliklere sahip oluyorlardı Bir kez özelleştikten sonra, yetişkin hücrelerinin rollerinin değiştirilemeyeceği, bu hücrelerin embriyo aşamasına döndürülemeyeceği düşünülüyordu Dolly bu düşüncenin yanlış olduğunu kantıladı Araştırmacılar “Bedensel hücre çekirdeği aktarımı” yöntemiyle altı yaşındaki bir koyundan alınan beden hücresini, yepyeni bir canlı yaratmak için kullanmışlardı

Bedensel Hücre Çekirdeği Aktarımı



Bedensel hücre çekirdeği aktarımı yönteminde ilkin, yetişkin bir memeliden bir beden hücresi alınıyor Kültür ortamında hücre “G0” olarak adlandırılan noktada kıstırılıyor Bunun için, hücrenin besin ortamı zayıflatılıp büyümesi durduruluyor; gelişim saati, embriyo oluşumu aşamasına dönecek biçimde “geriye alınıyor” Aynı türden bir dişiden alınan yumurta hücresinin de çekirdeği -yani DNA’ sı- çıkarılıyor Beden hücresinden yalıtılan hücre çekirdeği, yumurta hücresine aktarılıyor, bu ikisi birbirine kaynaştırılıyor Ortaya çıkan hücrede, verici hücrenin, yani beden hücresinin DNA’sı bulunuyor Böylece verici hücreden alınan çekirdeğin normal besin koşulları yeniden sağlanmış oluyor “yeni” hücre normal döngüsüne sokuluyor Oluşan embriyo, yetişkin bir dişinin rahmine yerleştiriliyor ve hamilelik süreci başlatılıyor Klonlanan canlı, normal doğumla dünyaya geliyor Bebek, beden hücresinin alındığı canlının kalıtsal özelliklerini taşıyor


Hücrenin Yaşam Döngüsü Ve Klonlama

Canlı hücrelerin birçoğu, kromozomlarının bölünmeye hazırlandığı, bölündüğü ve bölünmeden sonra toparlandığı evrelerden oluşan bir döngü içindedir Hayvan hücrelerinin döngüsünü kabaca, interfaz ve mitoz olarak ikiye ayırabiliriz İnterfaz, G1, S ve G2 olarak adlandırılan üç aşamadan oluşur G1 hücre gelişiminin DNA kopyalanmasından önceki evresidir Bu evrede hücre, kendini eşlemeye başlamadan önce bir dinlenme durumundadır Dinlenme evresinin sonundan, kromozomların oluşumunun başına kadar geçen olayların tümüne DNA sentezi evresi ya da S evresi adı verilir G2 evresinde kromozomlar oluşur bir sonraki evre mitoz bölünme evresidir

Dolly’ nin yaratıcıları, hücreyi G1 evresindeki kritik noktadan önce gelen duraksama noktasında, G0 olarak adlandırılan noktada yakalamayı başarmışlardı Bunu gerçekleştirmek için, hücrenin besin ortamını neredeyse öldürücü bir sınıra kadar gerilettiler ve böylece hücrenin genetik saatini de sıfırlamış oldular



Beden Hücrelerinin Kromozomları Nasıl Oluyor da Aktarıldığı Yumurta hücresinin Kromozomları Gibi “Davranmaya” Başlıyor?

Bir hücrenin çekirdeğini programlanmasını, hücre sitoplazmasıyla çekirdekteki genlerin arasındaki etkileşimli bir süreçtir Sitoplazma çekirdeğe, hangi genlerin etkinleşip hangilerinin etkinliğinin biteceğini, yani hücrenin hangi proteinleri üretileceğini belirleyen sinyaller gönderir Hücre özelleşip totipotent olma özelliğini yitirince, birçok proteini üretemez duruma gelir Bedendeki herhangi bir proteini üretecek genetik donanıma sahip olduğu halde, yalnızca hücrenin gereksinim duyduğu proteinleri üretir İşte bedensel hücre çekirdeği aktarımında hücrenin gelişimsel sürecinin embriyonun ilk aşamasına alınabilmesinin nedeni, çekirdeğin aktarıldığı hücrenin bir yumurta hücresi olması


Klonlama Teknolojisinin Kullanım Alanları


İyileştirme amaçlı klonlama:



Klonlama üzerinde çalışan araştırmacıların bazılarının amacı da, kök hücre araştırmalarında kullanılmak üzere kök hücre kaynağı sağlamak Klonlama yoluyla oluşturulan embriyolardaki kök hücreler alındıktan sonra bu embriyoların yok edildiği bu çalışmalara “iyileştirme amaçlı klonlama” adı veriliyor İyileştirme amaçlı klonlamada çekirdek transferi yöntemiyle klonlanmış embriyolardaki kök hücreler yalıtılarak, doku ve organ nakillerinde kullanılmak üzere malzeme sağlanacak Ancak kök hücrelerin aktarılacağı bölgelerdeki hücrelere nasıl dönüşeceği konusunda daha pek çok çalışmaya gereksinim var Belli bölgelerdeki özelleşmeleri oluşturacak kök hücrelerin nasıl tetikleneceği ya da belli işlevleri gerçekleştirmelerinin nasıl sağlanacağı heniz tam anlaşılmış değil Araştırmacılara göre klonlama teknolojisinin iyileştirme amaçlı olarak kullanılmasının olumlu yönü, insanların kendi hücrelerinden dokular yada organlar elde edilmesini sağlayacak olması Böylece aktarılan dokuların yada organların reddedilmesi sorunu ortadan kalkıcak

Soyu Tükenmekte Olan Canlıları Klonlamak :

Kimi araştırmacılar, klonlama teknolojisinin soyu tükenmekte olan hayvan türlerinin yok olmaktan kurtarmak üzere kullanılabileceğini düşünüyorlar Klonlama alanındaki ilerlemeler, yaşam alanları onarılana ve yeniden doğaya dönene kadar hayvanat bahçelerinde üretilmeye çalışılan soyu tükenmekte olan hayvanları çoğaltmak içinde kullanılabilir Ancak klonlamanın asıl önemi, araştırmacılara çok az sayıda bireyi kalmış hayvan populasyonlarının gen havuzuna yeni genler katma olanağı vermesi olacak Birçok hayvanat bahçesinde spermleri toplayıp saklayacak donanım bulunmuyor Yumurta hücreleri de hem güç elde ediliyor, hem de dondurulduklarında zarar görüyor Ancak araştırmacılar beden hücreleri saklanmış hayvanları klonlayarak onların genlerini yaşamda tutacaklar ve soyu tükenmekte olan türlerin genetik çeşitliliğini korumuş olacaklar




Klon Canlıların Sağlığı


Doğumdan Önce…



Bedensel hücre çekirdeği aktarımı, Dolly den sonra başka memeliler üzerinde de denendi; klonlamanın tekrarlanabilir olduğu gösterildi Koyunlardan sonra domuzların, keçilerin, fare, inek ve kedilerinde klonlanabildiğini gördük Ancak bilim adamları hala bedensel hücre çekirdek aktarımı sürecini tam anlamış değiller Klonlama uygulamalarında araştırmacıların başarısız olma şansı %97 Klonlanan her canlı, yüzlerce hatalı denemeden sonra ortaya çıkıyor Klonlama çalışmalarında embriyolar genellikle, taşıyıcı anneye aktarıldıkları blastosit aşamasına gelene kadar laboratuarda olgunlaştırılıyor İşte bu süreçte klonlanmış embriyonun içinde bulunduğu “kimyasal çorba” nın karışımı iyi tutturulamayabiliyor Olasılıklardan bir başkasıysa laboratuardaki çalışmalar sırasında embriyonun sarsıntı geçirmesi Klon canlılarda sık rastlanan “büyük bebek sendromu” nun nedeninin bu olabileceği düşünülüyor

Doğumdan Sonra…

Laboratuarda her şey yolunda gitse de klonlama uygulamasının yolunda gitmemesine neden olan etkenler var Normal bir eşeyli üreme sırasında, yumurta ve sperm hücreleri yepyeni bir canlı oluşturabilecek kalıtsal donanıma sahiptir Klonlanmış embriyolardaysa bu donanımın bazı yerlerinin eksik olduğu anlaşıldı Sağlıklı görünen klon canlıların bile genlerinin etkinliklerinde ciddi anormallikler olduğu anlaşılmış Klon canlıların bazı genlerinin etkinleşmesi gereken zamanlarda etkinleşmediğini ve etkin olmaması gerektiği zamanlarda etkinleştiğini gösteren araştırmalarda var Örneğin Dolly’nin küçük yaşta eklem iltihaplanmasına yakalanması bununla açıklanıyor Klon canlıların erken yaşlanması da başka bir sorun 1999 yılında Dolly nin biyolojik yaşının kronolojik yaşından daha fazla olduğu ortaya çıkmıştı Bunun telomerlerinin uzunluğundan kaynaklandığı sanılıyor Araştırmacılara göre Dolly nin telomerleri kendisi gibi üç yaşındaki bir koyunun telomerlerinin olması gerektiği boydan çok daha kısa; hatta tam olarak, Dolly nin klonlanmış olduğu 6 yaşındaki koyununkiler kadar


Klonlanmış Canlılar Verici Hücrenin Aldığı Canlının Tam Bir Kopyası mı?

Bedensel hücre çekirdeği aktarımı yönetiminde, ortaya çıkan canlının kromozomları yalnızca verici hücreden geliyor Hücredeki genetik malzemenin büyük çoğunluğu hücre çekirdeğinde bulunuyor; küçük bir bölümüyse, hücrede çekirdekten ayrı bir yapı olan mitokondride Yani mitokondrinin kendi DNA sı var 1999 yılında klonlanmış 10 canlı (Dolly le birlikte 10 koyun) üzerinde yapılan bir araştırma bu canlıların mitokondrilerinin %99,5’inin alıcı hücreden geldiği sonucuna varmışlar Örneğin Dolly’nin mitokondrisindeki 37 gen, çekirden DNA sının alındığı verici hücreden değil, DNA nın aktarılmış olduğu yumurta hücresinden geliyordu Mitokondri, bedendeki tüm hücrelerde önemli bir role sahip olduğu için, bu durum klonlarla, klonlanmış oldukları canlılar arasında önemli fiziksel farklılıklara yol açabilir Araştırmacılara göre ortaya çıkacak fiziksel farklılık insanlarda sözgelimi yetenekli bir atletle,

spora hiç yatkınlığı olmayan başka bir insan arasındaki farklılıklar kadar bile olabilir
Hayvanlarda denenen klonlama insanda da uygulanmaya çalışılmaktadır Ama bir çok ülkede insan klonlaması yasaklanmıştır Yine de, klonlamadan elde edilen yeni bilgiler ile hücre çekirdeğinin transferi gibi teknikler üreme tıbbında bu gün karşılaştığımız önemli problemlere bir çözüm olarak görülmektedir Klonlamada esas olan, genetik materyalin yani kromozomların izolasyonu ve bununda nukleusu (çekirdeği) çıkarılmış bir kadın yumurta hücresi (oositi) içerisine nakledilmesidir Dişi yumurta hücresinin çekirdeği, bir cam mikropipet kullanılarak mikromanipülasyon ile ya da kimyasal tedavi ile çıkarılabilir Çekirdeği çıkarılmış bu hücre içerisine daha sonra, kopyalanması yapılacak kişinin bir hücresinin genetik materyali enjekte edilir ve elektrik stimülasyonu verilerek veya viral ajanlar kullanılarak, çekirdeği çıkarılmış alıcı yumurtası ile bu genetik materyalin birleşmesi, kaynamaları sağlanılabilir Arkasından, embriyo gelişecek ve gelişen embriyo da kadının rahmi içerisine nakledilerek gebelik sağlanabilecektir Bütün bu işlemler teorik olup, henüz hayvan deneyleri yapılmaktadır ve insanlarda pratik olarak uygulanmamaktadır
Aşağıda, bahsedilen kopyalama tekniğinin eğer insanda uygulansa nasıl önerildiğinin şematize edilmiş hali görülmektedir




İnsan kopyalama işleminde hamilelik, üreme hücreleri ile değil, vücut hücreleri ile gerçekleşmektedir Her insan milyonlarca hatta milyarlarca hücreye sahiptir Her hücre, erkeklerde testislerden, kadınlarda yumurtalıktan gelen üreme hücrelerinin yanında insanın tüm kalıtsal yapısını taşıyan genetik öze sahip 46 kromozoma sahiptir Hem kadın hem de erkeklerdeki üreme hücrelerinden her biri, vücut hücrelerindeki toplam kromozom sayısının yarısı kadar yani- sadece 23 kromozoma sahiptir

Doğal döllenmede, 23 kromozoma sahip erkek spermi, 23 kromozoma sahip kadın yumurtasıyla birleşir Bu nedenle, yarısı erkekten yarısı kadından gelen toplam 46 kromozom biraraya gelmiş olur Böylece bebek karakteristiğini, hem annesinden hem de babasından alır

Klonlama işleminde ise, bebeğin karakteristiğini belirleyen bu 46 kromozomun tamamı kendisinden hücre alınan kimseden gelir Böylece bebek tüm kalıtsal ve karakteristik özelliklerini bu kimseden almış olur Klonlama sonucu doğan bebek, sadece hücresinin nukleusu kullanılan kimsenin karakteristiğini miras alır Bu şekilde bebek, bu kimsenin jenerik bir kopyası olur

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.