Usta Hafıza Örnekleri |
08-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Usta Hafıza ÖrnekleriUsta Hafıza Örnekleri Antonio de Marco Magliabechi Floransa İtalya’da 29 Ekim 1633’te doğmuştur Ailesinin ona verecek maddi olanakları yoktur Yerel bir manavda çırak olarak çalışırken boş zamanlarında o vakitler gıda maddelerini paketlemekte kullanılan eski kitap sayfalarına bakardı Yerel bir kitap satıcısı, çocuğun okuma çabasıyla ilgilendi ve onu kendi kitap dükkanına götürdü Orada kısa sürede her kitabı kapağından tanımayı öğrendi Nihayet okumayı öğrendiğinde, okuma yeteneği ile hemen hemen fotoğrafik olan belleğini birleştirerek okuduklarını neredeyse bütünüyle anımsayabiliyordu Onun yeteneklerini duyan bir yazar bu yeteneklerini test etmek amacıyla ona el yazması bir kitap verdi –kitabı olağanüstü bir hızla okudu Antonio kitabı geri verdi, daha sonra yazar kitabı kaybettiğini söyleyerek genç adamın anımsayabildiklerini ona anlatarak yardımcı olmasını istedi Antonio bütün kitabı tek bir sözcük, tek bir virgül unutmadan yazdığında, yazar şaşkınlığını gizleyemedi Giderek daha büyük, daha kalın kitaplar okumaya ve ezberlemeye devam etti Sonuçta o kadar tanındı ki, değişik alanlarda uzman kişiler kendi konularıyla ilgili ona kaynak bilgi için danışıyorlardı Ona sorularıyla geldiklerinde, okuduğu yazarların kitaplarından kitap sayfasını dahi belirterek alıntı yapıyordu Tuscany Dükü onu işe alarak kütüphaneci yaptı Antonio daha çok bilgi edinebilmek için –bütün kütüphaneyi okuyarak- hızlı okuma yeteneğini neredeyse insan üstü boyutlara ulaştırdı Sayfaların içine “dalıp” onu izleyenlerin hayret dolu bakışlarının önünde bir-iki bakışta bütün sayfanın esasını yutabildiği anlatılmıştır Hem olağanüstü okuma ve anımsama yeteneklerine sahipti, hem de bu yeteneklerini sürekli kullanarak seksen bir yaşında ölümüne dek muhafaza etti Son yıllarının büyük kısmını yatakta kitaplarla çevrili olarak geçirmiş, uykuya dalana kadar hızlı okuyup mükemmel bir şekilde ezberlemiş Hayatının sonuna kadar böyle devam ettiği bildirilmiştir Christian Friedrich Heinecken 6 Şubat 1721’de Almanya’nın Lübeck kasabasında doğmuş ve “Lübeck’in Çocuğu” olarak tanınmıştır On aylıkken konuşmuş ve ona söylenen her kelimeyi tekrarlayabilmiştir Bir yaşında İncil’in ilk beş kitabında yer alan büyük olayları biliyor ve hatırlıyormuş; iki yaşına geldiğindeyse İncil’in tarihinin tüm gerçeklerini kapsayacak ölçüde bilgisini genişletebilmiştir; üç yaşında buna dünya tarihi ve coğrafyasına ilişkin ayrıntılı bilgileri eklemiş, Latince ve Fransızca konuşmayı öğrenmiştir; dört yaşında kendisini kilise tarihi ve din çalışmalarına adayarak uzmanlaşmaya başlamıştır Dört yaşında hastalık nedeniyle çalışmaları bölünmüş, sükunetle kendi ölümü hakkında kehanette bulunmuş ve kısa bir süre sonra, 17 Haziran 1725’te dört buçuk yaşındayken ölmüştür George Parker Bidder, Devon İngiltere’de 1806’da doğmuştur Önceleri çocukken matematikte dahi olarak tanınıyordu Şu tür sorulara anında cevap verebiliyordu: Eğer bir pire her hoplayışta iki ayak üç inç sıçrıyorsa, 25020 mil olan dünyanın çevresini kaç sıçrayışta dolaşabilir? Ayrıca dakikada altmış kez hopluyorsa, bu yolculuğu ne kadar sürer? “Bir yıl, üç yüz on dört gün, on üç saat yirmi dakikada; 58713600 kes hoplayarak bu yolculuğunu tamamlayabilir” Bir yandan da zihinsel güçlerini birleştiren Bidder, kendisini mühendisliğe adadı; sonunda da parlamentoya seçildiOrada zihinsel gücü onu daha da ünlü kıldı; fakat aynı zamanda rakiplerinin korkusunu da üzerine çektiRakiplerinden biri Lordlar Kamarasına başvurarak doğanın Bay Bidder’e verdiği niteliklerden ötürü rakiplerinin eşit olmayan bir zeminde mücadele etmek zorunda kaldığını, dolayısıyla da odada kalmasına müsaade edilmemesi gerektiğini savundu Bidder tekniklerini açıkladı Açıklamalarında görülüyor ki, beyin hem hesaplama, hem de bellek tekniklerini kullanıyordu “Eğer ´89x73’ün sonucu nedir?´ diye soruluyorsa, cevabın 6497 olduğunu hemen aklına geliyor 80’1 70’le, 80’i 3’le, 9’u 70le, 9’u 3’le çarpıyorum…” Bu kadar basit “Eğer toplama işlemi zihninde tamamlanana kadar ´5000,240,630 ve 27´sayıları, akılda tutulan bir imge gibi, kolon halinde göz önünde canlandırabilinirse –karatahtada tebeşirle yazılmışçasına- daha iyi oluyor” Magliabechi gibi, Bidder bu yeteneklerini sonuna kadar muhafaza etti Yetmiş iki yaşında ölümüne kadar olağanüstü hesaplama ve anımsama hünerlerini sürdürdü |
Usta Hafıza Örnekleri |
08-04-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Usta Hafıza ÖrnekleriAlıntı: Orjinal Mesaj Sahibi Efruz Usta Hafıza Örnekleri Antonio de Marco Magliabechi Floransa İtalya’da 29 Ekim 1633’te doğmuştur Ailesinin ona verecek maddi olanakları yoktur Yerel bir manavda çırak olarak çalışırken boş zamanlarında o vakitler gıda maddelerini paketlemekte kullanılan eski kitap sayfalarına bakardı Yerel bir kitap satıcısı, çocuğun okuma çabasıyla ilgilendi ve onu kendi kitap dükkanına götürdü Orada kısa sürede her kitabı kapağından tanımayı öğrendi Nihayet okumayı öğrendiğinde, okuma yeteneği ile hemen hemen fotoğrafik olan belleğini birleştirerek okuduklarını neredeyse bütünüyle anımsayabiliyordu Onun yeteneklerini duyan bir yazar bu yeteneklerini test etmek amacıyla ona el yazması bir kitap verdi –kitabı olağanüstü bir hızla okudu Antonio kitabı geri verdi, daha sonra yazar kitabı kaybettiğini söyleyerek genç adamın anımsayabildiklerini ona anlatarak yardımcı olmasını istedi Antonio bütün kitabı tek bir sözcük, tek bir virgül unutmadan yazdığında, yazar şaşkınlığını gizleyemedi Giderek daha büyük, daha kalın kitaplar okumaya ve ezberlemeye devam etti Sonuçta o kadar tanındı ki, değişik alanlarda uzman kişiler kendi konularıyla ilgili ona kaynak bilgi için danışıyorlardı Ona sorularıyla geldiklerinde, okuduğu yazarların kitaplarından kitap sayfasını dahi belirterek alıntı yapıyordu Tuscany Dükü onu işe alarak kütüphaneci yaptı Antonio daha çok bilgi edinebilmek için –bütün kütüphaneyi okuyarak- hızlı okuma yeteneğini neredeyse insan üstü boyutlara ulaştırdı Sayfaların içine “dalıp” onu izleyenlerin hayret dolu bakışlarının önünde bir-iki bakışta bütün sayfanın esasını yutabildiği anlatılmıştır Hem olağanüstü okuma ve anımsama yeteneklerine sahipti, hem de bu yeteneklerini sürekli kullanarak seksen bir yaşında ölümüne dek muhafaza etti Son yıllarının büyük kısmını yatakta kitaplarla çevrili olarak geçirmiş, uykuya dalana kadar hızlı okuyup mükemmel bir şekilde ezberlemiş Hayatının sonuna kadar böyle devam ettiği bildirilmiştir Christian Friedrich Heinecken 6 Şubat 1721’de Almanya’nın Lübeck kasabasında doğmuş ve “Lübeck’in Çocuğu” olarak tanınmıştır On aylıkken konuşmuş ve ona söylenen her kelimeyi tekrarlayabilmiştir Bir yaşında İncil’in ilk beş kitabında yer alan büyük olayları biliyor ve hatırlıyormuş; iki yaşına geldiğindeyse İncil’in tarihinin tüm gerçeklerini kapsayacak ölçüde bilgisini genişletebilmiştir; üç yaşında buna dünya tarihi ve coğrafyasına ilişkin ayrıntılı bilgileri eklemiş, Latince ve Fransızca konuşmayı öğrenmiştir; dört yaşında kendisini kilise tarihi ve din çalışmalarına adayarak uzmanlaşmaya başlamıştır Dört yaşında hastalık nedeniyle çalışmaları bölünmüş, sükunetle kendi ölümü hakkında kehanette bulunmuş ve kısa bir süre sonra, 17 Haziran 1725’te dört buçuk yaşındayken ölmüştür George Parker Bidder, Devon İngiltere’de 1806’da doğmuştur Önceleri çocukken matematikte dahi olarak tanınıyordu Şu tür sorulara anında cevap verebiliyordu: Eğer bir pire her hoplayışta iki ayak üç inç sıçrıyorsa, 25020 mil olan dünyanın çevresini kaç sıçrayışta dolaşabilir? Ayrıca dakikada altmış kez hopluyorsa, bu yolculuğu ne kadar sürer? “Bir yıl, üç yüz on dört gün, on üç saat yirmi dakikada; 58713600 kes hoplayarak bu yolculuğunu tamamlayabilir” Bir yandan da zihinsel güçlerini birleştiren Bidder, kendisini mühendisliğe adadı; sonunda da parlamentoya seçildiOrada zihinsel gücü onu daha da ünlü kıldı; fakat aynı zamanda rakiplerinin korkusunu da üzerine çektiRakiplerinden biri Lordlar Kamarasına başvurarak doğanın Bay Bidder’e verdiği niteliklerden ötürü rakiplerinin eşit olmayan bir zeminde mücadele etmek zorunda kaldığını, dolayısıyla da odada kalmasına müsaade edilmemesi gerektiğini savundu Bidder tekniklerini açıkladı Açıklamalarında görülüyor ki, beyin hem hesaplama, hem de bellek tekniklerini kullanıyordu “Eğer ´89x73’ün sonucu nedir?´ diye soruluyorsa, cevabın 6497 olduğunu hemen aklına geliyor 80’1 70’le, 80’i 3’le, 9’u 70le, 9’u 3’le çarpıyorum…” Bu kadar basit “Eğer toplama işlemi zihninde tamamlanana kadar ´5000,240,630 ve 27´sayıları, akılda tutulan bir imge gibi, kolon halinde göz önünde canlandırabilinirse –karatahtada tebeşirle yazılmışçasına- daha iyi oluyor” Magliabechi gibi, Bidder bu yeteneklerini sonuna kadar muhafaza etti Yetmiş iki yaşında ölümüne kadar olağanüstü hesaplama ve anımsama hünerlerini sürdürdü Hepsi cok ilginc ellerin dert görmesin efruz paylasimin icin Tesekkürler |
|