Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
savaşı, tarihi, truva

Truva Tarihi Ve Savaşı

Eski 08-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Truva Tarihi Ve Savaşı



Troya Veya Eski Adıyla Truva




Hititçe: Vilusa ya da Truvisa,
Yunanca: Τροία, Troia veya Ίλιον, İlion,
Latince: Troia veya Ilium

Homeros tarafından yazıldığı sanılan iki manzum destandan biri olan İlyada'da bahsi geçen Troya savaşının geçtiği antik kent

Antik, İda Dağı'nın (Kaz Dağı) eteklerinde, Çanakkale il sınırları içinde yer alır 1870'lerde Alman amatör arkeolog Heinrich Schliemann tarafından Tevfikiye köyü civarında keşfedilen antik kentte çıkan eserler büyük oranda Türkiye, Almanya ve Rusyadadır

Köken Bilimi


Fransızcanın etkisiyle antik kentin bu dildeki "Troie" kelimesinin okunuşundan Türkçe' ye Truva olarak geçen kelime, günümüzde yerini "Troya"ya bırakmaya başlamıştır Ana gerekçe ise kentin tarihsel ve uluslararası alanda "Troia" olarak bilinmesi ve bu sözcüğün Türkçe doğru okunuşunun "Troya" olmasıdır Ama bu konu hala tartışmalıdır Özellikle eski belgelerde Truva adı yaygındır ve Truva Savaşı örneğinde olduğu gibi kimi adlandırmada yaygın ad hala Truva'dır

Tarihi Troya Bölgesi


Antik kent, Çanakkale merkez ilçesine bağlı Tevfikiye köyünün batısındadır (39°58′K, 26°13′D) Köyün eski adı olan "Hisarlık" nedeniyle, antik kentin yeri Hisarlık mevkii olarak da bilinir 1871 de amatör arkeolog Heinrich Schliemann tarafından keşfedilen antik şehrin kalıntılarında, ilerleyen zamanlarda gerçekleştirilen kazılar sonucu, aynı yerde yedi kez -farklı dönemlerde- kent kurulduğu ve farklı dönemlere ait 33 katman olduğu saptanmıştır




İlk olarak Efes ve Milet antik kentleri gibi denize yakın olan kent, Çanakkale Boğazının güneyinde bir liman kenti olarak kurulmuştur Zamanla Kara Menderes nehrinin kent kıyılarına taşıdığı alüvyaonlar nedeniyle denizden uzaklaşmış ve önemini yitirmişitr Bu yüzden yaşanan doğal felaketler ve saldırılar sonrasında yeniden iskan edilmeyip, terk edilmişitir






Truva Tarihi


Yaklaşık 5000 senelik tarihiyle Truva ( Troia , Troya) antik dönemlerden günümüze kadar varlığını koruyan, en önemli şehirlerden biridir

Stratejik konumu nedeniyle Truva yüzyıllar boyu birçok uygarlığın dikkatini çekmiştir Bu nedenle birçok istila ve savaşa ev sahipliği yapmıştır

Truva bölgesindeki kazılar, kendi içinde bir tarihi barındırır 1870 -1890 yılları arasında Heinrich Schliemann, Frank Calvert' in yardımlarıyla ilk kazıları gerçekleştirmiştir Bu kazılar bilimsel uygunluktan uzak, üstünkörü tekniklerle gerçekleştirilmiştir Maalesef Heinrich Schliemann aralıklarla süren kazıları sürecinde, meşhur Truva Hazinelerinin bir bölümünü beraberinde Berlin'e kaçırmıştır Bu hazineler Berlin'in Ruslar tarafından istilasında el değiştirmiş, şu an Moskova' da Pushkin Müzesinde gerçek sahibini beklemektedir

Hazinelerin diğer bölümü , İstanbul Arkeoloji Müzesinde, Troya adlı bölümde sergilenmektedir Bu hazinelerin bugün Kral Priamos devrinden en az 1000 yıl öncesine, yani Hisarlıktaki II Yerleşmeye ( Truva II) ait olduğu tahmin edilmektedir





Troya'da ele geçen bazı buluntular


Wilhelm Dörpfeld Truva 'daki ilk sistematik kazıların ve ilk ölçekli planın sahibidir Dörpfeld ' den sonra Truva kazılarını 1932-1939 yılları arasında Karl Blegen başkanlığındki ekip yürütmüştür 1988 yılından buyana, kazıları Almanya - Tubingen Üniversitesinden Profesör Manfred Korfman, Daimler Benz sponsorluğunda yürütmektedir Son yıllardaki sponsor firmalar arasında yer alan Siemens de değerli katkılarını esirgememiştir




Kazılar sonucu ortaya çıkan antik kentin duvarları


Tüm bu çalışmalar ışığında, tarihi olayların mukayesesi, seramik parçalar, yangın izleri, yapı tip ve özellikleri ve diğer detaylar incelenerek yapılan tarihlemeler sonucu, yedi ayrı kültürü temsil eden, dört mimari katın oluşturduğu üst üste kurulmuş dokuz yerleşme (şehir kalıntısı) saptanmıştır Bu yerleşmelerin dönemleri aşağıdaki gibi sıralanır:




Truva I ( Troia , Troya) (MÖ 3000 - 2500) --Truva II (MÖ 2500 - 2200) -- Truva III (MÖ 2200 - 2050 ) -- Truva IV ( MÖ 2052 - 1900 ) --- Truva V - (MÖ 1900 - 1800 ) -- Truva VI (MÖ 1800 -1300) -- Truva VI A (MÖ 1300 - 1260 ) --Truva VII B1 ( MÖ 1260 - 1190) -- Truva VII B 2 (MÖ 1190 - 1100) -- Truva VIII ( MÖ 700 - 350 ) -- Truva IX ( MÖ 350 - MS 400 )

Tunç ( Bronz) Çağında, MÖ 3000 ve 2000 arasında, Truva (Troya Troia) Avrupa ve Asya arasındaki stratejik konumu nedeniyle canlı bir kültür kenti, yerleşik tarım topluluklarını yöneten bir krallığın merkeziydi

MÖ 2500 - 2200 arasında kurulan Truva II, döneminin en gelişmiş uygarlık merkezi olmuş ve bir yangınla son bulmuştur Saldırılar sonucunda oluşan büyük yangınlar, Truva (Troia , Troya) da kurulan farklı dönemlere ait yerleşimlerin genelde sonunu hazırlamıştır




Wilhelm Dörpfeld Truva ( Troy, Troia, Truva) antik şehrinde gerçekleştirdiği kazılar sonucunda, Truva VI döneminin Homer'in meşhur İlyada destanındaki efsanevi Truva Savaşına ev sahipliği yaptığını iddia etmiştir Truva' da kazı çalışmarı gerçekleştirmiş diğer ünlü arkeolog Carl W Blegen ise, Truva savaşının Truva VI A dönemine ait olduğunu iddia etmektedir Efsanevi Truva Savaşı'nın sonunda çıkan büyük yangının sonucunda yine bir dönem daha kapanmıştır


Daha sonra yeniden imar edilen kent MÖ 1000 yıllarında başka bir yıkımla terk edilmiş ve uzunca bir dönem yerleşim gerçekleşmemiştir Truva VIII döneminde (MÖ 700 - 350 ), Midilli (Lesbos) ve Bozcaada (Tenedos) dan gelen Grek göçmenlerle, Truva yeniden canlanmıştır Bu dönemde İlion veya İlium ismiyle anılan Truva, aynı zamanda dinsel açıdan kutsal bir merkez olarak kabul görmüştür




MÖ 6 yüzyılın sonuna doğru bir dizi istilaya uğrayan Truva antik kenti sırasıyla; Persler, Büyük İskender, Selevkoslar, Pergamon Krallığı ve Romalıların egemenliğine geçmiştir Truva IX olarak bilinen son dönemin büyük çoğunluğu Roma imparatorluğunun yönetimi altında geçmiştir MÖ 85'te Romalıların yağmaladığı kenti, aynı yıl Romalı general Sulla yeniden onarmış, Augustus ve daha sonraki imparatorlarla Truva gelişimini sürdürmüştür





Amphitheatre-Tiyatro


Athena Tapınağı


Dönemin en önemli yapısı Athena Tapınağıdır Diğer önemli yapılardan bazıları, bouleuterion (meclis), tiyatro ve auditorium olarak sayılabilir MS 330'da Konstantinopolis (İstanbul) un ele geçirilmesi ve başkent ilan edilmesiyle, Truva zamanla gerilemiş ve eski dönemlerdeki önemini yitirmiştir
Kaynak: Wikipedia





Alıntı Yaparak Cevapla

Truva Tarihi Ve Savaşı

Eski 08-03-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Truva Tarihi Ve Savaşı




Kazılar















Yapılan arkeolojik kazılarda bulunan iki insan iskeleti


Troya antik kentinin Hisarlıkta olabiliceğine ilişkin ilk yorumlar, 1922 İskoç Charles Maclaren tarafından yapılmıştır İlk arkeolojik araştırma, bölgede bir höyüğün olabileceğini tespit eden İngiliz Frank Calvert tarafında 1863-1865 yıllarında yapılmıştır Fakat bu kentin Troya olduğu görüşünün kesinlik kazanması ve yaygın şekilde tanınması Alman Heinrich Schliemann tarafından yapılan kazılar sonucunda olmuştur








Heinrich Schliemann


Aslen tüccar olan Heinrich Schliemann, Hisarlıkta ilk geniş kapsamlı kazıları yapan ve "Troya Hazinesi" yada "Priamos Hazinesi" adlı koleksiyonun bulan kişidir Osmanlı Devletinden kazı izni alarak 1870 yılında tamamlanan sondaj çalışmaları neticesinde, 1971-1974 yılları arasında ilk grup kazıları yapmıştır Bir dönem sıtma hastalığına yakalanan Schliemann, kazılara ara vermiş ve ilk kazılar kadar yoğun olmamakla beraber 1890'lara kadar kazılara devam etmiştir
Gerek Schliemann'nin arkeoloji kökenli olmayışı, gerekte arkeoloji biliminin o dönem yeterince gelişmemiş olması dolayısıyla bu dönem yapılan kazılarda çıkan eserler yeterince iyi değerlendirilememiştir ve bir çok başka arkeolojik bulguda tahribata yol açmıştır







Wilhelm Dörpfeld

Mimar olan ve Schliemann kazılarınada eşlik eden Wilhelm Dörpfeld, Schliemann'nın ölümü sonrası 1893-1894 yıllarında kazıları üstlenir






Carl Wiliam Blegen

Bir süre ara verilen kazılar Türkiye Cumhuriyeti döneminde Amerikalı arkeolg Carl W Blegen tarafından tekrar başlatılır Kazılar Cincinati Üniversitesi desteğiyle 1932-1938 döneminde yapılmıştır Blegen özellikle Truva Savaşının geçtiği dönem olarak düşünülen Troya VIIa dönemini üzerine çalışmalarıyla özdeşleştirmiştir






Manfred Osman Korfmann

Yaklaşık yarım asırlık ikinci bir duraklama döneminde Tübingen Üniversitesi adına kazı başkanı olan alman arkeolog M Osman Korfmann tarafınan 1988 yılında yeniden başlar Ölümüne yani 2005 yılana kadar kazıbaşkanlığı görevini sürdüren Korfmann, antik kentin kazı tarihinde önemli bir yere sahiptir 2003 yılında Türkiye vatandaşı olup, Osman adını ikinci isim olrak almıştır






Ernst Pernicka

(2006-2011)




Yurtdışındaki Eserler


Almanya: Heinrich Schliemann Troya'da bulduğu hazineyi önce Yunanistan'a daha sonrada Almanya'ya kaçırmıştır II Dünya Savaşı'ıdan önce Almanya'da olduğu bilinmekte olan hazine 2 Dünya Savaşı sonrası kayıplara karışmıştı Günümüzde bu Almanyanın elinde hala yaklaşık 480 Troya eseri olduğu sanılmaktadır Bu eserlerin Berlin'de bulunan Neues Müzesinde 103 ve 104 nolu salonlarda sergilenmektedir fakat Troya koleksiyon 2 Dünya Savaşında kaybolduğu için sergilenen bazı eserler, asıllarının kopyalarıdır




Türkiye'nin 10 Cumhurbaşkanı Ahmet Nejdet Sezer, 2001 yılında Almanyanın Stuttgart kentinde düzenlenen "Truva, Düşler ve Gerçek" adlı sergi açılışında, dolaylı yoldan eserlerin Türkiye iadesini istemişir Bunu şu sözlerle dile getirmiştir;
"Burada sergilenen kültür hazinesi, dünya kültür mirasının bir parçasıdır Bu yapıtlar, ait oldukları uygarlıkların topraklarında daha büyük bir anlam ve zenginlik kazanmaktadırlar"




Rusya: Troya hazinesinin Berlinde kaybolan kısmının 2 Dünya Savaşı sonunda, müttefik kuvvetlerce işgal edilen Berlinde, saklandıkları Berlin Hayvanat Bahçesinden Ruslar tarafından alınıp götürüldükleri ortaya çıkmıştır Uzun süre eserlerin ülkesinde olduğu idaalarını red eden Rusya, 1994 eserlerin ülkesinde olduğunu kabul edip, bunların savaş tazminatı olduğunu belirtmiştir Eserlerin Türkiye tarafından istenmesine konusunda ise eserler Almanya'dan getirdiği için Türkiye'nin bunları isteme hakkı olmadığı yönündedir Rusyadaki eserler 1996 yılından beri Moskovada bulunan Puşkin Müzesinden sergilenmektedir

---------------


Alıntı Yaparak Cevapla

Truva Tarihi Ve Savaşı

Eski 08-03-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Truva Tarihi Ve Savaşı





Mitolojide Truva


Kuruluşu

Mitolojide şehrin kurulduğu tepe, Zeus'u kandırdığı için Zeus tarafından Olympus'tan aşağı atılan tanrıça Ate'nin ilk düştüğü yerdir Kentin kurucusu Tros'un oğlu İlios'tur Çanakkale yakınlarındaki Dardanos kenti kralı Dardanos (mitoloji)'un soyundandır
Frigya Kralının düzenlediği bir yarışmayı kazanır ve ödül olarak verilen siyah boğayı takip ederek , boğanın durduğu yere bir kent kurmaya karar verir Boğa, tanrıça Ate'nin düştüğü yerde yere çöker ve İlius kentini bu tepeye kurar Kente kurucusundan dolayı İllion, İlius'un babasından dolayı da Troya denir Kentin Aka'lar tarafından yıkılmasıyla ise bu tanrıçanın getirdiği kötü şansa bağlanır

Kral Laomedon

Zeus, tarafından kaçırılan Ganymede'nin babası olan kral, kötü kişiliği ile tanınır Ganymede'ye karşılık kral özel atlar verir Zeus' devirmek isteyen Poseidon ve Apollon gibi kimi tanrıların tuzağından tanrıça Thetis tarafından kurtulan Zeus, Poseidon ve Apollon'a kentin surlarını yapma ceası verir Bu görevi tamamlayınca karşılık olarak kral Laomedon, önerdiği altınları vermez Posidon'da Troya'a bir deniz canavarı saldırtır Yarı-tanrı Herkül ise kralın atlarına karşılık canavarı öldürür Kral ise sözünü tutmaya yine yanaşmayınca, Herkül kral Laomedonu öldürür ve kralın oğlu son Troya kralı Priamos kral olur



Kral Laomedon'u öldüren Herkül




Truva Savaşı


Yunan mitolojisinde, Truva'lı Paris'in Sparta Kralı Menelaus (Menelaos)'un karısı Helen'i kaçırması sonucunda Yunanlıların (Akaların) Anadolu'daki Truva kentine saldırmasını konu alan savaştır

Savaş, Yunan mitolojisi ve edebiyatında çok önemli bir yere sahiptir ve detayları Anadolu' lu ozan Homeros'un İlyada ve Odysseia adlı destanlarında anlatılmaktadır İlyada, on yıl süren savaşın son bir aylık dönemini en ince ayrıntılarına kadar anlatırken Odysseia, Yunanlı komutanlardan Odysseus'un Truva'nın düşüşünden sonra vatanı İthaka'ya yaptığı yolculuğunu dile getirir




Efsanevi Truva Savaşı






Truva Savaşının temelleri yunan mitolojisindeki tanrılar arasında çıkan çekişmeye dayanır
Kral Peleus ile Deniz perisi Thetis'in evlenme merasimine çağrılmayan nifak tanrıçası Eris, düğün akşamı ziyafet esnasında masanın üzerine en güzele yazan altın bir elma bırakır Kudret tanrıçası Hera, Zeka tanrıçası Athena ve Aşk tanrıçası Afrodit elmaya sahip olmak için çekişmeye başlarlar İşin içinden çıkamayan tanrılar, durumu çözmek için tanrıların babası Zeus'a giderek, onun hakemlik yapmasını isterler Zeus, antlaşmazlığı sorunsuz çözmek için bu belayı Olympos'tan uzaklaştırmaya karar verir ve onlara bir ölümlü olan ve kaderin bir parçası sonucunda İda dağında (bugünkü Kazdağları) çobanlık yapan Kral Priamos'un oğlu Paris'in yanına gönderir

Zeus tanrılara ölümlü Paris'in vereceği kararın en doğrusu olacağını söyler Tanrılar Paris' in yanına giderler ve ona tarihte ilk rüşvet olarak kabul edilen kendi güçleriyle ilgili birçok vaatte bulunurlar Paris, Aşk tanrıçası Afrodit'i seçer ve bu duruma bozulan diğer tanrılar Paris'e lanet okurlar ve ülkesine en büyük felaketi getirmeye ant içerler




Akhalılar ile Truva halkı arasında yaklaşık 10 yıl boyunca süren Truva Savaşının sebebi, Truva Kralı Priamos' un oğlu Paris’in, Sparta Kralı Menelaos’ un dünya güzeli karısı Helen’ i, Güzellik Tanrıçası Afrodit’ in yardımlarıyla Truva’ya kaçırmasıdır Bunun üzerine Menelaos ve diğer Yunan kralları yaptıkları antlaşma gereği birleşerek Truva’ya saldırır Bu saldırı karşısında, Akhalıları müşterek düşman kabul eden Anadolu halkı da Truvalıların yanında yer alır Efsaneye göre, Olympos' daki Tanrıların sebep olduğu ve karıştığı Truva Savaşı yıllarca çok çetin çarpışmalara sahne olur
Savaş boyunca iki taraf birbirine kesin bir üstünlük sağlayamayınca, Akhalar Truvalılara çok kurnaz bir oyun oynar Akhalıların en akıllı krallarından Odysseus, bir tahta at yapma fikrini ortaya atar




Yaklaşık MÖ 2yüzyıl, grek dönemine ait Odysseus başı Sperlonga, İtalya'da Tiberius'n villasında bulundu Tahta at fikri , Odysseus'dan çıkmıştır


Plana göre Akhalılar savaştan çekiliyor gibi gözüküp, geride çok büyük bir tahta at bırakmak Odysseus ve diğer seçkin komutanlar atın içine gizlenirken, diğerleri denize açılıp gemileri Bozcaada'nın arkasına, Troyalıların onları göremeyeceği bir şekilde gizlerler Planın yürümesi için, görevi tahta atın Truvanın surlarından içeri girmesini sağlamak olan bir Akhalı askeri atın yanında bırakırlar Akhalıların çekildiğini gören Truvalılar, şaşkınlık içinde batı kapısının önündeki dev tahta atın yanına giderler Bu sırada ortaya çıkan Sinon ismindeki Akhalı asker, ağlayıp, sızlanarak Yunanlılardan nefret ettiğini, onu Akhalıların geri dönüşleri için gerekli rüzgarın çıkması adına kurban seçtiklerini ve kendisinin kaçarak kurtulduğu yalanını söyler



Truva atını şehrin içine alan Troyalılar, 1773







Antik kentin yanı başındaki Truva atı yapılırken





Barış özelemiyle yanıp tutuşan Truvalılar bu yalana inanırlar ve tahta atı içeri alırlar Gece barış kutlamalarıyla çoşan ve alkolün etkisiyle sızan Truvalılar, atın içindeki Akhalı Savaşçılara gafil avlanırlar Bu sırada Truva’nın surlarına yaklaşmış olan Akha Ordusunun da takviyesiyle Truva Şehri tamamen harabe haline dönüşür Truva’nın baştan sona yakıldığı bu korkunç katliam sonrasında Menelous Helen’i alarak Yunanistan’a yelken açar















(2004) Troy filminden bir sahne






Alıntı Yaparak Cevapla

Truva Tarihi Ve Savaşı

Eski 08-03-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Truva Tarihi Ve Savaşı





Tarihte ve mitolojide geçen Troya'lı ünlü kişiler

Laomedon , Ganymede, Tithonus , Priamos , Hektor, Paris, Kassandra , Aesacus , Corythus, Deiphobus





Hitit İmparatorluğu






MÖ 2 binyılın ortalarında Hisarlık tepesinin doğusunda kalan topraklar büyük Hitit İmparatorluğuna aitti MÖ 1250 - 1220 yılları arasında krallığını sürdürmüş olan Hitit kralı IV Tuthaliya'ya ait bir kaya anıtında 2 yer isminden bahsedilir - Wilusa ve Troas Hititoloji bulgularına göre Truva (İlion), Hititlerin sözünü ettiği Wilusa kentidir Böylece günümüzden beş bin yıl önce Truva'da Hititlerin yaşamış olduğu ortaya çıktı Şehrin yeni bulunan bronz mührü eski Yunanca değildi, Anadolu'da binlerce sene önce konuşulan Luvi dilinde kazılmıştı Toprağın metrelerce altından çıkarılan evler de Yunan özelliği taşımıyorlardı; ve Anadolu'ya mahsustular








Akalar


Akalar Antik Yunanistan’da bir ırktır MÖ 2000 yılı başlarında kuzeyden ve doğudan göçen kavimlerin Yunanistan’daki Kar’larla birleşip kaynaşmasından doğmuş yeni bir ırk olduğu yarımadaya kuzeyden güneyden geldikleri tahmin edilmektedir Avrupa’dan gelen İndrogermenlerle adalar yoluyla Yunanistan’a geçen Anadoluların kültür ve dil özelliklerini taşırlar Grekçe öğeleri az arkaik Bir Yunanca konuşurlardı MÖ 1600'dan sonra yüksek ve özgün bir kültür yarattılar Yunanistan’da birçok krallıklar kurdular Bu krallıklar arasında çok yakın ve sık ilişkiler vardı Zaman zaman türlü nedenlerle krallıklar arasında savaşlar çıkmış, güçlü krallar krallıklara egemen olmuş,arada deniz aşırı savaşlara çıkmışlardır Fakat hiçbir zaman kent devletleri merkezi bir devlet çatısında birleştirilemedi En büyük devletler bile feodal nitelikten kurtulamadı Yazıyı bilirlerdi Dinsel yaşamlarında tanrı kültünden ölüler kültü daha çok yer tutardı Ölülerin başka bir dünyada yaşadıklarına inanırlardı Akaların siyasal bakımdan en güçlü oldukları dönem MÖ 1400-1200 yılları arasıdırBu dönemde bütün Peloponnes’i içine alan büyük devletler kurdukları, devletler arasında sıkı kültür ve ticaret ilişkileri geliştirdiler Troia savaşları da Akaların komşu ülkelerine yayılmasının bir sonucudur






Troya ve Helen


Sparta Kralı Tydareus'un kızlarından biri olan Helen, dünyanın en güzel kızlarından biri idi Annesi Leda'dır Zeus kuğu şekline girip Leda'yı kaçırmıştır






Odysseus


Odysseus, Odisseas Penelope ile evli ve ondan Telemachus adlı bir oğlan çocuğuna sahiptir Savaştan kaçınmak için deli taklidi yapar ve tarlasına tuz eker
Palamades ondan daha kurnaz çıkarak küçük oğlanı sabana koşar Odysseus, kendine gelir oğlunu isteksizce öldürecektir Aklı başında olduğu gerçeğini açıklar ve savaşa katılır

Yunan edebiyatında önemli yere sahip olan destanlar yüzyıllarca ağızdan ağza dolaşmış MÖ 700 yıllarında yazıya aktarılmıştır Homeros'un İlyada'sı da bu dönemde ortaya çıkmıştır Destanların yazıya alınmadan önce saraylarda aidoslar (şarkıcılar) tarafından dönemin çalgı aletleri olan forminks ve kitara eşliğinde okunulduğu bilinmektedir Homeros halk efsanelerini ve öykülerini toplayarak iki büyük destanı ile sadece yunan edebiyatında değil, Batı dünyasında da ilk ve en büyük anıtsal yazı eseri olarak yerini almıştır







Akhilleus


Akhilleus (Aşil) Yunan mitolojisine en çok konu olmuş kişidir Homeros’un İlyada destanı aslında Truva Savaşı ile birlikte, Akhilleus’un destanıdır Akhilleus Peleus ile Thetis’in oğludur Thetis, Nerus’un kızı yani bir deniz tanrıçasıdır At adamın yanında (kherion) büyütülür ve eğitilirAkhilleus az yaşasa da ünlü yaşamayı seçmiş ve bunun İçin Troia savaşına katılmaya karar vermişti
Akhilleus'un annesi bir tanrıça olduğu için, doğumunda kutsal sularla kutsanarak ölümsüzlük bahşedilmiş ancak suya batırılırken topuğundan tutulduğu için topuk su dışında kalmış ve yalnızca buradan öldürülebilmesi sözkonusu olmuştur Akhilleus zırh ve miğfer ile korunurken, açıkta olan az sayıdaki eklem yerlerinden biri olan topuğundan okla vurulana kadar ölümsüzlük (ya da silah işlemez) mitini almıştır Günümüzde de ayak bileğinin arkasındaki tendona Aşil tendonu adı verilmektedir












Paris ve Helen


Paris Priamos’un karısı Hekabe’den doğan küçük oğludur Kraliçe onu doğurmadan bir gün önce rüya görür Karnından çıkan bir alev Truva surlarını sarıp bütün şehri yangına çevirmiş Falcılar bunu kötüye yorarak doğacak çocuğun bütün şehri yıkımına sebep olacağını söylemişler Bebek doğunca Priamos kurtlar kuşlar yesin diye onu bir uşağı ile İda dağına bıraktırmış, fakat bir dişi ayı Paris’i emzirmiş, sonra bir çoban onu bulmuş, kendi çocukları ile birlikte büyütmüştür Paris, İda dağında güzelliği ve çalışkanlığı ile ünlü bir çoban olmuş sürülerine iyi baktığı için ona koruyucu anlamına gelen Alexsandros adını takmışlar O sıralarda Peleus ile Thetis’in Olimpos’ta yapılan düğün törenine kötü bir olay çıkmasın diye kavga tanrıçası Eris çağrılmamıştır Buna kızan Eris bir altın elmanın üzerine en güzeline diye yazarak atar Hera Athena ve Aphrodite’ten her biri en güzel tanrıçanın kendisi olduğunu iddia eder Zeus en güzelini seçmek için her nedense Paris’i hakem tayin eder ve Tanrıçaları rehber Tanrı Hermes ile ida dağına gönderir Tanrıçaların her biri Paris’e altın elma karşılığında bir bağışta bulunmaya söz verir Hera Asya Krallığını Athena sonsuz akıl ve başarıyı Aphrodite Spartalı Helana’nın aşkını vaat etmiş Paris elmayı Aphrodite vermiş o günden sonra da Helana’nın aşkı ile yanıp tutuşmuş Bu sıralarda Troya’da yarışlar düzenlenmektedir Bu yarışların ödülü yetiştirilmiş bir boğadır Paris boğayla birlikte şehre gider yarışlara katılır ve birinciliği alır Bunun üzerine kardeşleri onu kıskanırlar, öldürmeye kalkarlar Kızkardeşi bilici Kassandra da onu tanımış ve Truva’nın felaketine sebep olacağı için onu hemen öldürmesini söylemiştir Paris, Zeus sunağına sığınmış Babası Priamos ile annesi Hekabe öldükleri oğullarını o olduğunu anlayınca çok sevinmişler




Troya Savaşını anlatan Film Afişleri





(2003)-Troy, (2004) Troy





Anadolu'nun Dans Diliyle Troya - Mustafa Erdoğan
ve Troya'lı Helen



































Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.