Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
abese, süresi

Abese Süresi

Eski 08-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Abese Süresi



-İNSANLARI DİNİMİZE DAVET EDERKEN DİKKAT EDELİM-


Değerli Kardeşlerim

Bir kişiyi dinimize davet ederken çok dikkatli davranmamız gerekmektedirO kişiye dinimizi en güzel lütuflar ile en güzel sözcükler ile,yavaş yavaş karşımızdakinin anlayacağı bir üslupta anlatmak gerekmektedirO kişi yanlış cümleler kurar isek yanlış ifade edersek onu soğuta biliriz ve bundanda Yüce ALLAH hoşnut olmaz

Aynı şekilde dinleyen kişi için geçerlidirAnlatan kişiyi sessizce doğru bir üslupta dinlememiz,doğru yerde doğru sorular yöneleltmemiz gerekmektedir

Yüce ALLAH Kuranı Kerimde Peygamber Efendimiz(sav) şu şekilde Hhitap edilmektedir, (Abese Süresi);

1-Surat astı ve döndü

2- Yanına âma(kör) geldi diye

3- Ne bileceksin sen belki o arınacak?

4- Yahut öğüt alacak da bu öğüt, kendisine fayda verecek

5- Kendisini yeterli görüp tenezzül etmeyene gelince

6- Sen onunla ilgileniyorsun!

7- Onun arınmamasından sana ne?

8- Fakat koşarak sana gelene;

9- ALLAH'tan sakınarak gelmişken

10- Sen onunla ilgilenmiyorsun!

11- Asla olmaz böyle şey! Kur'an ayetleri birer hatırlatmadır öğüttür

12- Dileyen onu düşünüp öğüt Alır

13- Sahifeler içindedirler, değerli, şanslı

14- Yükseltilen ve tertemiz tutulan (sahifeler)

15- Taşıyıcıların ellerindedirler

16- (ALLAH'a göre) değerli ve çok iyi (yazıcı ve taşıyıcıların)

Değerli Kardeşlerim;

Hz Peygamber Rabbinden böyle bir direktif almaya ulaşması için bu konuda uyarılmaya ihtiyaç duymasını kavradığımızda bu işin önemini ve zorluğunu daha iyi anlayabiliriz ki yüce ALLAH O'nu sadece uyarmakla kalmamış O'nu sert bir şekilde azarlamıştır Bu da O'nun yaptığı işin gerçekten Hayret edilecek, akılalmaz bir iş olduğunu ortaya koymaktadır

Bu işin veya herhangi bir işin önemini tasvir etmek için şöyle denmesi yeterlidir Bizzat Hz Peygamberin kendiside bu noktaya ulaşması için uyarıya ve yönlendirmeye ihtiyaç duymuştur

Peygamber Efendimize (sav) bu âyetlerin İnme sebebi ise aşağıdaki olaydan ibarettir;

Fakir ve âma(kör) bir adam olan ibni Ümmü Mektum Hz Peygambere geliyor Bu arada Peygamber Kureyş'in ileri gelenlerinden bir toplulukla meşguldür Onları islama çağırmaktadır Onların Müslüman olması ile islamın Mekke'de karşılaştığı zorluk ve sıkıntının hafifleyeceğini bunların islama yararlı olacaklarını ummaktadır Çünkü Rebia'nın iki oğlu olan Utbe ve Şeybe başka bir adı Ebu Cehil olan Amr ibni Hişam, Ummeye ibni Halef ve Velid ibni Muğire'den oluşan bu büyükler ile peygamberin yolunda duruyor insanları ondan uzaklaştırıyor ve ona birtakım çetin tuzaklar kurarak açıkça onu Mekke'de dondurmak istiyorlardı Bu toplulukla beraber Abdülmuttalib'in oğlu Abbas da Peygamberi dinlemeye gelmişti Kabileye herşeyin üstünde bir değer ve saygınlık kazandıran ve kabileye dayalı cahili bir ortamda, bir insana kendisine en yakın çevresi ve ona en çok bağlı olanları saygı göstermez çağrısını kabul etmezse dışındaki insanların bu davayı kabul etmeleri daha da zorlaşacaktı

Hz Peygamber İşte bu kadar önemli olan bu toplulukla uğraşırken fakir ve âma adam geliyor Burada peygamber kendisi ve çıkarı için değil, islam ve islamın çıkarı için uğraşıyor Eğer bu topluluk Müslüman olursa Mekke'deki davanın önündeki, yolundaki zorlu engeller, sivri dikenler temizlenmiş olacak ve bundan sonra islam Mekke çevresine yayılacaktı Ama bu ileri gelen büyüklerin Müslüman olmasından sonra tabi

İşte bu adanı geliyor ve Hz Peygambere diyor ki: "Ey ALLAH'ın elçisi, bana da oku, bana da öğret, ALLAH'ın sana öğrettiklerinden" Rasulullah'ın içinde bulunduğu şartları ve kiminle uğraştığını bile bile bu sözlerini tekrar ediyor Hz Peygamber ikide bir sözünün ve çabasının kesilmesinden rahatsız oluyor ve adamın görmediği yüzünde hoşnutsuzluk ifadeleri beliriyor Yüzünü ekşitiyor ve onunla ilgilenmiyor Fakir ve kimsesiz olan ve kendisini bu büyük işten alıkoyan adama aldırmıyor Çünkü uğraştığı şeyin ardında davası ve dini için büyük umutlar besliyor Aslında o bunlarla uğraşırken dininin zafere ulaşmasını arzu etmektedir Çağrısına karşı samimiyetini, islamın çıkarına bağlılığını ve onun yayılması için aşırı isteğini ortaya koyuyor

İşte tam bu sırada gök meseleye el koyuyor Meseleye el koyuyor ki bu konudaki kesin hükmünü belirlesin Yolun tüm işaretlerini ortaya koysun Değerlerin kendisi ile ölçüldüğü kriterleri belirlesin Şartları ve değerlerin tümünü bir kenara itsin isterse bu şartlar ve değerlendirmeler insanların ölçüleri ile belirlenen ve davanın çıkarını gözeten ölçüler olsun isterse bu ölçüler; insanlığın efendisi Hz Muhammed belirlemiş olsun

Bu arada yücelerin yücesi ALLAH'tan onurlandırılmış eşsiz bir ahlak sahibi olan Peygamberine sert bir üslup içinde azarlama geliyor Bu bütün bir Kur'an içinde yakın ve sevgili dost peygambere karşı "kella-hayır!" kelimesinin kullanıldığı tek yerdir "Kella" kavramı hitapta azarlama ve sitem anlamına gelir Çünkü bu bütün bir dinin kendisine dayandığı çok önemli bir meseledir

Saygılarımla
Ferat MAVİYILDIRIM

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.