Ey İnsanlık &Quot;Elma&Quot; Dersem Çik...! |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ey İnsanlık &Quot;Elma&Quot; Dersem Çik...!![]() Sevgili İnsanlık, Senin gerçek halini en son, Sevgiliyle (as) beraber kol kola görmüşler Merhamet, şefkat, hoşgörü ve sevgi de yanınızdaymış Zaman zaman bir görünüp bir kaybolsan da o gün bu gündür hiç kimse görmemiş gerçek halini Bir yerlerde saklanıyorsun, bunu biliyoruz Koluna girecek dost yürekler arıyorsun belli ki ortaya çıkmak için Belli ki bir hayli dargınsın bize Sevgili İnsanlık, Biliyoruz ki şu yaşlı yeryüzü, senin en berrak hâlini Sevgili nin(sas) ışığıyla gördü Daha önceleri de görülmüştün, Yusuf(as), Musa(as), İsa(as) ve birçok sevgi dostlarıyla Ama hiç bu kadar güzel tecelli etmemiştin dünyamızda Hep böyle defalarca saklanmışken, defalarca belirmiştin yeryüzünde En son saklandığında yeryüzünde bir mağarada, Sevgili yle (sas) inmiştin dağın zirvesinden insanların arasına İnsanlar sana muhtaçtı çünkü, insanlar sana en fazla muhtaçtı Ve O Sevgili yle (sas) beraber, milyonlarca parçaya bölünerek yerleşmiştin yüreklere Sevgili İnsanlık, Biz biliyoruz ki şimdi, sen Sevgili den (sas) önce diri diri toprağa gömülen körpe kız çocuklarının feryatlarıyla terk etmiştin insanları ve de şehirleri Sırtında kırbaçlar şaklayan çaresiz kölelerin iniltileriyle terk etmiştin Alkol kokan, hoyrat şehvet hırıltılarına kulak tıkayarak terk etmiştin Zalimin gürleyişleri, mazlumun inleyişleriyle terk etmiştin bizi Ve daha önceleri sevgili insanlık, Yusuf (as)la beraber kuyuya atılmış, Eyyüb la (as) mağaraya sürülmüş, Yunus la (as) balıklara yem edilmiştin Ve her gidişinden sonra; gözyaşlarıyla döndün insanların arasına, bir Sevgilinin kolunda Sevgili İnsanlık, İnsanlar zaten seni, Sevgilinin (sas) gözyaşlarında gördüler önce Ve biz gözyaşlarıyla beslendiğini, gözyaşlarıyla büyüdüğünü biliyoruz yüreklerde Ve biz; bir tarafının, bir gözü yaşlıyla sürgünde olduğunu da biliyoruz, şimdilerde Sevgili İnsanlık, Şimdilerde sana o kadar muhtacız ki ![]() ![]() Hangi mağaranın içinde, hangi kuyunun dibinde, hangi denizin ortasındadır diğer yarın, bilemiyoruz? Hani çocukluğumuzda; elma dersek çıkar, armut dersek çıkmazdın orta yere Sevgili İnsanlık, Bugünlerde sana muhtacız Sana en fazla muhtacız bugünlerde Ne olur ortaya çık da göster bizlere gül cemâlini Ne olur bir gözü yaşlıyla in artık şehirlerimize Ne olur karakışa dönmüş yüreklere bir sıcaklık getir Masum bir çocuk edasıyla çağırıyoruz şimdi seni Sevgili insanlık, Elma diyoruz, ne olur ortaya çık! Sevgili İnsanlık, Nedendir bu yüreğimdeki inleyişler bilir misin? Bugün yine; acıyı vurmak isterken sapan taşlı çocuklar, acıyla vuruldular Bugün yine, binlerce çocuğun ekmekleri elinden alındı Bugün yine, yeni doğan binlerce bebeğin beşiğine borç senetleri iliştirildi Ve bugün yine, siyah tenli çocuklar korkuyla baktılar beyaz tenli adamın elindeki silaha Ve bugün yine, sen girmeyesin diye Filistin kentlerini tanklarla kuşattılar Ve kuyulara betonlar döküldü ve mağaralar bombalandı ve denizler yakıldı sen dönmeyesin diye Sevgili insanlık, Bir çocuk masumiyetiyle çağırıyoruz şimdi seni Elma diyoruz, çık artık! Sevgili insanlık, Akıllar senden uzaklaşmakta senin yokluğunda Sen biliyorsun ki; sevgi, merhamet, şefkat ve gözyaşının eşlik etmediği bir akıl, et yığınından başka bir şey değildir Şimdi, et yığınlarının inşa ettiği çelik paletler arasında ezilmektedir merhamet Ve merhametin öldüğü bu dünya, kanlı bir dünya oldu Ve gözyaşlarından mahrum bu dünya, kurak bir çöle döndü Sevgili insanlık, Gözyaşları sendedir bunu biliyoruz artık Elma diyoruz, ne olur ortaya çık! Sevgili İnsanlık, Sen gittin; cimrilik, cehalet, kabalık, budalalık, enâniyet, nefsâniyet, şehvâniyet boy verdi gönül vadilerinde Ayrık otları gibi sardılar ruhları Ve sevgi, bir kuş gibi uçup gitti beden kafeslerinden Sen gittin; dertsizler dertlileri, sağlıklılar hastaları, zenginler fakirleri, sahipliler sahipsizleri unuttu Sen gittin, büyük balıklar küçük balıkları yuttu Sen gittin; benlikler nefislere kaptırıldı ve ruhların içi boşaldı Ve benlikler, içi boşalmış ruhlara put olarak dikildi Ve şimdi insanlar kendi benliklerinin firavunluğunu yaşıyorlar Ve dünün putperestlerinden daha vahim bir durumdalar Sevgili İnsanlık, Bizler de sensizlikten düşen payımızı aldık Elma diyoruz, ne olursun çık artık! Sevgili İnsanlık, Belki bir yetim yürekte büzülüp kaldın, belki başı okşanası masum bir çocuğun yüreğinde Belki sürgün yemiş gönüllerin içine akıttığı gözyaşlarında saklısın, belki bir kutlunun hüzünlü yüreğinde Yine insanların yüreğindesin, biliyoruz Ve seni, kavminin Yunus u (as) araması gibi arıyoruz Sevgili insanlık, Bir çocuk masumiyetiyle bir kez daha elma diyoruz Ne olur, dön artık! alıntı ![]() ![]()
|
|
|
|