08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ebû Bekr-İ Şiblî Hazretleri,
Ebû Bekr-i Şiblî
Ebû Bekr-i Şiblî hazretleri, Büyük velîlerdendir 861 senesinde Samarrâ’da doğdu Bağdât’a gelip, buraya yerleşti Cüneyd-i Bağdâdî’nin talebesidir Aynı zamanda Mâlikî mezhebinin fıkıh âlimlerinden olup, İmâm-ı Mâlik’in Muvattâ’sını ezbere bilirdi Zamanının bir tânesi olan Ebû Bekr-i Şiblî 945 (H 334) senesinde Bağdât’ta vefât etti BİR HADİSİ SEÇTİM
Şiblî hazretleri buyurdu ki: “Dört yüz hocadan ders okudum Bunlardan dört bin hadîs-i şerîf öğrendim Bütün bu hadîslerden bir tânesini seçip kendimi ona uydurdum, diğerlerini bıraktım Çünkü, kurtuluşu ve ebedî seâdete kavuşmayı bunda buldum ve bütün nasîhatleri hep bunun içinde gördüm Seçtiğim hadîs-i şerîf şudur: Peygamber efendimiz bir Sahâbîye buyurdu ki: “Dünyâ için, dünyâda kalacağın kadar çalış! Âhiret için, orada sonsuz kalacağına göre çalış! Allahü teâlâya muhtâç olduğun kadar itâat et! Cehennem’e dayanabileceğin kadar günâh işle!”
Ebû Bekr-i Şiblî hazretleri güneş batarken güneşin sararmasına, şöyle bir benzetme yapardı: “Tıpkı mümin de böyledir Dünyâdan göçeceği zaman, varacağı makam sâhibinden çekindiği için, nasıl karşılanacağını bilmeyip, böyle sararır ” Sonra da ilâve edip: “Gün doğarken de, çok aydın olarak doğar Bu da, bir müminin öldükten sonra kabrinden kalkışına benzer Bir mümin kabrinden kalktığında, yüzü güneşin doğduğu gibi parlar ”
“Cehennemlik olmanın alâmeti; Allahü teâlânın rızâsı için bir fakire bir parça ekmek vermemek Fakat nefsin isteklerini tatmin etmek için, bir ziyâfette yüz altın harcamaktır Cennetlik olmanın alâmeti ise bunun tam tersidir ”
Bir âh çekerek vefât etti
Bir gün, Ebû Bekr-i Şiblî; “Allah Allah!” deyip duruyordu O sırada bir genç; “Niçin Lâ ilâhe illallah demiyorsun?” diye sordu Bunun üzerine Şiblî hazretleri derin bir ah çekerek, “(Lâ ilâhe) der de (illallah) diyemeden vefât ederim diye korkuyorum ” dedi Bu sözler gence çok dokundu ve orada bir âh çekerek vefât etti
|
|
|