Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bin, ebüssüûd, mustafa

Mustafa Bin Ebüssüûd

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Bin Ebüssüûd





Anadolu âlimlerinin reîsi Mustafa bin Ebüssüûd

Mustafa Efendi, Osmanlı Devleti’nde yetişen âlimlerdendir Şeyhülislâm Ebüssü’ûd Efendi’nin oğludur 965 (m 1557) senesinde doğdu 1008 (m 1599) senesi Safer ayında İstanbul’da vefât etti Eyyûb semtinde, muhterem pederi Ebüssü’ûd Efendi’nin yanına defnedildi “SALİH KİMSELERE DİL UZATMA!”
Mustafa Efendi, babası Ebüssü’ûd Efendi’den ilim ve edeb öğrendi Sahn-ı semân medreselerinden birine müderris olarak ta’yin edildi Daha sonra Edirne Selîmiye Medresesi’ne ta’yin edildi Bu görevden ayrıldıktan sonra çeşitli yerlerin kadılıklarında bulunan Mustafa Efendi, 1007 (m 1598) senesinde Anadolu âlimlerinin reîsi oldu Aynı sene rahatsızlandı ve uzun süren hastalığı neticesinde vefât etti
Mustafa Efendi aklî ve naklî ilimlerde mütehassıs idi Bütün ilimlerin inceliklerine vâkıf idi Özellikle fıkıh ve usûl-i fıkıhda çok derin bilgiye sahipti Buyurdu ki:
“İnsan sâlih kimselerin yolunda gitmeli, onlara benzemeye çalışmalıdır Bir kimse sâlih kimselerden olamamışsa, sâlih kimselere dil uzatmaktan çok sakınmalıdır Çünkü sâlih kimselere dil uzatmak, öldürücü zehirdir
Bir kimsenin sâlihlere yakınlık duyması, onun sâlihlerden olduğuna delîldir Bir kimse, kendisinde sâlihlere karşı yakınlık ve sevgi, onlardan da kendisine bir yakınlık ve sevgi göremezse, bunun için üzülmesi ve ağlaması gerekir
Kişinin, nefsini dâimâ hor ve hakîr görmesi, onu ayıplaması, onu dâimâ noksan bilmesi sâlih olmanın alâmetlerindendir
Allahü teâlânın peygamberlerine belâ ve musîbet vermesi, aynı zamanda, belâ ve musîbete düçâr olan sâlih kimselere teselli vermek içindir
Ma’sûm olmak (günahlardan korunmuş olmak), sâlih olmanın şartı değildir Bilakis sâlih olmanın şartı; günâha düşmeden önce, o günâhı çirkin görmek, günah olan şeyden hoşlanmamak, günâhı işledikten sonra da, işlediğinden dolayı üzülmek ve işlediği günah için tövbe etmek Allahü teâlâdan af ve mağfiret istemektir
KABİRDEN GELEN SES!
Bu mübarek zat, son nefesinde “İnnâ lillâh ve innâ ileyhi râciûn” diyerek ruhunu teslim etti Defnedildiği yerin yakınındaki mektepde bulunan sâlih bir zâtın, Mustafa bin Ebüssü’ûd Efendi’nin defnedildiği gün, mezarından; “İnnâ lillâh ve innâ ileyhi râciûn” (Biz Allahın kuluyuz ve (öldükten sonra da) yine ona döneceğiz, derler) meâlindeki Bekâra sûresi 156 âyet-i kerîmesini duyduğunu Hüsrev-zâde yazmıştır





Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.