Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hazretleri, ma’sûm, muhammed

Muhammed Ma’Sûm Hazretleri

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Muhammed Ma’Sûm Hazretleri




Muhammed Ma’sûm hazretleri

Hicrî ikinci bin yılın müceddidi İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin üçüncü oğludur Muhammed Ma’sûm Fârûkî hazretleri Mektûbât-ı Ma’sûmiyye’sinin 1’inci cild 4’üncü mektubunda özetle şöyle buyurmaktadır: “BU YOLUN EDEBLERİNİ GÖZET!”

“Ey mes’ud ve bahtiyâr kardeşim! Allahü teâlânın sevdiği kullarının yolunda yürümek arzusunda isen, bu yolun şartlarını ve edeblerini gözetmelisin! En önce, sünnet-i seniyyeye yapışmak ve bid’atlerden sakınmak lâzımdır Çünkü Allahü teâlânın sevgisine ulaştıran yolun esâsı bu ikisidir İşlerinizi, sözlerinizi ve ahlâkınızı, dînini bilen ve seven, dindâr âlimlerin sözlerine ve kitaplarına uydurmalısınız Sâlih kullar gibi olmalısınız ve onları sevmelisiniz Uykuda, yemekte ve söylemekte aşırı gitmeyip, orta derecede olmalısınız Seher vakti (yâni gecelerin sonunda) kalkmaya gayret etmelisiniz Bu vakitlerde istigfâr etmeyi, ağlamayı, Allahü teâlâya yalvarmayı ganîmet bilmelisiniz Sâlihlerle berâber olmayı aramalısınız (İnsanın dîni, arkadaşının dîni gibidir) hadîs-i şerîfini unutmayınız! İyi biliniz ki, namaz dînin direğidir Namaz kılan bir insan, dînini doğrultmuş olur Namaz kılmayanın dîni yıkılır Namazları, müstehap zamanlarda, şartlarına ve edeblerine uygun kılmalıdır

Nevvab Mükerrem Han, Muhammed Masum Faruki hazretlerinin önde gelen talebelerindendi Bir gün Alemgir Han ona yaşını sordu Dört yaşındayım, Hazret-i Pîr’e hizmetim kadar yaşım var dedi Gerisi vebal-i ahirettir (ahirette benim için sıkıntı ve zahmettir) buyurdu

Muhammed Masum hazretlerine sık sık ziyafet verir ve çok tekellüfte bulunurdu Buna rağmen Şeyh hazretleri onun yemeğine gider ve buyururdu ki: “Onların bu yemeği ile bâtın nurum o kadar artıyor ki, sanki yemek yememişim


“ÜSTÂDIMIN KÜLÂHINI GEÇİRİN!”

Nevvab Mükerrem Han iki rekat namaz kılmış, Muhammed Masum hazretlerine olan muhabbetinin çokluğu sebebiyle o namazdan sonra, her şeyine ait nisbet nurlarının zuhuru ile kendisi de nur olmuştu

Mükerrem Hân öleceği zemân, başına Ubeydullah-ı Ahrârın takkesini koydular Güçlükle konuşarak;

“Onu alın! Yerine üstâdımın külâhını geçirin! Çünkü, beni saâdetlere kavuşturan odur” dedi ve son nefesini verdi


Alıntı Yaparak Cevapla

Muhammed Ma’Sûm Hazretleri

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Muhammed Ma’Sûm Hazretleri




Muhammed Ma’sûm hazretleri
Hicrî ikinci bin yılın müceddidi İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin üçüncü oğludur “Silsile-i aliyye”nin yirmi dördüncüsüdür Lakabı “Urvet-ül-vüskâ”dır Yani (sağlam ip, kendisine uyulan büyük âlim) demektir 1599 (H 1007) senesinde Hindistan’ın Serhend şehrinde doğdu “BU DÜNYADAN GÖÇ VAKTİDİR!
Muhammed Ma’sûm hazretleri, mübârek babasının feyzleri ve teveccühleriyle çok çabuk kemâl derecelerine ulaştı İmâm-ı Rabbânî hazretleri ömrünün son günlerinde onu husûsî odasına çağırıp buyurdu ki:
“Benim bu dünyâya bağlılığım yalnız bu kayyumluk vazifesi ve muâmelesi sebebiyle idi Devamlı teveccühlerden sonra o sana verildi Şimdi bu fânî dünyâda kalmak için sebep bulamıyorum Bu denî, aşağı ve hakîr dünyâdan göç etmem yaklaştı
Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî buyurdu ki:
“Bu fakîr, bu gizli müjdeyi duyduğum hâlde kalbim parçalandı Ne dilimde konuşacak kuvvet, ne kulağımda dinleyecek kudret kaldı Bendeki bu değişmeyi görünce, şefkât ve merhametinin çokluğundan bir müddet daha yaşayacağını işâret edip; ‘Allahü teâlânın âdeti şöyledir ki; birini kendine çağırır, diğerini onun yerine oturtur’ buyurdu
Muhammed Ma’sûm, babası İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin vefâtından sonra, vaaz ve irşâd makâmına geçip talebe yetiştirmeye başladı O da ilim ve feyz saçarak insanları doğru yola dâvet etti
Ekberâbâd şehrinde tasavvufta yetişmiş bir âlim vardı Ölmek üzere iken, talebesi olan kız kardeşinin oğlunu istedi Sonra; “Senin hâllerin tamamlanmadı Şimdi, Muhammed Ma’sûm hazretlerinin huzûruna gidip, kemâl mertebelerine kavuşman gerekiyor Zannedersem, bu büyük nîmete ancak, on iki sene sonra kavuşabileceksin” buyurdu, biraz sonra da vefat etti

İRŞÂD DİYARI SERHEND
Bu zât söylenilen müddet içinde, her ne kadar birçok yere gittiyse de, irşâd diyârı olan Serhend’e yolu düşmedi Ancak on iki sene sonra, Serhend şehrine geldi Muhammed Ma’sûm hazretlerinin ziyâreti ile şereflendi Muhammed Ma’sûm hazretleri onu görünce;
“Üstâdının sana söylediği on iki sene bugün doldu” buyurdu Gelen talebe hesâb etti Aynen buyurdukları gibiydi Sonra buyurdular ki: “Bu mânâyı, üstâdının büyüklüğünü göstermek için izhâr eyledim Burada bulunanlar da, onun kemâlini böylece öğrensinler diye söyledim




Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.