Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
muslihuddîn, tavîl

Muslihuddîn Tavîl,

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Muslihuddîn Tavîl,




Muslihuddîn Tavîl, zamânındaki tasavvuf ehli zatların hiçbirinden feyz alamaz En sonunda Şeyh İlâhî hazretle-rine talebe olur

Muslihuddîn Tavîl, Osmanlı âlim ve velîlerindendir Kastamonu’ya bağlı Küre’de doğdu On altıncı asrın başlarında Bursa’da vefât etti Orada medfundur
Muslihuddîn Tavîl, zamânının âlimlerinden aklî ve naklî ilimleri tahsîl etti Birçok ilmî eserleri okuyup müzâkere etti ve yüksek derecelere ulaştı Şöhreti her tarafta duyulup, âlimler arasında yüksek bir dereceye sâhib olduktan sonra tasavvufa yöneldi Zamânındaki tasavvuf ehli birçok zâtın sohbetinde bulundu, fakat hiçbirinden kalbi mutmain olup, rahat bulup feyz alamadı En sonunda Şeyh İlâhî hazretlerine talebe olup, hizmetinde bulundu Ondan feyz alıp yükseldi Vefât edinceye kadar onun yanından ve hizmetinden ayrılmadı Tasavvufta yüksek mertebelere ulaştı ve kemâle erdi Ömrü boyunca kötü insanlardan uzak oldu
“DİNLE, İYİ DİNLE!
Sohbetlerinde buyurdu ki:
“Dinle, iyi dinle! Vehb bin Münebbih anlatır: Ka’b-ül-Ahbâr, mescidde arka saflarda durur Ona; ‘Bunun altında hangi sır gizlidir?’ diye sordular Buyurdu ki: ‘Tevrâtta okudum ki, Muhammed aleyhisselâmın ümmetinden öyle insanlar vardır ki, onlardan biri başını secdeye koyunca, başını secdeden kaldırıncaya kadar, Allahü teâlâ onun arkasında olanı magfiret eder Ben de hepsinden geride dururum, umarım ki, öyle birisinin secdesiyle benim işim görülsün
“Derler ki, bir gün bir genç, zengin bir kadının kapısına geldi ve; ‘Ben ona âşık oldum’ dedi Bu haberi kadına ulaştırdılar Kadın onu çağırdı ve onunla konuşmaya başladı ‘Sakın bir daha bu sözü söyleme!’ dedi ‘Edemem ki’ dedi ‘Sana iki bin gümüş vereyim’ dedi ‘Yapamam’ dedi On bin gümüşe kadar çıkardı Genç, on bin gümüşü duyunca râzı oldu Kadın bu durumu görünce, onun dilini kesmelerini emretti ve; ‘Bizi sevdiğini iddiâ edip de, bize değil malımıza râzı olanın cezâsı budur’ dedi

HASIR ÜZERİNDE KIRK GÜN!
“Bir kimse, bir dervişe gidip; ‘Birkaç gün seninle berâber olayım’ dedi ‘Ben olmasam kiminle olacaktın?’ diye sordu ‘Allahü teâlâ ile’ dedi ‘Benim olmadığımı kabûl et ve şu anda Allah ile ol’ buyurdu
Muslihuddîn Tavîl, Bursa’da Şeyh Tâceddîn Efendinin kabri yanına bir hasır serip, kırk gün müddetle sabah namazı vaktinde gelip, o hasırın üzerinde Yâsîn sûresini okuyup ibâdet etti Kırk gün tamâm olunca vefât edip, o hasırın bulunduğu yerde defnolundu




Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.