08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Davud Paşa (Derviş, Koca)
Davud Paşa (Derviş, Koca)
Sultan İkinci Bâyezîd devri sadrâzamlarından Arnavut asıllı devşirme olup, Müslüman olduktan sonra kâbiliyetli görüldüğünden Enderûna alınıp yetiştirildi
Fâtih Sultan Mehmed Han devrinde Anadolu Beylerbeyliği hizmetinde bulundu 1472de Karaman vâlisi Şehzâde Mustafa ile Akkoyunlu hükümdârı Uzun Hasanın yeğeni Yusufça Mirzâ arasında vukû bulan harpte Şehzâdenin maiyetinde çarpışmaya katıldı 1473 yılında meydana gelen Otlukbeli Muhârebesinde ise öncü kuvvetlerin komutanı olarak hizmet etti 1476da Fâtih Sultan Mehmed Hanın Boğdan ve Macaristan seferlerine Anadolu Beylerbeyi olarak katıldı 1478de Süleymân Paşa yerine Rumeli Beylerbeyi oldu Bu görevdeyken Arnavutlukun fethi için fevkalâde hizmet etti Bu muharebeler için döktürdüğü çeşitli toplarla askerlikteki üstün kâbiliyetini göstermişti Leş, Digros ve Gölbaşı denilen yerleri bu toplarla zaptettikten sonra İşkodranın ele geçmesini de kolaylaştırdı
Fâtih Sultan Mehmed Hanın vefâtı üzerine tahta geçen Sultân İkinci BâyezîdHan zamanında vezir oldu 1483te İshak Paşanın yerine sadrâzamlığa tâyin edildi Tam on beş sene bu mühim hizmeti mahâretle yürüttü Sadrâzamlığı sırasında iki defâ sefere çıktı Birçok yerlerin Osmanlı ülkesine katılmasını sağladı Hersekzâde Ahmed Paşanın yenilerek esir düşmesi üzerine 1487de Memlûklüler üzerine yapılan muhârebenin komutanlığını yürüttü Adana ve Tarsusu ellerinden aldı Memlûklular ile harp çıkmasına sebep olan Karaman Beyi Turgut oğlu Mehmed Beyi tâkip etti ise de yakalayamadı Bulgar dağlarında yaşayan ve Karamanlılara bağlı olan Varsak Türkmenlerini Osmanlı Devletine bağladı 1497de sadrâzamlıktan alınarak Dimetokada oturmaya müsâade edildi
1499da burada vefât eden Dâvûd Paşa, İstanbula getirilerek kendisinin yaptırdığı câmi-i şerîfin mihrâbı önündeki özel türbesine defnedildi
Gâyet dindâr ve dirâyetli bir vezir olan Dâvûd Paşa, âlimleri sever ve hürmet ederdi Ordu hizmetlerinde bulunduğu sırada çoğu defâ en ön safta yalın kılıç düşman üzerine yürürdü Çocukluk yaşlarından beri hiçbir seferden geri kalmamıştı Bu seferler esnâsında ele geçen ganîmetleri isrâf etmediği için zengin olmuştu Fakirleri gözetip onlara yardım etmeyi pek severdi Âbid, zâhid ve mücâhid idi Yâni çok ibadet eder, dünyaya düşkün olmayıp, Allahın dînini yaymak için hiçbir şeyden çekinmezdi İstanbulda büyük bir câmi-i şerîf (Dâvûdpaşa semtinde), bir medrese, imâret, mektep ve çeşme yaptırmıştır Ayrıca İstanbulda şehrin dışında Osmanlı ordularının Rumeli seferlerine çıkmak için hazırlık ve toplantı yeri olarak yaptırdığı Davutpaşa Kışlası meşhurdur (Bkz Dâvûdpaşa Kışlası) Davutpaşa Külliyesindeki kitâbenin metnini Şeyhülislâm Kemâl Paşazâde Ahmed Şemseddîn Efendi yazmıştı Hattı ise Hamdullah Efendiye âittir
|
|
|