08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
19 Mayıs Malcolm X 83 Yaşında
Amerika da Kuzey- Güney savaşından sonra en önemli olay, şüphesiz Müslümanlıktır Müslümanlık denilince akla ilk gelen MALCOLM X ve ELİJAH MUHAMMED’dir Malcolm X sadece bir Müslüman değil; mensubu bulunduğu toplumun, yani Amerikalı siyahların sorunlarının bir nevi tercümanı olarak kalacaktır hafızalarımızda
9 mayıs malcolm x 83 yaşında[/url]
Kuşatma ve baskı altındaki bu talihsiz fakat gururlu toplumun mensubuydu Malcolm X Amerikalı siyahların büyük kısmı Hıristiyan’dı ve çoğu da köle olarak yaşıyordu Bahsettiğimiz kölelik sosyal hakları elinden alınan, derisinin rengiyle aşağılanan ve Amerikalı beyazların sömürgesi haline gelen kölelikti
Malcolm X bunu şöyle anlatıyordu:
“Tam dört yüz yıl Amerikalı siyahlar olarak şiddete maruz kaldık, sadık millet olarak yaşadık, tarla kölesi ve ev kölesi olarak  tarla kölesi tarlalarda yaşadı çalıştı, efendisinin verdiği kadar yedi, izin verdiği kadar dinlendi  ev kölesi ise, efendisinin artıklarını yedi ve eski elbiselerini giyindi, evleri yandığında yangına ilk koşan oydu, efendisi hasta olduğunda patron hasta mıyız? dedi  ”
“Bir problem olduğunda yine efendilerimizin çomağını ensemizde hissettik, biz buraya Chiristof Colombo’nun gemileriyle falan gelmedik; Tanrı küçük günahları kendi gazabından olan ateşle pakladı! Siyah Halkımızın tam yüz milyonu; sizin atalarınız! Benimkiler! Bu beyazlar tarafından katledildiler Kendilerine köle yapmak amacıyla on-beş milyonumuza kıydı beyazlar! Böylesi bir günde denizlerin dibini size gösterebilmek elimde olsaydı keşke Kara kara bedenleri, kıpkızıl kanları, tepiklerle, çomaklarla paramparça edilmiş kemikleri! Hasta düştüklerinde kollarından tutulup denize fırlatılan o hamile siyah kadınlar! kolayına yaşayıp gitmek için en iyi yolun, önlerindeki köle gemisinin ardını bırakmamak olduğunu anlamış köpekbalıklarına yem olsun diye denizin göbeğine atılıveren o zavallı kadınlar!”
Siyah ırkın namusuna,özgürlüğüne daha o günden göz dilmişti beyazlar Medenileşmiş insanoğlu böylesine kudurgan bir hırsı, bir cinayeti, bir şehveti asla duymamıştır 
Dirilişler dünyadaki bütün toplumlarda ancak çöküntüyü hissetmekle başlar Tabi bu çöküntüyü de en iyi hisseden kimseden Bundan dolayı uykuları kaçan ve kafasında en iyi analizleri yapanlar tarafından başlatılır  yani yıkıldığını hissetmeden insanoğlu kendini yenilemeyi, kendini geliştirmeyi pek düşünme ihtiyacı hissetmez Eğer bir yokuştan bahsediyorsanız, inişin varlığından şüphe yoktur Dirilmek hiçbir zaman kolay olmamıştır Ahlaki çöküntü olmadan, sosyal hakların düzgün olduğu, adaletli bir toplumu uyarma gereği hissetmeyiz; ancak rütüşler yaparız oraya Tarihte de ibret verici hadiselere baktığımızda peygamberler hep bu toplumlara gelmiştir: Salih peygamberin kavmi, Hz Musa (as)nin kavmi  gerçeği kabullenmeyince ALLAH’IN gazabına uğramışlardır  Bir de Sokrat’ın yaşadığı toplumu düşünün  
|
|
|