Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
osmanlının, otoritesi

Osmanlının Otoritesi :)

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlının Otoritesi :)



Biliyormusunuz ki,yükselme devrinde Osmanlı devleti, muhatabı olan devletlerle anlaşma imzalamaz, sadece tek taraflı olarak, imzaladığı bir belgeyi muhataplarına verirdi
smanlının otoritesi :)[/url]
Yani kimseyi kendine "emsal" kabul etmezdi

Bu şu demekti:"Sözümden dönmeyeceğimi imzamla taahhüt

ediyorum ve size rahatlamanız açısından, bu manada bir belge

veriyorum; sizin bana belge vermenize gerek yoktur,

çünkü taahhütlerinizin dışına çıkarsanız tepenize binerim!"

Bir anlamda, Osmanlı Devleti Dünya'nın adeta merkezi ve dengesiydi Bundan başka Devletler Hukuku tarihinde, tarihçiler dahil, çok kimsenin hatırlamadığı (siyasetçiler zaten hatırlamaz,çünkü tarih okumazlar) enteresan bir devre var:Osmanlı Devleti'nin hiçbir Avrupa başkentinde kendini temsil etmeye tenezzül buyurmadığı devre

Tüm devletler uluslararası hukuk önünde eşitti, herkes birbiriyle bu çerçevede münasebette bulunur, birbirlerine "temsilci/büyükelçi" gönderirlerdi

Bunun tek istisnası vardı: Osmanlı Devleti, uluslararası hukuk çerçevesine resmen oturttuğu bir madde ile kendi üstünlüğünü bütün dünyaya tescil ettirmiş, bunun bir göstergesi olarak da yükselme devri boyunca hiçbir devlete "elçi" tayin etmemiştir

Yalnız arada bir, çok olağanüstü durumlarda geçici statüyle lütfen ve tenezzülen elçiler göndermiş, bu da Avrupa başkentlerinde önemli bir itibar göstergesi olmuştur O kadar ki, ülkesine Osmanlı Devleti elçisi gelen Avrupalı kral "Padişah Hazretleri beni size tercih ettiğine göre, beni sizden daha fazla seviyor" gibisinden diğer krallara çocuksu havalar atmıştırVe bu durum Osmalı Devleti'nin çöküşüne kadar devam etmiştir

Osmanlı'nın Avrupa ülkelerinin birine sürekli olarak tayin ettiği ilk "sefir-i kebir/büyükelçi" Seyyid Ali Efendi'dir Ali Efendi, Sultan üçüncü Selim döneminde Paris'e atanmış , 24 Mart 1797 tarihinde başlayıp 52 gün süren bir deniz yolculuğundan sonra Marsilya'ya ulaşmış, Marsilya'da top atışlarıyla karşılanmış, Paris'e kadar bir süvari alayı eşliğinde gitmiştir

Geçtikleri yerlerdeki halka önceden duyuru yapıldığından halk yol boyu sıralanmış ve "Yaşasın Büyükelçi, Yaşasın Osmanlı Devleti!" şeklinde tezahüratlarda bulunmuştur

Nihayet 24 Haziran günü, Osmanlı Büyükelçisi Seyyid Ali Efendi Paris'e girmiş, Paris'te ancak önemli krallara yapılan büyük devlet töreniyle karşılanmıştır (Fransız yazar Maurice Herbette, o zamana kadar Paris'i ziyaret eden Rus Çarı Deli Petro'ya bile böyle ilgi gösterilmediğini özellikle belirtiyor)

Herhalde bunun sebebi, Ali Efendi'nin, Osmanlı Devleti tarafından bir Avrupa başkentine tayin edilen ilk büyükelçi olmasıydı

Ali Efendi'nin Paris'e gelmesi halkı öylesine etkilemiştir ki, evinin önü mahşere dönmüştürParisliler, Osmanlı Büyükelçisi'ni pencerede olsun görebilme umuduyla geceli gündüzlü evinin önünde beklemişlerdirAyrıca oturduğu mahalledeki ev fiyatları aniden astronomik seviyeye yükselmiştir Çünkü Osamlı Büyükelçisi'nin evine yakın evde oturmak bir statü göstergesi olmuştur

Paris halkı bu değişimden çok etkilenmiş,özellikle Parisli kadınlar başlarına kavuk takmaya,Osmanlı şalvarı ve Anadolu fistanı giymeye, hilal şeklinde mücevherleri kullanmaya başlamışlar,kısacası Osmanlı Büyükelçisi Seyyid Ali Efendi'nin kılık kıyafetini taklide yönelmişlerdirParis caddeleri, Osmanlı kıyafetine girmiş Parisliler yüzünden İstanbul caddelerine benzemiştir Böylce Paris'te bir "Türk Modası" oluşmuştur(Çoktandır biz onların giyim kuşamını taklid ediyoruz)

Büyükelçi sıcak yerlerde yelpaze kullandığı için herkes yelpaze kullanıyor, pek çok kişide yelpazesine Büyükelçi'nin resmini çizdirip ayrıcalıklı görünmeye çalışıyorduBüyükelçi'nin oturduğu mahalle ise Maurice Herbette'nin kaydına göre "Türkk Mahallesine" dönüşmüştü

Büyükelçi her yere davet ediliyor, gittiği tiyatrolar ağzına kadar doluyor, Büyükelçi'nin bulunduğu locanın çevresindeki localaın fiyatı ise ikiye,hatta üçe katlanıyorduO kadar ünlüydü ki, artık O'na "Paris Kralı" diyorlardı



Fransa'da çıkan dans hadisesini de biliyorsunuzdurKanuni'nin bir mektubu üzerine, korkuya kapılan Fransa tam 100 sene dansı yasaklamıştırŞeriatı yaşayan ecdadımız buna muktedir olmuşlardırBu gün ise pkk yanlı yayın yapan bir tv nin kapatılması için ne kadar etkili olabiliriz?Bir düşünelimNe kadar etkili olabildik? kaynak : [Linki sadece üyelerimiz Görebilir Üye olmak için tıklayınız]


Osmanlıyı osmanlı yapan kuran ile amel etmesidir Biz neden Kur'anla amel etmiyoruz ?

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.